Katalog

19 NİSAN 2009 / SAYI 1204 Hazırlayan: SEDAT YAŞAYAN 11 17. Güney Amerika’da yaşayan bir maymun türü... Okyanusların çok derin kesimleriyle ilgili olan. 18. Denize doğru uzanan kara... Tanrı bağışlamasından yoksun kalma... Bir nota. 19. Türk müziğinde bir makam... Sıcak bölge ormanlarında yetişen bir tür sarmaşık... Eski Türklerde, toplumsal ve örgütsel içerikli büyük ziyafet. 20. Kocaeli yöresine özgü bir tür kıymalı köfte... Tahta üzerine dört köşe delik açmakta kullanılan demir araç. YUKARIDAN AŞAĞIYA 1. “Kördöğüşü”, “Çıkmaz Sokak”, “Kadıncıklar” gibi oyunlarıyla tanınmış yazarımız... En son Marmara Bölgesi’ndeki bir köyde saptanan, ölü bir Kuzeybatı Kafkasya dili. 2. Mersin’in Bozyazı ilçesinde bir mağara... Kenar süsü... “Biyografi” anlamında kullanılan eski sözcük... Başa örtülen bir cins şal. 3. Gaziantep yöresinde yetişen beyaz bir üzüm cinsi... Kalay elementinin simgesi... Atasözlerine dayanan didaktik Çin şiiri... Boğa takımyıldızının en parlak yıldızı. 4 Endonezya’da, tarihin en büyük püskürmesine (1883) sahne olan etkin yanardağ... Museviliği benimsemiş bir Türk boyu... Ufak ve yassı bir tatlı çörek. 5. Denizcilikte, hep birlikte yapılan işlerde gayret vermek için söylenen söz... Çok iri ve zehirsiz bir yılan... Karaman’ın Taşkale beldesinde, dik bir kaya kütlesine kat kat odacıklar biçiminde oyulmuş mağaralara verilen ad. 6. XVII. yüzyılda yaşamış ünlü bir divan şairi... Avcının saklanıp av hayvanı beklediği yer... Eskiden Macar ve Fransız ordularında kullanılmış bir tür askeri başlık... Rütbesiz asker... Lantan elementinin simgesi. 7. Çiğ balıkla yapılan Japon yemeği... Bağırsakları tutan karın iç zarı... Benzenden türeyen ve boya sanayisinde kullanılan zehirli bir madde. 8. Yüz metrekareye eşit arazi ölçüsü birimi... Almanya’da bir kent... Judo ve karate selamı... Bir koyun girişinde ileri doğru uzanmış olan ve bir denizkulağını denizden ayıran kıyı şeridi... Avuç içi. 9. Tibet sığırı... Orhan Hançerlioğlu’nun bir romanı... Eski Mısır’da güneş tanrısı... Üç katlı balık ağı. 10. Yüksek devlet görevlilerinin ya da elçilerin oturmalarına ayrılan konut... Bir nota... “Tombil” de denilen bir balık. 11. Artvin yöresine özgü bir halk oyunu... Soyundan gelinen kimse... Toplardamarlarda iç zar iltihaplanması. Bu haftaki bulmaca ödülünüz ARMAĞANLI BULMACA SOLDAN SAĞA 1. Resimde gördüğünüz, uzmanlık alanındaki çalışmalarının yanı sıra Türk toplumunun çağdaşlaşmasını ve laiklik ilkesini savunmasıyla da tanınan, ayrıca “Güneş Umuttan Şimdi Doğar”, “At Kız”, “Bir Yaşamdan Kesitler” gibi kitapları da bulunan hekimimiz... Yağda kavrulmuş soğan ve salçadan oluşan bir tür sos. 2. Jüpiter gezegenine verilen bir başka ad... İnsan bedeni çevresindeki manyetik alan... Japon imparatorlarının tahtına verilen ad. 3. Gösteri... Güreşte bir oyun... Metal saplama. 4. I. Abdülhamit döneminde bastırılan gümüş sikke... “Çok uzaklardan kuşları geçiyor / Tüyleri diken diken” (B. R. Eyüboğlu)... Yaklaşık on iki bin yıl önce Pasifik’e gömüldüğüne inanılan, insanlığın ve uygarlığın anayurdu sayılan kıta. 5. Bilinç... Hatay ilinde bir ırmak... Hazırlık sınıfı... Eğlenceli, hafif konulu, içinde bestesiz konuşmalar da bulunan müzikli sahne yapıtı. 6. Eski dilde köy... Kuzu sesi... İran’ın plaka imi... Trabzon ilinde bir yayla. 7. Japon lirik dramı... Taze ve olgun incir... Eski bir Arap kabilesi. 8. Bir görevin yürütülebilmesi için merkez olarak seçilen yer... Akla ve sağduyuya aykırı olan... Bir nota... “Kakım” da denilen kürk hayvanı... “Biz de oynatırız dur hele meydan olsun” (Diyarbakırlı Sait Paşa)... Madencilikle ilgili kuruluşumuzun kısa yazılışı. 9. Elazığ ilinde bir baraj... Yumurta biçimli ve sekiz delikli bir tür flüt... Az pişmiş et. 10. Süpürgeotu... Bir nota... Önceden belirlenen bir amaca ulaşmak için tutulan yol... Silisyum elementinin simgesi. 11. Bir soru sözü... “ bir tahta kaşıktır / Sapı ortasına denk düşen”(Can Yücel)... Altının, simgesini aldığı Latince adı... Fransa’da bir kent. 12. Hayvanları otlatmak... “ herşeydir / Sil beni” (İlhan Berk)... Arnavutluk’un plaka imi... Kolayca geçit vermeyen, aşılması çok güç doğal engel. 13. En azından, hiç olmazsa, asgari... Trabzon’un bir ilçesi... Mozart’ın üç perdelik bir operası. 14. Yahudi İspanyolcası... İlkel benlik... Donmuş lav akıntılarıyla kaplı alan. 15. İslam bilginlerine verilen ad... Çerkezlere verilen bir başka ad. 16. Evrensel alıcı olan kan grubu... Tabancılardan aşırı derecede korkma ya da yabancılardan nefret etme. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 İsim:.......................................................................................................................................... Adres:....................................................................................................................................... .................................................................................................................................................. Tel:............................................................................................................................................ 12. Havaalanlarında bulunan ve çevredeki uçak hareketlerini denetlemeye yarayan sistem... Japonya’da, 1100’lerde ortaya çıkan tüccar ya da zanaatçı loncalarına verilen ad... İskambilde bir kâğıt... Eski Yunanistan’da at yetiştirmekle ün kazanmış ovalık bir bölge... Bir cetvel türü. 13. Adem ile Havva’nın büyük oğlu... “Cennetkuşu” da denilen ve gösterişli çiçekleri olan bir süs bitkisi... Tanrıların kralı sayılan Mısır tanrısı. 14. Karadeniz Bölgesi’nde yetişen bir zeytin cinsi... Pantolonun apış arasına gelen yeri... İskambilde koz... İstanbul’un eski adlarından biri. 15. Umman’ın plaka imi... Yuvarlak, iri ve yumuşak şeyler için kullanılan bir sözcük... Baştaki düzenli tempoya dönülmesi gerektiğini belirten müzik terimi. 16. Eski Türklerde at, köpek, keçi gibi evcil hayvanların mumyalarına verilen ad... Briçte, belli bir rengin rakiplerin elindeki eşit dağılımı... İlaç, merhem. 