25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Ş iir Atlası Ş Anımsayan Erkek Gibi Böyle dedi: Yeryüzündeki ölümler tökezletir ve tüketir.   Böyle dedi: Sessiz bir gemi gibi, Yeryüzüne düşer ruhum Sözlerim çayırlarda Çığlığım ağaçlarda Tereddüttüm gölgelerde.   Ona ne söyledim: Karanlık bile içimde yayıldı; Ama ben buraya ulaşabildim Senden uzakta göreceksin bu Konukluğumu. Ama ben Umutlarıma ağır ağır yürüyor olacağım.   Bu son mekânda ne söylemişti: Yolu kesilen bir cenaze Rüyalarıma girdi ve Hayatımı tökezletti Bugünü yaşatarak.   Gassan ZAKTAN/ Şiirler Çeviren: Metin FINDIKÇI CEVAT ÇAPAN ‘Sessiz bir gemi gibi/Yeryüzüne düşer ruhum’ u anda İsrail toprakları içinde bulunan Beyt Gala köyünde 1954 yılında dünyaya geldi. Henüz çocukken ailesiyle birlikte Ürdün’e göç etti. Öğrenimini Ürdün’de tamamladı. Filistin’deki savaşın getirdiği zor hayat koşulları yüzünden; uzun yıllar Tunus ve Güney Kıbrıs’ta gazetecilik yaptıktan sonra, ülkesine geri döndü. Bugün Ramallah’ta çalışıp ikamet etmektedir. Zaktan çağdaş Filistin şairleri arasında şimdiden yerini aldı. Aynı zamanda babasının adı klasik şairler arasında anılmaktadır. Ölüm bir kaza gibi anlatılır Telaş içinde nedenleri sıralanır.   Sonra: Böyle şaşırmış gibi Andıklarım içinde kaybolurum. Çarpan güvercin kanatlarını dinlerim. Gidin ve Akşam Geri Dönün Bu toprağın geçmişi, ayaklanması ve giysileri, Bu nesnelerin geçmişinin ellerinde duruyor. Marşlar yükseliyor… yükseliyor havada kaybolana kadar. …Yankısı kalıyor, büyük parmakları vadiye konar. Son suskunluktan kurbanlıklar geri döner Ne bir ses koruyor onları ne bir esinti ne bir kanat. Otuz asker sırları olur beyaz camın cevherinde. Pirinç trampet boyunlarına ve dağınık üniformalarına Çekidüzen verir Silahlarla ölümüne dalarak saldırırlar. Gidin ve geri dönün Sakın oralarda ölmeyin Düşmanınızdan başkasını öldürmeyin Bir güzel gidin ve akşama geri dönün. Dimeşk1985 Bu Hayat Gencin Ölümü Savunmamdır Bütün saatler saat onu vurdu Onu görmek için sabırsızlanıyorum… Kurbanlık savaşında, o öylece oturuyordu ve Yay gibi açılan her iki kolunda güvercinler konurdu Sonra göğsünü gagalarlardı “Onun boyu benden daha uzun, ama ömrü daha kısa” … On yıl sonra yay gibi açtığı kollarıyla kefene sarılır, Sonunda o kolları kanadı Güvercinler kollarında öylece kaldı. Dimeşk1986 Nasıl öldüklerini görmek için gittiler Bu savaşın barındırdığı vahşeti görmek için gittiler Onları orada görmek için gittiler Savaşılan sakin tepeye gittiler. … Dört nergis zamanı gibi Ölüm gibi Yıldız gibi, dul kadınların elinde, Üç beş kişi miydiler? Giysileri onları gizliyordu ve basma Çiçekler giysilerinin üstünde bakımsız. … O kadınlar ömrümüz gibi yorgun Nehir gibi Kanlarındaki fırtına hançer gibi Üç beş kişi miydiler? Yüzümüzde parlayan Memleketi terk ettik Çok oldu kefenlerini örttüğümüz. … Nasıl öldüklerini görmek için gittiler Bu savaşın barındırdığı vahşeti görmek için gittiler Ölümlerini görmek için gittiler Ey kuzey… ey kuzeyin tepeleri Ey güneyin esintisi Adlarıyla nidalar söylensin diye gittiler: Ey gençler kaldırın Ey gençler kaldırın Kaldırın… kaldırın… kaldırın ey gençler. Dimeşk1985 C U M H U R İ Y E T K İ T A P S A Y I 1273 10 T E M M U Z 2014 n S A Y F A 19
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle