Katalog

ÇAĞATAY YAŞMUT’TAN ‘FELSEFE CİNAYETLERİ - BİR BAŞKOMİSER GALİP POLİSİYESİ’ ‘Polisiye sistemle hesaplaşıyor!’ Çağatay Yaşmut, ünlü kahramanı Başkomiser Galip’in yeni serüveni Felsefe Cinayetleri’nde (Maceraperest Kitaplar) polisiyeyi eğitimini de almış olduğu felsefenin tarihi derinliğiyle buluşturuyor. Kendisi hapishanede geçirdiği günlerde kar- lardan gelen ve alışılmadık hikâyeleri olan polisiyeler yazmak. MELİH GÜNAYDIN şısında beliren, “güzel bir kadın” olarak be- karakterlere ev sahipliği yapar. Günümüz modern polisiyelerinin de kara timlediği felsefeyle yaptığı sohbetler sayesin- Her semtin farklı bir tarihi, yapısı ve kül- roman geleneğini sürdürdüğünü, başka de- n Romanınızın kapağındaki çizimde Ro- de ve bu sohbetler üzerinden kötü yazgısıyla türü vardır. Sakinlerinin düşünme ve yaşam yişle toplumsal romanın üstlendiği görevi malı filozof Boethius’un ismi de yer alıyor. hesaplaşarak ümitsizliği yener. tarzları da semte uygundur ve semti şekillen- sahiplendiğini görüyoruz. Artık sadece bir Roman boyunca da Boethius alıntıları kar- Bu elbette çok derinlikli bir hesaplaşma- dirirken insani ilişkileri de belirler. Bu insan- cinayet bilmecesi üzerinde yapılandırılmak- şımıza çıkıyor. Neden özellikle Boethius? dır; yazgıyla karşılıklı sohbet düşünürün ların kültürleri, sosyoekonomik durumları, la yetinen, mantık oyunları sayesinde kati- Felsefeyi polisiyeyle buluşturmak ne za- kendi içine dönerek adalet, iktidar, erdem, eğitimleri, sevinçleri, öfkeleri, raconları fak- lin ortaya çıkarıldığı, toplumdan yalıtılmış mandır aklımda olan bir projeydi. Felse- para, şöhret, şehvet gibi kavramları yeniden lıdır. Tüm bunlar romanda çok katmanlı ve “Katil kim?” polisiyeleri ilgi görmüyor. fe Cinayetleri’ni yazmaya karar verdiğimde değerlendirmesine neden olur -elbette bu sürprizli hikâyeler anlatmaya olanak sağlı- Günümüz polisiyelerinin büyük kısmı, hikâyeye işleyebileceğim filozof metinleri- durum okuyucu için de benzer bir yol açar-. yor. Bu olanağı kullanarak bizler de Galip’le göçmenler, yabancı düşmanlığı, ırkçılık, ni incelemeye başladım. Boethius iyi bildi- Bütün bu düşünsel süreçle beraber şiirleri birlikte esrarları çözerken farklı yaşamlara ve aşırı sağ eğilimler, mafya-siyaset-polis üç- ğim, sevdiğim bir felsefecidir. Düşünceleri de hikâyemin teması, kahramanların karakter- mekânlara tanıklık ediyoruz. geninde uyuşturucu kaçakçılığı ve bağlantı- anlatmak istediklerimle bire bir örtüşüyor- leri ve yaşayışlarıyla örtüşmektedir. n Çarpık kentleşme, Emniyet kuvvet- lı cinayetler, kadına şiddet ve istismar, ço- du. Boethius’a karar kıldıktan sonra şiirleri- n Anlatıcı için İstanbul’un Başkomiser lerindeki örgütlenme, adam kayırma, ya- cukların ve hayvanların her türlü istismarı, ni tek tek inceledim, aralarından karakterle- Galip’i diyebilir miyiz? pı ihalelerine şaibe karıştırma gibi pek çok finans dünyasındaki yolsuzluklar, sanayi- rime uygun olanlarını seçtim. İstanbul ve Galip arasında kopmaz bir bağ toplumsal soruna dikkat çekiyorsunuz: den siyasete yolsuzluk ve rüşvet dalgası, di- Şiirlerini ayrıntılı bir gözle okumayı tamam- var elbette. Galip İstanbul’a âşık bir adam- Her zaman toplumsal gerçekçilikle yo- nin yozlaşması ve siyasete alet edilerek sö- ladıktan sonra bazılarını seçtim ve metin için- dır. Tüm gerçek aşklarda olduğu gibi Galip’in lu kesişen polisiyeden yana oldum. Roman- mürülmesi, derin devletle hesaplaşma, ye- de yer verdim. Ama romanın konusu sadece İstanbul’a duyduğu aşk da İstanbul’u çok ya- larımda da polisiye anlatının toplumsal ger- raltı dünyasının figürleri, sosyal çürüme gi- bu felsefi şiirler üzerine kurulu olmadığı için kından tanımayı, arazlarını bilmeyi ve buna çekçi bir söylemle, bir dertle iç içe geçmesi- bi başat temalarla eşitsizliği, adaletsizliği, felsefe dışındaki kaynaklardan da yan oku- karşın sevmeyi içerir. Polisiye anlatılarda kent ni önemsiyorum. Bir polisiye yazarı olarak haksızlığı, yozlaşmayı gösterirken bir par- malar yaptım. Tıpkı Sokrates gibi Boethius ve suç “güçlü” bir ikilidir. Özellikle İstanbul amacım sadece gizemli bir hikâye anlatmak çası olduğumuz sistemle hesaplaşmayı da da haksızlığa uğramış bir filozoftur. gibi çok kozmopolit şehirler farklı coğrafya- değil, artalanında derinlikli meseleleri olan önemsiyor. n CAN | ÇAĞDAŞ Şddetn yüzler. “Avucunun çne sığacak kadar mnckt yavru; süt kokuyordu, sımsıkı sarılmak ve ağlamak steğ veryordu Damars’e.” Her br köşeden gerçek ya da duygusal fırtınaların patlak vermesne karşın tutumlu ve özlü br dlle yazılmış Köpek yayımlandığında brçok dle çevrld ve İnglz Pen Ödülü’nü kazanıp Amerkan Ulusal Ktap Ödülü kısa lstesnde yer aldı. Plar Quntana annelk, sevg ve şddete dar bu dokunaklı soruşturmada, güzellk le dehşet hssn yan yana getryor. #annelk #ale #şddet #kolombya #vahşdoğa #köpek #çocuk #hayvansevgs