Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
18 TEMMUZ 2004 / SAYI956 11 YAGMUR KIZILOK 'Yadigâr' bana yadigâr kaldı... Ipek Yezdani sonra, "Hayat sana bir ok gösteriyor, sen fotoğrafa git" dedi. Onun üzerine ben fotoğrafa ağırlıkverdim. Yıllar sonra onun "Dünden Bugüne" albümünün fotoğraflannı çektim, onları da çok sevdi. Müzikle uğraşmayı hiç düşünmediniz mi? O bana herkesin sorduğu bir soru. Insanın babasının mesleğini devam ettirmesi tabii ki olasıdır. Ama bu aynı zamanda psikolojik baskı da getirir. Çünkü babam çok başarılı bir insandı. Ben de eğer müzikle uğraşacaksam ileride onu geçmek isterim, başarılı olmak isterim. Ama hayatımda müzik olmayacak diye bir şey de yok. Şarkısözleriyazıyorum.besteleryapıyorum, bunları babamın ev stüdyosunda kaydediyorum. Birdeevdebabamın "Gönlümün Meyhanesi" adlı yeni bir albümünü buldum. Ama demo kaydı halinde, o yüzden çıkarıp çıkarmamakta hâlâ kararsızım. HER ŞEY AKIP GİDİYOR "Ama Babacığım" şarkısının sizde kuşkusuz apayrı bir yeri vardır... Peki Fikret Kızılok'un en sevdiğiniz şarkılan hangileri? Bu çok zor soru, çünkü hepsi çocuk gibi. "Hamakta" diye bir şarkısı var babamın, o çok garip hisler uyandınr. Onu yazdığıhamağıbiliyorum çünkü. Gerçekten de insan belli bir yaştan sonra yaşını geriye doğru sayıyor sanırım. Aslında en son "Yadigâr" albümünü biz beraberyaptık gibi bir şey, çünkü babam hep "Şu şarkının şurasını nasıl yapayım " diyebana danışırdı. O albümde gitar soloların eklenmesi yönünde onu biraz zorladım. Çünkü gitarı çok hissederek çalardı. O yüzden de en son "Yadigâr" albümü, belki de bana yadigâr kalan şarkılar oldu. Bunun için o albümü çok seviyorum. Bir de "Zaman Zaman" albümü beni her zaman ağlatıyor. Çünkü onda anneme yapılmış şarkılar vardı. Albüm kapağındaki resimde arabanın içinde uyuyan benim. "Ama BabacığınT'ı dinlemek şu an size neler hissettiriyor ? Aslında babamın bana yazdığı tek şarkı o değil. "Gidiyorsun"da annemlebabam ayrıldığı ve annemlegittiğim zaman babamın teknede bana yazdığı bir şarkı. "Ama Babacığım" ise o kadar özel bir şarkı ki benim için... Çünkü gerçekten şu anda yaşadığım şeyler, aşklarım, hayatta karşıma çıkan zorluklar, hep o şarkıda yazılmış. Gerçekten de zaman değirmenini durduramıyorsun. Akıp gidiyor her şey.. Küçükken Fikret Kızılok'un sanatçı yönünü nasıl görürdünüz ? Olağandışı bir sanatçı olduğunun belki farkında değildim ama olağandışı birisi olduğunun farkındaydım. Çünkü çok dürüst bir insandı. Hiçbir zaman taviz vermedi. Paranın peşinden gitmedi. îstese çok rahat bir yaşam da seçebilirdi kendisine.fakat hiçbir zaman parayla ilişkisi olmadı. Yettiği kadanyla, istediği gibi yaşamayı seçti. Deniziyle, güneşiyle, teknesiyle istediği gibi yaşadı ve yaratü.# Ş arkılarıyla birçok kişinin "kişisel tarihine" imzasını attı. Kalbineyenik düşüp aramızdan aynldıktan sonra, ondan geriye kalanlar arasında; "Yaşadığın gördüklerin dışında/ Mutluluğu kuytularda bulunca/ Oysa herkes başka başka olunca /Yaşlı gözlerle bana gelip/ Sakın üzülme yavrum/ Böyle büyür çocuklar/ Ağlamak çare değil/ Zaman değirmenini durdurmak kolay değil..." diyeseslendiğioğludavardı. "Dünden Bugüne" albümündeki siyahbeyaz fotoğraflannı, fotoğrafçılıkla uğraşan oğlu Yağmur çekmişti. Babasının ardından onun adına düzenlenen konserleri de o organize etti. Fikret Kızılok şarkıları, şimdi Yağmur'un ve RH Pozitif Yayıncılık'ın girişimiyle dünyaya açılıyor. Yağmur, babasının "Gönlümün Meyhanesi" adlıhiç yayınlanmamış bir albümü olduğunu da açıklıyor. Müziğe değil ama babasının desteğiyle fotoğrafa yönelen fotoğrafçı Yağmur Kızılok'la babasıyla ilişkisini vegelecekteki projeleri konuştuk: •Fikret Kızılok şarkılan yurtdışına nasılaçılacak? Fikret Kızılok şarkılarının kullanma hakkını RH Pozitif'e verdik. Babamın şarkılarını yurtdışındaki dünya müziği albümlerine sokmak gibi fikirleri var. Bir de film müzikleri olarak kullanılması için yurtdışında girişimde bulunuyorlar. Fransa'da babamın müziği çokseviliyor. Bizim amacımız bunu yaymak. Belki yurtdışındaki iyi müzisyenlerle şarkılarının yeni düzenlemeleri de yapılabilir. tnsanlar Fikret Kızılok'un daha çok "Bu Kalp Seni Unutur mu" ve "Gönül" şarkılarını biliyorlar galiba... Gerçekten de öyle bir jenerasyon var ki Fikret Kızılok dendiğinde sadece "Bu Kalp Seni Unutur mu" gibi şarkıları biliyor. Oysa bunların önüne geçebilecek o kadar çok şarkısı var ki babamın... Kendisi debu tarz şarkılan çok sevmezdi aslında. Fazla duygulu gelirdi. Belki de popülist bir insan olmadığından herkes çok faz la sevdiği için onda ters tepki yaratmıştı. Babaoğul ilişkinize gelelim isterseniz... Nasıl bir ilişkiniz vardı ? Fikret Kızılok'un oğlu olmak nasıl bir sorumluluğu beraberinde getiriyor? Babaoğul ilişkisi çok garip bir ilişki. Küçükken önce "Babam herşeyi biliyor" dersiniz. Sonra biraz büyüdüğünüzde buluğ çağı başlar," Babam hiçbir şeyden anlamıyor" diyedüşünursunüz. Ondansonra kişiliğiniz yavaş yavaş oturduğu zaman " Ya babam bir şeyler biliyor galiba " diye düşünmeye başlarsınız. En sonunda da yine "Babam çok şey biliyor" dersiniz. Onu kaybetmeden önce bızını de son dört yılımız tam bir arkadaş, dost ilişkisi içinde geçu. Sonuçta ben de biraz yaralı bir çocuğum, annembabam ben 6 yaşındayken ayrıldı, haftasonları babaya gıt, hafta içi annede kal, babayı özle, böyle bir çocukluktu benim için. Ama bu durum bir şekilde atlatıldı ve de babamla aramızda çok güzel bir ilişki başladı. Bazen birlikte masaya oturur, birer kadeh şarap içer ve sadece göz göze bakardık. SEN FOTOĞRAFA GİT Otoriter bir baba mıydı ? Tabii ki. Vurdu mu masaya inletirdi. Çok güzel bir öğretme yöntemi vardı. Küçükken bir gün teknede önümden bir örümcek geçmişti ve ben çocuk aklımla onuöldürmüştüm. Babam "Niyeöldürdün onu Yağmur" dedi. Ben de "pis böcek" tarzı şeyler söyledim. Sonra bana bir alet çantası bir de saat verdi. "Bana şu kadar süre içinde bu örümceği yap" dedi. "Tamam baba" dedim. Tabii, baktım ki yapamıyorum. Sonra yanıma gelip "Yaratamayacağın şeyi öldürme Yağmur" dedi. O günden beri bir hayvana zararım olmamıştır. Fotoğrafa yönelmenizde Fikret Kızılok'un etkisi neydi? Lisedeyken Floransa'da bir fotoğraf çekmiştim. O fotoğrafta öyle bir gölge düşmüş ki sokağa, sanki sokağı gösteren bir ok var. Babam o fotoğrafı gördükten Fikret Kızılok, "Yadigâr" albümünü hazırlarken oğlu Yağmur'un da fîkrini almış. Uç yıl önce kalbine yenik düşüp aramızdan ayrılan Fikret Kızılok'un oğlu Yağmur Kızılok, babasının şarkılarını RH Pozitif Yayıncılık'ın girişimiyle dünyaya açıyor. Yağmur Kızılok, Fikret Kızılok'un "Gönlümün Meyhanesi" adlı yayımlanmamış bir albümünün de bulunduğunu söylüyor. HAYVANLAR BİTKİLER yavruda uyurken ya da uyanıkken bacak, kollar ve baş bölgesinde tikler ya da seğirmeler gözlüyorsanız ya da boş çiğneme hareketleri yapıyorsa mutlaka dikkate almahsınız. Başlangıçta genel durumu iyi olabilir. Bu durum sizi yanıltmamalı ve veterinerinize danışmalısınız. Erken teşhis ve tedavi önemlidir. Encefalit formu bazen deri formu ile seyreder. Bu durumda deri üzerinde kepeklenme, yağlı salgı, kötü koku, t aban yastıklarında, burunda kurumaderi döküntüsü ve enfeksiyon dikkat çekicidir. Deri lezyonları karın bölgesine yoğunlaşır. Beynin etkilendiği durumda belirtiler ilerler ve epileptik krizlere neden olur. Başlangıçta krizler arahklıyken giderek sıklaşır. Nadiren hastalığı atlatan köpekler tikleri yaşamı boyunca taşır. Ve ileriki yıllarda sara hastası olabilirler. Akciğerleri etkileyen formu solunum sistemine yerleşir. Öksürük vardır ve genel durum bozulur. Üst solunum yollannı da etkileyen hastalık yeşil burun akıntısı meydana getirir. Ve gözlerde sulanma, akıntı ile komplike olur. Bu durumda yavru gözünü açamaz, çapaklıdır ve ışığa hassasiyet gösterir. Gençük hastalığının nedeni virüslerdir ve tedavisi çok zordur, bu nedenle koruyucu tedavi, yani aşılama gereklidir. Aşılı anneden doğan yavrular bir süre direnç gösterir Dörtaltı haftadan sonra anneden aldığı özel savunma hücreleri azalır. Bu nedenle yavrular dış ortamla temas etmeden aşı Köpek hastalığı Aylin Iunç öpek GençükHastahğı (Morva), yavru köpeklerin en tehlikeli ve yaşamsal risk taşıyan hastalıklarındandır. Özellikle aşısız yavrularda rastlanır ve beş ayrı tipi vardır. Hastalık kendisini gösterdiği organa göre değişik belirtiler gösterir. îshal ve kusma ile seyreden enterit formu, en sık rastlanan tipidir. Adından anlaşılacağı gibi sindirim sistemi etkilenir. Şiddetli kusma ve san sulu ishal gözlenir. Durgunluk, iştahsızlık, ateş gibi genel belirtilerle başlar ve bir hafta kadar sürebilen bu bulgulardan sonra hastalık lokalize olduğu bölgeye ait belirtiler gösterir. Benzer belirtileri Çim bakımı Melek Taner ahçelerimizin güzelliğini ortaya çıkaran çimlerin bakımı yaz aylarında çok önemli bir hal alır. Zamanımızın çoğunu bahçede, çimler üzerinde geçirdiğimiz için bu döneme hazırlıklı ve sağlıklı girmelerini sağlamak gerekir. Peki neler yapmalıyız? Çimler canlı yeşil örtü olduğu için her zaman bakıma ihtiyacı vardır. Kış aylarında dinlenme dönemi olduğundan kesinlikle azotlu gübreler verip çimi yormamalıyız. Ancak potasyum ağırlıkh gübreler vererek kış aylarında soğuğa ve donlara karşı direnci arttınp yazın oluşabilecek hastalıklara karşı köklerin daha dayanıklı olmasını sağlayabiliriz. K yavrular zaman geçirmeden veterinere götürülmelidir. îshal ve kusma müdahaleye rağmen kesilmez. Beyni, sinir sistemini etkıleyen diğer formun adı encefalit formudur. En önemli belirtisi vücuttaki tiklerdir. Eğer B gösteren, aşı programı tamamlanmamK Baharla beraber (mart ayı içinde) havalandırma aletleri ile çim köklerini havalandırırsak köklerin çoğalmasını ve halı gibi sıkı doku oluşumunu sağlayabiliriz. Havalandırma işleminden sonra muhakkak çim köklerinin açıkta kalmaması için 12 cm. gübreli, ince toprağı çim üzerine serpmeliyiz. Bahar, bitJuİerin uyanma dönemi olduğundan, çimlerde de hızlı bir gelişim başlar.Bugelişimi desteklemek için azot ağırlıklı inorganik ya da organik gübreler kullanmalıyız. Yaz döneminde özellikle Istanbul gibi nemli bölgelerde sulamayı sadece sabah erken saatlerde yapmak çimlerin mantari hastalıklara karşı hassasiyetini kıracaktır. Yine yaz döneminde çimlerin saranp çürüyüp yok olmasını engel olmak için kökleri ve yaprakları mantari enfeksiyonlara karşı koruyan ilaçlar kullanarak, ortalamal \0 günde bir ilaçlama yapmalıyız. Sonbahar çimlerin tamir ve onarım dönemidir. Yazın sararan, çürüyen çimleriniz varsa bunları çim tohumu ara ekimiyle canlandırabilirsiniz. Sonuç olarak çimlerin de canlı olduğunu asla unutmamalıyız. Hangi dönemde ne tür gübreler verileceğini, hangi dönemde ne tür ilaçlamalar yapılacağını, hangi dönemde sulama miktarının azaltıhp çoğaltılması gerektiğini bilmeniz gere