Katalog

Doğaya iyi davranın Çok zor değil, birkaç dakikanızı, az da emeğinizi harcayıp, doğaya zarar veren deterjanların yerine doğalını yapabilirsiniz. Ya da sirkenizi evde üretebilirsiniz. İşte birkaç tüyo... Sayfa 8 Hoşça kal kilolarım... Aç olan bedenim mi, yoksa duygularım mı? “Hoşça Kal Sevgili Kilolarım” grup terapisi kişinin içindeki yoksunlukları ve yemekle ilişkisini ortaya çıkarmayı amaçlıyor. Kilolarınızın nedenini öğrenebilirsiniz. DENİZ YAVAŞOĞULLARI Sayfa 12 İş çalımlı resim yapmakta değil! Orhan Taylan, 41 yıldır duygularını, fikirlerini yansıtıyor tuvallere. En çok da hüzün dökülüyor fırçasından, çünkü bu toprakların en iyi tanıdığı duygu. Gerçekle düşün iç içe olduğu resimlerinden insan, özellikle de kadın eksik olmuyor. Avaz avaz bağırmayan, yalın resimler yapıyor. Adları yok, adlandırmayı da, anlamlandırmayı da izeyiciye bırakıyor. Bu resimler, hayatla derdi olan herkes için... Fotoğraf: Vedat Arık ESRA AÇIKGÖZ F ırçası ve tuvaliyle, siyaseti ayrı yere koymuyor Orhan Taylan. Zaten nasıl ayırabilir ki? İnsanı resmediyor o, duyguları, fikirleri; hem de öyle “sanatı, konuşma hakkını sadece kendinde gören bir avuç insan” için değil, bütün insanlar için yapıyor bunu. İlk sergisinden bugüne 41 yıl geçti. Bu kaç resim mi demek? Bir hesap seriyor önüme; “1970’ten bu yana her yıl 60 resim yaptığım düşünülürse, gerisini sen hesap et...” Renkler, ögeler, modeller ve resimlerle geçen bir yaşam bu; ancak hayatı sadece bundan ibaret değil; TİP, gözaltılar, Barış Derneği davası, DİSK davasında idamla yargılanma, üç yıllık hapis hayatı... Şimdi Orhan Taylan, Hobi Sanat Galerisi’nde yeni eserlerini sergiliyor. Gerçekle düşün iç içe girdiği, yine insan merkezli eserler bunlar. Sergi, 15 Mayıs’a kadar gezilebilir. Biz de Orhan Taylan’la resmini ve hayatını konuştuk. Orhan Taylan’ın yolculuğu 1941’de Samsun’da başlıyor. Selanikli Tarık Taylan ile İstanbullu Seniye Fenmen’in tek çocuğu. Boya kokusuyla ressam annesi sayesinde tanışıyor ancak bu şimdilik sadece bir çocuk ilgisi. Ta ki lise son sınıfa kadar. İlk defa o zaman ben ressam olacağım diyor. 1960’ta İstanbul Amerikan Erkek Koleji’ni bitirince yurtdışında eğitim almak için girdiği sınavı kazanıyor ama... Devamı 4. sayfada FRANÇOIS OZON “8 Kadın”, “Kumun Altında”, “Havuz”, “Ricky”... François Ozon, kamerasını en çok kimlik kavramına çeviriyor, haliyle cinselliğe de. Sinema dilini, insanları duygulandırmak üzerine kuruyor. İzleyiciyi özgür bırakmayı da ihmal etmiyor. Tek derdi, bir sonraki filmi yapabilmek. Bunun için hoşuna gitmese de tanıtım yapmak gerektiğini biliyor. Tam da bu nedenle İstanbul’a gelen yönetmenle özel bir söyleşi gerçekleştirdik... ŞİRİN GÜVEN Sayfa 7 Dilde kadın duruşu... Türkiye Kadın Thesaurusu yani Kadın Konulu Kavramlar Dizini, dildeki cinsiyet ayrımcılığına dikkat çekiyor. Dilde kadın duruşu yaratmayı amaçlıyor. Bu Türkiye’nin ilk Thesaurusu. Sayfa 3 Bir kent hikâyesi... “Benim ve Roz’un Sonbaharı”, Handan Öztürk’ün ilk uzun metrajlı filmi. Hasankeyf’i ve halkını anlatıyor. Bir yenilgi hikâyesi bu çünkü artık kazanan güçlü olanın “doğru”su. ZUHAL AYTOLUN Sayfa 6 PAZAR YAZILARI 2. sayfada Ataol Behramoğlu’nun Pazar Söyleşileri 5. sayfada Tarihte bu hafta... 5. sayfada Twitter’ın ettikleri... 9. sayfada C M Y B C MY B