06 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Gezgin ruhlu kadınlar Lauren Elkin, “FlanözŞehirde Yürüyen Kadınlar” kitabında, kadın ve sokak ilişkisinin yüzyıllardır süren sorunu ile birlikte sokaklardaki kadın belleğini, kadın yazarların izinden giderek anlatıyor. J ane Austen’in kadın kahramanları yemekten sonra kırda yürüyüşe çıkmayı sever. Yürüyüşe uygun olmayan ayakkabılardan, çamurlanan eteklerden ve İngiltere’nin güvenilmez hava şartlarından şikâyet etseler de nefes aldıklarını, özgürlüğü tattıklarını hissettirir bu anlarda Austen. Tabii bu dolaşmalar hava kararmadan ve mümkünse bir kız arkadaşla birlikte yapılır. Geciktiğinde, kaybolduğunda ya da ayağı burkulduğunda oradan geçen yakışıklı bir atlı illa ki imdada yetişir. Kadının tek başına dolaşması hâlâ dünyanın birçok yerinde sorun yaratır. Tek başına sinemaya giden, lokantada yemek yiyen, gece yürüyüşlerini seven kadınlar hemen her yerde garipsenir. Lauren Elkin Flanöz: Şehirde Yürüyen Kadınlar (Çeviren: Doğacan Dilcun Doğan, Nebula Kitap) kitabında, kadın ve sokak ilişkisinin yüzyıllardır süren sorunu ile birlikte sokaklardaki kadın belleğini, kadın yazarların izinden giderek anlatıyor. Elkin, Paris’te yaşadığı öğrencilik yıllarında şehri tanımak için mahalle mahalle, sokak sokak dolaşmaya başlar. Yürüyerek şehrin gerçek boyuttaki mesafeleriyle birlikte tarihçesini de anlaması için en güzel yöntemdir sokakları adımlamak. Yanına da her seferinde bir rehber alır. Aynı Dante’nin Vergilius’un rehberliğinde öte dünyaları gezmesi gibi Elkin de Jean İtalya’daki Amerikalı Kız, Floransa, 1951, Ruth Orkin. Rhys, George Sand, Virginia Woolf, Martha Gelhorn, Agnés Varda, Sophie Calle’in rehberliğinde dolaşır Paris, New York, Tokyo, Viyana ve Londra’yı. KENDİNE AİT YOLLAR Woolf, Kendine Ait Bir Oda kitabını yaşadığı birkaç olaydan yola çıkarak yazmıştı. Kitabın başlarında onu güzel bir ekim günü düşüncelere dalmış, nehir kıyısında sonbaharın tonlarca rengi eşliğinde “gerçeklerle herhangi bir temastan kurtulmuş” zihniyle dolanırken buluruz. Kırlarda bir anda karşısına bir adam çıkar ve onu öfkeli bir şekilde uyararak sadece öğretim üyelerine ait bölgede kadınların dolaşmasına izin verilmediğini dile getirir. Ardından gittiği kütüphanede de benzer bir görevliyle karşılaşır, hanımların ancak akademik üye eşliğinde kütüphaneden faydalanmasına izin verilir. Yanında bir erkek ya da elinde bir tavsiye mektubu olmadan, erkeklerin özgürce faydalandığı kütüphanede bulunması yasaktır. Bundan tam dok san yıl önce yaşadığı olayları böyle anlatır Woolf. Kadının özgür ce dolaşması yasak landığı gibi o yılların kanunlarına göre ka dının rahat giysiler içinde olması, örneğin pantolon giymesi de yasaktı. Bu yasaklara karşı çıkan kadınlar oldu elbette, ilk akla gelen George Sand. No hant’daki evini, ko casını ve çocuklarını bırakıp Paris’e giden Sand, burada özgür lüğüne kavuşmak için Lauren Elkin ne yapması gerektiğini bulmuştu: “Kendi me ağır gri bir kumaştan birbiriyle uyumlu ceket, pantolon ve yelek dikmem gerekti. Gri bir şapka ve geniş yün bir kravat ile mükemmel bir birinci sınıf öğrencisi olmuştum. O ufak demir topuklarla, kaldırımlarda sağlam ilerliyordum. Paris’in bir köşesinden diğerine adeta uçuyordum. Bu hâlde dünyayı dolaşabilirmişim gibi geliyordu bana. Kimse bana dikkat etmiyor kılık değiştirdiğimi anlamıyordu… Kimse beni bilmiyor, bana bakmıyor, bende bir gariplik olduğunu sezmiyordu; kalabalıkların içinde kaybolmuş tek bir atomdum.” Erkek giysileri içine saklandığında görünmez olur ve bazen erkek kardeşiyle ama çoğunlukla yalnız müzelere, tiyatroya, konserlere ve kulüplere gönlünce girip çıkmaya başlar. Yürümek Sand’ın otobiyografinin değişmez temasıydı, aynı Elkin’in olduğu gibi. AYLAKLIK HAKKI Elkin’in kitabını okurken aklıma Bertrand Russell’ın Aylaklığa Övgü (1935) adlı uzun makalesi geldi. “Aylaklık”, tarihsel olarak üst sınıf erkeğe verilmiş bir haktı belki de. Kentsoylu kadınların amaçsızca dolaşması ancak vitrinlere bakarak alışveriş yaptıkları zaman anlaşılıyordu, bunun dışında yalnız gezmeleri geçmiş çağlarda ve birçok kültürde hâlen uygun görülmüyordu. Ancak Russell’ın “aylaklık” tanımında yaratıcı anlar vardır, bu düşünceyi geliştirip başka örnekler de bulabiliriz. Modern felsefenin babası René Descartes, meditasyonlarında şömine karşısında uzun saatler ateşi seyrederek geçirdiğini anlatır. Benzer şekilde Immanuel Kant’ın her gün aynı saatte uzun yürüyüşe çıktığında mutlaka düşüncelerini gelişterecek zaman buluyordu. İnsanın kendisiyle baş başa vakit geçirmesini sağlayan bunun gibi anlar, kişinin gelişimi ve yaratıcılığı için zorunludur. On dokuzuncu yüzyıl kadınına bu özgürlüğü vermeyerek dinlence zamanlarını pasif şekilde geçirmeye itmiştir, hatta belki tamamıyla bu hakkı elinden almıştır. Fransızca eril olan “Flâneur” sözcüğü zevk sahibi ve paralı erkekler için üretilmişti. Seine kıyılarında yürüyen, bir kafede oturup piposunu içen, geçim derdi olmayan erkekler gelir gözümüzün önüne. “Flanöz” ise henüz sözlüklere girmiş bir kelime değil ama Elkin’den önce kullananlar da olmuş. Flanöz’ün bir özelliği, kendi gözlem aracı olmadan gözlemleme yapabilmesi. Yani görünmeden bakabilmesi, görebilmesi ve yaşayabilmesi, aynı erkek kılığında görünmez olan Sand gibi. “Flanöz” bağımsız bir düzine makaleden oluşuyor gibi görüyor ama derinde tüm makaleleri bağlayan çok sağlam otobiyografik düğümler atıyor Elkin. Kendi hayat hikâyesinden, ailesi, erkek arkadaşı, şehirlerle kurduğu çok kişisel ilişkisini öylesine içten anlatıyor ki kitabın ardında yatan akademik araştırma hiç de kuru gelmiyor. Kitapta en az beğendiğim bölüm “Tokyo: İçeriden” oldu: Bu şehrin içine giremediğini, yabancısı kaldığını hissettirdi ve bu bölümde anlattığı X ile ilişkisi de fazla yüzeysel kalmış kitabın geri kalanı ile kıyaslandığında. Yine de bilgi dolu bir kitabı böylesine neşeli kılmış olması çok güzel. İstanbul’da flanöz olma hevesi yarattığı da kesin. n 6 6 Eylül 2018 KITAP
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle