17 Haziran 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

8 12 ARALIK 2004 / SAYI 977 Kübalı müzisyen Omara Portuondo " Aşk Çiçeği" albümünün tanıtımı için tstanbul'daydı. "Neden Küba'da kaldınız" sorusunu "Gitmem için bir neden yoktu" diye yanıtladı. Nilüfer Zengin O Omara Portuondo, Kiiba müziği, tango ve Mozart dinliyor... Fotoğraf: UĞUR DEMİR mara Portuondo, dünyanın en çilekeş topraklarından, Küba'dan çıkıp gelen bir ses. Herhalde, Kiiba müziğini başka "Latin" havalanndan farklı kılan da bu çilekeşliği eğlenceli, ritmik bir büyük şarkıya dönüştürüyor olması. Portuondo ilkgençlik yıllanndan beri önemli orkestralarda söyleyen, Wim Wenders'ın Buena Vista Social Club belgeseliyle, "meraklılarından" başka müzikseverler tarafından da tanınmış bir şarkıcı. Bu Kübalı yanık ses, yeni albümü Fior d'Amor'un (Aşk Çiçeği) turnesi kapsamında îstanbul'da konser verdi. Yaptığımız röportaj şaşırtıcıydı. Çevresini, çalıştığı büyük müzik şirketinın menajerleri sarmıştı. Tıpkı pop starlar gibi, bir dakika sonra ne yapacağı belirlenmişti ve soru sormak gerilimli bir hal almıştı. O yine de doğallığmı ve kendıne has tavrını korudu. Yaptığınız müziğin meraklıları hariç, birçok insan sizi Buena Vista Social Club'la tanidı. Oysa Kiiba müziğinden Amerikan cazına uzanan geniş aralıklı, sağlam bir kariyeriniz var. Biraz anlatabilir misiniz? Kariyerime dansla başladım aslında. Kız kardeşim ve ben çok iyi dans ediyorduk. Annem de bizi çok teşvik etti. îyi dans edip, iyi şarkı soyleyebileceğime ve ulkemi iyi temsii edeceğime inanıyordu. Universitedeyken hobi olarak şarkı söylemeye başladım. Daha sonra hayatıma başka bir şey yaparak da devam edebilirdim ama annemin de etkısıyle şarkı söylemeye devam ettim. Bolero yapan çok iyi bir grupta söylemeye başladım. Grubun adı "Filin"di. Yani, ingilizcedeki "feeling"in (duygu) Ispanyolca aksanıyla okunuşu. Grubun içinde öğrenci de vardı, duvarcı da, doktor da... Gruba "filin" adını koyulmasının nedeni hepimizin aynı duyguyu taşımasıydı. Hepimiz müziğe âşıktık. Daha sonra Aida diye bir kuartet kurduk, orada şarkı söylemeye başladım. Bu grupla 15 yıl boyunca Avrupa, Latin Amerika ve Kuzey Amerika'yı gezdık. Bir diinya şirketi World Biscuits'le çalışıyorsunuz. Menajerleriniz ne sorulup ne sorulmayacağını baştan tembihliyorlar. Çevrenizde müthiş bir ağ oluşturulmuş. Oysa sizin çok sakin, şarkınızı söyleyip evine gitmek isteyen bir haliniz var. Bu curcunayla aranız nasıl? Aida grubuyla çalışmaya başladığımdan ben dünyayı geziyorum. Hep böyle organizasyonlar içinde bulundum, her zaman birileri bizim için bir şeyler düşünür. Kendimi son derece rahat hissediyorum. Işlerin yurümesı için böyle organizasyonların olması gerekiyor. Devrim yıllarında pek çok kişi Kiiba'yı terk etti. Siz Küba'da kalıp şarkı söylemeye devam eden şarkıcılardan birisiniz. O dönem bu kararı almanızdaki neden neydi? O süreci nasıl yaşadınız? Herkesin bir yaşama biçimi var. Birçok insan gitti ama birçok insan da kaldı. Benim bütün arkadaşlarım kaldı. Küba'yı çok seviyordum, gitmem için bir neden yoktu. Kaldım. Peki, evde ne müzik dinlersiniz? Genelde kendı yaptığım tarza yakın müzikler dinliyorum. Küba müziği... Tangoyu çok seviyorum. Ama klasik Batı müziği her zaman favorim olmuştur. Mozart örneğin. Röportajın bu bölümünde menajerler işaretlerle "son saniyeler" mesajını veriyor ve "politik soru yok" diye uyardı. Bir sessizlik oluştu. Sessizliği Omara Portuondo bozdu, sorusuz anlattı: "Sevgilim yok. 40 yaşında bir oğlum var, obanaeşlik ediyor..." • Bush'a karşıydı ama... BD Başkanlık seçimlerini John Kerry kazanmış olsaydı, hiç kuşkusuz, bunda Eminem'in "Mosh" adlı parçasının büyük bir payı olacaktı. Bush'u hedef alan bu parça video klibiyle birlikte seçimin arifesinde resmen internete "sızdırılmıştı". Öyle olunca, "Encore" adlı son Eminem albümünün zararı en aza indirmek için piyasaya çıkış tarihinin "gayri resmi" olarak öne alınması da boşuna olmasa gerek. Bruce Springsteen ve REM gibi Bush karşıtı bir turne düzenleyen bildik liberal sanatçıların soytarılıkları yanında "Mosh"un çok daha kayda değer bir yere sahip olması da hiç şaşırtıcı değil. Bugüne dek siyasal kimliğinden çok toplumu rahatsız edici tavırlarıyla tanınan sanatçı bu parçasında Başkan Bush'a alabüdiğince sert bir tavırla meydan okuyor. Rap sanatçıları genelde şiddet ve uyuşturucudan yana olmaları, cinsellik konusunda atıp tutmaları ve kural tanımazlıklarıyla dillere düştüler. Bu sanatçılar içinde belki de en tartışmalı, en ele avuca sığmaz olanı Eminem. Ne var ki, silaha sarılanları hedef alan ve Bush'un petrol uğruna başlattığı savaşı şiddetle yeren "Mosh" adlı parça Eminem'in bir tür "Güce karşı savaş"ı niteliğinde. Seçimi Kerry kazanmış olsaydı, söz konusu parça büyük bir olasılıkla liberal aydınların toplayamadığı kadar oyu toplamış olmakla göklere çıkartılırdı. Emiıtpm de bir bakıma özyaşamöyküsü A niteliğindeki "8 Mile" filmindeki hiç de azımsanmayacak rolüyle başlattığı serseriden kahramana dönüşüm sürecini yüzünün akıyla tamamlamış olurdu. MİDEMİ BULANDIRIYORSUN... "Mosh" insanın kafasını karıştıran ve zaman zaman da içini karartan albümün kesinlikle en iyi parçası. Bu parçada Eminem, az biraz hava atsa da, hayranlarını "Oval Ofis"te isyana sürükleyecek denli etkileyici bir yorumla karşımıza çıkıyor. Öfkeli ve güçlü tavrıyla insanın tüylerini diken diken ediyor. Albümün geri kalan 80 dakikalık bölümünde çok farklı bir Eminem ile karşı karşıya kalıyoruz. Sanatçı yer yer yorgun olduğu izlenimini vermekle kalmiyor, aynı zamanda kendi kişiliğini çözümleme çabasında takıntılı denebilecek bir boyuta ulaşıyor ve hatta kendinden tiksinti duyarmışçasına bir tavır sergiliyor. Birçoğu kendi bestelerinden oluşan müzik çoğu zaman tekdüze bir seyir izliyor. Büyük ölçüde özyaşamsal bir nitelik taşıyan parçalardaki gerçeklik kimi zaman insanı ürpertiyor. "Big Weenie" adlı parçada çocukça sataşmalara yer verilirken, eski karısını hedef alan ve "Midcmi bulandırıyorsun " sözcüklerinin sıklıkla yinelendiği "Puke" adlı parçada kusma seslerinin ağır basması ilginç olabilecek ezgiyi sıradanlaştırıyor. "My First Single" adlı parça da benzer bir düşkırıklığı yaşatıyor. Eminem kendi parçasını bile bile mahvediyor. Alaycı korosu müzik yapmanın verdiği bitkinliği açıkça ortaya koyuyor. Albümün başından sonuna dek, Eminem ısrarla bu işi başından nasıl savdığını gözler önüne seriyor. Bu durum ilk single parçası "Just Loose It" de kendini iyiden iyiye belli ediyor. "Encore"ın tadına varabılmek için ateşli bir Eminem hayranı olmanız gerekiyor. Eminem'in işlediği en ilginç konu hep kendisi oldu. Bu albümde de sanatçı kendisiyle ilgili son gelişmeleri izlememize olanak tanıyor. Kısacası, bu sinir bozucu pasifsaldırgan albümde yüreği yaralı bir çocuk Eminem'le ayakta kalmaya çabalayan tek başma bir baba arasında gidip geliyoruz. Böylesine yoğun bir ofkeyi biriktırerek nasıl "Mosh" gibi bir parça yapıp da, albümün geri kalan bölümünü yellenme ve kusma sesleriyle doldurup işi nasıl olup da savsakladığına bir anlam vermek güç. Görünüşe bakılırsa, Eminem "Mosh"dan geri dönüş yaparak gulyabaniliğin güvenli sıilarında dolaşmayı yeğliyor. Seçmen kitlesini çok iyi tanıyor ve Sting gibi sürekli eylemle göklere çıkartılacağını biliyor. Gelgelelim, "Encore" bu açıdan çok güdük kalıyor.# The Observe'r'dan çeviren: RİTA URGAN Eminem'in son albümü özelllkle de George Bush'a meydan okuduğu sarkıyla dlkkat çeklyor. Parçanın adı "Mosh". Seçmen kltleslnl lyl tanıyan Eminem, "güç"e karşı savaş açmış görünüyor. Pekl bir Stlng olablllr ml? Albümü "Encore" bu anlamda biraz güdük «calıyor... «
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle