07 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

r diye nitelendirilebilecek yapıdannın "mo derrTliğini pek az kişi kavrayabildi. Böylece bir genel bakıştan sonra, konumuza dönelim: Ressamların Yıırt Gezileri Cumhuriyet HaJk Partisi'nin ve onunla özdeş sayılabilecek olan hükümetin ortaklaşa yürüttükleri geniş, kapsamlı bir kültür progranunın bir parçasıydı. Yurt Gezileri, sanatçıları resmen bağlayıcı hiçbir yönü olmayan, bu nedenle Sovyetler Birllği'nde ressamlann kolhozlardald çalışmalanyla ınukayese edilemeyecek benzersiz bir uygulamaydı. Rcsim sanatımız Yurt Gezileri'nden sonra daha içtenlikli, zorlamasız, gerçekçi konıılarla zenginleşmiştir. Konu seçimindeki bir gelişme ve zenginleşme kendiliğinden yeni özgün kişiliklerin ortaya çıkmasına yol açmış, bazı Türk ressamları zaman içinde geçmiştekı bu deneyimden sanatları ve dolayısıyla sanatçı kişilikleri yararına sonuçlar elde etmişlerdir. Bedri Rahmi Eyüboğlu, Turgut Zaim, CeınalTollu, Eşref Üren, Hamit Görele, I lalil Dikmen, Şefik Bursalı, Malik Aksel, Eren Eyüboğlu, bu ressamların başlıcalarıdır (6). Bazı rcssamlarda Yurt Gezilerinin etkileri gelip geçici bir kıvılcım gıbi yanıp söndü, oazılarında kişiliği belirlcyen, sürekli bir kor ateşi gibi yandı durdu. Ressamlann Yurt Gezisi "Halka Doğru" akımının bir parçasıvdı. Ressamlarımız bu gezi vesilesiylehalka gitmeyi, "Halk dcncn hazine"den sanatları hesabına bir şeyler derlemeyi bildiler. Doğrusunu söylemck gerekirse köye ilk giden kentli aydınlar, böylece ressamlar oldu. Yurt Gezileri'nin sağladığı en önemli kazanç belki de buydu. Partinın, Halkevlerinin, partili yayın organlarının ve bu çevrede toplanmış dcvletçi seçkinlerin sanat etkinıiklerine gösterdiği ilginin, kayda değcr parasal olanaklar sağlayamamış olsa bile, sanatçılara toplumda gene ue bir yerleri olduğu duygusunu tattırdığı için, bir değeri vardı. Moral ilginin yanı sıra, başlatılan Yurt Gezisi uygulamasını ressamlarımız yiirekten desteklemişlerdir. Bu nedenle Yurt Gezisi uygulamasının altında parti ya da devlet politikaları bakımından bağlayıcı niyetler aramak, safsata değilse bile aşın bir hayal genişliği ve /.orlama bir yorum sayılabilir. Yurt Gezisi'nden dönen her ressamın o yılın sergisiııe verdiği birçoğu Parti ve "Maarif Vekâleti"nce satın alınan resimlerin biiyük çoğunluğunun bugün nerede olduğu bilinmiyor. Bu resımler çok partili siyasal yaşama gcçildiğindc, yani 1950 yılından sonra ClIP'nin mallarına el konulunca orada burada depolanmış, zaman içinde dağılmış, tahribata uğramış, bir kısmı kananın elinde kalmış, (bu belki de en iyi olasılık) yazık ki çoğunluğu da yok olup gitmiştir. Ancak Yurt Gezisi'ne katılan ressamlann bazıları, yukarıda de ğinildiği gibi, gezilerde topladıklarını gcziyi izleyen yıflarda yaptıkları işjerde değerlendirmişlerdir. Kanımca önemli olan, bu sonuçtur. Kuşkusuz, bazı ressamlarımız Yurt Gezileri başlamadan epeyce önce ogretmenlikle görevli oldukları yurt köijelerinde Türkiye doğasına ve insanına yönelmiş bulunuyorlarcı (7). Yurt Gezileri onlar için deböylesi bir ilgiyi ve alışverişi hızlandıran, güçlendiren bir planlama olmak bakımından önemlidir. Ressamlann son Yurt Gezisı uygulaması 194? yılındaki geziden sonra sonaermiş midir? 1944 yıJında Konya'dan resimler yapan Zeki Kocatnemf nin ikı ay süren Konya gezisi Yurt (îezisi Programı çerçevesi içinde gerçekleşmemiş miydi? Kocamemi'nin 1944 yılında Konya'da açılan Yurt Cjezisi Resim Sergisi Komiseıi ola rak gittiği bu ilin I Ialkevı'nde resim kursu da açmı^ olduğu biliniyor (8). Yurt Gezisi planlaınasının suıı yıUarında, gittiklc ri illerde ressamlann resim kıırsıı açmalarının da istendiğini biliyoruz. Ancak 1943 yılında 65 ilin her birine bir rcssam gönderilmiş, böylece bütün iller tamamlan •Beyjehir Salm Ozeren mış bulunduğuna göre, 1944 yılında dönüşümlü yeni bir gezi dizisi mi başlatıl1 maK istenmiştir Ne var ki bir görüşmede Fcrruh Baijağa da 1944 yılındayurt gezi sı programı kapsamında Konya ya gittiğini öne sürmektc, orada yaptıiı resimleri söz konusu etmektedır (9). Geziye katılan resimlerin çoöunluğu iki kez geziye çıknruş olduğu halde Kocamemi'nin Rize gezisinden sonra ikinci bir geziye gönderilmemİ!) olması bana bir eksiklık gibi gö zükürdü. Onun 1944 yılında ş,uya da DU amaçla Konya'ya gönderilmiiî olması resim birikimimiz bakımından bir iyi şans sayılmalıdır. Kocamemi Konya'dan, ne iyi ki çoğunluğu şimdi özel koleksiyonlaraa bulunan küçük boyutlu ama hepsi de nefis resimlerle dönmüştür. Her biiyük organizasyonun kendine özgü dedikodulan, çekişmeleri olduğu gibi Yurt Gezileri de bu tür dedikodular dan ve sen ben çekişmelerinden payını almamii; olamaz. Sözün kısası bu güzel olaytn tarihçesinde eksik kalan, bilinmeyen yönlerin aydınlatılmasını yeni araştırmacılarırruzdan bekleyelim. • (1) Ilki 1933'te açılan "Inkılâp Resimleri" sergisine gelinceye kadar, eğer arada 1917 Şişli Atölyesi resimlerini saymaz sak, ressarnlarımızın genelde îstanbul vc çcvresini yansıtan manzaralar, mcyve, çiçek resimleriyle uğraştıklan bir gerçektir. Orneğin Güzel Sanatlar Birliği'nin 1929 yılı Mayıs ayında Ankara'daaçtığı altıncı serginin kataloğıından anladığımıza göre sergide yer alan 208 tablonun 178 adedi Boğaz, Ada manzaralan, çiçek resimleri, (krizantem, manolya, !}akayık) konularını işleyen natürmortlar, geriye kalanlar da Bursa, Paris, Mısır manzaraları idi. Şıı da bir gerçektir ki, Devrimler, Ulusal Kurtuluş Savaşı gibi konulan işleyen, buyük boyutlu ama halledilmemİ!), ba^arılı olmayan resimlerin giderek çoğalması da olumsuz bir etki uyandırmaya, eleştirilere yol açmaya başlamistı. Bazı yazarlar durumu epeyce kırıcı bir tonda değerlendiriyorlardı; Örneğin Burhan Belge bir yazısında, "Sanatın toplumsal olması, milli olması, yani sanatçıdan sanatını devrime, devrim konularına adama sı istenmişti ama gönildü ki sanatçı teknikte /ayıl olduğu gibi konuda da heye cansızdır; yetersiz teknik bir de konııya feda edilince, ne devrime ne de satıata yaradı bu iş. Biz kcndi hesabımıza bu hatalı yoldan geri dönmeyi borç biliyoruz. Sa nat zaten içtimai ve milli kalmaya mahkumdur. Meğer ki abstraksiyona kaça, yani intiharede... Sanat eserinden yalnız artistık olmasını şart koşmak, sanatımızın lehine bir hareket olacaktır. Yoksa Sanat ile Inkılâp birbirlerinı inkâr etmeye devam cdccektir." diyordu. Bak. Burhan Belge, "Dördüncü înkılâp Resim Sergisi", Ar, Cilt I, 1937, s. 5 Zikreden: Turan lirol, Günümüz Türk Resmınin Oluşum Sürecınde Bedrı Rahmı Eyübo&lu, Cem Yayınevi, Îstanbul, 1982, s. 53. (2) Nurullah Berk, "Sanat ve Devlet", Ar, Cilt I, Sayı 12 llkkânun (Aralık) 1937, s. 1. (3) Cumhuriyet'in kuruluşunu izleyen yıllarda Sanayii Nefise Mektebi'nden mezun olan gençlerin kurduğu bir dernek. Başlıca amaçlan sanatlan ilc Cumhuriyet devrimlerini desteklemekti. Kurucuları öğrenim için Avrupa'ya gönderilince dernck dağıldı. (4) Muhtelif gruplara bağlı genç ressamlar yönlendirici olmak istcyen bazı yazarlara, yönlendirici zorlamalara böylesine tepki gösterseler de, özellikle "tnkılâp Resimleri" sergisi için ister istemez, bu serginin adının telkin ettiği yönde tablolar rıazırlamaya, en azından yerel, ulusal konulara eğifmeye çalışıyorlardı. tlginç olan şudur: () yıllarda yapılan ve bazıları epeyce büyük boyutlu tabloların bir kıs mı kabcı oldu, zaman geçtikçe daha da değer kazandı. Bunlardan bazıları: Ali Çelebi'nin "Silah Arkadaşlan" ve "Hiicum"u, Kocamemi'nin "Nakliye Kolu", Şeref Akdik'in "Okuma Seferberliği", Cemal Tollu'nun "Okuyan Köylü Kızlar"ı, Malik Aksel'in "Cumhuriyet Bayramı", Bedri Rahmi Eyüboğlu nun "îlk Tren"i ve "Köylü Ailesi", Halil Dikmen'in "Cepheye Cephane Taşıyan Kadınlar"ı, Turgut Zaim'in "Doğu ve Batı Halkının Atatürk'e Arzı Şiikran". Zekı Kocamemi'nin 1939'da açılan I. Devlet Resim Sergisi'nde Birinci Ödüle layık görülen büyük boyutlu Atatürk'ün Naaş'ının Gülhane Parkı'ndan Sarayburnu'naGötürülüşü" konulu kompozisyonu da 1930'k yıllara özgü "Milli ve Hümanist" sanat yanlısı Türk aydınlarının ilgi ile karsıladıldarı bir yapıttı. Bu görüş açısından bakılınca Turgut Zaim'in gene aynı sergide Ikincilik Ödülüne layık görıilen "Erciyes"i, yerel içeriği, destansal atmosferi ve tarihsel mirasa uzanan biçimsel karakteriyle giderek güçlenecek, billurlaşacak olan bir üsluplaşma yolunda bir aşama idi. (5) lbrahim Çallı, Hikmet Onat, Ruhi Arel, Nazmi Ziya, Fcyhaman Duran vb. Türk tzlenimcileri. (6) Eren Eyüboğlu Yurt Gezileri'ne resmen çağnlmamıştı ama o 1938 yılında eşi Bedri Rahmi ile birlikte Edirne'ye vc daha sonra 1944 1945 yılları arasında kişisel olarak Bursa'ya giderek unutulmaz resimler yapmıştı. (7) Yurt Gczilerinden önce yurdun çeitli yerlerinde resim öğretmeni olarak ulunan bazı ressamlarımız ve onların, Ankara ve Îstanbul dışuıda, görev yaptıkları iller: Eşref Uren: Erzurum, Sıyas; Cemal Tollu: Elazığ, Erzincan; Saim C3zeren: Erzurum, Trabzon; I lamit Görele: Antalya, Konya; Mahmul Cüda: Bursa, Kırk lareli; Zeki Kocamemi: Trabzon; Ali Karsan: Kırşehir, Izmir; Turgut Zaim: Konya, Sıvas, Tokat; I lalil Dikmen: Kayseri. (8) Bak. Zekı Kocamemi, Toplu Sergi Broşürü, I lazırlayaıı: Prof. Adnan Çoker, Kemal Bilcnsoy, Îstanbul, Devlet G.S.A. Yayuıı, 1979. (9) Dr. Kıymet Giray, "Yurdu Gezen TürkRcssamlan2", l'ürkiye deSanat, îstanbul, 1995, Sayı 19, s. 43. İ •Celln", Hamlt Cörele. Yurt Gezileri ve Yurt Resimleri 19381943)/ Edttnr Amelıe Edvü Yayımlayan: Milli Rcasürans Sanat Calerısı / 2 3 5 , v SAYFA 11 CUMHURİYET KİTAP SAYI 458
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle