02 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

0 K U R L A RA "Bir eleştirmen olarak ben kendisorunlartmı düşünüyorum: çağımı, çağjtmın önüme yıgdığı sorunlart irdelemek, genç kuşağı daha yakından tanımak zorunda olduğumu hissediyorum. Türk yazınının gcçmisiyle bugünü arasınaaki kalın ve ince çizgileri olabildiğince açık bir biçimde ortaya koyabümek için daha kapsamlı araştırmalara girmek gerektiğine inamyorum. Eskimiş, içi boşalmış, bugünün sorunlannı çözcmeyen yargılan, kuramlan bir kenara bırakıp yeni sorunlara, yeni çözümlere götürecek yollar bulmalıyım. Bunun için de, çag'daş düşünce, yazın ve sanat kuramlannı kaynaklanndan izlemem kaçımlmaz bir görev benitn için." Yukardakialıntı, ünlü eleştirmenimiz Mehmet H. Doğan'a ait, Elestirilerinde ve altı yılaır hazırladtğı şiir yıllıklanndaki titizlig'inin kaynaklannı bu alıntıda açıkça görmek mümkün. Ktlı kırk yararcasma çalışan bir eleştirmen olan Mehmet H. Doğan da, çogu karalama derecesine varan karşı eleştirilerden kurtaramıyor kendisini. Yazdığt yazılar ve hazırlaaığt yıllıklar üzerine konuştugumuz Mehmet H. Doğan verdiği yanıtlarda bu konulara da açtklık getiriyor. manbulyeni bir kitap fuanyla da tamştt iki günaür: Çocuk ve Gençlik Kitaplan Fuart. İlk kez düzenlenen fuartn başanlı olması en büyük dileğimiz. Bol kitaplı günlerl... TURHAN GÜNAY Kaç yaşında olursanız olun, yaşamın dışındaysanız "dinozor" sayarlar sizi. Ben "fosilleşmemek" için çocuk ve ilk gençlik kitaplarını okuyorum. Böylece, edebiyatın tazelendiğini de görüyor, edebiyattan umudumu kesmiyorum. . SENNUR SEZER Çocuk ve gençlik kitaplan Ç ocuk ve ilk gençlik kitaplarını okur musunuz? I layır mı? Ncden pekir" Çocuklarımızın vc gençliğe adım atmak üzere olanların ne okudukları sizi ilgilendirmez de ondan mı, yoksa onlar için yazılanların ders kitapları gibi tatsız tuzsuz metinler olduğuna mı inanırsımz?Eğer sorumun her iki seçeneğine de evet dediyseniz, coğrafyamızda okuma azlığından yakınmaya hakkınız yok. Okuma alışkanlığımn edinilip yerleştiği çağlarda çocuklarımıza ve ergenlerimize yaşamasız, duygusuz, dil bilincınden uzak kitaplar sunmak ve bu sunuma boyun cğmck yakınacağımız sonuçlan hazırlar. Okul öncesinin öğretici kitapları dışında çocuk ve ilk gençlik kitaplarının büyükler için yazılanlardan bir ayrımı yoktur veolmamalıdır. (Sakın gelenekselleşmiş "bebekler büyüklerin yedikleri yemekleri yivemez" benzetmesini yapmayın. Bebeklerden değil, çocuklardan söz ediyoruz. Ustelik de çocukların iştahsızlığından yakınarak..) Edebiyatın bir bütun olduğunu, çocukların ergcnlcrin de ciddi kitaplar okumak gereksınimini artık kabul cinıeliyi/. Ben, tam bir edebiyat oburuyum. Daha doğrusu kitap tüketicisi. Elime ne geçerse okıırum, /orlansam da. Zaten bu kitap tanıtma yazıları, benimbu alışkanlığımı değerlendirmem için birolanak... Şaka bir yana, okuduğum kitapların kimilerinden aldığım tadı paylaşmak istcrim. Bugünlerde üç yazarın üç kahramanını çok seviyorum ve onları tüm kitap okurlarına tanıtnıak istiyorum. Kahramanların adı, Ayşe, Reyhan ve Gülscrcn. Yaratıcılarıysa Nezihe Meriç, Nur lçözü ve Tülin Tankut. Ayşe, Reyhan, Gülseren culukla ilgisi konuşulduysa da, akçalı koşullara pek değinibnedi. Parasız yatılı olanağından yararlanabilen kız sayısı, ailelerın kız çocuklarını, uzak şehirlerde, yatılı okutmaktan çekinmc ncdenleri de ırdelenmedi elbet. Üstünde yeterince durul mayan konulardan biri dc yazları çalışan ög>enciler, bu öğrencilerin yaşam ve okul koşullarıydı. Beş yıl, sekiz yıl, beş artı üç yıl tartışmafarının toz dıımanı içinae topfumsal yapımızın gözdcn ırak kalan bu gerçeği Reyhan'la deşiliyor. Nur lçözü, gençler için yazdığı Rcyhan'da yüreklendirici bir anfatım ve kurgu tasarlamış. "Büyükler" bu tasarının ardındaki gerçekleri anınv sıyor romam okurkcn. Üniversite harçlarını ör nefiin. Reyhan, ülkemizde çocuk ve genç olmanın getirdiği koşulları ve büyüklerin görevlerini anımsatıyor. Bütün okurlara. Cîülseren, Tülin Tankut'un Gülün Icindcki Ses adlı romanının kahramanı. Tülin Tankut'u ödül alan oyunundan anımsayacaksınız: Kız Doğdu. Tankut, Gülün Içindeki Ses'te, çok kullannmış bir kalıpta, pek değinilmeycn konuları işliyor. Açıklayayım, Gülseren, anne ve babası bir kazada ölmüş bir kız. Doğduğu ve alıştığı çevreden uzak, akrabalar yanında yaşamak zorunda. Bu olay kurgusu epey bilinen bir kurgu. Tankut, konunun hazır tuzaklarına düşmcden gclcncksel aile yapımızı işliyor. Ailc içinde erkeğin yönetnıe adına kullandığı güç ve zorbalığı da. Aile yapımız tartışılır ve erkeğin eşine karşı kullandıöı şiddel irdelenirken dc tek yanlı olunıır çoğunlukla. Toplumun erkeğe uygtın gördüğü ve dayattığı rol, DU rolün onun insani yanını örtmesi dile gelmez. l lem kadının hem erkeğin güçlerinin ve zayıflıklarının ckonomık temclleri dc düşünülmcz. Tülin Tankut, bütün bu tartışılıp düşünülmeyenleri, bir olaykurgusu içinde sergi liyor. Ders vcrmckten kaçınarak. Toplumumu zun sorunlannı, dcğcr yargılarıııı anlatmak içinsc kahramanları arasında ııvumlu bir denge kurmuş: Aile içinde etkin olabileceğini hiç de düşünmemiş, ekonomik gücünü kendi adına kullanmamış Cicianne, duyarlı ve uyumlu olmayı ya da bu yanını göstermeyi zayıflık sanan Büyük Amca, çalışaraK tek başına yaşamayı başaran Gül, yabancı bir ülkcde yaşadıöı için hem anadilini bilmeyen hem Türkiye'deki yaşıtlarıyla konuşacak konu bulamayan Âylin... Tülin Tankut, Gülün Içindeki Ses'te çocuklara karşı kullanılan şiddetten, yabancılaşma sorununa kadar pek çok güncel konuyıı işliyor romanında. Ama bence bu konular kadar önemli bir yanı daha var romanın: Dilı ve anlatımı. Akıcı bir dil vc şiirli bir kurguyla, açıklamalar, uzun betimlemeler ve geri dönüşlcrdcn kurtulmuş. Yer yer kullandığı alaysı dil ve anlatım da bu duygusallı ğa, arabeske diişmeye çok ııygun bir konuyu rahaua anlatmasında yardımcı oluyor. Tülin Tankut'un bu anlatım özclliğinı, Gülscren'in anne ve babasını anlattığı bir bölümden örneklemek, sanırım daha iyı olacak: Oynamaya bayılırlardı. Babam anncme derdi ki: "tstanbuı'da apartmanlar birbirine öyle bitişiktir ki kö pekler aralarından gcçerken kuyruklarını sağa sola değil, yukarı aşağı sallarlar." Annem de derdi ki: "Kışın Gülveren öyle soğtıktıır ki, insanlar konuşurken sözleri havada donar, eritmek ıçın dc sobanın üzerine koyarlar." Babam pcs ctmczdi: "Istanbul'da apartmanlar övlc yükscktir ki, çatı katında oturan biri, oh Allahım diyecek olsa, yu kardan hcmen yanıt gelir: 'Ne var evlat?" Annem boğazımda bir yumru, sözün sonunu getiremedim. Kendimi kandırmayı gene becercmemiştim işte. Aklım sıra hiç durmadan konuşursam ağiamayacaktım, ayrılık daha kolay olacaktı." GıHSBPsn Kız Tanıyorum'un Ayşe'sini de, Ayşe'nin anncsi Selmin'i de, küçük burjuva anneanneyi de, yoksul babaanneyi de çok seviyorum. Kitapların erkek kahramanlarını da clbct. Reyhan, Nur Içözü'nün manikürcü kızı. Bütün gün "Reyhan koş su getir", "Reyhan çabuk şu makası ver", "Reyhan föne yardım ct", "Reyhan agda", "Reyhan oje sür" buyruklarına boyun eğmek zorun da olan kuaf ör yamaklarından biri. Annesi ve ablası temizliğe gidiyor. Babası çoğu zaman işsiz. I laliç yöresindeki gecekondulardan birinde yaşıyorlar. Reyhan, henüz ilkokulu bitirmiş, ortaokul için babasının "olıır"unu beklerken, bahşişlerden biriktirdikleriylc ortaokul masraflarını karşılamayı düşlüyor. Nur Icözü, gazetecilik yaşamı çocuk dergileri yönctmekle geçmiş bir yazar. 5 de masal kitabı var. Reyhan, "yetişmekte olan gençler için" yazdığı ilk roman. lçözü, çocukltıgunu, sorumsuz, sorumluluktan uzak yaşayamayanları anlatıyor. (Jnun yaşam çizgılerini izlettıği: Reyhan, Selim, Şehmuz, Şirin, Gülşen, romanın kahramanlarından Tolga'dan farklı koşullarda yetişip, yaşıyorlar. Reynan'Ia birlikte, Reyhan'ın ablasından degişik olanaklara kavuşuyorlar. Çünkü hepsi "yaşamına sahip çıkma" bilincinde. Çevremizde Reyhan ve arkadaşları gibi bilinçli ve savaskan pck az çocuk var. Bu çocukların çoğumuz farkında bile değiliz. Ya da onlar için bir şey yapmayı düşünmüyoruz. Nur lçözü, Reyhan da yapılabılecekleri anımsatıyor. örnegin valuflar kurmayı ve desteklcmeyi. Sekiz yıllık eğitimin gündcmde olduğıı günlerde, neden kız çocuklarının daha az eğitim görebildigi yeterince tartışılmadı bence. Olayın tutu Reyhan ÖnceAyşe Nezihe Meriç'i edebiyatscvcrlcre tanıtmak gerekir mı, bilemiyorum. Çağdaş edebiyatımızın öncülerindcn olan Meriç, dili kullanışı, yajam se vincini hep koruyusu ve şiiri öykülerinden eksik etmeyişiyle tanınır bence. Çocuklar için de yazmaya 1976'da başlamıştı: Alagün Çocukları. Bir nenir roman olarak tasarlanan bu küçük roman, ülkemizin bilinen koşullariyüzündcn dcvamıgetirilemeden tek kıtap olarak kaldı. Nezihe Meriç, 1992'dc başka bir dizi kitaba başladı: Küçük Bir Kız Tanıyorum. ilk kitap bu kızın Altı Yaşında'ki serüvenlcrini anlatıyordu. Adı Ayşe olan bu kız, kim mi? Nezihe Meriç şöyle anlatıyor onu: "Kim bu Ayşe? Bilmem ki. Acaba ben miyim? Ama olmaz kı. Ben yazarım. Kocaman biriyim. Peki benim çocugum mu? Degil. Benim çocuklarım da büyük. Peki kim bu Ayşe o zaman? Kim bu küçük kızP Tam bilemiyorum. Ama onu çok seviyorum. Ustüne titriyorum. Bu öyküleri yazarken yüregim sevgiyle kabarıyor. Seviniyorum." Nezihe Meriç'in severek yazdığı küçük kız, her kitapta bir yaş daha büyüyerek 12 yasına ıılaştı. Annesi ve babası çalıştığı için, okul dışı zamanı evde yalnız geçen, komşularla, kimi zaman evc tcmizliğe gelenlerle kendınce dostluklar kuran Ayşe, akranlarına göre biraz içc kapanık ve düşçü. ()nun yaşadıklarını okurkcn, doğayı seviyor, dıinyaya başka türlü bakmayı da öjîreniyor okur. Türkçc'nin ıncelikli, unutulmaya yüz tutmuş deyımlcri de yer alıyor Nezihe Meriç'in anlatımında: "Hanai dagda kurt öldii", "Başı göğe erdi", "Fazla mal göz mü çıkarır", "Tcrsi drinmek", "Afı kafı yemek"... Bu deyimleri Ayşe kullanmıyor clbet. Bilmıyor çünkü. KullanıldıSı olayları yaşıyor. Anlamadıgı deyimleri alaya alıyor. Okur, ister ço cuk olsun ister büyük bu deyimlerle tanışıyor böylece. Küçük Bir Kız Tanıyorum, bence çocuklar kadar, anne babaların, öğretmenlerin ve eğiticilerin de okunıası gerekli bir seri. Dünyayı küçük bir kızın gözünden anlatırken, bızi çocukluğumuza götürüyor... Çocukların nçlcrden kırılıp, incindiklerini nelere sevindiklerini anımsatıyor. Doğ. ru ya da yanlıs davranışları, bunların ctkilcrini gösteriyor. Bir başka deyişle bir "çocuğunuza nasıl davranmalısınız" kitabı. Ustelik de sıcac.ık. Nezihe Meriç, kitaplarda büyüttüğü Ayşe'den kolay cayamayacak kuşkusırz. (^nıın yeni serüvenlerini "Bir genç kız tanıyorum" diye mı yazacak yoksa bir başka adla mı bilemiyorum. Ama heyecanla bekliyorum. Çünkü ben, Küçük Bir SAYI 430 Genç kaknak için Yaşlanmak, deneylı olmak demek değil yalnız ca, yaşananları yalnız kendi bakış açısından irdeJcmck, kcndı koşullarından başka koşulları rcd detmek ve dünyaya kendi gözlükleriyle bakarak yadırgamak da var. Kaç yaşında olursanı/. olun, yaşamın dışındaysanız "dinozor" sayarlar sizi. Ben "tosilleşmemek" için çocuk ve ilk gençlik kitaplarını okuyorum. Böylece, edebiyatın tazelendiğini de görüyor, edebiyattan umudumu kesmiyorum. Size dc öğütlerim. • Küçük Bir Kız Tanıyorum/ Altı Yanında YcJı Yaştnda Sekiz Yanında Dokuz Yanında On Yaştnda On Bir Yaştnda On tkı Ya)tnda/ (Yedı Kıtap) / Nezihe Meriç, Yapı Kredi Yayınlan, Resımleyen: Ceren Incesu. Reyhan/ Nur lçözü, Uçanbalık Yayınlan GençIdDizıu, lOOsayfa Nezihe Merlçln severek yazdığı kuçük kız, her kitapta bir yaş daha büyüyerek 12 yaşına ulastı. Gülün Içindeki Ses/ Tülin Tankut, Bu Yayınevı ilk Gençltk Dızisı, Resımleyen: Gözde Buzkurt, 96 sayfa SAYFA 3 Imtlyaz Sahibi: Berin Nadi 0 Basan ve Yayan: Yeni Cün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık A.ş oCenelYayın Yönetmeni: orftan Erinçocenel Yayın Koordlnatörü: Hikmet çetinkaya OYazıişler» Müdürleri: Ibrahlm YıldızoSorumlu Müdür Flkret llklz o Yayın Yöoetmenl: Turrtan Cünayc Craflk Yönetmen: Dilek llkorurc Reklam: Medya c KİT/UP CUMHURİYET KİTAP
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle