29 Nisan 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

GÜNELİ GÜN Güneli Günİzmir'debüyüdü. Üniversiteöğrencisi olarak Virginia'daki IIollinsColIege'deyazarlıkeğitimi görmek üzere, Amcrika'yageldi. Yirmiyılıaşkın bir süredir Amerika'da oturuyorveyazarlıkyapıyor. IovfaUniveısitesi Yazarlık Atölyesi'nden yazarlıkM.F.A. derecesi, John Saplins Üniversitesi'nden M.A. derecesi aldı. Yazar, Ohio'nıınOberlinkeııtinde oiurmakta, überlin College'deyaratıcıyazarlık vekadın incelemeleri konusunda dersler vermektedir. Bir psikologla evlidir vebiroğlııvardır. • toprağa çok sağlam bir şekilde basar ve bu "gerçekçi" yönüyle direnip hayatta kalmayı, iyimserliği ile de bizi kendisine bağlamayı bilir. ü t e yandan, metnin hayattan ilham alması gerektiğini ima ederken Hürü, kendi varoluş nedenini inkar eder. Çünkü Hürü, metinlerden, kitaplardan, Binbir Gece Masallan'yla Keloğlan hikâyelerine kadar uzanan bir anlatı geleneğinin malzemesinden, hikâyelerinin ta içinden çrkıp gelmektedir. Böylece Hürü'nün aşk şiirlerinin sevgiliye seslenmesi yolundaki gdrüşü de, başka kitaplardan çıkan ve başka kitaplara seslenen Bağolması ve eleştirilerin çıkmamasiydı. Sadece Manchester Guardian gibi taşra gazetelerinde çıktığı için duyulmadı. Bu kitap sadece İspanyolca'yaçevrildi. Şu haldc "Bağdat Yollarında" ilk kitabınızdeğil... İkinci kitabım. İlk deta ABD'de çıktı , sonra İngiltere'de. İngiltere'de çıktıktan sonra Norveç, İsyeç, Danimarka, Alnıanya, Hollanda, İspanya, Yunanistan gibi birçok Avrupaülkesindeyayımlandı.İyieleştiriler aldı ve İskandinav ülkelerinin kitap kulüplerinde liste birincisi oldu. İsveç'te ilk haftasında en iy i 25 kitap arasında 6. sıraya yerleşti. Öyle bir kitap dat Yollarında'da bir çeşit paradoksa dönüşür.Bu paradoks Güneli Gün'ün gösterdiği hünerin de anahtarıdır. Çünkü ilk bakışta Bağdat Yolarında şu soruya cevap vermek için yazılmış gibidir: "Geleneksel Anadolu kültürünü, İslam anlaıı geleneğinin hazinelerini, Türk tasavvufunun hikâyelerini, Binbir Gece Masalları'nın malzemesini kullanarak çağdaş roman nasıl yazabilirim?" Güneli Gün'ün bu soruya verdiği ilk sezgisel cevap da şu olmalıdır "Biitün bu güçlü malzemenin altında ezilmeyecek kadar güçlu, canlı, hayat dolu bir kahraman yaratayazmak istedim ki hem entellektueller okusun hem de kitaptan korkan kişiler eğlenceli bularak okubunlar. ~" Masalın olanaklarından yararlanmayı bilerek seçtiginiz anlamına mıgeliyorbu? Evet,bilerek seçtim. İslam ülkelerinden Avrupa'ya göçen insanlardan bu kadar ilgi göreceğımı zannetmiyordum. Burada şunu söyleyebilirim; İslam ülkelerinden göç etmiş kişiler kendi kökenlerinden bir şeyler duymaya ve bunun Avrupa'da duyurulmasına susamışlar. Romanınızın başlangicına Osmanh'nınen parlak dönemini almışsınız. Günümüzü anlatmak için çok uzak rak!"Bııbağlamda, HıırLi'nunhazırccvaplığı, canhlığı, zekası, hızı, inatçılığı, onu cana yakın ve sevimli kılan gücü, içine pervasızca atılacağı büyiık edebi malzeme karşısında e/ilmcmek için elden bırakmayacağı bir kalkandır. Bu kalkanın düştüğü, kahramanm yorulduğu zamanlarda romanın bir tür orientalistbirkültürelgcziolmatehlikesine yaklaşabileceğini okur sezer. Hurü'nün, kendi heyet ve dilinin coşkusuyla verili malzemenin fazla ra/.la ötesinegeçtiği zamanlardaysa, "ağır" malzemenin, bir çeşit bir edebiyat ve tarih müzesinin "hafiîe alınması" tehlikesini okurlarıyla birlikte Güneli Gün de öngormüştür. Yaratıcısı kadar 1 lü rü'nün de marileti, işte bu iki tehlike bir zaman parçasıdeğilmi? • Bu seçimin nedeni Harun Reşid'in dönemi, ki bu aynı zamanda Binbir Gece Masalları'nın toplanmaya başladığı zaman dilimi. Bu dönem Osman lının da en parlak dönemiydi. 1 likâye lerin toplanması Yavuz Sultan Selim Arap ülkelerine gittiği zaman başlıyor. Binbir Gece Masalları geriye dönerek en parlak dönemi gösteriyor Ben dc bizim parlak dönemimize döndüm. Zaten genç kızken ve tarih okurken Yavuz Sultan Selim'e âşık olmuştunı. Anlaşılmaz bir adamdı, iki taraflı biri. Entellektüeldi, şiirden anlıyordu, aynı zamanda tasavvufu da biliyordu. Tüm bunlara rağmen dışarda Korkunç Yavuz olarak tanınıyordu. Ayrıca hikâyelere bir Türk kızının yorumunudaeklemek istedim. O zaman burda Osmanlılar'ın en SAYFA olacaktır." "Belki de," dedi Hürii başını kolunun altına çoktan saklamış olarak, "şiirlerinizin o kadar ruhsuz olması bu yüzdendir." Çift anlamlı bir konuşmadır bu ve Güneli Gün'ün kitabının malzemesini oluşturan karşıtlıkları da bir paradoks içersinde birleştirir. Hayattan, ya da aşkın kendisinden beslenmeyen aşk şiirlerinin ruhsuz olacağını ima ederken Hürü, dolaylı olarak Güneli Gün'ün hızlı, hayat dolu, şakacı anlatisının kendisinc işaret eder. Çünkü tıpkı "sosyal gerçekçi' denilen romanlardaki güçîü kadın kahramanlar gibi, Güneli Gün'ün başkahramanı Hürüde bir yanıyla ne kadar yaratıcıyazarlık hocalığı yaptım. Utak tefek işlerdi yaptıklanm. Ren daha çok ses getiren işler yapmak istıyordum. Bunun için master derecesi aldığım John Saplins Üniversitesi'ne tekrar gittim. Hocamın, özellikle entellektueller arasında tanınan John Barts olmasını istedim. Enteresan kışilerle tanıştım ve ilk kirabımı o yıldan sonra yazdım. O dönemde yazdıklanm üsmanlı İmparatorluğu'nun sonu ve Cumhuriyet'in başlangıç yıllarını anlatıyordu. Şimdi bizim sicilli gerçekçilik dediğimiz tarzda yazmıştım. Aslında hemen Türkiyeolduğu anlaşılmıyor ama Türkiye'yi bilenler için mekan sembollerden tanınıyor. Gerçek tarihle büyülü tarihi bir araya getirdim Kitap İngiltere'de çıktı. Bunun Türkiye'de duyulmamasının sebebi o zaman Londra'da grev C U M H U R İ Y E T K İ T A P S A Y I 195 J 13
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle