Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
LORD DUNSANY’DEN ‘ELFDİYARI KRALI’NIN KIZI’ Unutulmuş bir klasik... ÖMER EZER İ thaki Yayınları on kitaplık bir mini seri olan “Unutulmuş Fantastik Klasikler”e Elfdiyarı Kralı’nın Kızı ile devam ediyor. Britanyalı yazar Edward John Moreton Drax Plunkett, henüz edebiyat dünyasında “fantazi edebiyatı” diye bir kavram yokken 1905 ile 1919 arasında fantazi öyküleri kaleme almış ve dönemin en iyi yazarlarından biri olarak ün salmıştı. Kendisinden sonra gelen Neil Gaiman, Arthur C. Clarke, Gene Wolfe, H.P. Lovecraft ve J. R. R. Tolkien (özellikle Silmarillion’ı yazma aşamasında) gibi yazarları derinden etkileyen Dunsany’nin en ünlü eseriyse Elfdiyarı Kralı’nın Kızı. Hikâye, Erl lordunun halkının oluşturduğu meclisin artık “bir büyü lordu”nca yönetil mek istediğini söylemesiyle oğlu Alveric’i, Elfdiyarı Kralı’nın kızını getirmesi için Elf topraklarına yollamasıyla başlıyor. SONSUZA KADAR MUTLU YAŞAMAK MI? Bir cadının Elf kılıçlarına karşı koyabilsin diye yaptığı büyülü kılıcı kemerine ta kıp Elf topraklarına yollanan Alveric, zamanın normal dünyadan katbekat yavaş aktığı topraklarda prensesi bulmak ve gönlünü almak için mücadele eder. Büyülü kılıcıyla Elf muhafızları yener ve prenses de onunla gelmek isteyince Alveric’in memleketine dönerler. Normalde günümüz fantastik eserlerinde hikâye burada sona erer, “sonsuza kadar mutlu” yaşarlar. Fakat Elfdiyarı Kralı’nın Kızı günümüzden doksan altı yıl önce yazılmasına rağmen farklı bir yol izliyor. Mutlu mesut eve dönüyorlar, evet; fakat insanları, havası, canlıları ve hatta “zamanı” dahi farklı olan bir diyardan gelen Elf prensesi, insanlar arasında, insanların toprağında ve onların hızlı geçen “zamanı”nda yaşayabilecek miydi? Birçok okur bu tarz fantastik kitapların mutlu sonuna geldiğinde bu soruyu soruyor olsa gerek: “Peki ya şimdi ne olacak?” Ed Brubaker’ın Incognito adlı çizgi romanda işlediği konuyla paralellik bile bulunabilir. “Süper kahramanlığımızı yaptık, kötü adamdan dünyayı kurtardık, peki şimdi ne yapacağız?” İşte, Lord Dunsany daha çok bunun üzerine eğiliyor ve okurların Tolkien’in eserlerinde (örneğin Beren ile Luthien) alışık olduğu “bir Elf ile bir insanın umutsuz birlikteliği” temasını incelikle işliyor. EDEBİYATTA kendine ait bir KRALLIk YARATTI Babil Kitaplığı’nda Dunsany’nin Yann’ın Ülkesi eserine de yer veren Jorge Luis Borges, Dunsany için “Lord Dunsany, edebiyatta kendine ait bir krallık yarattı,” diyor ve bu söz belki de fantastik edebiyatın en önemli öncülerinden olan Dunsany adına bugüne (2020’ye) kadar söylenmiş en doğru söz olabilir. Yüzden fazla esere hayat ve ren Dunsany’nin arkasında bıraktığı krallığın engin topraklarını George R. R. Martin, J. R. R. Tolkien, Robert E. Howard gibi ustalar daha da genişletti. 18. Dunsany Baronu’nun kurduğu krallık birçok efsaneye yol verdi. Klasik fantastik edebiyatın doğum ânına tanık olmak isteyenler Elfdiyarı Kralı’nın Kızı’nı mutlaka okumalı. n Elfdiyarı Kralı’nın Kızı / Lord Dunsany / Çeviren: Cihan Karamancı / İthaki Yayınları / 224 s. / 2019. SARAH J. MAAS’TAN ‘CAM ŞATO’ VE ‘ŞAFAK KULESİ’ Fantastik Orta Asya!.. DERYA SEVİM 5Mart 1986 ABD doğumlu Sarah J. Maas, Cam Şato Serisi’nin ilk kitabı Cam Şato’yu yazdığında henüz 16 yaşındaydı. 2008’de, yaratıcı yazarlık üzerine lisans eğitimi aldığı Hamilton Koleji’nden mezun oldu. Kitap yazmaya Cam Şato serisiyle başlayan Maas, Cam Şato ile Dikenler ve Güller Sarayı serileriyle okuyucularını, yarattığı canlı ve büyü dolu bir evrenin içine çekmeyi başardı. Perilerden, şekil değiştirenlere, cadılardan, canavarlara birçok fantastik karaktere sıra dışı bir şekilde hayat veren ve kitapları tüm dünyada çok satanlar listesine giren genç yazar, Cam Şato Serisi’nin altıncı kitabı Şafak Kulesi’ni Yüzbaşı Westfall’ın gözünden kaleme alıyor. SINIRLARI ZORLAYAN BİR YAZAR Sarah J. Maas yarattığı fantastik evrenlerle, size iyi ve kötü, doğru ve yanlış, aile ve fedakârlık kavramlarını sorgulatır. Karakterler her kitapta farklı bir sınavdan geçerek hayatta hiçbir şeyin siyah ve beyaz olamayacağının farkına varır. Ya çoğunluğun iyili ği için yeminlerinizi bozmak zorunda kalırsanız, ya halkınızı kurtarmak için sevdiklerinizden vazgeçmeniz gerekiyorsa? Yazar karakterlerin sınırlarını zorlayarak okuyucuyu kendi bilinçaltıyla yüzleştirir. Yazarın ilk kitabı olan Cam Şato’da Adarlan Suikastçisi Celaena Sardothien’ın, Endovier Madenleri’nde geçen bir yıllık esaretinin ardından Adarlan Sarayı’nda hayatta kalma mücadelesini okuruz. Devam kitaplarında ise Cealena karakterinin gelişimini ve ufak bir kıvılcımın tüm dünyanın kaderini değiştirecek bir savaşa dönüşmesine tanık oluruz. Celaena, halkının geleceği için en derin korkularıyla yüzleşmek zorundadır. Serinin son basılan kitabı Şafak Kulesi’nde ise yazar okurları şaşırtarak başkarakter Celaena Sardothien’ı çerçeveden çıkartıp taşları yerinden oynatıyor. Şafak Kulesi’nde serinin sevilen karakteri Yüzbaşı Westfall’u farklı bir kıtada ve farklı bir kültüre adapte olmaya ve bir yandan da savaşın seyrine yön vermeye çalışırken okuyoruz. Şafak Kulesi’nde hikâyeye giren Güney Kıtası ve halkı, Maas’ın Moğollar üzerine yaptığı ayrıntılı araştırmalar sonucu ortaya çıkmış. Yazarın Orta Asya kültürüne olan hayranlığı serinin içine yerleştirdiği karakterler ve kültürel ögelerle bu kitapta kendini belli ediyor. Cam Şato’da dünyasının merkezindeki Erilea’da devam eden savaş Şafak Kulesi’nde Güney Kıtası’na taşınıyor. Artık savaş kapıda. Kahramanlar ellerinden gelen her şeyi ve daha fazlasını yapmak zorundalar. Yüzbaşı Chaol Westfall, Cam Şato serisinde Celaena Sardothien ve ekibinin başlattığı savaşı kazanabilmek için Güney Kıtası’nın desteğini almak zorunda. Ama Ulu Kağan’ın sarayında ölüm ve tehlike kol gezerken bunu başarmak o kadar kolay olacak mı? DESTANDA GERİ SAYIM Sarah J. Maas hayranlarının sabırsızlıkla beklediği serinin yedinci kitabı olan Kingdom of Ash’in ne zaman çıkacağıysa büyük bir merak konusu. DEX Kitap’tan aldığımız bilgiyle, serinin son kitabının 2020 yılının ilk çeyreğinde okuyucuyla buluşacağının müjdesini veriyoruz. Kingdom of Ash ile beraber Sarah J. Maas’in efsanevi serisi Cam Şato muhteşem bir finalle okuyucularına veda edecek. n Cam Şato / Sarah J. Maas / Çeviren: Deniz Başkaya / DEX Kitap / 500 s. Şafak Kulesi / Sarah J. Maas / Çeviren: Deniz Başkaya / DEX Kitap / 500 s. 32 27 Şubat 2020