06 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

ELVAN ÇUBUKÇU’DAN KÖPEK DÜŞÜ’ Uyumsuz bir dünyanın insanları Elvan Çubukçu’nun Kırmızı Kedi Yayınevi “ etiketiyle yayımlanan kitabı Köpek Düşü’ndeki öykülerinde anlatım neredeyse baştan sona alegorik ve bu alegorik öykülerde belli yaşam kesitleriyle toplumsal yabancılaşma çok çeşitli görünümleriyle yansıtılıyor. Bunun yanında kültürel yozlaşma, burjuva yaşam tarzının anlamsızlığı vs… gibi temalar da işlenmiş. Bir noktanın altı çizilmeli ama; yazarın dilsel tutumu ve anlatım tarzının özgünlüğü... ” Bir zamanlar olmak istediğim akrep ve geçitler, tüp geçitler, yürüyen merdiven- bolmuş, valizleri sandal ağacı kokulu YAŞAR CEVHER yelkovan bu kez hızla kovalıyordu beni. ler, otomatik kapılar, açılan köprüler, banyo duş setleri, ahşap fil ve Buda Soluksuz kaçıyor ve saklanıyordum.” turnikeler, elektronik göstergeler, dijital heykelleriyle tıka basa dönüyorlardı. DEVRİMCİLEŞEN DİL Doğal olarak böyle toplumlarda hasta, panolarda akıp giden yazılar, aynı anda Bilmezden geliyorlardı; o bomboş VE YABANCILAŞMA! toplum dışı insan tiplerine sık sık rastla- durup aynı anda ilerleyen kitleler. ruhları ne o görkemli filler ne de o etine Elvan Çubukçu, Köpek Düşü’ndeki rız. “Eskatolgyanın Birkaç Sayfası” adlı Bir ara onlarca büyük ekranda kendi- dolgun Buda bey doldurabilirdi. Çünkü (Kırmızı Kedi Yayınevi) öykülerinde öykü bu tiplerden birini “Şekil Oktay” ve ni gördü, tanış sanıp selam verdi, son- bunu bilirlerse ölebilirlerdi.” özgün diliyle gerçekliği bambaşka bir köpeği “Sör Bobo”yu şöyle anlatır: ra kendi olduğunu anladı, güldü, gülüm- renge boyuyor böylelikle de algı kalıp- “Dayak yemedikleri her güne derin iç semesini ve hâlâ endişeli bakan gözleri- DOKUNAKLI ÖYKÜLER larımızı içten içe dönüştürüyor. Yepyeni çekişlerle minnettarlıklarını sunan birer it ni inceledi. Kitabın kapanış öyküsü “Yıldız Tozu” şeyleri alışılmadık bir dille anlatıyor. ve kopuktular. İkisi de F tipinden tahliye … Mağaza, dükkân, sokak isimlerin- dokunaklı bir öykü. Çok şey olmak iste- Hatta anlatımının, dilin devrimcileşti- olduktan hemen sonra ilk kez bu sokakta de, tabelalarda, levhalarda göz gez- yen ama yaşamı, yapmaktan çok hayal rilmesini içerdiği dahi söylenebilir. göz göze gelmişlerdi. Sör Bobo’nun kula- dirdi; @ dürüm, my noz, tabanway, eden insanlardan birinin öyküsü: Dile çok hâkim bir yazar olarak adeta ğında, üzerinde ‘no.34066947’ yazan mavi Ctrl+Alt+Delete internet cafe, Voltrane “Gözündeki bozukluğu fark etmesiyle virtüözlük yapıyor. plastik bir küpe vardı. Biri ruhtan biri ka- LPG, Shark Sofrası, Bangabandhu Şeyh yıldızlara merakı tesadüf bu ya, aynı Öykülerin kurgulandığı temel proble- fadan ama ikisi de derinden çentikliydi.” Mucibburrahman bulvarı.” günlere rastlıyor. Herkes yıldızlı bir gece matik yabancılaşma. Kapitalist toplumda dediğinde, o başının üstünde sessizce pat- ve elbette önceki ekonomik sistemlerde AKKÜLTÜRASYON SÜRECİ! TOPLUMSAL GÖRÜNGÜLER layan havai fişekler görüyor. … Bu sade- de insan hiçbir zaman öz etkinlikte Çubukçu dokuz öyküsünde de insanın Zaman zaman sarkastik bir kırbaç ce yıldızlı bir gece değil, benim gördükle- bulunamazdı. aykırı her haline, değişik toplumsal şaklaması etkiyle ama yine de zarafet- rim gerçek; ben bir gök bilimciyim!” Kapitalist sistemde iş ilişkisi işlevsel- durumlara ve ülkedeki “akkültürasyon” ten kopmayan bir dil tutumuyla bu türden Öykü, hepsi birbirinden dokunaklı ya dir. Çoğunlukla seçimlerimizle gerçekleş- ya da yozlaşma süreçlerine oldukça sert toplumsal görüngüleri belleğe kazıyor El- da belli bir buruklukla gülümseten epizot- mez. Bu ilişkide birey zorunlu olarak bir ironiyle göndermeler yapıyor. van Çubukçu: “Önlerindeki genişçe bul- ları içeriyor. Kitabın bütünü gibi. büyük ruhsal acılara mal olan bir kalıba Bu açıdan “Yalnız George” adlı öykü- varda gri ve beyaz arabaların çoğunlukta dökülmek zorundadır. Elvan Çubukçu’nun akıcı dili, ince olduğu ağır akışlı bir trafik vardı. Arala- deki yaşlı eczacı hayli ilginç: 30 yıl önce alayları, ince duyarlılıklarına karşın Bu nedenle yaptığı işten zevk alması, bir felsefe dergisine “Althusser’in Elleri” ra serpiştirilmiş kara cipleri, uyumlu ka- daha da önemlisi o iş dolayımıyla kendini kitap belirli bir çaba ile dikkati gerekti- başlıklı bir makale göndermiştir. Sonraki dın projesinde bir koca ve arka koltukta riyor. Kanımca, klasik öykü formunu bu gerçekleştirmesi beklenemez. Bu da ömrü makalesinin yayımlanıp yayımlan- bir çocuk kazanmış kadınlar sürüyordu. yabancılaşmanın ta kendisidir. denli ustalıkla kullanabilen bir yazar için İlk öykü de bu tema çevresinde oluştu- mayacağını öğrenmekle geçer. Piyangoyu kazanmış olmanın rehaveti alegorik anlatımlara bu kadar ağırlık Yine bir gün dergi bürosuna uğramak üzerlerindeydi. Çocuklarını okuldan rulmuş: “Ne korkunç. Ben kimse miyim? verilmesi “kolay okumayı seçen ortalama Kimse olmak erişilebilecek bir mertebe üzere evden ayrıldığında karşılaştığı almak, onları çeşit çeşit kursa taşımak okur için bir” güçlük yaratacak. mi? Yaşamımı sürdürmek üstelik de illa şeyler, içine savrulduğu görüntülere dışında sık sık Uzakdoğu’da kendilerini Eminim ki yazarın gözlem gücü, bir şeyler kazanmak istiyor muyum? kapılır sürüklenir: “Magma gibi akışkan bulma yolculuklarına çıkıyorlardı. dile hâkimiyeti ve tematik seçimleri … Geriye ne kalacak? Bu bir kâbus. kent onu içine almış bir yerlere sürüklü- Bitmek bilmeyen ve hiçbir yerde son- okurlarında daha soluklu, daha bütünlük- Söylüyorum işte, korkarak büyüyordum. yordu. Trafik ışıkları, alt geçitler, üst lanmayan bu yolculuklardan iyice kay- lü eserler beklentisini oluşturacak. n İKAROS YAYINLARI KLASİKLER SERİSİ - CICERO’DAN ‘YAŞLILIK’! omalı devlet adamı, bilgin, hatip, Cicero’nun yapıtta Cato’nun ve başka yaşlı arasında, yaşlılık konusunda da bir kitap kimselerin siyasal eylemlerinden uzunca yazmaya yönlendiren nedenler arasındadır. yazar, Marcus Tullius Cicero’nun yaşlılık üzerine olan bu yapıtını (Cato söz etmesi onun bu yapıtı yalnızca, kendisi- De Divination isimli yapıtından R nin dediği gibi, yaşlılık denen yükü hafiflet- anladığımıza göre Cicero ahlakın düşük Maior) İÖ 44’te, altmış iki yaşındayken yazdığı kabul edilmektedir. mek için değil, biraz da yaşına karşın devlet olduğu bir dönemde gençliğe ders vermek, işlerinde yine de pek yararlı olabileceğini yardımda bulunmak istemiş ve bu yapıtını Cicero yaşlılık konusundaki düşünceleri- ni Yaşlı Cato’ya söyletir; çünkü onun tarihsel anlatmak için yazdığını gösterir. biraz da gençlerin kaçınmalarını istediği Ancak Cicero’nun sevgili kızı Tulliola’yı tehlikelerden söz etmek için yazmıştır. bir kişilik olması dolayısıyla önem ve ilgiyle dinleneceğini düşünür. yitirişi ve yaşının ilerleyişi de onu kesinlik- Yaşlılık, İkaros Yayınları’nca le felsefeyle uğraşmaya ve bu türden yapıtlar Ayşe Sarıgöllü’nün çevirisiyle yayımlanıyor. O sırada devlet işlerinden uzak olan n 16 16 Eylül 2021 KITAP
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle