Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Kahramanımız
İnce Memed
İnce Memed, evrensel bir destan, “zalimle mazlumun”
savaş destanıdır. İnce Memed içimde bir umut, zalimi korkutan
bir kahramandır.
RAHMİ ALİ
akırdikenliğin içinde korkuya dönüş-
müş zayıf bedeni, bacakları kanlar için-
Ç
de, durmadan koşan o çocuk bir tür-
lü aklınızdan çıkmaz. Nereye gittiğini bil-
meden zulümden kaçar sadece. Sığındığı Sü-
leyman Emmisinin evinde şefkati, güler yü-
zü tam buldum, diye sevinirken aradan çok
geçmez, Zalim Abdi Ağa’nın atının önünde
boynu bükük, tekrar “kaderine” doğru yürür.
Oysa ölüm ve kalıtsal hastalıkların dışında
insanın başına gelenler “kader” değildir. İn-
sanoğlunun başına gelenler -aklı başında her-
kesin bildiği gibi- adaletsizliğin, köşe başla-
rını tutmuş zalimlerin, çoğu yerde “sistem”
adı verilen, fakir fukarayı ezen, her kılığa gi-
ren o acımasız düzen yüzündendir.
Bazı kitapları daha ilk sayfasını okur
okumaz bıraktığım olmuştur. Ama İnce
Memed’i çeşitli aralıklarla beş kez okudu-
ğumu hatırlıyorum. Bu romanı her okuyu-
şumda da kendimi başka duygular, değişik
çağrışımlar içinde buldum.
Roman, “zalimle” “mazlumun” öteden
beri süregelen kavgasıydı. Hemen her yerde
ve her zaman olduğu gibi “zalim” her zaman
güçlüydü ve alabildiğine acımasızdı. Zalime
destek verenlerin gücü, “mazlumu” korumak
isteyenleri etkisiz duruma getiriyordu.
Ben bu duruma hep üzülürdüm. Yüre-
ğim hep İnce Memed’den yanaydı. Me-
DHA
med Hatçe’yi kaçırınca da ah ne olur, ya-
kalanmasalar bari diye içim acırdı durma-
rına doğrultulan bir namlunun onun engelle-
dan, Topal Ali’ye o yaşların heyecanıyla
mesiyle hedefini şaşırdığını…
demediğimi bırakmazdım.
Okuduğunuz bir kitap ya da roman sizde
İnsan, birilerinin ölmüş olmasına sevinir
bir davranış değişikliğine neden olabilir mi;
mi; ama Memed’in orada Hatçe’nin nişan-
bilemem ama daha önce de bazı haksızlık-
lısını öldürmesine sevindim, Abdi Ağa’nın
lar karşısında “isyan” eden yüreğimin bi-
yaralı olarak kurtulmuş olmasına da doğru-
raz daha isyankâr olduğunu sezdim; yanıl-
su yazıklandım.
mış da olabilirim.
Toros Dağları, uçurumlar, tipi, karanlık
İnsan gençken, acemiyken ne kadar ce-
mağaralar, yılanlar, çıyanlar bir yalnızlık,
sur oluyor? İnce Memed romanını o kadar
insanın içine yerleşen bir korkudur aslında
sevmiş, o kadar beğenmiştim ki 1970’li yıl-
ama tüm bunlara karşın “zalim” tarafından
larda Gümülcine’de yerel bir Türkçe gaze-
kovalanan “mazlum” için bir sığınaktır.
tedeki köşe yazımda “İnce Memed neden
Artık elinde silahı İnce Memed -bir okuyu-
Nobel Edebiyat Ödülüne aday gösterilmi-
cu olarak- içimde bir umut, zalimi korkutan
yor?” diye yakınıp durmuşum.
bir kahramandır. Öğrencilik yıllarımda Kur-
İnce Memed içimdeki cesaretime cesaret
talan Ekspresi ile Toros Dağlarını delip ge-
katan bir kahraman oldu hep. Neden? Çün-
çerken uzak tepelerde bir karaltı görsem, Ab-
kü çocukluk yıllarımızda bir iç savaşın çile-
di Ağa’yı öldürdükten sonra “imi timi” belli
lerini yaşamıştık top ve tüfek sesleri arasında.
olmayan İnce Memed’i görmüş gibi çocuk-
Yakınlarımız ölmüştü, bazıları ölümden kur-
ça bir duyguya kapılırdım.
tulmak için Türkiye’ye kaçmıştı, boş mermi
İnce Memed, ilk bakışta, “zalimle mazlu-
kovanlarıyla oyunlar oynamıştık, okulumuz
mun” savaştığı yerel bir destanmış gibi görünse
askeri birliklerce mitralyözle taranmıştı, öğ-
de -bana göre- aslında evrensel bir destandır.
retmenlerimiz dershanelerden alınıp kolları
Yüreklerde öyle bir yer etmiştir ki artık
bağlı, askeri kışlalara götürülmüştü. Daha ön-
bu kahraman içinizde bir cesarettir; o, çağ-
ce bazı köyler insanlarıyla birlikte yakılmıştı,
rışım olmuş yepyeni bir dünyadır.
babalarımız, annelerimiz acımasız bir Bulgar
Merhametli bir jandarma ya da polis gör-
işgali yaşamışlardı. Yani biz de birçok “Ab-
sem hemen İnce Memed’i teslim almayan
di Ağalar”, “Ali Safa Beyler” görmüştük.
“Asım Çavuş” gelir aklıma, küçük, koruma-
İnce Memed, evrensel bir destan, “zalimle
sız bir çocuğa sahip çıkan birilerinin adı geç-
mazlumun” savaş destanı. Oradaki güzel in-
se Süleyman Emmi’yi anarım.
“Eşkıyada merhamet mi olurmuş” diyen- sanları sevdim, Süleyman Emmi’yi, Iraz kadı-
lere suçsuz insanlara işkence eden çete reisi nı, Asım Çavuş’u, Cabbar’ı, Recep Çavuş’u;
haksızlığa ve zulme karşı direnen bütün insan-
Deli Durdu’ya başkaldıran İnce Memed’i ör-
nek olarak gösteririm. Abdi Ağa’nın çocukla- ları sevdim. En başta da İnce Memed’i…
n
24 Şubat 2022 9
cumhuriyet_kitap_ilan_besli_cete_liyakat_12,5x31.indd 2 17.02.2022 21:15