Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
HÜLYA SOYŞEKERCİ’DEN ‘GÜNIŞIĞI DEMETİ’
MERHABA
itolojik-masalsı anlatıla-
rı yeni öykülere dönüştü-
Niye ille de deneme?
M rerek geleneksel kanonla-
ra meydan okuduğu, iyi ile kötü-
Hülya Soyşekerci’nin Günışığı Demeti (Pagos Yayınları) adlı kitabındaki birçok deneme,
nün çatışmalarını, geleneksel söz-
lü anlatıları ve ezoterik öyküle-
neoliberalizmin hizmetine girmiş teknolojik hız çağında tüm ilişkiler ve hayatlar yüzeyselleşip
ri sahnelediği karmaşık dünyala-
parçalanırken edebiyatı nasıl meydan okumaların beklediği ve edebiyatın nasıl bir yol izleyeceği
ra ışık tuttuğu düşlenmiş, metinler
üstüne. Soyşekerci denemelerinde Walter Benjamin’den, Ursula Le Guinn’e, Sait Faik’ten Tomris
arasılıkla biçimlenmiş yapıtlarıyla
usta Fransız yazar Michel Tournier
Uyar’a birçok yazara atıfta bulunuyor.
(1924-2016) kapağımızda.
Peki niçin deneme? Yazarımızın ifadesiyle söyleyeyim: Çünkü deneme kadar özgür düşünebilmeyi
Z. Doğan Koreli’nin yazısı...
Üçüncü sayfamızda, Hül-
esinleyen bir başka edebi tür yoktur! “Deneme özgür düşüncenin ülkesidir.
ya Soyşekerci’nin neoliberaliz-
min hizmetine girmiş teknolojik
için kullanmıyor, laf cambazlığına ideolojisidir. Bu ideolojiler dünyayı iki-
hız çağında edebiyatı nasıl mey-
gönül indirmiyor. Onun için kale- ye bölmüştür; seyredenler ve seyredilenler,
dan okumaların beklediği üstüne
mindeki dürüstlüğü vurgulama ge- büyük çoğunluk ve küçük azınlık. Bir sa-
denemelerinden oluşan Günışığı
reksinimi duyuyorum. natçı büyük panoramayı görmek, yaşanan Demeti’ni incelediği “Niye ille de
kaosu tanımlamak durumundadır. Gerçek deneme?” başlıklı yazısıyla
Erendiz Atasü yer alıyor.
ASIL DERDİ EDEBİYAT! sanatçıya ve yazara düşen yaşamı yavaş-
Prof. Dr. Selçuk Esenbel,
Yazarımızın asıl derdi edebiyattır, latmaktır.” (s.154)
A. Zeki Velidi Togan’ın 1968 ve
ama bu durum onu son derece ede- Yani fındık fıstık yer gibi hızla tüketile-
1969 yıllarında İstanbul Üniversi-
bi yazılmış bir siyasi hiciv başyapıtı bilen ve sonra unutuluveren metinler yaz-
tesi Edebiyat Fakültesi’nde
(“başyapıt” sözcüğünü ısrarla kulla- mak değil, diye vurgulamak istiyorum.
“Asya Tarihine Bir Bakış” başlı-
nıyorum) olan “Benim Ucubelerim”i
ğıyla verdiği, Türk tarihi açısından
(s 147-150) kaleme almaktan alı- SANATTA VE EDEBİYATTA KARŞI HIZ!
çok önemli olduğunu vurguladı-
koymaz. Hülya’nın beni en çok heyecanlandı-
ğı Çin, Japonya ve Hindiçin’i de-
Kitaptaki birçok deneme, dünya- ran yorumlamalarından biri, hayatın hızına
rinlemesine ele aldığı ders notla-
yı yayından çıkartan neoliberalizmin
karşı sanata ve edebiyata “düşünme algısı-
rını resimler ve haritalar ekleyerek
hizmetine girmiş tekno- nı, hız algısının önüne geçiren
kitaplaştıran kızı Orta Asya ve Çin
lojik hız çağında, bütün
bir karşı hız” yaratma yüküm-
tarihçisi kızı İsenbike Togan’ın ya-
ilişkiler ve hayatlar yü- lülüğü (s. 152) atfetmesi!
yına hazırladığı Asya Tarihi’ni mer-
zeyselleşip parçalanırken, Günümüzün gerek anlam
ceğe alıyor.
yaratılması da alımlan- gerek zamandizinsellik açıla-
Zeynel Kıran, Colette’den Pa-
ması da yoğun dikkat ta- rından gerekse metnin görsel-
ul Léautaud’ya Doris Lessing’ten
lep eden edebiyatı nasıl liği bakımından parçalanmış
Bilge Karasu’ya, Truman
meydan okumaların bek- edebi metinlerini hep hayatın Capote’den Enis Batur’a, Lewis
lediği ve edebiyatın nasıl parçalanmışlığının yansımala- Carroll’dan Gürsel Korat’a, Ernest
Hemingway’den Lale Müldür’e,
bir yol izleyeceği üstüne. rı olarak düşünmüştüm ancak
Baudelaire’den Ahmet Hamdi
Yazarımızın görüşüne bu tarz metinlerin okuru du-
Tanpınar’a nice yazarın yapıtla-
göre toplumsal inşa dö- rup düşünmeye, kısa bir süre
rında kedilerden söz edildiğini ve
nemlerinde -ister kapi- için bile olsa dış dünyanın hız
ERENDİZ ATASÜ
esinlendiklerini açımladığı “Ede-
talist toplum, ister sosyalist dev- akımının dışına çıkıp yoğun-
biyatta Kediler” başlıklı yazısında,
rim, ister ulusal bağımsızlık ol- laşmanın yavaşlığını iç dün-
ENTELEKTÜEL DÜRÜSTLÜK
kedilerle yazarlar arasındaki tutku-
sun kurulan yapı- süreci olumlayan ve ona yasında deneyimlemeye, olgunlaşmaya bir
Sevgili Okur, İzmir taşra sayılabilir mi? lu ilişkinin izini sürüyor.
katılan bireyin kişisel hayatı ya gerçekten çağrı olarak değerlendirilmesi, gerçekten
Nisa Günel, Feyza
Türkiye’nin bu belki en medeni kenti,
anlamlı bir çizgi izler ya da birey öyle his- heyecan verici bir düşünce!
Hepçilingirler’in birey ile toplu-
ne sosyal ne iktisadi ne kültürel bakım-
seder. Böyle dönemlerin edebi anlatılarında
mun, kadın ile erkeğin, sevgi ile
dan taşradır. Gelin görün ki Türkiye’nin
mantıklı bir hikâye bulunur. SOYŞEKERCİ: ‘DENEME KADAR
aşkın, doğum ile ölümün, şefkat
edebiyat coğrafyasının güç ilişkilerin-
ÖZGÜR DÜŞÜNEBİLMEYİ
ile şiddetin, varlık ile yokluğun,
de, İzmir’in payına taşralık düşer. Oysa
KISA ÖYKÜ NASIL BİÇİMLENİR? ESİNLEYEN BİR BAŞKA EDEBİ
emek ile sömürünün karşıtlığında
İzmir’de ipekböceği sabrıyla edebiyat dün-
Peki, çözülme, parçalanma dönemlerinde TÜR YOKTUR!’
birbirini sevgiyle onaran insanı ve
yalarını ören birçok yazar var. Bunlardan
ne olur? Örneğin yazarımızın katıldığım öykü Edebiyat eğer bir sanat dalı olarak yaşa-
barış içinde bir dünyayı merkeze
biri hem kurmaca hem deneme yazarı
tanımına göre “insan etkileşiminin başladığı yacaksa, yavaşlamaktan, dikkat ve yoğun-
aldığı romanı Tanrıkadın’ı irdeliyor.
Hülya Soyşekerci.
noktada” doğan kısa öykü nasıl biçimlenir? laşmadan, durup hissetmekten yana metin-
Nevra Erdoğan, Doç. Dr. Oğuz Tan’ın
Onun Günışığı Demeti (Pagos Yayınları)
Birey şaşkın ve iç dünyasında uyumsuzken… ler kaleme alan yazarlar ve böyle metinler tıp, psikoloji, sosyoloji ve antropo-
adını taşıyan deneme kitabında ilk dikka-
Öykü, anlamlı bir bütünlüğü yansıtmak- üstüne düşünmeye niyetli ve gönüllü okur- loji araştırmaları rehberliğinde yal-
timi çeken yazarın düşünce emeğiyle yo-
nızlığı ele alırken nicel bulguları ede-
tansa, anlık kırılmaları, bireyi ansızın ya- lar sayesinde yaşayacaktır, yoksa magazin-
rumlanmış, asla bilgiçlik kokmayan geniş
biyattan, müzikten, bilim tarihinden
kalayan yabancılaşmaları dile getirme- leşip sanat özelliğini yitirecektir.
bilgisi ve entelektüel dürüstlüğü oldu. göndermelerle harmanladığı Yalnız-
ye başlar. “Öykü Yaşamın İçinde” (s.157- Türkçemizin güzelliğiyle ifade edilmiş
lık ve Aidiyet’i inceliyor.
Hülya Soyşekerci, çoğu edebiyat üstü-
164), “Öykünün Şimdisi ve Geleceği” yoğun düşünceler içeren bu kitabı ne yapıp
Y. Bekir Yurdakul, Dilge
ne yazılar olan denemelerinde elbette bil-
(s.165-169) başlıkla denemeler enine bo- edip bulup okumalarını bütün kitapsever-
Güney’in üç farklı “ev ortamı”na
gilerinin ışığında yorumlar sunuyor, Wal-
yuna bu sorunsalı incelemektedir. lere ve özellikle yazar adaylarına öneririm.
sığdırdığı birbirine uzak üç dünya-
ter Benjamin’den Ursula Le Guinn’e, Sait
Bugün, dünyada her şeyin ama her şeyin Böyle yapıtlar günümüzde nadir.
ya bir bakış sunduğu, birbirimize
Faik’ten Tomris Uyar’a birçok yazara atıf-
bir çözülme, yıkılma sürecine girdiği, Peki niçin deneme? En başta söylemem
önyargısız bakmaya ve anlamaya
ta bulunuyor.
büyük paranın hizmetindeki teknolojik gerekeni en sonda yazarımızın ifadesiy-
çağırdığı kitabı Düdüklü Tencere
Ancak Vedat Günyol üzerine kaleme hızın hepimizi şaşkına döndürdüğü artık le söyleyeyim: Çünkü deneme kadar özgür
Orkestrası’nı merceğe alıyor.
aldığı denemede (s. 10-16) görüleceği görünen bir gerçek: düşünebilmeyi esinleyen bir başka edebi
Güncel, Vitrindekiler, kısa tanı-
üzere, yorumlama yetisini asla deneme “…Hız ideolojisi küreselleşme kültürü- tür yoktur! “Deneme özgür düşüncenin ül-
tımlar ve Mustafa Başaran’ın ha-
konusu olan yazarın görüşlerini çarpıtmak nün bir parçasıdır... Diğer parça da pop kesidir.” (s.21) n
zırladığı Bulmaca köşelerimizde
de düşün trafiği sürüyor!
l İmtiyaz Sahibi: Cumhuriyet Vakfı adına: Alev Coşkun l Genel Yayın Yönetmeni: Arif Kızılyalın
İyi okumalar...
l Yayın Yönetmeni: Gamze Akdemir l Tasarım: Bahadır Aktaş l Grafik: Mehmet S. Aman
l Sorumlu Müdür: Özgür Soyer l Yayımlayan: Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ
l İdare Merkezi: Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sok. No: 2, 34381 Şişli- İstanbul l Tel: 0 (212) 343 72
74 (20 hat) Faks: 0 (212) 343 72 64 l Reklam Genel Müdürü: Esra Bozok l Reklam Rezervasyon:
Tel: 0 (212) 343 72 74 Mail: reklam@cumhuriyet.com.tr l Baskı: İleri Basım Mat. Amb. Reklam
Tanıtım Yay. ve Teknik Hiz. Tic. AŞ, Yenibosna Mah. 29 Ekim Cad. No: 11A/41 Bahçelievler -
KITAP
İSTANBUL. l Yerel süreli yayın l Cumhuriyet gazetesinin ücretsiz ekidir.