17. Parkinson hastalığının başlıca belirtisi olan, otomatik hareket yeteneğinin kaybolması... “Duino Ağıtları”, “Requiem” gibi yapıtlarıyla ünlü Avusturyalı şair. 18. Müslüman ülkelerde oturan Yunan asıllı kimse... Eski Peru halkının dokuz gün süren dinsel bayramı... Giysi kolu. 19. Siirt yöresine özgü, kıyma ve bulgurla yapılan bir yemek... İslamlıktan önce Kâbe’de duran üç puttan biri... On dört dizeden oluşan bir Batı şiiri türü. 20. Denizli yöresinde asmanın körpe yapraklarına ve bunlarla yapılan yemeğe verilen ad... Argoda karşılıksız elde edilen çıkara verilen ad. G 1202 sayılı armağanlı bulmacanın çözümü ve kazananlar: 05.04.2009 tarihli bulmacayı doğru yanıtlayarak çekiliş sonucu “‘O’ an” (NTV Yayınları) kitabını kazananlar: ANKARA’DAN: Hadi Hankendi, Kadir Tekeli ANTALYA’DAN: Mustafa Bodur AYDIN’DAN: Halil Sezai Oktay, Şengün Anay BALIKESİR’DEN: Hamdi Kirman, Süheyla Alpar, Mesut Gökdeniz BİLECİK’TEN: Hüseyin Temel DENİZLİ’DEN: M. Tuğran Gürkan GAZİANTEP’TEN: Mustafa Bülent Alan ISPARTA’DAN: Şebnem Muratoğlu İSTANBUL’DAN: Oya Bakır, Osman Erdemli İZMİR’DEN: Müyesser Akman KAYSERİ’DEN: Aydın Uylaş, Turgay Duman KOCAELİ’DEN: Ender Kamil Boyacı KONYA’DAN: Sermet Öten MERSİN’DEN: Meral Kurşun, Zeynel Saral MUĞLA’DAN: Faik Doğan SAMSUN’DAN: Iraz Kalkavan, Erdinç Şölenkol TEKİRDAĞ’DAN: Nihayet Fakıoğlu. 1 M E N G Ü E R T E L Q U A K E R L E R 2 A K A A N B A A B O D U R C U K A A Z I 3 C E L İ Y E C K A T R E C U L A Ş C O H 4 İ B A R E İ T E B İ E N İ R İ B U A T İ 5 T U N A T G Ü L İ S T A N T T A T K E K 6 K R K K R A L K L A N K A T E K T İ R E 7 O H E L O Z Ü L O L O K M A N H E K İ M 8 P A T İ L E P O V A T A P S T E N P K A 9 E N E O T E T R E N P U S E E R G İ E N 10 R R S N R S İ T R G A R O Z R Z E N N E 11 12 K H O A M U Ş N I K K O A A L A A N K A L M O E J K İ E P A T K A İ S 13 A N A B A S C A V C T A N E E A N O M İ 14 N İ N E P A L İ D A C C İ L A N D R A S 15 Ç A D İ S R İ N A G A R T 16 E R E M K A D E N K H O L 17 L İ R İ K O A M O R O S O 18 E D E O R O K P M E O S K 19 B A E M O B İ L E A M E R 20 İ S P A S A R U S L U E A 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 BRİÇ Faik Falay SATRANÇ GM Suat Atalık Barack Obama geldi... “Önce lafa bakarım laf mı diye, sonra söyleyene bakarım adam mı diye”, Ömer Hayyam’ın bu sözüne bayılırım, yıllar önce duyduğumda beynimde bir ışık yakmıştı bu cümlecik, söylediklerimin laf gibi olmasına dikkat etmek önem kazanmıştı, laf gibi olması için de gerekenler, savunduklarımın gerçek olarak belli bir altyapıya dayanması, yaşadıklarımın içinde örneklerinin olması, bulunduğum yerden ulaşmayı istediğim noktayı anlatıyor olmasıydı. Bu yolu briçte de kullanıyoruz, doğru yaptığımız zaman başarılı sonuç alıyoruz. Geçenlerde elimde “Axx AJ10xx x A10xx” vardı. Ortak bir trefl açtı sağım iki pik araya girdi ben üç kör dedim solum üç pik, ortak üç sanzatu dedi. Şimdi düşünelim, ortakta ikili pik ruva var yoksa neyle üç sanzatu diyebilirki! Körü en fazla ikili demek ki enaz beşli treflisi var ve de iyi bir eli var yoksa pas derdi. O zaman bu kartlar şileme çok yakın değil mi? Ortağın elini hayal etmek ve ulaşılacak hedefi belirlemek işte bu. Hiç bir şey sormadım ve hemen 6 trefl dedim ortağın eli “Kx Qx A10xx KQxxx”, şilem çok rahat yapıldı. Barack Obama’nın gençlerle sohbeti, gelecek dünyaya ait görüşü, bu dünyada Türkiye’nin yeriyle ilgili beklentisi oldukça netti, lafları laftı. Birtakım briççiler ellerini gizlemeyi veya kurnazlıkla bazı malları varmış gibi gösterip arzuladıkları hedefe ulaşmayı isterler ama sonuç hüsranla biter, masadan kalkarlar ama yanlışını sorgulamadan, yaptıklarından pişmanlık duymadan öbür masada da benzer şekilde davranırlar. Bu yöntem bazı masalarda artı sonuç getirir ama toplamda başarıya ulaşmaları mümkün değildir. Türkiyem de pek çok konuda bu tür briççiler gibi davranmaktadır. Elindekileri rakiplerinin duymasını istemeden, çoğu zaman da elini abartarak, bazı hedeflere ulaşmayı dener, başarısızlıklar tokadı birkaç kez suratına çarpınca bu defa da elinin gerçek değerini gösteren deklare yapmaktan kaçınır. Briç şeffaflığın, açıklığın, ellerdeki değerlerle ortak karar verebilmenin başarıya ulaşmanın temel yolu olduğunu gösteren bir oyundur. Bu oyun iş hayatından tutun ülke yönetimine kadar bize pek çok şey öğretir, yeter ki ülkeyi yönetenler ister hükümet isterse muhalefet olsun partnerliğin farkına varsınlar. G KART TEKNİĞİ 1 m J10 n K742 o A1052 p KJ6 m AQ9 n AQ o K63 p 109652 K 1o D P G 3 SA B Herkes P m K8652 n J85 o Q97 p A4 m 743 n 10963 o J84 p Q73 1. Trefl damını Batıda bulursak çok löve üretebiliriz ama dam Doğuda çıkar ve de alıp pik dönerse başımız dertte, 3 pik 2 trefl verirsek batarız. İlk pikle yerdeyiz değil mi? Yerde kalıp yerden trefl oynayalım, Doğuda dam varsa hemen girmesi çok zor, dam Batıda ise alsın oyunu tehlikeye sokacak bir şey yapması mümkün değil. Batı Doğu Tuzak B Oyun: 3 SA Atak: m 5 Doğu’dan pik 3 gelir. Oyun planımız nasıl olmalı? DEFANS 2 m 82 n AQJ105 o 764 p QJ8 m AK76 n 96432 o 105 p 43 G 1 SA 2n B P P K 2o 3 SA D P P 2. Güneyin elini saymaya çalışalım, trefl K 3p, kör K 3p, pikden 13p demek ki karodan en az 7 puanı var yani karo as Güneyde o zaman bu oyun nasıl batar pikden 4 löve alabilirsek batar. Pik dam ortaktaysa sorun yok ama Güneydeyse damı alınca oyunu yapacaktır. Onun için küçük pik oynayarak Güneye bir karar hakkı tanıyalım. Hatta keşke ilk piki as ile alıp bunu yapsaydık!! Batı m J543 n8 o J9832 p A109 Güney m Q109 n K7 o AKQ p K7652 Oyun: 3 SA Atak: o 3 10 koydunuz K ile aldı trefl oynadı ortak as alıp 3’lü pik oynar ruvayı aldınız, şimdi? Dilek, öneri ve şikâyetleriniz için eposta adresim: faikfalay@gmail.com / http://faikfalay.blogspot.com ranko Damljanoviç benim jenerasyonumun Balkanlar’daki en başarılı satranççılarından biridir. Yetenek ve çalışma hepimizin bildiği gibi satranç gibi pozitif konularda başarıyı getirirken bu iki öğe kişiden kişiye değişir. Sırp büyükusta Damljanoviç’in daha küçük yaşlardan beri yeteneği ve derin düşünebilmesi satranç tahtasına yansıyordu. Ama bu gereken çalışmayla birleşemeyince ortaya Yugoslav satranççıların genel görüntüsü çıktı: Çok tehlikeli kahve oyuncusu! Dünyada herkesi yenebilecek seviyede olan GM Damljanoviç, yıllardır adı Yugoslavya’dan, Sırbistan ve Karadağ’a, bundan Sırbistan’a değişen ülkesinin en iyi oyuncularından biri. Ama ne yazık ki bir zamanlar Sovyetler Birliği’nin arkasından dünya sıralamasında ikinci olan bu ülkeden yıllardır bir dünya şampiyonu adayı çıkmıyor. Yine de Milan Vidmar, Svetozar Gligoriç, Bora İvkov, Ljubomir Ljubojeviç, Predrag Nikoliç ve İvan Sokolov adlarını satranç tarihine “adaylar” olarak yazdırdılar. Damljanoviç ve 2006 Avrupa Şampiyonu Hırvat Kojul ise yıllardır bölünen ülkelerinin zirvelerindeler. Kahve satrançı bir deyim. Peki kahve satrançının en önemli özelliği nedir? Tuzak! En basitinden en zoruna tuzak, taraflardan birinin hazırladığı ve diğerinin bunun farkına varmaması halinde oyunun neticesini değiştirebilecek varyant ve hatta bazen bu haftaki örneğimizde olduğu gibi tek bir ara hamleden oluşan tehlikeli bir konseptdir: GM Sedlak (2572) GM Damljanoviç (2573) Kragujevac (Sırbistan Şamp.) 2009 1. d4 Af6 2. c4 g6 3. g3 c5 4. d5 Fg7 5. Fg2 00 6. Ac3 a6 7. a4 (7. d6 Ac6 siyah için kötü değildir.) d6 8. Af3 e6 9. 00 ed5 10. cd5 (Oyun şimdi Benoni Savunmasına dönüştü.) Abd7 11. Ff4 Ve7 12. h3 h6?! (En doğrusu 12…Ah5 13. Fg5 f6 14. Fd2 f5) 13. Vc1 g5 14. Fd2 Ah7 15. h4 Ae5 (Bu hamle Velimiroviç’in 15…f6?!’sından daha iyi.) 16. hg5 Af3 17. ef3 Ag5 18. Ae4!? (Beyazın tercihi eleştirilebilir. 18. f4 Ah7 19. Ke1 daha normaldi.) Ae4 19. fe4 h5 20. Ke1 (20. Fc3 h4 21. gh4 Vh4 22. Fg7 Şg7 23. Ka3 Kh8 24. Kg3 Şf8 25. Ke1 Fd7 siyahın istediği konumlara giderdi.) Fg4 21. Fc3 f6!? (Tipik kahve hamlesi!) 22. a5 Vf7 23. Vf4?! (23. f3 Fd7 24. Vf4 siyahların oyundaki gruplaşmasını engellerdi.) Kad8 24. f3 Fc8 25. Vh4 Kde8 26. f4 Fg4 27. Fh3 Vg6 28. f5 Vg5 29. Fg4 hg4 (29…Vg4? 30. Vg4 hg4 31. Fd2! Kf7 32. Kac1 fillerin arasındaki farkı ortaya çıkartırdı.) 30. Ke2? (30. Vg5 fg5 31. Şf2 ve oyunsonu beyaz için iyidir.) Fh6 31. Vh1 Vg7 (31…Şg7?! 32. Fd2 (32. Kd1 Kh8 33. Fd2 Vf5! 34. ef5 Ke2 35. Şf1 Fd2! 36. Vh8 Şh8 37. Şe2 Fa5 38. Kd3 Şg7 39. Kb3 Fb4 40. Ke3 Şh6! ve kimin niçin iyi olduğu belli değil!) Vd2 33. Kd2 Fd2 34. Vh5 Kf7 35. Vg4 Şf8’i anlayabilmek basit olmasa da siyahların kompanzasyonu yeterli olmayabilir.) 32. Kae1 Şf7! (Tuzak kuruluyor!) 33. Vh5 Şe7 34. e5 de5 35. Ke5?? (ve beyazlar tuzağa düşüyorlar! 35. Fe5 Şd7 36. Fc3! (36. Ff6 Ke2! 37. Fg7 sonrası hem 37…Ke1 38. Şf2 Kfe8 39. Vg4 K8e2 hem de 37…Fe3 beraberliğe meyillidir.) Ke2 37. Ke2 Kh8 38. Vg6 Vg6 39. fg6 Kg8 40. Ke6 Kg6 41. Ff6!=) fe5 36. Ke5 Şd7 37. Ke8 Siyahların durumu umutsuz gözüküyor değil mi? İşin sırrı da bu! 37…Vh7!! (Harika bir zwichenzug! 38. Kf8 Fe3 beyazların gözünden kaçan açma şah, daha kötüsü bundan kurtuluş yok!) 38. Vg4 Ke8 39. Va4 Şe7! (39…Şd8? 40. Ff6 Ke7 41. d6 bir çuval inciri berbat ederdi.) 40. Vh4 Şf8 (41…Şd6 41. Vf6 Şd5 benim tercihim olurdu.) 41. Vf6 Şg8 42. d6 Vg7 43. Vh4 Vg5 Beyaz terk eder. 01 G C M Y B C MY B