Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
' 'M' 16 FANTASTİK 8ŞUBAT2004/SAYI93; Periler, büyücüler, melekler... ayınlarda, reklamlarda, sinemada tuhaf bir dalga yükseliyor. 1996 sonları. Birkaç hafta içinde, her yeri periler istila ediveriyor. Yoktan var olmuş gibi gözüken yeni "moda", bu efsane yaratıkların aynca cinler, elfler, lutınler, gnomlar, koriganların doğanın laik koruyucuları olduklarını ima ediyor. Gariptir, bu barışçıl istila büyük ölçekte klonlamaların tartışıldığı zamana denk düşüyor... Bunun iki yıl öncesi, Amerika'da bir başka baskın vardı: meleklerin istilası... Her yerde onlardan söz ediliyordu, 'koruyucu meleğimle ilişki' seminerleri, internette bitmez tükenmez forumlar, tiyatro oyunları, filmler, Time ve Newsweek'te sayfalar dolusu yazılar... Sonra Fransa da meleklere adadı kendini; düzinelerle kitap, kolokyumlar, kışısel gelişim seminerleri, televizyon yayınları... Bugün ise büyücüler baş köşeye yerleşti. Çocuklar doğa üstü varhkJara hayran, ergenler kendilerini kara buyüye, ruh çağırmaya vermişler, yetişkınler o kült evrenine baştan kara dalıyorlar. Bütün Batı dünyası Potter'ın büyüsünde sanki! Popüler inanışlarımızın "moda"ları mı yar? Folklor uzmanı MarieCharlotte Delmas buna inanmıyor: "Akıldışı ve normalüstüne olan ilgimiz, modadan çok, yayıncılann ve film dağıtımcılarının ticari stratejilerini benimseyen gazetecilerin yarattığı bir eğilim..." diyor. Bir örnek: "Yüzüklerin Efendisi" salonlarda gösterildiğinde, "büyücülerin geri dönüşü" herkesi sarstı. Oysa, Tolkien'in kitabı otuz yıldır, cep kitabı formatında her yıl yüz elli bin satıyordu! "Yüzüklerin Efendisi "ndeki Frodo, Harry Potter... Efsane yaratıklar bizi kendilerine hayran bırakıyorlar. Dededen miras bunalımlarımızı içimizden kovmanın yeni yolu bu. Harikalar ve dehşet dünyasına XXI. yüzyıl usulü, rehber eşliğinde yolculuk../ Y Bilinçaltının tarıhçesi üstüne bir kitabı olan sosyolog ve felsefeci Bertrand Meheust "Normaldışının günün gustosu haline gelmesi gazetecilerin sürdürdüğü ve geliştirdiği bir yanılsama evet, ama akıldışına olan ılgi, gelip geçici bir hareket değil, toplumun derinindeki bir eğilim" diyor. TEKNOLOJİK EVRlM Öte yandan "Harry Potter" Ingiltere'de sessiz sedasız piyasaya çıktı. Çocuklar kendileri, genç büyücünün serüvenlerini benimseyerek, kitabı anıtsal bir edebiyat başarısına dönüştürdüler ve bunun ardından sinematografik bir başarı geldi. Büyücülere olan ilginin devrimsel bir yanı yok. MarieCharlotte Delmas "Okullardaki derslerim sırasında, büyücülük, hayaleder ve doğanın güçlerine olan inancın çok canlı olarak sürdüğünü saptadım. Çocuklar akıldışını günlük hayatta yaşıyorlar, olağan bu, çünkü bu inanışlar ezelden beri var ve evrensel bir zemine kök salmışlar: Ölüm endişesi, bilinmeyenden korkma, kaderine egemen olabileceğine inanmak ihtiyacı..." Akıldışı inanışlar toplumun temelinde bir psişik doku olmaya devam edecekler mi? "Evet" diyor Bertrand Meheust. , "Nortnaldışının ve akıldışının, ölümden sonra hayat gibi, ruhun varlığı gibi büyük temaları, kolektif bilinçaltına kazınmıştır. Bilim kesin bir yanıt bulamadığı sürece bu esrar toplumsal yaşama sızacaktır." Zaman zaman da teknolojik evrime kendilerini uyarlayacaklardır. Hayaleder hep vardı. Bir yüzyıldır ruhlar masaları döndürerek kendilerini belli ediyorlardı. Bugün, teypler ve televizyon ekranlarında açığa vuruyorlar varkklarını... Bu, normaldışı fenomenlerin de çağa ayak uydurduklarını gösteriyor. Bizkn yaşadığımız gibi, bir büyük ' güvensizlik çağında, geçmişimize ve çocuklıığumuzun peri masallarındaki güvenli sihirlere döndürüyoruz yüzümüzü. 80'li yıllar boyunca tüm dünya, eski Mısır ve onun gizemlerine tutkundu. Şimdi bunun yerini daha yakın atalarımız aldı. Kelt dünyası, müziği, pagan gelenekleri ve mitleri ile Keltlerin doğayla ayrıcalıklı ilişkileri bugünün rüyasını oluşturuyor. Bizi çeken bugün sahip olmadıklarımız!.. YAPI^CKREDî