Katalog

olduğunu sorar, "gcçtiğtn ırmaklara ey yolcu" der. Yolcu "dünyayı değiştirmek adına yürüyüşte"dir ve ona iç serinletici bir dize sunar: "oğlun on sekiz yaşında / omuzbaşında". Şairdir, Burda ve Iler Yerde şiirindc "büyük yaşamlarını" izlcr "tanımadığı şairlerin". "Vüzleri yüzüne benzc'mektedir; "aynı ırmaklan geçmiş'ierdir; "şiirin damarına hançer olmuş "lardır. Esmer Çocuk şiirinde, "yaşı yirmiyken sevmcyi öğren"en, "alkışlarla bir güzelliğe tutıırTan, "öliim duyurusu bir tiyatro afişiylc yan yana düşen", "ardından yakılan ağıtlar"ın esınerliğini biiyüttüğü bir çocuktıır şiirin "esas oğlan"ı. Tarih ve Insan sjiirine "Bolivya'da vıırıı lan ornesto'nun fotoğrafi" konıık olur. tkinci konuk "makincsine tilnı takan / gencecik bir gazetecidir": Metin Göktcpc, "Bir işkencecinin fotoğralını çeknıe yehazırlan"ırken vıırıılan. Yürek ayaklanır "isyan olur yaşamanın adı... / tohum oluruz topraöın göğsünde dört mcvsim / gökyüzü tanıktır" dcr. Yaşarkcn şiirindc Aziz Nesin vardır; "simurg söylenccsinin / son yolcıısıı / aziz ncsin / anlattı / ilk tokat yiyişini / sansar yan hanı'nda..." Arzu Şiir ()kuyor'da bir güzellemeyle bulusturur bizi. "Başkentin alnına düşmiiş bir çocuk"tur Arzu, "dokundukça sazının tellerinc / sesi türkü" olan bir çocııktur vc "scvincimizi ayaklandırır. ü şiir okuyuııca "suyun önü açılır / elmalar çiçeğe durur...", "kalbi ayaklanır şiirin." Çünkü "şair, scsi göçmen olan kırlangıç / ayağı toprağında bir scrçedir." Kansıı şiriinde, Ceyhun Atuf sclamla nır; "yurdumdan en güzel scslcri dcrleycn şair"diro, "kuvayi milliyegelinlerinin yanık havalarını dinlemiştir", "Cülü yakasından eksik olmayan bilgc"dir o, "scvgi clmasıdır cumhuriyet ağacının dalında." Kitabın son şiiri olan 'Oturup Düşündüm Bir Akşam' bir destana Denziyor. llaydarpaşa'dan Kız Kulcsi'nc, lzmit Körfczi'nden aynalı çarşı Çanakkale'ye gidilen bir harita yolculuğuna çıkanr bizi: "Şiirime bir dizc akıvcrdi / bir fotoğraf düştü boöazın üzerine / anzak askcrine su verirkcn nigalı bir nclcr". Bakışları "haritaya akar" ve süreryolculuk. "Antalya'da dört mcvsim portakal" vardır vc "yascminler" ve 'hazırol kalbim' diyen, "yüzü and dağlarında gezinirkcn / bir parkın ortasında şiir okuyan bir şair": Metin Demirtaş. îzmir, "biraz Hasan Tahsin / Anadolu'ya sclamını kesmeyen AJeko..."dur. Ankara "bozkırın ortasında bir büyük düello"dıır, "baba Ceyhun'un sofrasında güneşsalkımı." "Rüştü Onur'un bitmeyen memnuniyeti / kömürün damarında bir büyük grizu"dur Zonguldak. Sinop, "dcli dalgaların yaladığı / bir hapishanedir tarihi Korkunç kılan / Sabanattin Ali'dir türküsü eksümeycn / biraz Mustaia Suphi, Biraz Sertel'dir / îştirakçi Ililmi ya da Korcan Kcrim'dir." Trabzon doğduğu kenttir Ahmet Ozer'in ve "Bcdros Reis'in dizclcrindc soluk almıştır şairliği". Kars, "hiç gitınediği bir rüya kentidir / Cemal Süreya'nın hiç görmedcn şiirler yazdığı". Erzurum, Muş, Yozgat, Konya, Bursa'dan sonra sıra Sıvas'a gelir: "Sıvaslı olmak alcvdcn gömlcktir artık /temmıızların şafağındayanmanın bcdeli / nc kaldı geriye diyc bir düşündüm / Behçet'in sesidir/Bezirci'nin diinyayı tartan yürcği / yargıç tarihtir artık / kürsüdcn hiç innıcyeıı." Ahmet Ozer şiirıni, "kaklırdım basjinıı haritatlan / bir avuc mavilikte alnımda şavkıyan" dizelcriylebitırirken insanlıgın tarihini giıncvllt^tirmcııin verdiği scıin liklc koyar noktasını. Bızc dc gonlune, beyninc saglık Ahmet Ozcr dcnıck dıiyjr. • C U M H U R İ Y F T KİTAP