Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Göçmen dedikleri…
Şiir, öykü, roman, oyun tüm yazınsal yapıtlar izlek ya da konu olarak
göçmenliği, göçmeni de alır elbet kendisine. Ancak öykü-roman gibi
dramatik tabanlı anlatılar, artalanında göçmenliğe yer açsa da temel
kişi-karakter bağlamında bir göçmenin yani tekil öznenin aracılığıyla
ÖYKÜDENLİK…
işleyip bütünler olguyu, genelde bu yöndedir eğilim…
Seyhan Aslan
rhan Kemal, Bereketli Top- yaşayan, Göçer Dünya / Yavana’da Olgunun bir yanı yeni köleciliğe
raklar Üzerinde (1954) adlı çok yönlü ele alışıyla dikkati çeken uzanır, hemen herkes günün birinde
Hanotte:
yapıtında aslında Çukurova göçmen bir yazar. göçmenlikle yüz yüze gelebilir çünkü.
O toprağını, işlenişindeki sos-
Engin, coğrafi düzleme yayılı fan- Okur, tanımaya koyulduğu göçmen-
yoekonomik yapıyla güçler arası ilişki- ‘Geçti Bitti
tastik evren kurgusuyla olguyu, so- lerin hikâyesine böyle eklemlenir.
yi ele alır. Köle yapılan yoksul insanla-
runsalı deşiyor. Bu da Türkiye aya- Bunlar, göçmenlerin ağzından rö-
rın nasıl kırıldığını portreler ve kesitler
ğında göçmen sorununu, bunun bağ- portaj havası yaymıyor değil, çün- Meyhanesi’
halinde zengin artalanında derinliğine
lantılarını anlatmanın bir yolu. Geç- kü “art arda anlatılan (bu) hikâyeler”
işler. Bunlar büyük bölümüyle iç gö-
mişte Adnan Gerger yaşadığımız ger- (74) pek çok romanda karşımıza çı- eyhan Aslan Hanotte de
çün ezdiği emekçi köylülerdir. gin kırılmayı anlatmak için Ses ve kan hikâye salkımları halinde geliyor on beş yıldır yaşamını
Sus’ta (2018) böyle bir yol izlemişti. hep ama ana omurga da bütünlen- S Fransa’da sürdüren, En-
ENGİN GÜNAY: gin Günay’la Tecelli Sercan Sır-
Engin’in anlatıcısı ayrıcalıklı Yüksek miş oluyor. Anlatının aksı da bu doğ-
‘GÖÇER DÜNYA / YAVANA’ ma benzeri enikonu “göçmen”lik
Güvenlikli Bölgenin Birlik pasaportu- rultuda kayıyor.
yaşamı olan bir kalem. Geçti Bit-
Göçmenlik, Orhan Kemal’de İflahsı-
nu taşısa da Salman adıyla gizli göç- Dolayımlı anlatıcı Salman, insan ka-
ti Meyhanesi (Alakarga, 2021)
zın Yusuf vb. karakterler üzerinden an-
menlik yapmaya karar verir. Aslında çakçılığından yeni köleciliğe, cinsel
Seyhan’ın ilk öykü kitabı.
latılanlara benzer yapıda günümüz ro-
Tampon Bölgenin kıyısından Ara Böl- tacize, şiddete vb. uzanıp birbirine
Göçmenlik yapan yazarın öy-
manlarında da önümüze geliyor. Engin genin Adasına geçen göçmenlerden girdirilen serüvenler eşliğinde bir si-
külerinde ilk dikkatimi çeken yan
Günay, Göçer Dünya / Yavana (Nota- birinin denize bıraktığı, “sarı renk- yasal romanın öznesine dönüşüyor.
da zaten, kendi içlerinde bir yer-
Bene, 2021); Tecelli Sercan Sırma, Sa- te bir naylon parçasından yapılmış Öte yandan yazar, romana ekle-
lere doğru göçmen olarak kayıp
vaş ve Kadın (İletişim, 2021) adlı roman- bir SOS işareti”nin (28) sahibi kadınla diği notlarla sorunsalın toplumbilim-
oralara tutunmuş, görece bu-
larında, bununla örtüşen tutum izliyor. oğlunu aramaktır amacı. sel yanlarını da öne çıkarıyor. Böyle-
na sığınmış kişileri oldu. “Başka
Orhan Kemal, kendi yaşantı gerçekli-
Ne ki göçmen, kendi dünyasını da likle biz kitabı okurken göçmenliği de
bir ülkenin çocuğu” (38) yanında
ğiyle uyumlu, bütünlenik çatı kurmuştu
kuruyordur aynı zamanda. Roman ki- farklı boyutlarıyla tanıyabiliyoruz.
onlar kendi içlerindeki adacıkla-
romanda. Engin de, Tecelli Sercan da şilerinden biri şöyle der nitekim: “Af- Evet, anlatımcı bir roman, ancak
ra sığınan birer “iç-göçmen” ola-
yine kendi yaşantıları eşliğinde olguya ganistan oradan oraya göçüyor ve çatısıyla, kurgusuyla, işe renk ka-
rak çıkıyor karşımıza.
yaklaşıp sorunsal boyutunda aynı yol- her gittiği yerde bir Küçük Afganis- tan fantastik evreni, yansıttığı salkım
Konuşurken kişiler, adeta ya-
dan bunu işliyor denebilir. tan oluşuyor.” (60) “Birleşik Kıta panik hikâyeleriyle kendisini okutan bir ro-
rılma eşliğinde, içlerindeki öte-
Engin Günay, otuz yıldır İsviçre’de halinde(dir)” ama. (23) man Göçer Dünya / Yavana.
kileriyle birlikte anlatıyı çoğal-
tıp sözden söze seken, sıçrar-
ken farklı anlamlara tutunup bi-
gençler ve onlar gibi her biri başka ra yapılan şiddeti, sömürüyü izlemi-
zi bambaşka yerlere, onların “ev
DÜNYA DAMLASI
bir ülkeden gelen genç kızlar…” (54) yor değildir. Bu doğrultuda kendi ül-
ödevine dönüşmüş” (48) yaşam-
Bu doğrultuda şeriatçılara kesinde verdiği savaşta karısını, iki
larına doğru götürüyor. Bu çer-
katılmak üzere Çeçenistan’dan çocuğunu yitirmiştir.
çevede çocukluk dönemi özel
Irak’a gelen Emir Alihan’la köleleş- Neyla, kimi uygulamaları, ade-
yer tutuyor kişilerin yaşamında,
Tecelli Sercan
tirilen kadınlara el vermek amacıyla ta “seks turizmi” (43) olarak alır. Her
hayatta olduğunca.
Bosna’dan gelen Neyla’nın yolu bir ikisi de cihatçılar safında savaşmak
Öykülemede farklı bir anla-
Sırma:
yerde kesişecektir. üzere farklı coğrafyalardan, kendi
tı dili kurmaya çabaladığı sezili-
Neyla, yaşadıkları sonrasında yurtlarında yaşadıkları acıların koy-
yor Seyhan’ın. Dil köpürtüsün-
‘Savaş ve Kadın’
düşünür: “Hikâyeler benzerdi(r). gun kırıklığıyla bir tür göçmen olarak
de Ferhan Şensoy havasında
Sadece mekân ve oyun- o topraklara gelmişlerdir.
şavkımalar algılanabiliyor bu ne-
ecelli Sercan Sırma, Kuzey
cular değişikti(r).” (78) Ni- Bu arada ikili arasında
denle. Ama yazar, bu yaklaşımı-
Irak’ta on beş yıl sürdürdü-
tekim köle yapılmış üni- duygusal yakınlaşma baş- nı, öyküleri grotesk uçlarla sar-
T ğü iş yaşamının deneyimi eşli-
versite öğrencisi Ezidi ca- lar ancak bu onları nereye
malamak için de kullanıyor aynı
ğinde göçmenliğe dönük ama daha
riye Mira’yı tanır, araların- taşıyacaktır? zamanda. Bunun için önde gü-
çok kadın bakışına dayalı yaklaşım-
da derin bir dostluk baş- Serüvenlerin, salkım
lünçlüğü gösterirken arkadaki
la, üstelik IŞİD bağlantılı kurgulamay-
lar. Kaldı ki Neyla’nın da hikâyeler eşliğinde aktı- trajiğe yöneliyor.
la, acımasız bir polisiye gerçeklik ta-
“esir kadınlar(a) …ben- ğı, yer yer senaryo tekni- Evet işte size yazından yansıyan
şıyor Savaş ve Kadın’da
zer bir hikâye(si)” (76) var- ğinden pay alarak kendini bir kesit: göçmen, göçmenlik…
Farklı nitelikte bir göçmenlik yapıt-
dır zaten. Bu doğrultuda okutmayı başaran, yazarın
taki. Çeçenistan’dan, Bosna’dan ge-
“günlük tut(uyordur)” yerinde kullandığı zengin www.sadikaslankara.
lip IŞİD’e katılmış görünen şeriatçılar
(105) ayrıca. dolgu ayrıntılarla, kışkırtıcı com, her perşembe öykü-ro-
da bir tür göçmenlik yansıtıyor ya- Emir Alihan, inancıy- polisiye örgüsüyle savaş- man, tiyatro, belgesel alanla-
şantısıyla; “karşı göçmenlik” de diye- la da çatıştığını gördüğü aşk romanı olarak alınabi- rında güncellenerek sürüyor.
biliriz buna: “örgüte katılmaya gelen vahşeti, bu arada kadınla- lir Savaş ve Kadın.
18 30 Eylül 2021