Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Çeyrek ömür bunalımı 25 yaş gelince ergenlik düşleri, tereddütler sona erer. Seçim yapmak, sorumluluk almak zorunlu olur. Karmaşayla geçen bir dönemin sonunda gerçeklikle yüzleşme zamanı, bir başka deyişle, "çeyrek ömür bunalımı" gelmiştir... irmi beş yaş, bir bağlanü dönemi... Geçici bir kargaşa... Kimsenin söz konusu etmediği ama birçok insanm yaşıyor ya da yaşamış olduğu bir hüzün. Bu psikolojik geçit, öğrenimin sonuyla, aktif yaşam arasında yer alır ve hem zorluk hem de vaat doludur. "Orta yaş bunalımı" açıkça kendini belli ederken, "çeyrek ömür" bunalımı sessiz seyreder. Ergenlikteki gibi gürültülü, belirgin de değildir. Ne var ki, ara sıra sızı verir, acıya boğar. 27 yaşındaki Thomas'nın yetişkin yaşamına giriş yolunu bulması zaman almış: "2025 yaş arasında, babamın öğütleriyle, annemin koruyuculuğunun bana yardımcı olamadıklarını anlamam aylarca sürdü. Savaşmak, yaşamımı düşlediğim şeylere bağlayabilmek Y için nedenler bulmak zorundaydım". Ebeveyninin kendisini programladığı "ticaret ya da hukuk" gibi klasik meslekleri seçmek istememişti. Öte yandan bir süre denediği "bohem" yaşayış onu çabuk yormuş. "Sonunda orta yolu buldum" diyor, "Fazla aşağılanmayacağım basit işler yapıyor ve beni kültürel yönden zenginleştirecek boş zamana sahip oluyorum." Lucie de kendisini bütünüyle yeniden kurgulamış. 25 yaşındayken "Paris'te büyük bir anıtı gören bir dairede" yaşayacağına inanıyormuş. "Reklam ya da sinema alanında çalışmayı düşünüyordum ve çok yakışıklı, süper zekî, genç kadınlara güven veren bir sevgilim olacaktı. Zamanını tutkuyla bağlandı ğı bir işle keyifli bir özel yaşam arasında pay laştırmış son derece dengeli bir 'çalışan kız' olacaktım. Oysa şimdi, evinde oturduğum çocuktan derhal ayrılmak istiyor ve banliyöde bir evın kira parasını karşılayabilmek için telefonla pazarlama yapıyorum..." EBEVEYN GÖZETİMİ Iş ya da gönül açısından nasıl olurlarsa olsunlar, Lucie gibi Tbomas da hâlâ kırılgan, daha önceden göremedikleri bir çalkantı bölgesini betimliyorlar. Bu dönemı küçümsemck, şımarık çocuk kaprisı gibi degerlendirmek doğru değildir. Aslında tedırgin ve acı bir uyanıştır bu, tüm varoluşun depremi değildir, şiddet içermez. Bütün uyanışlardaki gibi, bazıları sabah mahmuru olur, gündüz bunalımları yaşar; bazıları ise tam gaz gider, o gün için sayısız proje tasarlarlar. Bu dönem bir "tartışma virajıdır" ve tüm virajlarda olduğu gibi, yola daha iyi devam etmek için biraz yavaşlanır, duraksanır. Birçok iş alanı, birçok partner arasında kararsız kalınmışsa, şimdi seçim yapmak gerekir. Vazgeçmek öğrenilmelidir. Daha olgun bir başka dünyaya doğru kopuştur bu. Babamız, annemiz, öğretmenimiz gibi güvenli başvuru kaynakları artık yoktur. Güveni kendinde aramak gerekir. "Temelli ebeveynler" ise çocuklarından ellerini çekmeyi beceremezler, öyle ki, ilgileri onların giyimlerine, hobilerine, gençlik arzularına ve zevklerıne dek uzanır.,. Bazıları neredeyse "Mutlu ol, yoksa senı öldürürüm" der gibidirler ve bilinçdışı bir arzuyla çocuk lannı ergenlik sonrası da kollamak ısterler. Gerçekte, ailelerin aşırı koruyuculuğunun o yaşta fazla engelleytci olmadığını düşünen uzmanlar da var. Bunun yalnızca ergenlik krizlerini geç yaşayan bir azınlık için engel oluşturabileceğini söylüyor onlar. Öte yandan, yetişkin biı genç, öğrenımmi ya da ış yaşamının başlangıcını ebeveynine bağımlı sürdürse de, kendini rahat ve özerk hissedebilır. Bir de çocuklarına "kralkraliçe" değeri veren narsisistik aileler vardır. Bu, yetişkin yaşamına ve onunla birlikte gelen yeni ufuklara geçiş sürecini yavaşlatabılir. Kriz anı gelip çattığında, bir tek yardımcıya güvenilir: Sabır... 0 Psychologies'den çeviren: EMRE ÇAĞATAY /» ' îV« DEPOLARI FULLEYELİM! VVORLDTAKSIT'LE t ]» EYELİM! •apet TOTAC Kampanya 31 Mart tarihine kadar kampanyaya katılan VVorld Üye işyeri istasyonlarında tek seferde 60 YTL ve üzeri akaryakıt alışverişlerinde geçerlidir. Yapı ve Kredi Bankası A.Ş. kampanya şartlarında değişiklik yapma hakkına sahiptir. wo rld YAPI^KREDi