Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
HAKAN YAMAN’DAN ‘HÜZZAM’IN UÇMA İHTİMALİ’
Bugün Hüzzam’ın uçabilmesi,
hatta kanat çırpabilmesi dahi zor!
Hakan Yaman’ın yeni romanı Hüzzam’ın Uçma İhtimali (Sia Kitap), önceki romanlarından farklı olarak siyasi
bir roman. Sekiz yıllık bir araştırmanın, tanıklıklara, kitaplara, makalelere başvurmanın ardından kaleme aldığı
romanında Türkiye’nin geçirdiği, acılı izler bırakan üç darbeyi özgün bir kurguyla sunuyor yazar.
rını nasıl bölüp parçala-
İLKNUR ÖZDEMİR
yabildiğini, derin güçle-
rin iki doz İslam, bir doz
‘HİKÂYEMDEN ÇOK DÖNEM
Milliyetçilik iksiriyle
ÖNE ÇIKSIN İSTEDİM’
müdahale ettiği bir eği-
n Hüzzam’ın Uçma İhtimali’nde
tim sisteminin bir ülke-
Türkiye’nin yakın tarihini taramakla
nin kaderini nasıl etkile-
kalmamış bütün siyasi tarihi de incele-
diğini anlatıyor.
mişsiniz. Sizi Türkiye’nin son 70 yılını
kapsayan böyle karmaşık ve sancılı bir
‘250’YE YAKIN
dönemi anlatmaya yönlendiren nedir?
ROMAN KİŞİSİ VAR’
Aslında uzun zamandır üç darbeyi de
n Sizce romanın en et-
içine alan bir dönem romanı yazmayı dü-
kileyici karakteri kim?
şünüyordum. 2013’te müze olarak ziya-
En çok kimden etkilendi-
rete açılmış olan Ulucanlar Cezaevi’ni
niz yazarken?
gezdiğim gün zamanın geldiğini düşün-
İlk kez bu kadar ka-
düm. Romanı bitirmem sekiz yılımı aldı.
labalık bir roman yaz-
n Romanda insanların yaşamların-
dım. Hüzzam’ın Uçma
dan ve hayallerinden yola çıkarak top-
İhtimali’nde iki yüz elliye
Yine de romanımı yazarken
lumsal meselelere odaklanıyorsunuz.
yakın roman kişisi var.
geçmiş dönem romanları-
Ve Erzurum’dan Ankara’ya ve Sinop’a
Ben, genellikle ro-
nın çoğunu okudum, tekrara
uzanan bir mekânda geçiyor tüm hikâye.
manda saklanmayı ter-
düşmemeye çalıştım.
Bilinçli olarak İstanbul’dan uzak durma
cih ederim, kendimi ge-
Özellikle 70’li yıllarda ve
isteği var sanki. Ne dersiniz?
ri planda tutmaya özen
80 sonrası yazılan benzer
Romanın konusu biraz da kurguya yön ver-
gösteririm. Romancının
romanların birçoğu, henüz
di. Bu defa ülkemizin yakın tarihinde derin
dilinden çok romanın di-
acılar çok tazeyken, soğuk-
izleri olan, sayısız hayatı söndüren, geride
line inanırım.
kanlılıkla yazılma olana-
unutulmaz acılar, onulmaz yaralar bırakan
En güçlü karakterlerden
ğından yoksun olarak kale-
hassas bir dönemi anlatırken hikâyemden
biri İsa’nın amcası. Recep
me alınmış, özeleştiriye bi-
çok dönem öne çıksın istedim.
Amca karakteri Türkiye’de-
raz kapalı yarı otobiyogra-
Dönemin, roman kişilerinin ve onların
ki emekçilerin değişmeyen
fik romanlardır.
hikâyelerinin önüne geçerek, bir anlamda
kaderlerini de anlatan sim-
Bazıları da anlatıya ve-
onlarla yer değiştirerek romanımın kahra-
gesel bir karakter olarak or-
ya anıya daha yakın durur-
manı olmasını sağlamaya çalıştım.
taya çıktı. Yazarken ısın-
lar. Şüphesiz bu yaklaşımın
Kurgunun mekânını sınırlamayı tercih
dığım ve keyifle yazdığım
eleştirilecek bir yanı yok. O
etmiyorum. Ancak bu romanda Ankara
roman kişilerinden biri oldu.
dönem için gerçek ve geçerli olan buydu. O yıllar hayatın daha ölçülü yaşandı-
kendiliğinden romanın ana mekânı oldu.
Hepsini idrak etmeden Türkiye’nin ba-
ğı, ilişkilerin belli sınırlar içinde yürüdü-
O yıllarda devrimci hareketin merkez üs- ‘ÜLKENİN BAĞIMSIZLIĞINI
şına gelenlerin tam olarak anlaşılamaya-
ğü yıllar.
sü Ankara’ydı. İşkence merkezleri ve ce- TEHDİT EDEN TÜM
cağını düşündüğüm darbeler zincirinin ta-
Özellikle sol görüşlü gençlerin oluştur-
ALANLARDA DEVRİM ŞART!’
zaevleri Ankara’daydı.
mamına romanımda yer vermekle yetin-
duğu çevrelerde büyük idealler ve devrim
Hüzzam’ın Uçma İhtimali, merkezin- n Hüzzam’ın uçma ihtimali var mı sizce?
meyip diğer romanlardan farklı olarak
uğruna mücadele verilirken aşk ilişkileri
En azından yakın gelecekte bunun
de olması gereken şehri kendisi seçti di-
dönemi arka plandan öne taşımaya, roma-
hafif görülüyor hatta ihmal ediliyor.
yebilirim. Finali Sinop’a almam ise her- mümkün olabileceğine inanmıyorum. Ne-
nın başkişisi yapmaya gayret ettim.
Devrimci bir gencin sevgilisiyle sokak-
denlerinin bir kısmı romanımda da var.
kesin mutlaka görmesi gereken Sinop
27 Mayıs da tıpkı 12 Mart ve 12 Ey-
ta el ele yürümesi ayıp karşılanabiliyor.
Türkiye gibi kültürel olarak Doğu ile
Hapishanesi’nden kaynaklandı.
lül gibi dışarıdan güdümlü cuntanın yap-
Bir devrimcinin küçük burjuva zevkleri-
Batı arasına sıkıştırılmış, eğitim seviyesi
tığı askeri bir darbedir. Diğer darbeler gi-
nin olması, kız arkadaşlarıyla bir bara ya
‘DARBELERİ BUGÜNKÜ
sürekli gerileyen, ümidini kesen eğitim-
bi Amerikan menşeli değil de İngiliz pa-
da gece kulübüne eğlenmeye gitmesi cid-
BAKIŞLA AKTARMAK İSTEDİM’
li ve yetenekli gençlerinin geleceklerini
tentli olması 27 Mayıs’ın darbe oldu-
di şekilde eleştiriliyor.
n Daha önce de benzer konuları ele
yurtdışında aradığı, hızla çağın gerektir-
ğu gerçeğini değiştirmez. 27 Mayıs’ı hat-
O yılların devrimcilerinin bazıları anı-
alan romanlar yazılmıştı. Ancak siz ya-
diklerinin, pozitif aklın ve bilimin dışına
ta 22 Şubat’ı ve 20 Mayıs’ı anlamadan 12
larında bu konuya değinmiş, özeleştirile-
kın tarihi şekillendiren üç darbeyi de içi-
savrulan, her geçen gün gerçeklikten ko-
Mart’ı ve 12 Eylül’ü anlayamayız.
rini de yazmışlardı.
ne alan bir kurguyla okur karşısına çık-
pan, dogmalarla yaşayan, dinin suistimal
Sol hemen her konuda kendisiyle he-
tınız. 27 Mayıs genellikle diğer iki dar- ‘SOL, HEMEN HER KONUDA edildiği ve inançtan uzak ayrıştırıcı bir
saplaştı, ancak sağın bunu yapabildiğini
beden ayrı yere konur. Siz romanınızda
KENDİSİYLE HESAPLAŞTI. manipülasyon aracı olarak kolayca kulla-
söyleyemem.
neden üç darbeyi birleştirdiniz? nılabildiği bir ülkede Hüzzam’ın uçabil-
SAĞ, BUNU YAPAMADI!’
n Romandaki iki kardeşi birbirine ta-
Aslında sadece Türkiye’nin yakın tari- n Özellikle 80 darbesi işlenirken aşk mesi, hatta kanat çırpabilmesi ancak Bin-
ban tabana zıt ideolojilere götüren nedir?
hini şekillendirmekle kalmayıp bugününü bir Gece Masalları’nda mümkün olabilir.
konusu da kurguya katılıyor.
İki kardeş aslında Türkiye’nin ortak
de biçimlendiren bir dönemi unutturma- Bugünün gençliğinin biraz yabancı Bu girdaptan çıkabilmek için başta eği-
ma çabasının, yeni kuşaklara bir de bu- değerlerde uzlaşamamasının arkasında
kalabileceği, ideolojinin sınırladığı bir tim olmak üzere ülkenin bağımsızlığını
günkü bakışla aktarma isteğinin bir tek- aşk. Bu konuda ne söylemek istersiniz? yatan manipülasyonu, emperyalizmin tehdit eden tüm alanlarda devrim niteli-
rardan çok yenilik olacağını düşündüm. Neler değişti o günden bugüne? uzun tırnaklarının bir ülkenin insanla- ğinde adımlar atılması şart.
n
8 24 Mart 2022