17 Haziran 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

12 ARALIK 2004 / SAYI 977 MEDYA TAKİBİ DE BİR İŞTİR! Sektörünüzle ilgili teknolojik gelişmeleri takip ediyor musunuz? Medyada nasıl ve ne kadar yer alıyorsunuz? Şirketiniz hangi ürününüzle ön plana çıkıyor? Medyada çıkan olumlu olumsuz haberlerinizden haberdar olmak sizin için önemli mi? O halde bu hizmet sizin için biçilmiş kaftan... Bir medya takip şirketine başvuracaksınız ve onlar sizi, sizin adınıza izleyecekler... ilerleme kaydettik. Teknolojide ise ilk üçteyiz. Dijital TV'de ilkiz. Ancak halen medya takibi konusunda faaliyet gösteren firma sayısı, hem de medya takibinin önemini kavrayan firma sayısı az." SANATÇILARA DA GEREKİYOR Şengül Durucu M edya takibi birçoğumuzun içeriğini ve işlevini bilmediği, Türkiye'de hak ettiği yeri almaya çalışan yeni bir hizmet dalı. Medya takibi tarihi çok da yeni değil, kökeni 1900'lerin Amerika'sına dayanıyor, Türkiye ise bu hizmetle 1953 yüında tanışmış. Bugün bu alanda çalışan birkaç firma, Türkiye pazarındaki müşterilerine medya takibi hizmeti veriyor. Medyada yer alan veya yer almak isteyen herkes bu hizmetin müşterisi. Kişi veya kurumların tüm yazıh, görsel, işitsel Medya takibinde kullanılan teknoloji de yenilik istiyor. Ajans Press yöneticileri kurdukları dijital TV sisteminin dünyada eşi olmudığını düşünüyorlar... ve ebasında çıkan haber, reklam, ilan, bülten, logo takipleri yapılıyor, hangi mecrada ne kadar ve hangi şekilde yer aldıkları belirleniyor, istenen sektörle ilgili haberler toplanıp sektör analizi yapılıyor. Yayımlanan haberlerinizin olumlu, olumsuz, nötr değerlendirmesi, reklam eşdeğerlerinin hesaplanması, rakip firma haberleriyle karşılaştırılması da verilen hizmetler arasında. Dilerseniz istediğiniz konuyla ilgili CD arşivi hizmeti de alabiliyorsunuz. Deşifre hizmetinde televizyonda ve radyoda çıkan haberleriniz, röportajlannız, rakiplerinizin haberleri, yazılı hale getirilerek size sunuluyor. Medya analizinde ise görsel, işitsel medyada yayımlanan haber ve reklamlar, sektörler, firmalar, etkinlikler hakkındaki medya yansımaları rahatça algılanabilsin ve değerlendirilebilsin diye grafik ve oranlarla istatistiksel bilgiler haline getiriliyor. Medya takibi hizmetini 1975 yılından bu yana sunan ve bu konuda Türkiye'de ilklere imza atan firma Ajans Press. Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ali özkan firmasını ve medya takip sektörünü şöyle anlatıyor: "Hizmet sektörünün diğer dalları gibi medya takibi de zor bir dal. Ajans Press hata payını yüzde 1 'in altına çekerek verdiği hizmetle sektöründe marka haline geldi. Medya takibiyle ilgili her şeyin ilkini biz getirdik. Ajans Press olarak Tür kiye'deki pazar payının yüzde 70'i bize ait. Dünyada ise ilk 10'dayız. Şu an faal olan Dijital TV sisteminin dünyada eşi yok. Yakalama kartlarıyla, büyük harddiskleri, depolama üniteleriyle uydudan dijital olarak kayıt alınabilen 500 bin dolarlık bir sistem. Maliyeti kadar artılan da çok tabii. Kaset gerektirmeyen, ses kalitesi yüksek, yapılan kayıtlann arşivini tutan, veri girişi yapıldığında ilgili görüntüyü(logo gibi) yakalayabilen özel bir yapıya sahip." "Dünyadaki medya takip sektörüyle karşılaştırdığınızda işin neresindesiniz?" diye soruyoruz. Yanıtlıyor: "On yıl önce çok gerideydik. Şu an ise konusunda devleşmiş birkaç firmayla aynı seviyedeyiz. Özellikle son beş yılda çok Haber kupürleri şirketin ya da şahsın ismine göre tasnif ediliyor... Türkiye'de medya takibi yapan yaklaşık 10 şirket var... Yaklaşık on firmanın faaliyet gösterdiği sektörde Halef Remzi Vayıs'ın kurduğu Medya Takip Merkezi de (MTM) 1999'da bu alanda yerini almış. MTM, medya takip ve ölçümleme çalışmalarını gerektiği gibi ve dünya standartlarında yapmak üzere yola çıkmış, idealist bir şirket. MTM Genel Müdürü Halef R. Vayıs, "Medya çok hızlı gelişen ve gelişen bir dünya. Onun hızına yetişmek, onu kontrol altında tutmak, bir kişi veya kuruluşun zaman ayınp yapabileceği bir iş olmaktan çoktan çıktı" diyor. Ona göre artan mecralar ve iletişim yoğunluğu nedeniyle günde milyonlarca iletiye maruz kalınıyor. Bu durum, bilgi kirliliğinin büyümesine neden oluyor ve verilerin ayrıştırılıp temizlenmesi ihtiyacını doğuruyor. Vayıs sektörün sorunlarmı şöyle aktarıyor: "Medya takibinde donanım ve teknolojiyle sürekli yenilenmek çok önemli. Zamanla yarışmak çok önemli ve zor. Ürün çabuk kayboluyor, yok oluyor, değer kaybediyor. Yakın gelecekte medya ölçümlemesi hizmeti tavan yapacak, çünkü ölçümlenmeyen bir şeyin değeri yok. Mesela firmanızın, ürününüzün reklamı yapılıyor. Bu reklamın getirisi nedir, toplumda ne kadar yankı uyandırdı, medyada nerede ve nasıl yer aldı? Bunu bilmek çok önemli." "Sizce kimler bu hizmeti almalı?" "Çağa ayak uydurmak, büyümek ve vizyonunu korumak isteyen her kişi veya kuruluş bu hizmeti almalı. En az rek lam vermek kadar önemli bir konu bu." "Kişiler dediniz, kimler bu hizmetin müşterisi?" "Kişi, alanında tanınmışsa, mesela ünlü bir sanatçıysa, kendini insanlara profesyonelce sunmak istiyorsa, medya takip hizmeti alıyor. Böylece davranışlarına yön verip, stratejı saptıyorlar. Plak şirketi ne kadar haber/reklam yapmış, hangi gazete veya TV, kendisiyle ilgili ne söylemiş öğreniyorlar." Bu sektörde faaliyet gösteren bir başka firma Izlem Medya. 1997 yılında kurulan Izlem Medya Genel Müdürü Haluk Erkan Özçamlıbel farklılıklarının sürekli yaratıcı olmalarıyla, hızlı çözümler üretmeleriyle, müşteri odaklı hizmetleriyle oluştuğunu belirtiyor: "Müşterilerimiz bize nasd bir hizmet istediklerini, neye ihtiyaçları olduğunu söylüyorlar, biz de neler yapabileceğimizi söylüyoruz. Yani müşteri odaklıyız. Istanbul dışından, hatta yurtdışından bile müşterilerimiz var. îlgilendiği sektöre girmeden önce bizden sektör hakkında bilgi alanlar da var. Koç, Sabancı, Alarko, Eczacıbaşı, Hamoğlu Holding, Gülben Ergen, Kadir Inanır, Teoman, Janset, Halk Bankası, Devlet Bakanı Ali Babacan hizmet verdiğimiz kişi ve kurumlar arasında..." Teknolojinin gelişmesiyle ürünler kadar hizmeder de çeşitleniyor. Firmalar medyada sizin için sizi takip ediyorlar. îstediğiniz kupürler ve kayıdar dilerseniz kuryeyle günlük olarak işyerinize, dilerseniz internet uzerinden bilgisayarınıza gönderüiyor. Size de istediğiniz bilgilere sadece bir 'tık'la ulaşmak kalıyor. • Ajans Press 0212 272 04 04 Medya Takip Merkezi (MTM): 0212 442 20 82 îzlem Medya Analiz: 0212 291 85 95 PAZARIN PENCERESİNDEN Ekümenik nedir? Selçuk Erez ' stanbul'daki Rum Patriği'nin "ekümenik" olup olmadığı konusunda sürdürülen tartışmalar ciddi boyutlara ulaştı. Bu konuda akılcı düşünmenin ve bu tartışmaları bitirmenin yararı vardır. ABD Dışişleri Bakanlığı sözcüsü R. Boucher, Ankara Büyükelçisi'nin Türkiye'yi ziyaret eden Rum Ortodoks Kilisesi'nin liderleri için verdiği ziyafete, davetiyede Patrik için "ekümenik" sıfatını kullanmasını protesto amacıyla bazı Türk yetkililerinin davete katılmamasının "not edildiğini" söyledi. Patriğin "ekümenik" olmadığı konusundaki ısrarlar, AB'den de tepki görmekte ve bu konudaki eleştiriler sıkça dile getirilmektedir. Bu eleştirilere karşılık, Türkiye'de patriğin "ekümenik" sıfatıyl^, anılmasının sakıncalı olduğunu ileni sürenler az î: h değildir. Mesela, Atatürk Üniversitesi'nden Salim Gökçen, Stradigma aylık eposta dergisinin 2003 Nisan sayısında "Bartholomeos, ruhban okulu ve . ' ekümenizm: Patriğin faaliyetlerinden notlar" başlığı altında yayımlanmış bir yazısında şunları söylemekteydi: "Bartholomeos, kendisinin 'Ekümenik Patrik' sıfatı ile kabul edilmesini istemekte, uluslararası kamuoyu oluşturma çalışmaları da yapmaktan geri durmamaktadır. Oysa azınlıkların varlığı ve hakları kabul edilmiş ve yapılan sözlü anlaşma gereği Fener Patriği sadece azınlığtn kilisesi olarak tanınmıştır. Lozan Antlaşması ile birlikte, Patrikhane'nin siyasi ve yargısal yedcilerine son verilmiş ve sadece dini bir kurum olarak kalmas» sağlanmıştır." Yazar, Fener Patriği'nin "ekümenik" olarak kabul edilmesinin sakıncalarmı Türk Ortodoks Patriği Erenerol'un 1994'tebiryerde söyledikleri ile yansıtmaktadır: "Bartholomeos, Ekümenik Patrik unvanını alır almaz Ruhban okulunu açacaktır. Ruhbanlar için TC vatandaşı olma zorunluluğu kalkacak, ve 'Istanbul bizimdir' deyip mal varlıklarmı talep edeceklerdir..." Patriğin "Ekümenik" olmasıyla Istanbul'da bir tür Vatikan oluşacağını söyleyen de az değildir. Peki, "ekümenik" ne demektir? Evrensellik anlammı taşır; ancak Ortodoks patrikleri arasında "primus inter pares" yani "eşitlerarasındabirinci" olmak dışında hiçbir anlamı yoktur ve bizim dışımızda tüm ülkeler ve kurumlar Fener Rum $(#'* Patriği'ni yüzyıllardır böyle anmaktadırlar. Rum Patriği'ne "ekümenik" demek, burada Vatikan oluşmasına yol açmaz, sadece bir dinin ruhban sınıfının yüzyıllardır iç protokolünde kullanageldiği sıfatı değiştirmeye kalkmama nezaketini yansıtır. Kaldı ki Rum Patriği, 2000 yılında dini liderleri davet eden Polonya r T. > Parlamentosu'nda yapmış olduğu bir konuşmada "Ortodoks kilisesinin hiçbir zaman politik bir güç kazanmak arzusunda oimadığını" söylemiştir. Yunanistan 1832'de Osmanlı Imparatorluğu'ndan ayrıldığında oluşan yeni devletin yöneticileri, patriğin Istanbul'da kalmasının doğal sonucu olarak bu makamın, ergeç Türklere yararlı olacağını düşünmüş ve önlem olarak Atina Metropoliti'ni Istanbul Patriği'nden ayırıp "autocephalıc" yani kendi başına buyruk kılmışlardı. Biz, Rum Patriği'nin Türkiye'ye yararlı olabileceğini hâlâ düşünememektey'ız. Yıllardır gittiği her yerde AB'ye alınmamız gerektiğini savunan, bu nedenle Atina Metropoliti'nin her fırsatta baltaladığı ve Yunan basınında askerlik hizmeti sırasında Türk askeri üniformasıyla çekilmiş resmi yayımlanarak aleyhinde bulunulan Patriğin, "ekümenik" olduğunda burada bir Vatikan oluşturacağını ileri sürmenin gerçekle bağdaşmadığını kavramamız gerekir! •
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle