07 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

KItap VİTRİNDEKİLER Tunceli’ye Gittim Dersim’den Döndüm / Hande Çayır / Ka Kitap / 124 s. Hande Çayır, Ne Zaman Boşanacaksın da Evleneceğiz? kitabından sonra, ikinci kez okurla buluştuğu Tunceli’ye Gittim Dersim’den Döndüm’de Defne’nin hikâyesini anlatıyor. Otuzlu yaşların başındaki Defne, eski arkadaşı Zilan’ı görmeye Tunceli’ye gidiyor ve macera başlıyor. Zilan, psikolojik danışmanlık mezunu, canlı bomba olmayı düşünüyor… Yabancısı olduğu bu memlekette, somut yolculuğunun yanı sıra derin bir iç yolculuğa çıkıyor Defne. Çayır, kadınerkek, KürtTürk, DoğuBatı ikilemi ekseninde kurguladığı romanıyla Defne özelinde okuru, coğrafyamızla yüzleştiriyor. Kara Muska / Elçin Poyrazlar / Kırmızı Kedi Yayınevi / 156 s. Elçin Poyrazlar, polisiye roman türündeki Gazetecinin Ölümü’yle ilk kez okur karşısına çıkmıştı. Kara Muska ise onun devamı niteliğinde. Gazeteci kahramanımız Selin Uygar’ın Washington’da başlayan hikâyesi, bu kez İstanbul’a uzanıyor. AmerikaOrtadoğuTürkiye hattında dönen dümenleri canını hiçe sayarak ortaya çıkaran Selin Uygar, ülkesine döndüğünde neye uğradığını şaşırır; terör eylemleri, militanlar, patlayan bombalarla karşı karşıya kalır. Bunun üstüne bir de İstanbul Emniyet Müdürü Ünsal Yüksel cinayete kurban gider ve Uygar, bu cinayetin, istihbarat teşkilatı da onun peşine düşer. Poyrazlar, siyasi beceriksizlikleri, ikiyüzlülükleri ve kontrol altında tutulan medyayı bu bağlamda ele alıyor. Ecel Perileri / Angutyus (Fatih Akdere) / OT Kitap / 478 s. Fatih Akdere, namı diğer “Angutyus” ilk romanı Fedai’nin ardından dört kitaplık “Bir Apaçi Masalı” serisiyle okurun beğenisini kazanmıştı. Bu kez Ecel Perileri’yle okur karşısına çıkan Angutyus, polisiye türündeki romanında mekân olarak Ankara’yı seçmiş. Romanda, ustaca işlenmiş cinayetler peyda oluyor Ankara’da. Bunların ortak noktasıysa boynu kırık cesetler ve maktullerin tecavüzcü veya sapık olması. Ankara Cinayet Büro polislerinin, bu cinayetlerin katil zanlısını bulmaya yönelik çalışmalarıyla roman ilginç bir hâl alırken Akdere, adaletin tecellisindeki aksaklık sonucunda kendi adalet sistemini oluşturan bir seri katille baş başa bırakıyor okuru. Tuhaf Hikâyeler Sever misiniz? / Ece Erdoğuş / İletişim Yayınları / 220 s. Romanda, insanın kendi adını kendisinin seçememesini saçma bulan genç adam, kendisine ”Jaklin” adını verirken aynı sebepten sevgilisine de “Ringo” diyor. Bahariye Caddesi’nde bir barda garsonluk yapan otuz yaşındaki Jaklin’in en büyük hayali ise yaşam öyküsünü kitaplaştırmak. Kadıköy sokaklarını mekân olarak seçen Ece Erdoğuş, okuru Jaklin’in iç dünyasında bir yolculuğa çıkarıyor. Oz: Kansaslı Dorothy / Adam Fawer / Çeviren: Algan Sezgintüredi / April Yayınları / 382 s. Olasılıksız ve Empati kitaplarının yazarı Adam Fawer, bu kez Oz Büyücüsü’nden uyarladığı romanıyla karşımıza çıkıyor. Kansas’ta bir çiftlikte yaşayan on iki yaşındaki kız çocuğu Dorothy Gale, anne ve babasını trafik kazasında kaybetmiş, Em adında, onu sürekli kırbaçlayan teyzesiyle yaşıyor. Seymour ise Dorothy’nin konuşamayan fakat çekingen görünümünün altında zeki ve kelime dağarcığı çok geniş olan arkadaşı. Bir gün çiftliğe Jack isimli bir çocuğun yolu düşer ve Dorothy’le arkadaş olur. Dorothy, Jack’le çıktığı bir yolculuk sırasında kendini bir şekilde “Minişistan”da bulur. Burada kahraman ilan edilen Dorothy, geri dönmek için ona sadece Oz Büyücüsü’nün yardım edebileceğini öğrenir, türlü maceranın sonunda Kansas’a döner ve Oz Büyücüsü’ndeki Dorothy olduğunu iddia eder. Fawer, okuru paralel evrende bir yolculuğa çıkarıyor. Havva’nın Üç Kızı / Elif Şafak / Çeviren: Omca A. Korugan / Doğan Kitap / 418 s. Elif Şafak, Havva’nın Üç Kızı’nı Türkiye’nin cinsel şiddete maruz kalıp “kız kardeş” gibi birleşmeyi başarama yan dirençli, cesur, sevgi dolu, her kesiminden kadına ithaf ediyor. Romanda, Şirin, Mona ve Peri adlı birbirinden çok farklı duygu durumuna ve düşünceye sahip üç genç kadının bir araya gelişi, kız kardeşlikle bütünleşmesi sayesinde kurulan hikâye Tanrı, bilim, kimlik, aidiyet, DoğuBatı tartışmalarının odağında, herkesten farklı bir adamın yaşadığı ve yıllar sonra yeniden alevlenen sansasyonel bir aşkla devam ediyor. Şafak, romanında dünbugün, TürkiyeAvrupa ekseninde, güncel konuları kahramanları aracılığıyla işliyor. Lupu / Özge Göztürk / Okuyan Us Yayınları / 248 s. Yaşı geçkin fahişe Müjde, bir gün, oturduğu evin sokağında küçük bir kız çocuğu bulur. Çocuğu öylece bırakmaya vicdanı elvermez ve evine götürür. Müjde, onu, doğurmadığı çocuğu yerine koyar. Küçük kız hiç konuşmaz. Müjde, ona “Prenses Lupu’nun masalını anlatmaya başlar. Falcı Ruhane ve üç yaşlı cini ile hikâye iyiden iyiye örülmeye başlar. Özge Göztürk’ün üç kuşaktan üç farklı kadın özelinde yalnız kadınların mücadelesini anlattığı ve “tüm terk edilenlere” ithaf ettiği ilk kitabı Lupu, okurla buluştu. Belleğin Yöreleri / Bilge Alkor / Bilge Alkor Sanat Koleksiyonu / 350 s. Bilge Alkor için sadece ressam denemez. Müzik, edebiyat, fotoğraf ve sinemayı iç içe gören Alkor, eserlerinde anılar dünyasına atıf yapan tekinsiz ve içine kapanık figürler kullanıyor. Mekânın anlatıma katkı sunduğu resimlerine verdiği isimlerle de şiirsel çağrışımlarda bulunuyor Alkor. Belleğin Yöreleri’nde, Alkor’un yapıtlarının yanı sıra Ahmet Oktay, Enis Batur ve İlhan Selçuk gibi isimlerin de yazıları bulunuyor. Yalnız Kalem / Mine G. Kırıkkanat / Dafne Kitap / 142 s. “Bir kalem bir el, bir insandır. Kalemi kendisinden başkasına tutturmayan yazarlara, Yalnız Kalem denebilir.” Yaşam sonlu ya da sonsuz bir okyanusken yalnız kalemi, bütün limanlardan bağını koparmış ve palamarı kendi direğine dolamış küçük bir tekneye benzeten Mine G. Kırıkkanat, Yalnız Kalem’de topladığı yazıları ise zaman denizine atılan su mektupları olarak tanımlıyor. Bizans’ı Anlamak / Radi Dikici / Remzi Kitabevi / 216 s. Her bölümün kendine has hikâyesi olan on bölümlük Bizans’ı Anlamak’ta, Bizans, gündelik hayattan, bireysel ilişkilere, yaşam biçiminden toplumsal yapıya kadar anlatılıyor. Radi Dikici, Bizans’a dair yapılan en güncel araştırmalardan yararlanırken çeşitli iyileştirme ve düzenlemelerde bulunmuş. Dikici, araştırmasında, tarihi kişi, olay ve belgeleri yansıtan farklı görsel malzemelerle desteklediği bir “Bizans rehberi” sunuyor okura. Rübabı Şikeste / Tevfik Fikret / Kapı Yayınları / 334 s. Muallim Naci ile Recaizâde Mahmut Ekrem şiirleri arasında gel git yaşarken Fransız şiiriyle tanışıp kendi şiir anlayışını geliştiren Tevfik Fikret, içeriğe verdiği önemi biçime de verdi ve şiirini âdeta işledi. Dönemine göre sade bir dille kaleme aldığı ve “Kırık Saz” anlamına gelen Rübabı Şikeste’de aşk, tabiat, kötümserlik, hayal, merhamet, şefkat şiirlerine ek olarak oğlu Haluk için yazdığı dizelere de yer veren Tevfik Fikret, bunlarda dini ve millî konu ve toplumsal sorunlara değiniyor. İnsanoğlu İnsanlar / Ahmet Say / Evrensel Basım Yayın / 240 s. Almanya’da basınyayın öğrenimi görürken Müzikolog Kurt Köhler’in özendirmesiyle müzik bilimine yönelen eleştirmen ve yayıncı Ahmet Say, yurda dönünce öğretmenliğin yanı sıra Halk edebiyatı derlemeleri yaptı, roman ve öyküleriyle ödüller aldı. Say, bu kez hayatına giren insanoğlu insanlardan bahsediyor okura. Bir biyografi örneği olan kitapta Say, kişisel tarihinde kilometre taşı olmuş aydınların bilinmeyen yönlerini, anıların ışığında sanat tarihine not düşüyor. Mülteci LGBTİ’ler / Yayına Hazırlayan: Müzeyyen Araç, Ercan Aydın / Hêvi LGBTİ Derneği / 270 s. Ortadoğu, Doğu Avrupa ve Afrika’da homofobi ve transfobiye maruz kalan ve “Arap Baharı” kandırmacasıyla savaş ortamında hedefteki gruplardan biri olan LGBTİ’ler, halen IŞİD, Boko Haram gibi terör örgütlerinin saldırılarından canlarını kurtarmak için yaşam alanlarını terk ediyor. Hêvi LGBTİ Derneği, >>hak ihlallerini teşhir etmek ve çözüm önerileri sunmak amacıyla 20 14 Temmuz 2016 KItap
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle