Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
R PAZAR 10 1/3/07 15:45 Page 1 PAZAR EKİ 10 CMYK 10 ALIŞVERİŞ Nivea Creme’den Türkiye’nin ilk krem otomatı! Nivea Creme, Türkiye’nin ilk krem otomatlarını tüketicilerinin beğenisine sunuyor. Nivea, kutularının küçüklüğü sayesinde çantalarda, ceplerde ve hatta cüzdanlarda bile kolayca taşınabilmeyi amaçlıyor.10 ml’lik minik ve sevimli Nivea Creme kutucuklarının 1 YTL’ye alınabildiği otomatlar, deneme amaçlı olarak Kanyon Alışveriş Merkezi, Essporto Health&Fitness Club ve TED Spor Kulübü’nde kuruldu. Nivea, 2007 yılında Nivea Creme otomatlarından iki tane daha kurmayı planlıyor. 4 MART 2007 / SAYI 1093 Carmina’dan çarpıcı bir ürün daha Carmina’nın en çok tercih edilen ürünlerinden Terracotta Maxishine ürününe yeni bir renk eklendi. Hem allık, hem de pudra olarak kullanılabilen Terracotta Maxishine 02, içerdiği sedefler sayesinde cilde ışıltılı ve daha bronz bir görünüm kazandırıyor, içeriğindeki doğal yağlar ve vitaminler ile de cildi besliyor ve nemlendiriyor. MOBİLYA TASARIM YARIŞMASI İlkbaharın ışıltısını Harvey Nichols’ta yakalayın... Anna Sui’den Givenchy’ye, Marc Jacobs’tan, Catherine Malandrino’ya, Alexander McQueen’e kadar 200’den fazla markanın tasarımlarını bulabileceğiniz Harvey Nichols ilkbaharı yeniliklerle karşılıyor. Trapez yıldızlarının kıyafetlerini andıran tasarımlardan çiçekli, romantik, spor ve şık olanlara kadar modanın son çizgilerini yakalayabileceğiniz birçok tasarım ürünü raflarda sizleri bekliyor. Harvey Nichols’ta kıyafetin yanı sıra çanta, ayakkabı ve aksesuvarlara da yer verilmiş. Marc Jacobs’un ekstra büyüklükteki çantaları, elmas topuklu sandaletleri, Balenciaga’nın sezona damgasını vuracak kovboy çizmeleri, Bottega Veneta’nın moda ne olursa olsun çizgisini koruyan ince silüetli ayakkabılarını da Harvey Nichols’ta bulabilirsiniz. Assortie’de masum ve feminen çizgiler Takı ve aksesuvar dünyasında dinamik çizgisi ile dikkat çeken Assortie’nin kış aylarında giysilerinize renk katacak yeni koleksiyonu vitrinlerde yerini aldı. Masum ve feminen çizgilere sahip koleksiyonun renkleri ise siyah, mavi, dore, yağmur yeşilleri ve şeker pembeleri. Modern ve klasik olanın bir arada sunulduğu koleksiyonun en dikkat çekici öğelerinden biri fiyonklar. Fiyonklu çantalar dantelli, ipek ve nakış desenli, üzeri pullu, el işlemeli rengârenk fular ve saten saç taçları 1950’lerin modasını günümüze taşıyor. Çantalar ve fularlarla uyumlu olan yüzüklerde, bolluk sembolü olan, takanı çok zengin yaptığı ve iyi şans getirdiğine inanılan yeşim taşı kullanıldı. Kıyafetleri renklendirecek yüzükler kadar, kuş figürlü broşlar da bu yılın takı ve aksesuvar trendlerini yakından takip etmek isteyen kadınlar için şık bir alternatif olacak. Fabrika bu yaz çiçek açıyor Fabrika 2007 İlkbaharYaz Kadın Koleksiyonu’nda soft renkler ön plana çıkıyor. Banu Bornovalı’nın hazırladığı koleksiyonda, etnofuture duygusu hâkim, sembol ise ArteNuovo dönemine ait bir çiçek deseni. Koleksiyonunun olmazsa olmaz parçalarını şifon ve saten elbiseler, salopet şort denimler, pileli keten şortlar, dar saten bluzlar, triko tünikler ve dantelli romantik şifon etekler oluşturuyor. Sezon yenilikleri olarak metalik kumaşlar, ipekli takımlar, ipek ve koton karışımlı bluz ve trikolar, dantel biyeler, tayt ve zebra desenli astarlı ceketler kendini gösteriyor. Can Okkaş. Engelsiz yaşam alanları çmimarlar Odası İstanbul Şubesi tarafından ODDA markasının sponsorluğunda düzenlenen "Engelsiz Kişisel Yaşam Alanı ve Mobilya Tasarım Yarışması" sonuçlandı. Türkiye’nin her yerinden mimarlık, içmimarlık, endüstri ürünleri tasarımı lisans ve lisansüstü öğrencilerinin katıldığı yarışmada birinciliği Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’nden Esra Çebi’nin projesi aldı. Seçilen proje, ODDA markası tarafından doğuştan bedensel engelli 12 yaşındaki Can Okşaş’ın odasında hayata geçirildi. Okşaş, Bayrampaşa’da asansörü olmayan bir apartmanın yedinci katında yaşıyor. ODDA marka direktörü Kıymet Aşık, Türkiye’de 8.5 milyon bedensel engelli olduğunu hatırlatıyor ve ekliyor: “Ne yazık ki Türkiye’de bedensel engelli çocuk ve gençler için uygun tasarım yapan markalar yok. Markalar engelliler için mobilya tasarımı konusunda da kendilerini geliştirmek zorundalar. Tasarım yarışması da bu bilincin Türkiye’de yerleşmesi adına önemli bir çaba.” İ Kalorisiz tat Yüzde yüz doğal Stevya şeker, kimyasal tatlandırıcı ve katkı maddesi içermiyor, kullanımından sonra ağızda acı tat bırakmıyor. Stevya sıcak soğuk tüm içeceklerde, reçel, komposto, muhallebi gibi kaynatılarak pişirilen tüm yiyeceklerde, pastada, kekte, kurabiyede, fırında, yüksek ısıda pişen her şeyde kullanılabilir. Stevya diyabetik olan, formuna dikkat eden ve sağlıklı yaşamı tercih eden herkes için uygun. SOFRA Aylin Öney Tan Çin Balığı 1 levrek ya da tercih edeceğiniz başka bir balık (yaklaşık 750 gr. ila 1 kg. arası), 1’er ufak çay kaşığı tuz ve şeker, 45 adet taze soğan, 2 diş sarımsak ya da 12 sap taze sarımsak, Yaklaşık 1 çorba kaşığı kadar ince doğranmış taze zencefil, 34 çorba kaşığı soya sosu, 45 çorba kaşığı mısır özü yağı Öncelikle eğer Çin tavası “wok”unuz varsa onun içinde, yoksa geniş bir tencerede buharda pişirme sisteminizi kurun. Geniş karnıyarık tencereleri de bu iş için kullanılabilir. Isıya dayanıklı sepet, kâse vb. bir şeyi tencerenin ortasına ters olarak yerleştirin. Üst noktasından biraz aşağıya kadar su ile doldurun ve kaynama noktasına kadar ısıtın. Temizleyip yıkadığınız balığın her iki tarafına keskin bir bıçakla ekmek üstü gibi verevine çizikler atın ve balığı servis yapacağınız ısıya dayanıklı bir servis kâsesine yerleştirin. Tabağı sepet veya kâsenin üzerine oturtun ve tencerenin kapağını sıkıca kapatın. 810 dakika kadar yüksek ateşte buharda pişirin, bir kenara alın ve üstüne tuz ve şekeri serpin. İnce uzun çubuk gibi doğramış olduğunuz taze soğanı hemen balığın üzerine dizin ve küçük bir tavada yağı kızdırın. Kızgın yağa ince doğranmış zencefil ve sarımsağı ekleyin ve hemen akabinde kızgın yağı soğanla bezeli balığın üzerine dökün. Soya sosunu da ekleyerek hemen servis yapın. Bol şans! Maarif vekilinin beyanatı Maarif vekilimiz Necati Bey Avrupa’daki tetkik seyahati hakkında dün gazetecilere aşağıdaki beyanatta bulunmuştur; “... Seyahatim bildiğiniz vechile Çekoslovakya, Almanya, Fransa, İngiltere ve İtalya'da devam etmiştir. İki ay süren bu seyahat esnasındaki müşahedelerim (gözlemlerim) neticesinde memleketten ayrılırken düşündüğümden fazla esaslar ve bilgilerle dönmüş bulunuyorum. Dünya inkılapları arasında milletimizin yapmış olduğu çok radikal ve samimi inkılap hayatı tetkik edilmiş ve muvaffakiyetle neticelenen bu mesaimiz herkesin takdirine mazhar olmuştur. Büyük liderimiz Gazi hazretlerini bütün dünya âlemi merak ve hayretle takdir etmektedir. Birçok müderrisler (profesörler) inkılap hayatımızın umumi gidişini daha esaslı tetkik edebilmek için benden birçok malumat talep etmişlerdir. Bu şükrana layık olan neticeyi milletimizin basiret (öngörü) ve izanına (sezgisine) arz ederken kalbimin gurur ve sevinçle çarptığını yazabilirsiniz. ...Meslek mekteplerinde âlemşümul (uluslararası) bir şöhrete sahip olan Belçikalı mösyö Eumeruj isminde bir profesör bir haftaya kadar memleketimize gelecek ve derhal ihtiyaçlarımızı tetkik ve programlarımızı tespit ile faaliyete geçecektir. Biz de her mahallin ihtiyacını tetkik ve meslek mekteplerini bir usul dahilinde yavaş yavaş tesis edeceğiz. Garp’ta (Batı’da) bu işler için açılmış ve büyük takdirlerle gördüğümüz mekteplere yakında birçok talebe göndereceğiz. Darülfünunlar, müzeler, kütüphaneler, milli matbaalar ve tiyatrolar, resim sergileri, Garp’ta her milletin temsilcisi ve bayrağı olacak alametlerdir (göstergelerdir). Binaenaleyh, müze binasını, büyük kütüphanemizi, darülfünunumuzu, milli matbaayı azami beş sene zarfında inşa etmek mecburiyetindeyiz. Memleketimizde bulunan fakir talebeye karşı halkımızın gösterdiği muaveneti (yardımı) bir şükran lisanıyla kaydederim. Maarif Vekili olarak İstanbul’a ilk geldiğim zaman burada ilk mekteplerde 4 bin talebenin öğle yemeği yemediklerini öğrendiğim zaman, bunu milletin muavenetine arz etmiş, buna ait teşkilat yapmalarını rica etmiştim. Şükranla görüyorum ki, bu talebe şimdi öğle yemeklerini yemektedirler. Bu Mustafa gösterir ki, kabiliyetli milletimiz her hususta Necati Bey. fedakârlık göstermektedir. 19 Mart 1927 Cumartesi Şanslı domuz B ugün dünyanın en büyük yolculuk seferberliklerinden biri sonlanıyor. Her yıl Çinliler, yeni yıl kutlamaları için işlerinden ayrılarak memleketlerine gidiyor, ailelerini ziyaret ediyor. İki hafta süren kutlamalar boyunca aileler bir arada olmaya özen gösteriyor, kurulan sofralarda sembolik yiyeceklere yer vererek gelen yılın mutlu, şanslı, sağlıklı ve bolluk bereket içinde geçmesini diliyorlar. Kutlamalar yılın ilk ayının dolunay vakti bitiyor. Yılın ilk dolunayı Fener Festivali ile kutlanırken yeni yıl tatili de bitiyor. şansı değil. Burçlar gibi elementler de yıllara göre değişiyor. Bu yılın domuzunu özel kılan ise altın yılına denk gelmesi. Böylece ancak 60 yılda bir tekrarlanabilen uğurlu bir tablo ortaya çıkıyor. Altın domuzu yılında doğanların hayat boyunca şanstan yana nasipli olacağı ve refah içinde yaşayacağı düşünülüyor. Domuz birçok kültürde şans ve bereket ile bir tutuluyor, özellikle domuz etinin hâkim olduğu mutfaklarda. Belki de bir zamanlar et yiyebilen zengin sınıflara özgü görüldüğü için domuzun şansı para ve zenginlik getirici olarak görülüyor. Tombul domuzcuk kumbaralar rastlantı değil. Almanlar yeni yıla girerken gene şans timsali yonca yaprağı sembolleriyle süslenmiş “Glücksschwein” şans domuzuna ellerini sürmeden edemiyorlar. Domuzu mekruh kabul eden inanışlar ise değmeyi bile felâket kabul ediyor. Müslümanlık ve Yahudilikte domuz etinin yasak olması Eski Mısır uygarlığına dayanıyor. Mısır uygarlığının ilk döneminde domuz yetiştirilirken sonraları pis sayılmaya başlanmış. Heredot’un anlattığına göre yanlışlıkla domuza değen arınmak için Nil nehrinde yıkanırmış. Çin uygarlığında ise domuza hep önem verildi. Han hanedanı döneminde fakir halkın domuz yetiştirmesi teşvik edilir, kesim ise yılda bir törenlerle gerçekleştirilirmiş. Kesim zamanı Çin yeni yıl kutlamalarından önceye denk getirilir, böylece sofralara bereket gelirmiş. Milattan iki yüzyıl önceden beri yaşayan bu gelenek Çin’in kırsal kesiminde hâlâ sürdürülüyor. Elbette Çin’de domuz yemeyen Müslüman ve vejetaryen kesimler de var. Bu yıl Çin kültürünün etkisinde olan ve Çin takviminin bayramlarını kutlayan Endonezya ve Malezya gibi Müslüman nüfusa sahip ülkeler büyük çelişkide kaldılar. Neyse ki domuzun şansından yararlanmak için domuz yemek gerekmiyor. Çin sofrasında uğurlu kabul edilen ni Fener Festivali aynı zamanda bahar bayramı. Dünyada her bahar bayramının âşıklarla ilintisi bulunduğu gibi Çin Fener Festivali de aynı zamanda sevgililer günü olarak kabul ediliyor. Sevgililer, yeni yıl dileklerine doğacak çocuklarının hayalini de katıyor. Bu yılın diğerlerine göre bir farklılığı var. Bebek beklentisi tüm dileklerin önüne geçiyor. Zira bu çok özel ve şanslı bir yıl. Çin takvimine göre her yıl farklı bir burcun hâkimiyetindedir. Dolayısı ile her burca on iki yılda bir sıra geliyor. Bu yıl şanslı domuz yılı. Ancak bu yılı özel kılan sadece domuzun ce yiyecek var. Bu yıl aynı zamanda “altın yıl” olduğu için Çince söylenişi altın kelimesi ile çağrışım yapan, altın rengini taşıyan yiyecekler önem kazanıyor. Kızıl turuncu tonlarındaki Trabzon hurması, kumquat, pomelo, portakal, mandalina gibi meyveler adeta baş tacı ediliyor. Şansla birlikte bolluk getiren diğer yiyecek ise balık. Ancak burada yiyecekleri lokmalar halinde kullanan Çin mutfağının farklı bir uygulamasını görüyoruz. Balığın şans, bolluk ve bereket getirmesi için mutlaka bütün olarak pişirilmesi ve sunulması gerekiyor. Bütün balık asıl yılbaşı gecesine mahsus. Ama iş şansa kalınca kutlamaların son gününde de talihi çevirmeyi denemekte yarar var. Bu gece şansınızı deneyin. Balığınızı Çin usulü yapın. Sofranızda bir fener, yoksa bir mum bulundurun. Şanslı domuz kumbarasının dolmasını dileyin. aylinoneytan@yahoo.com