22 Aralık 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

PAZAR EKİ 4 CMYK 4 29 EKİM 2006 / SAYI 1075 CEREYANLI FESTİVAL Zekeriya S. Şen honem by Miller Festivali doyurucu alternatif rock ve özellikle elektronik müzik içeriği ile bu yıl dördüncü yaşına basıyor. Dün başlayan, 11 Kasım’a kadar sürecek olan festivalin mekânları, Yeni Melek, Babylon, İndigo, Bilsar Binası, Bilgi Üniversitesi Kuştepe Kampusu ve İstanbul Modern Sinema. İşte dün akşam Yeni Melek’te Mogwai’nin konseriyle başlayan festivalin konuğu gruplardan birkaçı... P folk kökenli melodileri ile merak edilen konserlerin arasında. Kings Of Convenience ve Röyskopp’dan tanıdığımız sakin, huzurlu ses Erlend Oye’nin başını çektiği ekip, programlanmış melodileri bir yana bırakıp canlı enstrümanlar ile elektronikakustik sınırlarını genişletiyor. The Smiths ve The Cure’un erken döneminin bir karışımı olarak lanse edilen ekip eylül ayında çıkardıkları ilk albümleri "Dreams" ile büyük ilgi gördü. Gitarbasbateri üçlüsü ile tamamen dans edilebilir bir oluşum yaratan The Whitest Boy Alive, 3 Kasım Cuma akşamı Babylon’da sahne alacak. CHRISTIAN FENNESZ: Gitar ve bilgisayar kullanarak geniş, atmosferik, deneysel ve karmaşık elektronik temalar yaratan Avusturyalı Christian Fennesz, festivalin ana teması olan elektronik konsepti ile birebir örtüşen bir sanatçı. Elektrik gitarı klişe fiziksel sınırlamalardan arındıran sanatçının yaptığı müzik, samimi ve mütevazı bir dünya yaratıyor. Gi tar temalarını elektronikpop katmanları altına kusursuzca işleyen Fennesz kendisine özgü doğal bir müzik yaşantısı sunuyor. On bir yıldır müzik dünyasında bulunan Viyanalı prodüktör zamanla kendisini elektronik gitar için elektronik müzik kavramı ile özleştirdi. Uyumsuz bir dünyada melodinin gücünü savunan sanatçı, yaptığı sayısız başarılı çalışma ile kendisine saygın bir yer edindi. Festivalin ciddi anlamda en “baba” tanımına uyan sanatçı 8 Kasım Çarşamba akşamı Babylon’da ilk defa Türk müzikseverler ile buluşacak. JUSTUS KÖHNCKE: Serbest stil DJ performansları ile ünlenen Justus Köhncke, parçalara bir yapboz edasıyla yaklaşıyor. Her sesin içine olabilecek en uygun melodiyi sıkıştıran DJ, derin pop temalı besteleri disko melodileri ile kusursuzca harmanlıyor. Bir sarkaç gibi popdisko arasında gidip gelen DJ araya sıkıştırdığı klasik enstrümantal melodiler ile farklı müziksel dilleri tek bir forma indirgeyen bir emektar. THE WHITEST BOY ALIVE: 2003 yılında bir elektronik dans projesi olarak başlayan The Whitest Boy Alive (Yaşayan En Beyaz Çocuk), üç Berlinli genç ve Norveçli Erlend Oye’nin yeni oluşumu. Festivalin hiç kuşkusuz en taze ekibi olan The Whitest Boy Alive özellikle elektropoprock ve Christian Fennesz 8 Kasım’da Babylon’da... Sade minimalist bir yapıya sahip olan Colder adının aksine oldukça sıcak ve samimi bir müzik üretiyor ve bu tarz müziğin bir sonraki adımı ile müzikseverleri karşılıyor. 4 Kasım akşamı İndigo’yu şenlendirecek olan bu elektronik deha kaçırılmaması gerekenler arasında. KONRAD BLACK: Gerçek adı Todd Shillinton olan Konrad Black on yıldan beri elektronik müzik dünyasında. Kirli bas tınılarını, Drum ‘n’ Bass ve Hip Hop kökenleri ile birleştirip kendine has atmosferik bir yapı oluşturan Konrad Black, minimal müziğin önemli temsilcilerinden. Elektronik müziği panoramik bir resim formatında dinleyene sunan Kanadalı Black, dönem dönem Ricard Villalobos ile kıyaslandı. Müzisyen dramatik yoğun minimal temalar içeren müziğiyle hem aydınlığı hem de karanlığını yansıtabilen en yetenekli DJ’ler arasında gösteriliyor. 4 Kasım akşamı İndigo’daki sahneyi Colder ile paylaşacak olan Black, bizleri büyülemek üzere pikaplarının başında olacak. muzik@tikabasamuzik.com Colder, 4 Kasım akşamı İndigo’daki sahneyi Konrad Black ile paylaşacak. The Whitest Boy Alive 3 Kasım’da Babylon’da... İstanbul’da bir festival daha var, Phonem by Miller Festivali. Alternatif rock ve elektronik müzik dinleyicileri on bir gün boyunca dünyanın önde gelen müzisyenleriyle buluşacak. İşte bu müzisyenlerden birkaçı: The Whitest Boy Alive, Christian Fennesz, Justus Junior Boys, 11 Kasım akşamı İndigo’da... Adeta diskopop tarihini bir sünger gibi emen DJ, çalışmalarında gerçekleştirdiği doğru zamanda doğru müziksel yerleştirmeler ile dinlemesi ayrı bir keyif. Sadece minimal melodiler ile farklı müzik türleri arasında ayrımcı bir motif oluşturabilen DJ, dinleyeni geçmişten geleceğe sürükleyebilen bir rüyasal atmosfer yaratıyor. 11 Kasım akşamı İndigo’da festivalin hiç kuşkusuz en geniş müzik şöleni Justus’un arşivinden çıkacak. JUNIOR BOYS: Elektronik indiepop ve dans müzik arasındaki denklemi ele alan Kanadalı ikili 1999 yılında kuruldu. Bu denklemin kolay bir çözümü olmadığına inanan Junior Boys geleneksel zengin pop melodilerini (özellikle seksenler müziği) duygusal olarak yüklenmiş parça yapısı ve deneysel müzik tarzları ile harmanlıyor. Jeremy Greenspan ve Matthew Didemus’tan oluşan Junior Boys’un 2003 tarihli ilk çalışması “Birthday/Last Exit” özellikle Fennesz’in bir remiksini içermesiyle oldukça ilgi çekti ve ikilinin müzik serüvenine yön verdi. Kullandıkları bateri setleri, klavye ve laptop sayesinde ilginç new wave melodileri yaratabilen ikili alt kültürlerde çok ilgi çekti. Geçen ağustos ayında çıkardıkları ikinci albümleri “So This Is Goodby” ile rock kulvarına uzanan ikili 11 Kasım akşamı İndigo’da müzikseverleri ağırlayacak ve seksenler müziğine bir türlü giriş yapamayanlar için kapıyı sonuna kadar açacak. COLDER: Colder olarak bilinen 32 yaşındaki Parisli yapımcı ve tasarımcı Marc Nguyen Tan, elektronik ninni melodileri ile tanınıyor. Elektro, dub, ses ve zarif pop temalarını yoğun sofistike melodiler ile bütünleştiren bu genç sanatçı özellikle ilk albümü “Again” ile hemşerileri Air ve DaftPunk gibi gruplar ile karşılaştırıldı. Kraftwerk ve Can gibi zamansız bir yapıya sahip olan Colder, ürettiği parçalar ile aralarında NME, Rolling Stones gibi seçkin dergiler tarafından yeregöğe sığdırılamadı. Özellikle parçaları için çektiği videolar ile ayrıca ilgi odağı olan Colder, postpunk melodilerini temiz saf elektronik ses sentezleri ile birleştiriyor. Bu parçaları Ian Curtis tonunda bozuk İngilizce şivesi ile süsleyen Marc, ürkütücü bir atmosfer yaratıyor. Köhncke, Junior Boys, Colder ve Konrad Black. ob Marley’nin grubu olarak tanınan “The Wailers”ın geçen seneki İstanbul konserine ilgi büyük olmuş, biletler önceden tükenmişti. Böyle olunca da konserin devamı beklenir hale geldi. Şimdi bu beklenti gerçeğe dönüşüyor. The Wailers, yoğun istek üzerine Echoes Production organizasyonuyla 3 Kasım’da İstanbul’da, 4 Kasım’da Ankara’da, 5 Kasım’da da İzmir’de düzenlenecek üç konser için Türkiye’ye geliyor. Topluluk 1960 ortalarında Bob Marley, Peter Tosh ve Bunny Wailer tarafından kuruldu. 1973 yılında Jamaika dışına çıkardıkları ilk albümleri “Catch A Fire” ile uluslararası ün kazandı. 1999 yılında ise Time dergisi, Bob Marley&The Wailers’ın “Exodus” albümünü, yüzyılın albümü seçti. “Get Up, Stand Up”, “I Shot The Sheriff”, “No Woman No Cry”, “Exodus”, “Could You Be Loved” ve “Buffalo Soldier” gibi önemli single’lara Bob Marley ile birlikte imza atan grubun, satış rakamları günümüze kadar 250 milyonu aştı. Dünyanın en çok tanınan Reggea grubu The Wailers’ın şu anki kadrosunun tamamı zamanında Bob Marley ile turlayan ve albüm kaydeden elemanlardan oluşuyor. Kadronun baş elemanı Aston Barrett, aynı zamanda müzik kariyeri boyunca aralarında Steve Wonder ve Eric Clapton gibi isimlerin de bulunduğu 65 süperstarla The Wailers yeniden Türkiye’de B albüm çalışmaları yaptı. Orjinal The Wailers gitaristi Al Anderson ise Santana ve Louren Hill gibi sanatçılarla da çalışıyor. The Wailers’ın 3 Kasım Cuma günü İstanbul Yeni Melek Gösteri Merkezi’ndeki konseri 21.00’de, 4 Kasım Ankara Saklıkent’teki konseri 22.00’de, 5 Kasım İzmir Fuar Atlas Pavyonu’ndaki konseri ise 20.00’de başlıyor. Biletlere biletix’ten ulaşabilirsiniz.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle