Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Iki kitabıvla Sulhi Dölek BURHAN GUNEL azın dünyamız Sulhi Dölek'in yazın alanına çıkışına, "1974 Milli yet Yayınları Roman Yarışması Üçüncülük()dülü"nükazanan Korugan adındaki romanıyla tanık olmııştu. (1) Yazar, daha bu ilk romanında son dere ce zekice. kotanlmış bır yazarlık ustalığının yanı sıra dünyaya vc insanlara hoşgörülü vc sevgiyle donanmış bir bakışın yazınsal örneğini de vermişti. Andıgım yazarlık tavnyla birlikte öne çıkan zeki ce kavrayış, gözlem vc saptayış yoluyla urctücn "edcbi' ınctinlcr, sürcç içinde Sulhi Dölek'm insani yaklaşımlarından sovurlanmamiij yazar kimliğini geliştire rek okura aktarmıştır. Sulhi Dölck, yazarlığında belirginleşen sözkonusu scçikleştirici özellikleriyle görsel medyaya kazandırdığı nitelikli scnaryolarla da içinde dötıendiğimiz yozlaşma/bozulma oluşumlarının dışında kalmayı basarmış, gidcrek kcııdine özgü pırıltıları olan bir "kurtarılmış bölge" oluşturmuştur. Butnı gerçcklestirirken tümüyle zekâya vc "humor"a dayalı, dozu iyi ayarlanmış, düzcyli olrnayı gözeten vc basitliklcrdcn, kolaycı yaklaşımlardan uzakta durabilmişbir "mizan" anlayışınıdageliştirmiştir. Bu özellikleri Dölek'in tüm ürünlerinde saptamak olasıdır. Y munun nasırlaşmış vicdanını dcvindirmcnin, insanca bakışlan, insanca davranışları tahrik ctmcnin yollarını açar okurun önüne. Vidalar'ın oluşturduğu aygıtlarla bcnzeştirdigi toplumsal yapının ve vida ile özdeşleştirdigi bireyin çağrıştırıldığı ilk öyküde insanın tckdüzelcşmiş bir yaşam içinde sıkıştırıldıgj ve kimliğini yitirmekte olduğu sezdirilir: "Bütün aygıtların kendilerini bırakıvereceği çöküş ajıının çok yakın olduğunu seziyordum. (...) korkuyordum. Her gün bir öncekinden daha çok korkarak, o kesin ve son çöküşü bekliyordum. Sonunda çöken bcn ol dum. Vidaların hepsi benim benliğimden sökülmüştüsanki." (s. 11;12) Bu öykü, "çivisi (vidası) çıkmış" dünyadaki durumumıızu anlatıyor bcncc vc kitabın yayımlanışından on bcş yıl sonra 1988/1999 yılları koşullarında "kiireselleşme" ile hızlanan yıkımları, çöküntüyü yaşadık, vaşamaktayiz, daha tla yaşa yacağız topfum olarak. Şahane Tatil övküsünde ise, sosyal adaletin bulunmaJı ğı birtoplumda "talih"in deadaletsizlikten kaynaklandığı anlatılır. Masa adında ki öyküde eşya/insan özdeşleşmesinin modern yaşam içindeki düşündürücü görüntüsünden başka, csyanın insandan daha önemli vc işlcvscl kılındığı bir sürecin bir kesitı verilir. Hisan manzaraları Yazardan Satılık ve Yaznuvorum Iste başlıklı öykülerde de, düşünen, düşleyen, yaratıcılık egilimlcrini hayata geçirebilmek için özveriyle çabalarda bulunan bireylcrin yozlaşan toplum içinde yaşadıklan düşkırıklıkları ve umarsız kır gınlıkları anlatılır. Deprem Yardımı'nda Kurumsallaşmış hırsızhkları; Onbirincı Pedro'da yıkıma uöramış adalet anlayışı ile o yıkımın altınua can çekişen yoksul insanın dramını; Yarı Saydam'da bir ba kıma koruganlarının içinde yaşayan vc dünyayla ilişkisi kesilmiş, pasianmaya VÜz tutmuş insanların yalnızlıklarını; tyilik Perisi'ndc insan ocncilliginin vurgulanışını, acımasızlığın ve açgözlülüğün yaygınlaştıgını; Elimizdcn Cıclcni Yaptık ve Ah Vah Ekibi adındaki öykülerue, işe yaramayan, göstermclik, yüzcyscl yaklaşımların, işgüzarlıkların ve kendini yatıştırmak, görev savuşturmak için oluşturulan yapay girişimlerin boşunalığını; Bu Kentte Aç Kalınmaz adlı öykücle i§sizligin ve umaısızlıgın insanı nasıl yozlaştırdığını; Tıpkı Anlattıgım Gibi OIdu'da sınıtsal konumları bakımından öteki öykülerin kahramanlarına görc daha ranat ekdnomik/sosyal olanakları olan beş kadının yapay ve yoz dünyasının görüntülerini; Cıörünmcyen Adam I fastalığı'nda işlevini yitirmiş insan'ın kcndini dc yitireceğıni; Kavga adlı öyküde ise crkek yurttaşlarımızın kadın'a bakışlarındaki korıımacı ilkellik ile birbirlerinc bakışlarındaki hoşgörüsüzlüğü... ve bütün bu olguları, görüntüleyen bes leyen "insan manzaraları"nı okuruz... Sulhi Dölek, romanında vc Vidalar'da ycr alan öykülerindehiçbirzaman insanlara tepeden bakmaz; o bir halk adamıdır, halkın içindedir. Oradan bakar vc onlann arasında oluşturur yazınsal ürünlerini. Bunu yaparken asla dalkavukça bir yaklaşımın icinde yer almaz. () bir aydındır ama halkına yaban cılaşmamış, onu anlamaya, kavramaya çalışan gerçek bir aydındır. Yazarlık tav rı da bu ncdenle, sıcak, içten, hoşgörulü, her şeye karşın yaşanıa, dünyaya vc gclcccğe umutla bakan bır anlayışın sözcülügünü benimseyen bir tavırdır. Sulhi Dölek, halkını ıçtenlikle yansıtan halkn bir sanatçıdır. Yazarlıgının gücü, hal kının mizah anlavışınclan ve sevcccnliginden güç almaktadır... • (1) Sulhi Dölck, Korugan, roman, i Bastm, Varlık Yayınlan, 1991 tstanbul (2)SulhiDöL'k.Vidalar, Öyküler, Cem Yayınevi, 1983 Utanbul. CUMHURİYET KİTAP SAYI 465 Korugan'ın küçük Vedat'ınagorc "korugan" şöyle bir olgudur: "Toplanm... Içine çekildiğim taş duvarlı koruganımın mazgallarından dışarı çıkan iki uzantı... Ccrçek mermiler ateşlemeyen, ama öl çüsüz güçlcriyle giıvenliğimi sağlayan toplanm... Büyülü mercekleriyle bana duvarlann ötesini, kapalı kapıların ardını, kafaların içini göstcrcbilcn bir çift dürbün... Bcni görünmez, dokıınulmaz kılabilcn sihirli bır gözlük..." (s. 12) Vc dat'ın bir ytllık yaşamı içindcki kiiçük olayları vc küçük çocugun gözlemlerini içeren Korugan romanı, Vedat'ın zckicc yaramazlıklannın ardından yaşamın bir takını açmazlarını, sıkıcı yanlarını ve düşkırıklıklarını öğrenmesiyle son bulur; romanın sonunda oturdukları ma halleden hüzünlii bir biçimdc ayrılırlar: "Koruganımın mazgallarından izledim geriyc kayan cvlcri. En geride, taş duvarlann dibindeoturdum.göğsümecek tiğım dizlerimi kollarımla sararak.' (s. 144) Roman burada bitcr ama, başka ro manlarvebirbirinitamamlayan.kimizaman birbirinin sınırlarını genişleterek çoğalan öyküler bu bitişle başlar. Sulhi Dölek'in kitaplarında ycr alan birçok "tip" ya da "karakter" ilk kitap olan Korugan'la ipuçlan vcrilcn kahramanlardır. Çocuk Vedat'ın kcndini savunmak için oluştardugu "korugan", Vidalar'daki öykülerin hepsinde vc yazarın öteki ya pıtlarında "anlatıcı"nın gözlem gücü vc ironik bakışıyla oluşturduğu, hiçbir zamaıı saldırganlaşmayan, yani "gcrçck mcrmilcrlc atcsjlenıcycn" tavnnda kcrıdi ni göstermektedır. Sulhi Dölek'in anlattıkları, içindc yaşamakta oldugumu/ ılünyada, bircyc ner türlıi saltlırının yoğunlaijtıgı kojjullarda gc(,nıektcdir. Dölek'in kahramanları olan "kiıçiık adam" onalamasındaki sı radan vatanda^laı, ayakta durabılnıck, fırtınaya kapılmamak vc hulundukları yerde tuLunabilmck İLİII cabalanıaktu vc Kurdukları savunma dııvarlarının ardında kaçıs yollarını da hazır tutmaktadırlar. Dölckin kiiaplarından birinin adı "Teslim ()1 Kücük"tür ama, tersinc bir yaşamı bürdürür göriinseler de onun bireyleri kolay kolay teslim olmazlar. Teslim olmadıkları gibi, onurluca diretımenin yollarını da arayıp dururlar. Yaşam SAYFA 6 Diışkırıklıklarını öğrenmek Sulhi Dölek. halkını içtenllkle yansıtan halkcı bir sanatçıdır. YazartıOının gücü, halkının mlzah aniayısından ve sevecenllfllnden güç almaktadır... anlayiijlan kücük kaçışlarla, çalıyı dolanışlarla biçimlenmiştir. Korugan'ın Vcdat'ı dar gclirli bir aile nin çocuğudur. Dıişgücii gclişmiş, giindelik yaşam icinde vcrili kurallardan noşlanmaz, kenui kurallarını oluşturmanın yollarında yürur hep. l^tc bu yöncliş, Sulhi Dölek'in daha sonraki ürünlerınde yer alan yeti^kinlcrdc dç çcsitli davranı^larla sürdürülmüştür. Özellikle Vidalar'ın anlatıeısı vc öykülcrdeki kahramanlann pck çoğu, "korugan"larına çe kilerek kcndini savunmanın ineeliklcrini göstcrirler. Bu durum Vedat'ı ve onun dünyaya, çcvresine, insanlara bakışını vc kendini korumayaçalısmasını anımsatır. Günümüz dünyasıncfaki karma^ık vc bcncillik üzcrine kurulu yaşam insanı tc dirgin edicidir; "her an her şey olabilir" ve içinde bulunulan durum bozulabilir, kazanılmış olan her şey uçup gidcbilir. tşte bu olası tchlikc insanlara kendilcriııi savunabilecek bir dizge oluştıırma gc reksinmcsini duyurmaktadır. (Ciündclik Kaıabasanlarım). Korugan'ın ilk bölümünde (Akılcı Dünyanın Carkları) Vedat'ın dünyayı ta nımaya başlayışı, kcndini vcçcvrcsindeki insanları algıfayişı anlatılır. Mahallenin dclisı "'lavııklar Imamı" ve öteki kacıklar (mahallcdeki lıemcn herkes bir par ca kaçıktır) daha sonra, 1983'te yayımladığı ve aynı yıl "Sabahattin Ali Oykü ()dülü"nü kazanmış olan Vidalar atlın daki öykü kitabında da karşımıza çıkacaktır. (2) "Kurtarmaz" adlı öyküdc Ko rugan'a göndermeler var gibidir: "Insan çocukken deliliktcn daha kolay ctkilcni yor olmalı. Kuşkusuz o zamanlar delili ği oldukça soyut bir kavram olarak algı• ı lıyordum. Karşımızdaoturan Sırrı Bcy'in zırdcli olduğunu sövlerlerdi. Kendi payıma onun hıçbir deliligini görmemiştim. Her akşam sokagı siipürürdü. Sırf kcndi kapısının önünii degil, bütün sokagı baştan başa siipürürdü. (...) Alt katımızda oturan bir Naciye hanım vardı. Çiçek delisiydi. Çiçek dcliliğinin ilk bakışta kimseye zararı olmadıgı düşünülebilir. Ama ikinci bakışta iş dcgişiyordu. Aklına cstikce balkonundaki saksıları sokağa yağdırırdı Naciye Hanım." (s. 42) Dclilcrin sayısı oldukça fazladır ve Ko rugan'm delilcriylc benzesirler. Yaşamın dcğişik alanlarından kebıitlcrin anlatıldıöı Vidalar'da sık sık karşılaşırız onlarla. Ne ki, Korugan'daki kücük çocuk gözlemlerinden oluşan dclilikler, Vidalar'da yer alan öykülcrdc dclircn o insanların toplumsal koşullar ncdeniyle nasıl de virdikleri/delirtildikleri de açıklanarak, irdelencrek anlatılmaktadır. Sulhi Dölek bıınıı yaparkcn, daha ilk romanında ortaya koyduuu iyimscrliği, bcvccenligi, hoşgciriiyii korur, zekicc anlatımını ise gcliştirmiştir. Yukarıdakialıntıdagöıdü öümiiz "ikinci bakış" dikkati, rüm öykülerde kendini «österir vc içcıiktcn ötc, anlatım o/günlüeüyle birleşerek "ekstra" bir mizaha uönüşür. Bir başka ör nck:"Doğrusunu söylemekgerekiıse, ki çogunlukla gcrckir..." (Vidalar, s. 7) Bu örncklcr çoğaltılabilir, hcmcn hcmen her öyküdekarşılaşılmaktadır. Kısacası, Dölek, insanları delirtmekte olan yaşamın içinden, gülmeceyi, ironiyi sıcak bir insan scvgisi ve hoşgörüyle birleştircrck edcbiyat sıcakh^ına dönüştürür ama güldürürken ya da gülümsetirken bilincimizi, yüreğimizi, daha da önemlisi ka