05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Kadın için Taocu sevişme Amaç tum bedenin orgazmı Kadınlar İçin Taocu Seviştne Sırlan / Mantak ChiaManeewan Chia / Çeviren: Cem Şen Dharma Yayınları / 35.000 TL. CEMfET Taocu sevişme öğretisiBatıdünyasında yaygınlaştıkça, erkeğin artık kadinı tatmin edebileceği sloganı da adeta bir tür reldam gibi her ycrde duyulmaya başlandı. Taocu sevişme denince, akhmıza hep erkeği tarafından tatmin edilmiş bir kadın ve birlikte olduğu kadını tatmin edebilmiş olmanın mutluluğunu yaşayan bir erkek geliyor. Batı dünyasında sayıları hızla artan Taocu Sevişme kitaplarında vurgulanan ana konu neredeyse yalnızca erkek ve onun cinselliğe yaklaşımı. Bence bıı tür bir yaklaşım, Taocular tarafından gellstlrilen öğretıye göre kadın. adet dönemınl kısaltıp, krampları azaltan "yumurtalık solunumu" ve 'orgazmlk cekilme'yle vajinal orgazmın cok daha ötesıne ulasan. bedenin tumden orgazmını gerceklestlreblllr Taocular buna "vadl orgazmr adını verlyorlar K İ T A P T A N B İ R BÖLOM GNoktası îdrar kanalının çevresinde karmaşık bir damar ağı göriüür. Bu damarlarm tıp kitaplarında hiçbir adı olmadığından, bir grup kadın, bunu üretral sünger olarak adlandırmıştır. Cinsel uyarılma sırasında buradaki damarlar genişler ve Vajinal duvar boyunca bir çıkıntı hissedilir. Bu nortaya, Grafenberg tarafından bulunduğundan G Noktası denmektedir. Bu bölge vajinanın tist kısmında hissedilir. Aynı zamanda, G noktasının bir kadının en uzun parmağından 1.5 a n daha derinde yer aldığı söylenir. Yüzyüze sevişirken G noktasına ulaşmak güç olabilir. Kadın G noktasının daha fazla uyarılmasını isterse pozisyon değişikliği gerekebilir. Parmaklar çoğu kez daha doğrudan ve daha etkili araçlardır. Kendini uyaran bir kadın, G noktasına daha rahat ulaşabilmek için çömelmeyi ya da bacakları yukarıda olacak biçimde sırt üstü yatmayı tercih etmelidir. bu öğretiye isim veren Taocu düşünceye tümüyle ters düşmektedir. Taoculuk, karşı kutupların dengede olması gerektiği ve kutuplardan yalnızca bir tanesinin üzefinde durulmasının bir dengesizlik yaratacağını öne sürer. Kadıntn, doğası gereği cinsel açıdan erkekten daha güçlü olduğu kesindir. Konuyu bu açıdan ele alınca şüphesiz ki üzerinde durulması gereken ilk konu, erkeğin cinsel gücünü artırması gerekliliği, hatla zorunluluğudur. Ancak, bu her şey demek değildir. Taocu sevişme öğretisi doğru uygulandığında, kişiye inanılmaz bir güç ve canlılık vermektedir. Bu gerçeği gözönünde bulundurduğumuzda, taraflardan yalnızca bir tanesininin bu öğretiyi uygulaması, belki de dengeyi sağlamak uğruna yeni bir dengesizlik yaratacaktır. Eşlerin ruhsal gelişimi için hem erkeğin, hem de kadının enerjileri ve ruhsal yapıları karşılıklı gelişime olanak tanıyacak saflığa ulaşıncaya dek geliştirilmelidir. Bir kadın olarak Taocu Sevişme öğretisini uyguluyorsanız ve eğer eşiniz aynı öğretiyle ilgilenmiyorsa ruhsal gelişimin ileri düzeylerine ulaşmanız güçjeşecektir. Aynı şey erkek için de geçerlidir. Taocular savurganlığın her türlüsünden nefret ederler. Erkek için Sperm kaybı bir savurganlıktır. Aynı şekilde, kadının ruhsal gelişimi için çok büyük bir öneme sahip olan üretken enerjilerin âdet kanamalarıyla yitirümesi de bir savurganlıktır. Her âdet döneminde, yeni bir yaşam yaratmaya yetecek düzeyde büyük bir enerji beden dışına atılmaktadır. Taocu yöntemler bu enerjinin bedende tutulmasını, dahası bu enerjilerin daha yüksck enerji düzeylerine dönuştürülmesini sağlar. Mantak Chia, en &7 üçbin yıldır devam eden geleneği bozmuş ve binlerce yıl sır olarak saklanan bu öğretiyi, belki de dünyanın içinde bulunduğu bunalıma bir çö/.üm olabileceği umuduyla, özverili bir atılımda bulunarak kitlelere öğretmeye başlamıştır. Aynı şekilde ben de, Batı dünyasında girtikçe yaygınlaşan bu öğretinin Türk insanına tanıtılmasına katkıda bulunmaktan büyük bir sevinç ve kıvanç duyuyorum. Dünya genelindeki bunalım veb ilimsel gelişmeler, insanları yeni bir bilince doğru siirüklemektedir. İnsanlar yavaş yavaş dünya üzerinde tek başlarına birey birey olmadıklarırıı, dünyadaki canlı ya da cansız her şeyle ilişki içinde olduklarını anlamaya başlıyorlar. Bu bilincin gelişmesi, kişinin kendini dünyanın korunması konusunda daha fazla sorumlu hissetmesini sağlıyor; çünkü dünyada meydana gelecek olan her hangi bir gelişimden kendini uzak tutamayacağını anlıyor. Şüphesiz ki, düşünce yalnızca eylem ile bir arada götüriildüğünde bir anlam taşır. Dünyayı içinde bulunduğu durumdan kurtarmayı amaçlayan olumlu düşünceler olumlu bir sonuca ulaşabilecek mi, bunu yargılayabilmek zor. Ancak kesin olan bir şey var ki, o da yarın şöyle ya da böyle bizlerin yaşayacağı bu gündür. O nedenle, özellikle şu an yarın için yapacaklarımız büyük bir olasılıkla kaderimizi belirleyecektir. Taocu yöntemlerin, kişinin kendi içindeki hazinelerle tatmin olmasını ve kendini evrenin geri kalanının bir parçası olduğunu anlayarak tüm yaşam biçimlerinc saygı göstermesini sağlayaca ğını umuyorum. Konuya bu açıdan yaklaştığımızda, kendimiz ile kurduğumuz iyi ilişkiler, evrenin geri kalanı ile kuracağımız iyi ilişkiler anlamına gelmektedir. Mantak Chia, bizleri bu tür bir ilişkiye çağırmakla sevgi dolu bir atılımda bulunmuştur; benim yaptığım ve bundan sonra da yapacağım şey, size bu çağrıyı daha fazla ulaştırmaya çalışmak olacaktır. Gelin hep birlikte mutlu ve daha özgür bir yaşam kuralım. *Ccm Şen, kitabtn çevirmenidir. Bu yazı kita bın "Çevirenin Sözü" bölümünden alınmıştır. C U M H U R İ YET K İ T A P SAYI 134 S A Y F A 9
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle