Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
HAZİRAN 2022
MERVE FİDAN’DAN ‘İNGİLİZ, FRANSIZ VE
AMERİKAN DEVRİMLERİNDE DEMOKRASİ
MÜCADELESİ VEREN KADINLAR’
‘Kadınlar olmadan
mevcut düzen hayal
dahi edilemezdi!’
Merve Fidan, İngiliz, Fransız ve Amerikan
Devrimlerinde Demokrasi Mücadelesi Veren Kadınlar
(Tilki Kitap) adlı incelemesinde, odaklandığı üç büyük
devrim sırasında ülkeleri ve milletleri uğruna verdikleri
onurlu mücadelelerle isimlerini tarihe yazan cesur
kadınları anlatıyor. Fidan, Türk devrim tarihindeki
devrimci kadınları da kaleme almayı planlıyor.
nılması gereken, korunma gereği öne sürü-
lerek hayatlarını hep tahakküm altında geçi-
ren kadınlar, bağımsızlık mücadelelerinde,
sarayların kapısına dayanıp, bir Ekim günü
Kral XVI. Louis’yi dize getirmiş ve anaya-
sal düzeni sağlamıştır.
Öyle ki sadece kadın olduğu için karar ala-
mayacağı düşünülürken, demokrasinin ka-
pılarını açacak bildirgelerin hazırlanmasın-
da, imzalanmasında, en ince detaylarında,
her bir satırında onlara ihtiyaç duyulmuş ve
kadın-erkek yan yana olmuştur. Bu nedenle
kadınlar olmadan şu anki mevcut düzen ha-
yal dahi edilemezdi.
AYDINLANMA TUTULMASI!
n Yine bilinen bir gerçek ki tarih daha
çok “erkek” kahramanları öne çıkarıyor.
Çalışmanızda bahsettiğiniz kadınlar, ken-
di toplumları içerisinde ne kadar bilini-
Aşkı ve ırkçılığı
yorlar, toplumları onların değerinin far-
SADİ ÜNLÜ
kında mı?
Evet, özellikle bu alana dair ilk okuma-
aynı merkezde buluşturmayı
n Kısa zaman önce İngiliz, Fransız, ve
larımı yapmaya başladığımda, eril kale-
Amerikan Devrimlerinde Demokrasi Mü-
min gücü ile ne kadar az kadına ulaşabil-
cadelesi Veren Kadınlar adlı çalışmanız ya-
diğimiz hususunda bir yargım
başaran bir başyapıt
yımlandı. Bu “devrimlerde” ka-
oluşmuştu.
dınlar nasıl bir role sahipler?
Yabancı diller biliyor olma-
Devrimler, toplumun tama-
nın avantajı ile, farklı kaynak-
mını ilgilendiren konulardır.
İngiltere’deki hayatında aşağılanmayla, yoksullukla
lara ulaştıkça, hem o toplum
Bir topluluğun kaderini, sade-
hakkındaki genel bakış açısı mücadele eden Daud, bir yandan da Tanzanya’daki acı
ce bir cinsin belirleyebileceği-
ni sananların olması ve eşitlik hem de kaleme alanın sundu-
dolu geçmişinin bıraktığı kalıntıları mercek altına alıyor.
için bunca zaman sonra, halen ğu dünya ile oluşturduğum çı-
çabalıyor olmak üzücü, bir o Hizmetli olarak çalıştığı hastanede hemşire Catherine’le
karımlarım sonucunda kesin-
kadar hayret verici.
likle bir “aydınlanma” tutul-
tanışmasıyla ve kendini gerilimli bir aşkın içinde
Devrimler tarihine baktı-
ması yaşadıklarını düşünüyo-
ğımızda, ilk olarak üç devri- buluşuyla, Daud’un hayatı yeni bir sa€ aya geçiyor. Çok
rum; özellikle İngiliz ve Fran-
mi konu alıp bu serüvene baş-
sız devrimlerinde.
az kişinin zihnini büsbütün arı tutabildiği ayrımcılık
layarak, herhangi birinde ka-
Kadınlar üzerine yapılan
dınlar olmasaydı, gerçek bir
karşısında âdeta hissizleşiyor Daud, ama yeni direniş
tartışmalara takılan ataerkil
devrim olamayacağını savu-
zihniyet, mevcut sorunlarının
yöntemlerinin peşine düşmekten de vazgeçmiyor.
nuyorum kitabımda.
farkında bile olmazken pek çok kadın “Biz
İngiltere’ye baktığınızda, iç savaş yıl-
de buradayız!” demek için çoktan hazırdı.
2021’de Nobel Edebiyat Ödülü’nü kazanan Abdulrazak
larında, hapishanedeki kocalarını destek-
Bu nedenledir ki, birinci dalga feminist-
lemek için ayaklanan, hem ülkesi hem de
Gurnah, sömürgecilik sonrası edebiyatın özgün ustası
lerinin hazırladığı zeminde, her ülke için
kendi özgürlükleri için sokaklara dökülen
farklı bir tarih verilse de aşağı yukarı 90’lı olduğunu bir kez daha kanıtlıyor.
binlerce Leveller (sosyal-eşitlikçi) kadının
yıllardan bugüne, her geçen gün güçlenen
varlığından derin araştırmalar sonucunda
bu feminist duruş, alanın değerin anlaşıl-
haberdar olabiliyoruz.
Düşünün ki önceleri varlıkları bile sakı- masını sağlamaktadır.
n
www.iletisim.com.tr [email protected]
vimeo.com/iletisim facebook.com/iletisimyayin twi er.com/iletisimyayin
instagram.com/iletisimyayin
16 Haziran 2022 17
Çeviren: Mehmet Deniz Öcal, Dünya Edebiyatı, 268 sayfa