07 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

MERHABA İki önemli şair, iki önemli kitap... Tarık Günersel ve Erdal Alova’nın birbirinden değerli kitapları, tarihi şiir açısından okuyor ya da tarihin şiirini okuyor, diyebiliriz. Tarıık Günersel Erdal Alova T arık Günersel sadece şair değildir, tiyatro, öykü, senaryo yazarı, yönetmen, oyuncu, köşe yazarı, aktivisttir ama önce şairdir, hem de en özgün şairlerimizden. 70’li yıllardan beri akımlar dışı kişisel bir çizgiyi derinleştirerek izlemiştir. Tarık Günersel deyince şiir meraklıların aklına somut, görsel ya da minimalist şiir türleri gelir. Doğrudur, özellikle somut ve görsel şiir biçimlerini edebiyatımızda onun kadar iyi biçip diken kaç şair vardır, bilmiyorum. Günersel’in şiiri için ben şu saptamayı yapacağım: az söz, iyi göz, çok öz. Günersel’in okuduğu kitaplardan sıkıp süzerek çıkartığı süzülümleri, ayrıca aforizmaları sözü yoğunlaştırma ustalığının örnekleridir. Günersel bir söyleşide, Einstein şu sözünü anımsatmış: “Bir formül mümkün olduğu kadar basit olmalı, ama daha basit değil.” Sanıyorum Günersel şiirinin formülü de bu. Günersel’in son kitabını okudum, gecikmeyle: İzdüşümler (Kırmızı kedi Yay. 2017). Günersel eski bir şiirinde “izlerle gelir / İzlerle gideriz” der. Bütün Şiirleri’nin başlığı da İzler’dir. (YKY. 2006). Son kitabı, Günersel’in şairliğiyle tiyatro yazarlığının keşistiği merkezden üreyen şiirmetinler; iz bırakacaktır. Kitap, yazarının deyişiyle, “4 bin yıl”a yayılan “8 öyküsel”i içeriyor. Önce Hammurabi’yi, Tek Tanrıcı Firavun’u, eskil Farsları okuyoruz. Bir yandan yöneticilerle yönetilenler arasındaki ilişkiler, öbür yandan fokur fokur kaynamayı sürdüren bir bölgedeki kültürlerin, inançların kökenlerine yolculuk yapıyoruz. Günersel’in şiiri lirik değil, zekâ, akıl ve bilgi şiiridir. Alaysama yönü de eksik değildir. Günersel andığımız şiirmetinlerinde sanki insanların bilmeden yaptıkları tarihin özünü yakalayıp bunu bilinç düzeyine taşımak istiyor. Bunu yaparken tarihin bize öğretilen yüzüne değil, satır aralarında belli belirsiz duran asıl yüzüne bakmaya çalışıyor. Şiirmetinlerin günümüze, ülkemize göndermeler de içermesi, kullanılan dilin güncelliği de okuduğumuz şeyleri gündeşimiz kılıyor. Neron ile Annesi ile Devrik Padişah bölümleri, Günersel’in daha önce tiyatro için yazdığı iki metnin şiirleştirilmesi. Bir yanda Agrippina, öbür yanda Kösem Sultan ile Hatice Turhan, çağdaş, yerdeş gibiler. İki şiirmetinde de bir yandan saray içi iktidar savaşımları, öte yandan ana oğul ilişkisi işleniyor. İnsan doğasına ilişkin kolay kolay değişmez yasalara ulaşma çabasını okuyoruz. “Kuş gibi hürüm. Merhaba ölüm.” diyen IV. Mehmed’i tarih kitapları pek yazmaz. “Bu hançerle beni – anamın rahmine bağla.” diyen Neron da bildiğimizden epey farklıdır. Her iki bölümde de ilgili dönemlerin geniş bir görüntüsü eleştirel fırça darberiyle çizilmiş. İki bölüm arasında Kore’ye gidiyoruz, birdenbire. 1450’de ölen Büyük Kral Sejong’un özlü bir Nutuk’unu okuyoruz. Kore alfabesini yapan, ülkeye ileri doğru atılımlar yaptıran bir önder, 33 yıl görev yaptıktan sonra halkına teşekkür ederek gidiyor unutulmazlığa. Ülke yönetenlere rehber, güncel bir metin. Geçmiş için değil, gelecek için okunmalı. BİRİNCİ ÇOĞUL ŞARKI Gecikerek okuduğum ikinci kitap Erdal Alova’nın Birinci Çoğul Şarkı’sı (Türkiye İş Bankası, 2015), Alova, Babaanne başlıklı daha önceki bir metninde, saatlerce şiir söyleyen “Havva Hanım”ın “ete kemiğe bürünmüş şiir” olduğunu yazar. Şairlik Alova’nın DNA’sında vardır. Şiirimizin Akdeniz yüzüdür. Lorca’dan Adonis’e, Seferis’ten eski Elen şairlerine, Halikarnas Balıkçısı’ndan Heraklitus’a Akdeniz duyarlığı diye bir şey vardır. Alova’nın şiiri o geleneğin sürmesidir. Cumhuriyet dönemimizde Mavi Anadolucuların metinleri, çevrileriyle, Melih Cevdet’in şiirleriyle, daha nice çalışmayla, kökeni Yunus’a inen bir Akdeniz Türkçesi gelişmiştir. En eski günlerinden beri Anadolu bu Türkçeyle bizim içimize yerleşmiş, sadece belirli bir tarihten sonra değil, tüm geçmişiyle bizim olmuştur. Alova’nın şiir dili, Türkçenin zaman ve uzama cömertce açılıp onlardan beslenmesidir. Alova’nın “Birinci Tekil Şarkı” başlıklı uzunca bir şiiri vardır, 2001 tarihli. Ayrıntılı çözümleme gerektiren bu güzel şiiri, tek bir öznenin bir yandan kendini kazarak tanıma, betimleme, öbür yandan tarihe, coğrafyaya açılıp evreni içselleştirme atılımı olarak da görebiliriz. Birinci Çoğul Şarkı’nın öznesi çoktur. Bütün bir kitap tek uzun bir şiirdir. İçindeki parçalar ayrı ayrı birer şiir özelliği taşısa da bütün içinde kazanırlar asıl anlamlarını, birbirine eklemlidirler. Bu uzun şiirde sadece bir kişi değil, Anadolu’nun genellikle bizim saymayarak ilgilenmediğimiz tarihinin kalıntıları, insanları, kentleri, doğası ile dile gelir. Şiirleri bir gözlemci özne söylemez. Taşlar, kuşlar, yontular, yıkıntılar bizimle konuşur. Şair, erimindeki tarihi, coğrafyayı içselleştirebilmiş, tekilden çoğula geçmiştir. Alova, eskil bir söylence havasını çok yeni bir Türkçeyle yaratıyor. Unuttuğumuz nice Türkçe sözcüğü kullanıyor. “Nasıl boyun eğerdik yabancı bir dile?” dizesini okuyoruz bir yerde. Bazı yazarlarımız, güzel görüneceğiz diye Arapça, Farsça sözcükleri bolca takıp takıştıracağına bu söz üzerine düşünseler, aynaya baksalar ne iyi olur! “Kör mü, değil mi” anlaşılmayan bir “gezgin şair” bize “ruhum bir değirmen / Taşır (...) / (...) / Kendini tanımayan Sözü. / Döner, döner durmaz aklım / Düşle gerçek, iki değirmen taşı:” derken şiirsel sözün tarihin bize anlatılmayan yüzünü görme iddiasını ortaya koyar. O karanlığı ancak bizim kör dediğimiz bir şair görebilir. Anadolu’yu bir turist olarak gezebilirsin, o gezgin şair gibi de. Tercih sizin. “Durdurdu bizi yazısı / Ormanda yalnız bir kayanın” dizelerini okuruz kitabın bir bölümünde. Eğer durmadan geçiyorsanız bu kitap size göre değil. Günersel ve Alova’nın birbirinden değerli kitapları, tarihi şiir açısından okuyor ya da tarihin şiirini okuyor, diyebiliriz. Siz de bu kitapları mutlaka okuyun. Ancak, şiiri insanların duygulanma, çoşma gereksinimini karşılayan bir araç olarak görüyorsanız bu kitaplara hiç dokunmayın. n Ceyhun Atuf 100 Yaşında 2 019, çağdaş şiirimizin benzersiz ozanlarından Ceyhun Atuf Kansu’nun 100. doğum yılı. Yıl boyu çeşitli etkinliklerle anılacak Kansu için ilk etkinlik 12 Mart günü Kadir Has Üniversitesi’nde yapılacak “Ceyhun Atuf Kansu ve Toplumcu Şiirin Dünü Bugünü” konulu açıkoturum. Bu oturumda hem Ceyhun Atuf’un toplumcu şiirimiz içindeki yeri hem de bugüne etkilerini günümüz yazar ve şairleri Ataol Behramoğlu, Şükrü Erbaş, Haydar Ergülen, Turgay Fişekçi, Enver Aysever ve Eren Aysan tartışacak. Ceyhun Atuf Kansu’ya ilişkin iki değerlendirme yazısını 12. ve 13. sayfalarımızda bulacaksınız. Çocuk kitapları sayfamızda çok önemli bir güncel sorun olan “çocuk istismarı”nın çocuklara yönelik kitaplarda nasıl işlendiğine ilişkin Simlâ Sunay’ın yazısını okuyacaksınız. Baharla birlikte kitap fuarları da peş peşe açılmaya başladı. Kitap dünyasının yüreği 9 17 Mart arası Bursa’da atacak. Etkinlik programından seçmeleri 14. sayfada bulabilirsiniz. Bu sayımızdan başlayarak sürekli yazarlarımız arasına Sevgi Özel de katıldı. Yahya Kemal, “Türkçe ağzımda annemin ak sütü gibidir.” demişti. Ne yazık ki, uzun yıllardır Türkçemizin tadı tuzu kaçtı, ağzımızda acı, zehirli bir suya dönüştü. Türkçenin sağlığını koruması, yeni kuşakların dil bilinciyle yetişmesi, Türkçenin güzelliklerinin tadına varabilmesi yaşamsal önemde. Sevgi Özel’in dil yazılarının bu sürece katkı sağlayacağını umuyoruz. KITAP İmtiyaz Sahibi: Cumhuriyet Vakfı adına: Alev Coşkun l Genel Yayın Yönetmeni: Aykut Küçükkaya l Yayın Yönetmeni: Turgay Fişekçi l Editör: Gürer Mut l Sorumlu Müdür: Ozan Alper Yurtoğlu l Yayımlayan: Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık A.Ş. l İdare Merkezi: Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sok. No: 2, 34381 Şişli İstanbul, Tel: 0 (212) 343 72 74 (20 hat) Faks: 0 (212) 343 72 64 l Cumhuriyet Reklam: Reklam Genel Müdürü: Ayla Atamer l Tel: 0 (212) 343 72 74 l Baskı: DPC Baskı Tesisleri, Hoşdere Yolu, 34850 Esenyurt İSTANBUL. l Yerel süreli yayın l Cumhuriyet gazetesinin ücretsiz ekidir. l 37 Mart 2019 [email protected] [email protected] twitter: www.twitter.com/CumKitap
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle