Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Kristina Lugn /Şiirler cevatcapan33@gmail.com Çeviren: Elif Firuzi Şair, oyun yazarı Kristina Lugn 1948’de İsveç’in kuzeyinde Tierp’te doğdu. İlk şiirlerini 1972’de yayımlayan Lugn ayrıca Stockholm’de tiyatro yöneticiliği de yaptı. Şiirlerinde gündelik hayatın şaşırtıcı ve eğlenceli yan larını alaycı bir dille ele alan ve ülkesinin en çok okunan şairlerinden biri olan Lugn aynı zamanda İsveç Akademisi üyesidir. Aşağıda okuyacağınız şiirler 2003’te yayımlanan Hoşça Kalın, Size İyi Günler adlı kitabından alınmıştır. ÇARŞAFLARI YIKADIM Elma kokana kadar yıkadım çarşafları bisikletlerimiz hâlâ bodrumdaydı. Bir elbiseyi astım ve süzüldüm içine bir müzisyen gibi neredeyse. Ve çaresizlik soluklanıyordu gölümün suyu üstünde ve odalarım sevgiyle esnetilmişti kendi dünyamda. Buraya uçak düşmüştü ve yolcuların gözleri güzelliklerine yas tutmayan yıldızlar gibiydi. En güzel eşyalar sürüklendi odanın içinde, ben en tuhaf yürüyüşümü zorladım içimde baştan aşağı. Yukarılara, ta çimenliklerin sonuna kadar inekler şefkâtle gezindi ve inekler şefkâtle gezindi derinliklerinde meranın. İşte o zaman alarm çalmaya başladı ve borular patladı Tanrı’nın Unuttuğu Ev’de. Ben bir nota kâğıdıydım handiyse sen güya, neredeyse beni aramayı düşünüyordun o zaman. Benim gücenik çivi kakmalı pabuçlarım birden bire tavşan kulaklı pembe terliklere dönüşüverdi. Uzaklarda evden çok uzakta beni yürekten seven biri var. Ve hiç komik değil benim böyle dalga geçmem çok üzgün olduğum halde. ÇOK GAYRETLİ BİR HARF YAZARIYIM Çok gayretli bir harf yazarıyım ben ve İsveç diline hâkimiyetim müthiştir tıpkı İngilizceye, Almancaya ve Fransızcaya olduğu gibi kelimeleri istifleme konusunda iyi eğitildim kaç hece yaladığımı hatırlamıyorum yaladım ve yalayarak kapattım, yerleştirdim bu daracık çatlaklara Dünya’ya doğru Eğer ulaşmaya çalışıyorsam Dünya’ya Dünya’yı görmek istediğim içindir (ve Dünya’nın da beni görmesini istediğim için) Bilmiyorum, şimdiye kadar kaç kez kalktığımı ve yüzümü toparlamak için küçük, minik teyellerle tutturduğumu (dikiş ipi fazla kalın) “şimdi yeni bir gün başlıyor paylaşmak için kendini kendi evinde hissetmek için” bütün yüzlerimi birbirine tutturuyorum gören gözlerimi ve görmeyen gözlerimi ekliyorum ihtiyaca göre o zaman yer de ulaşıyor bana BEN BU DÜNYADAN GİTMEK İSTEMİYORUM Ben bu dünyadan gitmek istemiyorum. Dünyanın benden gitmesini istemiyorum. Demokraside yaşıyoruz. Oylayalım, Dünya’da yaşayanlar beni vermeyi reddetsinler. Önerim kabul edilmezse huzurlarınızda talep ederim ki Ölüler Ülkesi elçiliği derhal devreye girmeli ve duruşmalarıma katılmalıdır. Cezamı doğduğum topraklarda çekmek istiyorum ben. BENİMLE YAŞIT PEK ÇOK KADIN Benimle yaşıt pek çok kadının benden daha az nedeni var kendilerini sevmek için yine de başkalarını buna zorlarlar ne güzel ne de üretken oldukları halde. Dıgıdık dıgıdık. Belki o kadar saçma değildir sonuçta bitkisel boya kullanmak. Spor yapmak da iyi, özellikle beyin için. Duygularını çini boyamada ifade etmek, böylece aynı anda bir sürü şey elde edersin eve karakter katan Gurur duyulacak bir şey ne de olsa. Dıgıdık dıgıdık. 20 26 Eylül 2019 SIZLANIP DURMA! Sızlanıp durma! Dişini sık! Kaşlarını al! Kirpiklerini uzat! Antenlerini kısalt! Saçını topla! Burun deliklerini temizle! Bıyıkları tıraşla! Sakinleştirici bir şeyler at ağzına! İradesiz aptallar gibi oturma orada yalnız ve bencilce, ağlama daha fazla! GECELER GİTTİKÇE BÜYÜDÜ Geceler gittikçe büyüdü ve büyümeye devam ediyor yakında yer kalmayacak onlara artık kafamın içinde epey önceydi çocuklar irtibatı kesmemişti o zaman epey önceleri ben kötü ve çok ayrıcalıklı bir çocuktum ebeveynlerimin kırmızı tuğlalı evinde dokunduğum her şey başka birine aitti yine de anne ve babam kanaat getirmişti beni sevdiklerine VE EŞLER, EVET , ŞU DANS EDEN KADINLAR Ve eşler, evet, dans ediyorlar müziğe yetenekliler ve operasyon geçirdiler her zaman genç kalacak onlar dans ettikleri müziğe yetenekli oldukları ve operasyon geçirdikleri için. ARTIK SEVGİLİLER TERK ETTİ Artık Sevgililer evi terk etti birer birer çocuklar artık ağaçlara tırmanmayı ve nazik olmayı öğrendi şimdi her şey güzel gök kubbenin altında Baba’nın Eskimo kulübesinde sevgili yol arkadaşım şimdi kıyafetlerimizi yıkadık birer birer aşk mektuplarımıza adreslerini yazdık ve uzandık birer birer çektik battaniyeleri dizlerimize