SAYI 4 6 9 Siirden diizvazıva İBRAHİM DİZMAN debiyat okuru Ahmet üzer'i lirik şiirimizin verimli ve ıısta bir şairi olarak bilir vc okur. Altı şiir kita bı vc ödülleriyle bu tanımlâmayı pekiştiren Ahmet Ozer'in çok tanınmayan bir yönü, düzyazıdaki us,talığı ve verimliliğidir. ünun çeşitli türlerdeki altı düzyazı kitabı şairliğinin yanında hep gölgede kalmıstır. Oysa, bu alandaki yapıtları incelendiğinde görülecektir ki, Ozer, yaşamından dokuduğu gözlemleri, yüreöinden taşırdıöı duyarlıkları değisik alanlarda anlatabilmenin de yolunu oulmuştur. Ahmet Ozer'in düzyazı alanında yayımladığı ilk yapıtı bir öyküler toplamıdır. 1995 yılında Prospero Yayınlan'nca okura sunulan ve çocuk öykülerinden oluşan "Çocuklar Varken', sekiz öykünün toplamıdır. Daha çok ortaokul düzeyindeki çocuklara seslenen öyküler, okuruna kitapların, sevginin ve yaşanılan kentin yaşamdaki anlamını anımsatıyor. Ahmet Özcr, bu kitabında yer alan öyküleriyle TRT İstanabul Radyosu vc Kökten Kıtabevi öykü ödüllerini kazanmıştı. E BJrdestan Ahmet Özer, duyarlığını yaşamın tün alanlarına yayan bir sanatçı. Sanatçı, yönetmenliğini yaptığı KIYI dergisinin yıllar içinde oluşturduöu "kültür sanat adamlanna değerbilirlik" anlayışını sürdüren bir edcbiyatçı. KlYl'nın 150 sayılık toplamında bu anlayışın izlcrini görmek olanaklı. Bu çalışmaların çoğu Ozer'in imzasını taşır. Ozer, bir anlamda, yaşamını, tanınan tanınmayan nice değerle birebir ya da kendi içinde söyleşerek, onların yaşamından güzellikler damıtarak geçirmiştir. Bir bakıma, onlarla yaşamıştır. Bu çalı^maları 1995 yılında Prospero Yayınlan'nca "Onlarla Yaşadım" adıyla kitaplaştırıldı. Bedri Rahmi'nin tlhan Dcmiraslan'a, Hasan Hüscyin'den Bayburtlu Zihni'ye değin uzanan bir çizgide, kültürüınüzün, sanatımızın ipekböccklerinin kozasına sı/arakulıış turmuş yapıtını. Edebiyat dünyasında nek tanınmayan, ama Karadeniz kültürünün yupı tasları olan nice egitimci, şaır, yazar da bu yaıınL c^ıııııııı, »an, ya/.itı ua ııuyai i d blki d i pıtın içinde bclki dc ycnidcn soluk alıp vermcve başlamışlar. "Onlarla Yaşadım" kıılturs.ıruıl ilgili aıaştııınalar için v Ahmet özer. bir kaynak nitcliğindc. KıyıDergtel Deneme türünde kaleme aldığı bu yazılannı bu yıl kitaplaştırdı Ahmet Ozer: "Sarkaç". Güldikeni Yayınlan'nca yayımlanan kitabın adının niçin Sarkaç olduğunu, bakınyapıtın önsözündc hangi gerekçeyle açıklıyor: "Bu yazıları, iki kent arasında salınarak yazdım. Bu yazıları, kendimi bir sarkaç gibi duyumsayarak; kimi zaman bozkırın koynunda; gökyüzünü, yıldızları, scl gibi akıp giden kalabalıkları izleyerek; kimi zaman bir kıyı kcntinde ucsuz bucaksız bir denizin büdalgalarına, gökyüzünü dolduran yağmur, yüklü bulutlara, bir türkünün ezgilerine karışıp giderek, uç uca getirdim." Bu alıntıda da belirttiöi gibi Ozer, kimi zaman Ankara'dan söz cdiyor, kimi zaman Trabzon'a uzanıyor. Bazen dc Giresun'dan Ordu'dan bir penccre açıyor gazete okuruna. Yıllar sonra, bu toplamı eline alan bir Trabzonlu, anlayacaktır ki, kenti için, kentinin kültiirü ve sanatı için bir bcyin durmadan, durmadan düşünmüştür. Düşünmekle kalmamış, yaşamış ve yaşatmıştır. "Sarkaç' bir edebiyat adamının uçup gidcn düşünceleri, bir an parıldayan güzcllikleri yaka layıp rotatiflere dökmesinin adıdır. Ahmet Ozer'in, altı şiir kitabı, bir öykü kitabı ve degişik tür ve alan lardaki düzyazı beş kitabı, roplam olarak bir aydının, sırça sarayında oturup ahkâm kesmemişliğinin, ya şamın içinde rüzgârlara karşı du ruşunun, edcbiyatçı kimliğini onurla taşıyıp çevresine yaymasının belgelcridir. Anadolu'da bir sanat adamının bir yalnız şövalye gibi yiten dcğcrlcrc, yozluklara karsji kılıç çcktiğinin bclgcsidir. ()lmaM Deneme türunde kaleme aldığı vazıiarını bu yıl kltaplaştırdı gcrekendır, örnektır. • SAYFA 7 Ahmet Özcr'in aynı bağlamdaki bir diğer kitabının adı ise " Yıldızlar (îeceyle Gelir". Karşı Yayınlan'nca okura sunulan bu kitap, "Onlarla YaşadırrTın ikinci cildi de sayılabilir. îlk kitapta kişiler vardır; bu kitapta isc kişilerden dergilere, olaylardan gözlemlere doğru açılınır. Dencmc tadında kalcme alınan bu yazılarda, Trabzon daha bir ön plana çıkar. Kitabın arka kapak yazısında da bu vurgulanır: "Ahmet Ozer, bir aydın olarak bütünleştiği kentinin dcğerlerini, bu kentin sanat ve kültüre yansıyan çok yönlü birikimlerini, yayımladıklan kentin insanının mutlululc vc scvincini geliştiren dergileri; şair ve yazar olarak yaşamtna sinmiş olgulan dile getiriyor. Ozer, yerelden evrenselc uzanan kültür yoğunluğunun bir izdüşümü olan yazılarında, şair kimliğini, egitimci tavrını ve bir yazar olarak taşıdığı sorumluluğun boyutunu sergiliyor." Ahmet Ozer'in düzyazı alanındaki dördüncü kitabı ise " Atfastan Bir Yeryüzü" adını taşıyor. llkyaz Kitaplığı'nca yayımlanan bu kitap, Özer'in yılmr içinde yaptığı gezilerden edindiği izlenimlerle oluşturduğu yazıların bir toplamı. Gircsun'dan Ordu'ya, Zonguldak'tan Çanakkale'ye, Kapadokya'dan Kıbns'a, Âcaristan'dan Isviçre'ye değin çeşitli ve ilginç cografyalarda yalnızca bedeni ile değil, yüreği ve belleğiylc de dolaşan sanatçı, buralarda gördüğü tarihsel mekânları, tanıştığı kişileri ve tanık olduğu, içinde bulunduğu etkinlikleri kaleme alı yor. Yapıttaki yazılar, sıradan bir gczi yazısının çok dışında, o yörenin kültürelsanatsal boyutuyla harmanlanıyor. Giresun'da katıldığı bir imza günündc göz lemledikleri, Ordu'da katıldığı biretkinlikte escn rüzgârların yürc^ine doldurdukları, Kapadokya'da sonsuz bir tarihin çınladığı mckânlarda duyumsadıkla rı, Acaristan'da, Isviçrc'de ilginç buldııgu mekân, olay ve kişileri yalın vc insanı atmosferine çckip alan bir biçemlc dile getiriyor. Okurunu elindcn tutup oralara götürüyor; imza gününc katıyor, bir etkinliğin gerçekleştiği salona sokuyor, tarihsel mckânlarda, ona kılavuzluk cdc rek gezdiriyor. Yeryüzünü, önümüze bir harita, bir atlas olarak açıyor. Ahmet Ozer'in beşinci düzyazı kitabı "Sordum Söylediler" adını taşıyor. Anadolu Sanat Yayınları tarahndan 1996 yı lında yayımlanan kitap, Ahmet Ozer'in, çogu Kıyı dcrgisi için olmak üzere yap tığı 23 söyleşiyi içeriyor. Kimler yok ki, söyleşilenler içinde; Gülten Akın, Ömer Kayaoğlu, Ciündoğdu Sanımer, Mehmet Başaran, Naim Tirali, Sabiha Gökçen, Nazif Evrcn... Kiıni yaşamını kültüre sanata adamış, kimi c^itim tarihimizin unutulmazları arasına katılmış, kimi tarihsel bir kimliği sırtlanmış. Araştırmacılar için bir kaynak nitelig'inde, "Sor dum Söylediler"... Ahmet Ozer, şairliği, yazarlıöı, dergi yönetmcnliĞi, egitimcıliöi yarunda bir ga zete yazarıdır da. tki yıldır Ankara'da yaşıyor olmasına karşın, Trabzon'la bağını Koparmamıştır. Bu kentte yayımlanan "Ekspres" gazetcsindc haftada bir köşc yazısı yazar. Bir kültür sanat adamının kentine, yaşama bakışını dile getirir; bir bakıma, kentinin tanıklıgını yapar, gelecek kuşaklar adına. Çokca elcştirir, önerilerde bulunur, unutulmuş değerleri kentlisine tanıtır. Bir kentin tamkhğı