06 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

FRANSA Kitapla gitmek Yazının, okumanın olmadığı yerde dünya anlaşılamaz, kavranamaz, ilerleme söz konusu değildir. AYTEKİN KARAÇOBAN G ençlerin kitap okumadıklarından sıkça yakınılır. Eskiden gençlerin spora, özellikle ayaktopuna aşırı ilgi gösterdikleri için kitap okumaya zaman ayırmadıkları ileri sürülürdü. Bugün akıllı telefonlar, tabletler, sosyal ağ yüzünden okumadıklarından yakınılmaktadır. Buna karşın gerçeklik başka bir görüntü veriyor. Fransa’da Kültür Bakanlığı’na bağlı Ulusal Kitap Merkezi’nin yaptırdığı bir araştırmanın şaşırtıcı sonucuna göre yeniyetmeler, genç yetişkinler (1525 yaş arası) ileri yaştaki yetişkinlerden daha çok okumaktadırlar. Düşsel, bilimkurgu, polisiye, serüven içerikli romanlar, çizgi romanlar, mangalar okusalar da yeterli derecede değildir. Dolayısıyla gençlere yönelik yayın yapan yayınevleri bugünkü durumdan hiç de yakınmıyorlar, ne ki bu üretim alanı sallantıdadır ve köprüyü bağlayan ipleri sağlamlaştırmak gerekmektedir. Bir okuma bunalımından söz edilecekse gözleri daha çok yetişkinler yönüne çevirmek gerekmektedir. Başka bir araştırmanın sonuçlarına göre 2018 yılında genel edebiyat kitaplarının satışlarında yüzde 5,70 oranında bir düşüş gözlemlenmiştir. Bunun en önemli nedenlerinden biri de bu yetişkinlerin kitap okumaya az zaman ayırdıkları yönündedir. Bütün dünyayı kasıp kavuran Netflix sunumlu dizileri izlemeyi yeğlemeleri önemli bir etmendir. Bu durumun yuvarlandıkça büyüyen kartopu etkisi yaratması da kaçınılmazdır. Evlerde anababaları çok okuyan gençlerde daha çok okuma isteği, itkisi uyanma sı, anababaları daha az okuyan gençlerde ise daha az uyanması doğallık kazanmaktadır. 1950 yıllarına değin, özellikle halk kesiminden yeniyetme gençlerin büyük çoğunluğunun 14 yaşından başlayarak çıraklık kapısından iş yaşamına atıldıkları, devlet kurumlarının onların okuyup okumadıklarından kaygı duymadıkları, yalnızca zenginler katında okumanın çocukların toplumsal yükselme aracı olarak görüldüğü saptamasından yola çıkan Ulusal Kitap Merkezi, bu yıl geniş bir kampanya başlattı. Bu gerçeklik az da olsa varlığını bugün bile sürdürmektedir. “Kitapla Gitmek” adlı, çifte anlamı olan kampanyanın yürütülmesine Le Monde gazetesinin kitap eki de etkin desteğini sunmaktadır. Söz konusu kampanya özellikle büyük kentlerde yoksul kesimden insanların yoğunlaştıkları semtlerin çocuklarına yöneliktir. Yazarlarla karşılaşmalar, yazı işlikleri, yüksek sesli okumalar, oyunlar, bilmeceler sayesinde onlarda okuma isteği yaratmak, paylaşmak, kitaba ve okumaya yakınlaşmalarını amaçlamaktadır. Yazının, okumanın olmadığı yerde dünya anlaşılamaz, kavranamaz, ilerleme söz konusu değildir. Gençlerin bilgilerini artırmalarının, kendilerini yurttaş olarak duyumsayabilmelerinin bir yolu da okumaktan geçmektedir. Bunun için kampanyanın yürütüldüğü yerler parklar, kumsallar, yüzme havuzları, kitaplıklar, kent ve kasaba alanları gibi halka açık yerlerdir. Gençlere kitapla gidileceği, gençlerin de kitapla gidecekleri, kitapla yolculuklara çıkacakları bu kampanyanın asıl hedefi, söz konusu gençlere büyüklerinin zorlamasıyla, itmesiyle değil kendi özgür seçimleriyle katılacakları bir etkinlik sunmak. Bir kez okuma isteği yaratıldı mı, sonrası gençlerin bileceği iştir. n 2726 Eylül 2019
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle