Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
sürükleyici konulara dayandırmıyor yazar. Günlük hayatın akışı içinden seçilip damıtılmış dııpdııru, sakin bir dünyanın olaycıklarıyla kuruyor öykülcrini. Yine her zamanki gibi, alabildigine yalın, süssüz bir anlatım; fazlalıklardan arındırılmış bir öyküleme, sıradanmış gibi gelen ama ustaca becerilmiş bir kurgu. Tomris Uyar, o bilinen öykü ustalığına yeni Tomris Uyar özellikleri ekliyor... 'lönııls Uyar ARAMIZLftKt $EY T « Ozanlar, Yazarlar, Kitaplar / Adnan Binyazar / Çağdas Yayınlan / 120 s. Bugün yazınımıza özgür yaratma ADNANHİNYAZAR egemcn. Artık belli bir anlayış yok. OZANLAR Gelgclelim belli bir düzey, belli bir YAZARLAR düzcydc yazma, yaratma yetenegi KİTAPLAR var. Biçimscl bağnazlık tarihin kuytularında boğıılıırken, gene de bazı yapıtlar korunmaya yaraşır nitcliklerini korumakta. "Çağdaş Yayınlan"nca yayımlanan, Adnan Binyazar'ın imbi^inden geçmiş, damıtılmış ozanlan, yazarları ve kitapları okura ulaştıran "Ozanlar Yazarlar Kitaplar"okunması gerekli kitaplardan. Gün Ola Harman Ola / Mustafa Ekmekçi / Çağdas Yayınları / 701 s Sevgi için, dürüstlük uğruna; şaşmamak, şaşırmamak korkusuyla kollarını açık tutan bir "adam"... Ezilmek istenen, ama yılmayanların, günbegün bilinçlcnenlerin yanında bir "kalem"... I Ierkesin sııstuğu ya da susturuldu£u donemlerin yazarı bir "yazar"... İnsan yaşamındaki en büyük deneyim olan, "insan olmak" vc "insan gibi yaşamak" özlemiyle savaş veren bir "kavgacı"... 1997 yılının Mayıs ayında yitirdiğimiz, hiçbir zaman yıkıma ugramamış vc yitmeyccck bir gerçek "insan"... Ve bütün bu özetlenen özelliklcriyle anılan, aranan bir ad: Mustafa Fkmckçi. Flinizde duran ve ukunmayı bekleycn bu Mustafa Ekmekçi yapıtı, ülkemizdeki 12 Mart faşizmi olaylanyla pek benzeşen günümüz olaylan arasında ba^lantı kuruyor. Şimdi ilgiyle okuyacak, kütüphancnizin raflarında tozlanmadan, kısa bir zaman sürcci içinde onu yeniden elinize alacaksınız" diyor Ekmekçi'nin kitabı için Üstün Akmen.. tlk Kan / Ahmet Güntan / Yapı Kredı Yayınlan / 88 s. tlk Kan adını taşıyan bu yapıt aslında Ahmet Güntan'ın iki şiir kitabını biraraya getiriyor. llki 1984 yılında Tan Yayınlan'ndan çıkan Ilk Kan, ikincisi isc şairin kendisinin 1989'da bastığı vc posta yoluyla sadece iki yüz kişiye ulaşan isimli kitabı. Bu baskısıyla Köpüklü Bir Kan, Bir Duman gerçekte ilk kez okur karşısına çıkıyor. Ahmet Güntan şiir okurunun gözünde ayrıcalıklı bir yere sahip: Yalnızca yazdıklarıyla değil, şiir cemaatinden ve dergilerden uzak durmasıyla da, okurla kendisi arasında oluşınuş bir sis perdesi var. Açık söylemek gerekirse bu durıım onu daha da özlcnir halc getiriyor. 1995'te yine Yapı Kredi Yayınlan'ndan Romeo vc Romco'yu yayımlayan Güntan bu ikili albümde, gençliğin giizclli^i, esrarlı aşklar, sert somut vurgular vc dcrin inceliklerin şiirini yazıyor. Akademi / 'luna Kiretnitçi / Yapı Kredı Yayınlan / K.48 'luna Kiremitçi'nin ijiirine ilişkin olarak söylenebilecek birkaç şeyden biri, onu özellikle son dönem genç şairlerinden ayıran en önemli yanı, yalın SAYFA 22 söyleyişi ve yer yer yarım bırakdmış ve devrik tutulmuş dizeleridir. Ancak şiirinin yapısının öt.esinde şiirinin tavrı sanki daha da önemlidir. Onun şürdcki tavrı hayata bakışındaki tavnyla sanki özdeş: Buralı bir şair olduğunun bilincinde. Şimdi ve bıırada olanın duygusuyla yazıyor. Bu tavır yer yer şiirinde patlamalara da dönüşüyor. Tuna Kiremitçi o kadar burada ve o kadar hayatın içinde ki, bazılarının şiir dedigine ömür diyor, sanki. Aciz Çağ, Faltaşları / Enis Balur / Yapı Kredı Yayınlan / İH4 v Enis Batur, "zamanı dilediği gibi kullandığı, altı ay süren özel bir dönem içinde" yazdığı bu kitabında, "daha az mesafeli, üznellik do zıınun belirgin biçimde arttığı, kuşatıcılığın ycrini kesitleyiciliğin aldığı" denemeleriyle karşılıyor okıırıı. Bu kıtap, bir başka üçlünün parçası aynı zamanda. Enis Batur'un içbükey alı^tırmalar kitabı "Issız Dönme Dolap" ve "Yüzdoksan Gün" başlıkJj günlük ciltleriylc aynı defterlere, pe^peşe ve içiçe yazılmış "Aciz Çağ, faltaşları". Kadınların Ozgürleşmesi Uzerine / Marc Sautet / Çev. Selcan Serdaroğlu / Tclo<; Yayıncılık / 284 s. Kadınların Ozgürleşmesi Üzeri>uw SArrrr ne'de günümüzde de önemlerini »DI.\LMtlX toif KÜ.ŞMKSİ yitirmemiş olan önemli filozofların görüşleriııi özetleyerek de olsa bize getirmesınin yanında, yapı ve biçinı olarak da yepyeni bir "kitaplaştırma" türü söz konusıı: Geçmişin büyük filozoflarıyla söyleşiler. Geçmişin filozofları, bugün bulunduğumuz "ycr'dcn sorgıılanıyorlar... Kadının ozgürleşmesi sorunu, çok belirleyici olsa da, henüz çözümlenmiş değil. Fransız büyük devrimi bütün insanları "haklar açısından cşit" ilan ederken "cins" eşitliğini de öngörüyordu. Ama buna tepkiler gecikmedi. Schopenhaucr crkeklcrin iktidan kadınlara bırakmaınasuıı istedi; Stuart Mill kadının özgürleşmesini in sanlığın ilerlemesi için bir koşul olarak öne sürdü; Nietzsche'ye gelincc, feministlerin baskısı altında uygarlığın "erkeklik'ten uzaklaştığını haykırdı... Bu kitabın özünü bunlar oluşturuyor. Ama bunun bir de önccsi var: Eskiler (Confucius, Platon, Aristoteles), din adamları (Augustinus, Aquino'lu Thomas) vc Doğu (Ibni Sina) bu konuda neler düşünüyorlar? Bunlann da öğrenilmesi gerekiyor. Ama okurun karşılaşacağı düşiince sürprizlcri bunlarla sınırlı dcgil. Bizi Aşktan Koru / Suzanne Broggcr / Çcv: Armağan llkin / Telos Yayıncılık / 2X7 s. "Bizi Aşktan Koru yürekli bir kitaptır, çünkü yazar uygulamaya koyduğu, gerçekleştirdiği düşüncelcrini ve deneyimlerinin sonuçlarını açıklamak cesaretini göstermcktcdir. Suzanne Brogger aşktan, özel hayattan, erotik fantezilerden ya da cinscl rollcrdcn söz ederken her şeyi kişisel deneyimle riyle örneklendiriyor. Örneğin ırz düşmanlığını cle alan bölümde, Sovyet polisiyle başından geçenleri anlatıyor; "kurumlaştırılmış yamyamlık" olarak tanımladığı monogamiye de Batı'nın aşk kavramına da karşı çıkıyor. 1980'lerde Türkiye'yi sarsan Bizi Aşktan Koru 1998'de yeniden okurla buluşuyor... Kamyonct / Vcr Wahlöö / Çev. Nuran Yavuz / T«?/of Yayıncılık / S54 s Korkunun kol gezdiği, bastırılmış öfkenin için için kaynağı Franco îspanyasf nda, küçük bir balıkçı köyünde genç bir tsveçli kadının kocası öldürülür, ardın dan ırzına geçilen kadın da öldürülür. Bu olay, o giine kadar çevresinde olan biteni izlemeklc yctinmiş, gözlcmcUiği eylemciliğe yeğ tutmuş olan roman kahramanı Willi Mohr'u harekete geçirir; artık, yabancılaşma ile adanmışlık arasındaki çclişkiyi çözmeye götürecek bir yolun ağzında bulur kendini. Kamyonet yayımlandığı yıllarda (1962) o zamana kadar yazdmış en olağanüstü, en heyecanlı romanlardan biri olarak kabul edilmişti. Kamyonet'te psikolojik gerilimlerle toplumsal olaylann, siyasal bunalımlarla cinscl şiddctin arasındaki yakın ilişki ustalıkla işlcnmcktedir. Pcr Wahlöö, bireyler ile diktatör devlet arasındaki ilişkileri gözler önüne sermek için bir polisiye roman çevresini büyük başanyla kullanıyor. Yazar bu romanıyla, clcştirmenler tarafından Kafka, Onvell ve Dürrenmatt ile karşılaştınlmıştı. Ortakyaşar tnsanÜçüncü Binyıla Bakışlar /}nel de Rosnay / Çev. hmet Birkan / Telos Yayınalık / 37i s. Joel de Rosnay, yayımlanması ülkeJoflde mizdc olay yaratan Dünyanın En Güzcl Öyküsü'nün üç yazarından biri. Canlının Serüvcni adlı yapıtıyla, kökenlerimize ilişkin bilgilcrin sentezini yaparak bir kuşağa dam gasını vuran bilim adamı. Jcx"l de Rosnay, Ortakyaşar İnsan da "Geleceğin insanı nasd bir şey olacak?" sorusunu inceliyor: Ne biyonik bir yaratık, ne "üstiıısan", ne de robot... Joel de Rosnay'e göre ortakyaşar insan olacak bu varlık: Doguşuna katkıda bulunduğu gezegen ölçeğinde bir organizmayla sıkı ortakyaşar ilişkileri içinde yaşayacak, ettenkemik ten ve duygulu bir varlık... Adı geçcn makroorganizma ise insanlardan ve yarattıkları makinelerden, uluslardan ve büyük iletişim ağlarından oluşan bütünü temsil ediyor. Joel de Rosnay, geleceğe doğru heyecen verici bir yolculuk boyunca, Sibercanlı adını verdiği, Ycrküre üzerinde canlılgın cvriminin bugünkü son biçimi olarak sunulan, bu yeni kolekrıf varlığın sahncyc çıkışını belirleyen mekanik, biyolojik ve bilişimsel devrimleri anJatıyor. Alamut Fedailerin Kalesi/ Wladımir Bartol/ Çev: Atilla Dirim/Yurt Kilap Yayın/'>12s. Dünyanın en karmaşık coğrafyasında, Ortadoğu'da, dünyanın cn karmaşık zaman dıliminde, XI. yüzyılda, şiir, din felscfesi, aşk ekseninde yaşanan iktıdar savaşlannın romanı Alamut. Saray entrikalarınm merkezinde, devlet yönetiminin dehası Nizamülmülk, şiirin ustası Ömer liayyam ve tarihin en kanlı cinayet örgütlerinden birini, I laşhaşin'i kuran Hasan Sabbah yer alıyor. Ortadoğu'da siyasetin hazırlanışı ve uygulanışına, Sabbah'ın cennet bahçelerindeki fedailerinin gözüyle bakılmış. ALAMUT Bütün Utançların Otesinde / Soumaya NoamaneGuessous / Çev: l'ürkan Beygu Oğuzertem / Pencere Yayınlan / 216 v Bu kitabın yazarı gerçekten utan ma engelini, bu aşılması o derecedc güç olan, kadınların üzerinde bütün ağırlığını hissertiren hşuma'yı aşmıştır. Bunun için her yaştan vc her çcvredcn kadınların cinsel yaşamları hakkında örnekleme yöntemiyle bir ankct gcrçckleştirdi. Yazar sabırla sordu^u sorularla gizlilı ğe alışmış kadınların iç dünyalarını adım adım izledi. Çocukluktan itibaren bütün bir toplumun kadın vücuduna uyguladıgı baskıyı, çok yüceltilmiş bakirelik kaygısını, kızlık bozmadaki hoy ratlığı, cinselliği evlilik sonrası öğrcnilmcsinin güçlügünü vc evlilik ilişkilerinde yaşanan soğukluğun cbcdiy yen onu yaraladığını bu kitapta ortaya koyuyor. Utanç perdesinin arka^ında yoksunluk ve acı saklanıyor. lştc söylenmesi gereken bir gerçek, hem de bir kadının ağ zından. • CUMHURİYET KİTAP SAYI 431