Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
VİTRİNDEKİLER ¥ Doğu, Batı ve Kadın/ Özlem Ezer/ Kitap Yayınevi/ 162 s. Mahzen/ Tolga Aydoğan/ Minval Yayınları/ 214 s. Şimdiye değin yaşadığım korkular, endişeler, belirsizlikler, Esra’nın günlükleri, Alper Bey’in evinden gelen tuhaf sesler, odasındaki baykuş, gizemli tablolar, engizisyon işkence kitapları, Alper Bey’in kedisi, çöpün içindeki kanlı çivili sunta, Alper Bey’in frakı, ortaçağ yemekleri, Esra’nın iç çamaşırları, Nigâr Hanım’ın melon şapkası. Bir film şeridi gibi gözümün önünde akıyorlar. Elimdeki anahtar ise tüm bunları bir anda çözecek, kapının kilidini açacak. Tolga Aydoğan, Mahzen’le gerilim edebiyatı meraklılarına sesleniyor. Mimarlık: Zor Sanat/ Doğan Tekeli/ Yapı Kredi Yayınları/ 484 s. Altmış yıla varan meslek yaşamında birçok başarılı projeye ve uygulamaya imza atan Doğan Tekeli bu kez anılarıyla karşımızda. Türkiye’nin mimarlık ortamının son altmış yıldaki değişen ve değişmeyen yönlerine acı tatlı olaylarla örülü tanıklıklar olarak da okunabilecek anılar, okuru kimi zaman gülümsetecek, kimi zaman da düşündürecek ayrıntılarla dolu. Kamu yöneticileri ile özel sektördeki işverenlerin mimarla ve mimarlıkla ilişkilerini sergileyen ibret verici örnekler, ülkeye yön verenlerin sanata ve sanatçıya bakışını da çarpıcı biçimde yansıtıyor. Michel Foucault/ Didier Eribon/ Çeviren: Şule Çiltaş/ Ayrıntı Yayınları/ 408 s. Bir gazeteci olarak, Foucault’yu ölümünden çok önce tanıyan Eriborn, Foucault’yla yapılan sayısız görüşmeyi annesi, öğretmenleri, sınıf arkadaşları, Simone Signoret ve Yves Montand gibi eylem arkadaşları dahil olmak üzere, onun en yakınlarının anlatımlarıyla harmanlayarak zevkle okunan bir kitap kaleme almış. Michel Foucault, dünyanın tanıdığı bu sıra dışı filozof, eylemci, hayat insanı kimdi? 1950’lerin sonunda De Gaulle’cü diplomatlarla dostluk kuran genç kültür ataşesi, 1960’ların ortasında yapısalcılığın öncülerinden biri olarak Fransız düşüncesinin yeni yıldızı, Mayıs 1968’de öğrenci ayaklanmaları Fransa’yı ve De Gaulle’cülüğü sarsarken sıkı bir solcu ve Maocu olan Foucault tüm bu süreçte aynı zamanda, akademi dünyasının en üst basamaklarına tırmanıyordu. Bu kitap, olağanüstü bir entelektüelin yaşam yolculuğunun izini sürmekle kalmıyor, İkinci Dünya Savaşı’ndan günümüze, Fransa’nın kültürel, politik ve entelektüel hayatını da özetliyor. Derdini Anlatamayanlar İçin Ansiklopedi: Paradoks Diyalektika/ Haydar Ergülen/ Kırmızı Kedi Yayınları/ 260 s. Elinizdeki, A’dan Z’ye yirmi dokuz maddelik bir ansiklopedi. A’dan Z’ye sizin tarafınızdan yazılmayı bekleyen yüzlerce kavram önerisi. Okuyanların da yazarı olacağı bir kitap. Aşktan cinselliğe, ruhtan gövdeye, çocukluktan büyüklüğe, oyundan hakikate, depresyondan paranoya Batı’daki Türk kadını imgesine tepkisel olarak gelişen bazı anlatımlarda Türk/Osmanlı kadınlarının başka kadınları ‘ötekileştirmesi’ni göz ardı etmemek kendimizle yüzleşmemiz açısından önemli ve güncel bir durum. Kitapta bunun tarihsel ve kültürel arka planları tartışılırken 19131930 yılları arasında dile getirilmiş, ancak etkileri bugün de artarak süren bir takım örtük ırkçı söylemler, modern kadınlık ve kimlik kurgulamaları ile kadın haklarına dair bazı argümanlar da inceleniyor. Türk Sinemasının Ekonomik Yapısı (18962005)/ Ertan Tunç/ Doruk Yayımcılık/ 270 s. Yakın zamana dek Hollywood filmlerinin yönlendirdiği Türk sinemasında son on yıldır tersine bir eğilim var. Artık sezon içerisinde salonları doldurup taşıran eserler hep Türk filmleri. Bu çıkış, televizyon dizileri de dahil edildiğinde azımsanmayacak bir ekonomik büyüklüğe erişti. Ertan Tunç, bu çalışmasıyla bir taraftan yapısal ve sayısal anlamda Türk sinemasının gelişim evrelerini belirlerken, diğer taraftan Türk sinemasının üretim araçları ile olan ilişkileri hakkında fikir veriyor. Böylece tüm bu çözümlemeler ışığında Türk sinemasının çok özel bir profilini ortaya çıkarıyor. Hepinize Etkin Okumalar Dilerim/ Oğuz Demiralp/ Yapı Kredi Yayınları/ 294 s. Eleştirel denemeleriyle günümüz edebiyatına derin bakışlar getiren, inceleyip yorumladığı yazarlarla kendi kanununu oluşturan Oğuz Demiralp, bu kez birbirinden bağımsız yazılarını ve metin değeri taşıyan soruşturma yanıtlarını bir araya getirdi. Edebiyata geniş bir kültürel ufukla ve keskin bir uygarlık bilinciyle yaklaşan, kendi dilini ve estetik dünyasını oluşturmuş üslupçu bir kalemin verimleri var bu kitapta. Demiralp, hepimize etkin okumalar dilediği kitabına bir uyarı ile başlıyor. Şair Dediğin/ Ali Çolak/ Kapı Yayınları/ 254 s. “Şair Dediğin, bugüne kadarki denemelerimden farklılık taşıyor. Yazarın kendini biraz gizlediği, metinlere pek dahil etmediği bir kitap bu. Denemelerde yazar değil, olaylar, yaşantılar konuşuyor, ille de bir sonuca varmıyor denemenin gidişatı, bir hükme bağlanmıyor. Bu da şüphesiz, deneme türünün sayısız yollarından bir yoldur. Yazar, aynasını olaylara, insanların sözlerine, eylemlerine, düşüncelerine tutarak kendini unutturur. Hayatından bütün bütün endişe etmemeniz için de kimi zaman bir yerlerden başını çıkarıp gülümser yahut yoldan çıkmakta olan denemeyi tutup usulca yoluna koyuverir, iyidir böylesi de, yazarla fazla yüz göz olmadan keyfinize bakarsınız.” Ali Çolak, kendine özgü deneme üslubuyla, bu defa “kendinden” saydığı şairler üzerine konuşuyor. CUMHURİYET KİTAP SAYI 1194 ya, vefadan vedaya, unutmaktan hatırlamaya, tutunamamaktan kaybetmeye, kadınlardan erkeklere, eskiden yeniye... Derdini anlatamayanlar için eğlenceli, kederli, hüzünlü, komik, ironik, çelişik, renkli, düşündürücü, sevindirici, üzücü, yalın, karmaşık, öğretici, kışkırtıcı bir yaşam kitabı. Irkçılık/ Sinan Özbek/ Notos Kitap/ 166 s. Tarihin neredeyse her döneminde “biz” ve “onlar” ayrımına rastlamak mümkündür. Ancak ırkçılık bütün ayrımcılıklardan farklı bir düzey ve arka planla çıkar karşımıza. O halde ırkçılığın ayırt edici özelliği nedir? Tarihin bir döneminde neden böyle bir kavrama ihtiyaç duyulmuştur? Irkçılık her toplumda kendini aynı şekilde mi dışavurur, yoksa sadece Batı’ya özgü bir ideoloji midir? Bugün ırkçılığı farklı kılanın, arkasında yatan kapitalist üretim tarzı olduğu çok daha iyi anlaşılıyor. Bu, aynı zamanda ırkçılığın uydurulmuş bir ideoloji olmadığının da en önemli göstergesi. Sinan Özbek, tarihsel bir perspektiften yaklaştığı ırkçılık sorununun köklerini ortaya koymanın yanı sıra onun milliyetçilik, şovenizm, cinsiyetçilik gibi ideolojilerden farkına da işaret ediyor. Latin Amerika Tarihi/ John Charles Chasteen/ Çeviren: Ekin Duru/ Say Yayınları/ 392 s. On beşinci yüzyılın sonunda Amerika kıtasına ayak basan İberyalılar, daha aradan bir yüzyıl geçmeden yerli nüfusun büyük kısmını acımasızca katlettiler. Çalıştırarak, hastalık bulaştırarak ve dövüşerek öldürdükleri insanların yerini Afrika’dan getirdikleri kölelerle doldurmaya çalıştılar. Madenlerde ve tarlalarda kendileri için çalışan, evlerinde ve yataklarında kendilerine hizmet eden yerli Amerikalılara ve köle Afrikalılara kendi kültürlerini zorla kabul ettirdiler. Üç yüz yıl boyunca sürüp giden bu durum, yeni politik güçlerin ortaya çıkmasıyla değişmeye başladı: Liberalizm, milliyetçilik ve sosyalizm. Yirmi birinci yüzyılda artık yerli Amerikalılar ya da Afrikalılar Avrupalıları sırtlarında taşımak zorunda bırakılmıyor. Ama zenginler yine beyaz, yoksullar yine koyu tenli. John Charles Chasteen kitabında tüm bu süreçleri anlatıyor. Kanlı Kumpas/ Necdet Pekmezci/ Tanyeri Kitap/ 268 s. Kenan Evren’den Fethullah Gülen’e, Süleyman Demirel’den Bülent Ecevit’e, Alparslan Türkeş’ten Abdullah Öcalan’a kadar herkes Kanlı Kumpas tiyatrosundaki rolünü oynadı. Kan, gözyaşı, acı ve hüznün yolu hep darbelere çıktı. Derin devletin kurulması için imza koyan başbakan kim? Darbelere zemin hazırlayan gladyo yapılanmalarında CIA’nın rolü nedir? Amerikalı çavuşun parkasını tutan general kimdi? Humeyni’nin arkasında namaz kılmak hangi başbakana kısmet oldu? Bülent Ecevit, hangi bursla ABD’ye gitti? Anadolu’da AleviSünni çatışmasını körükleyen CIA ajanı kimdi? Türk askerinin başına çuval geçirilmesini, “pratik bir uygulama” sözleri ile kim savundu? Necdet Pekmezci, Kanlı Kumpas’ta bu soru ve konulara yoğunlaşıyor. ? 3 OCAK 2013 ? SAYFA 25 ¥