Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
sistem. Ashnda bu tümüyle yeni bir düşünce tarzıdır. Oysa biz bunu artık kanıksadık bile, üç yüzyıl önce olsa bu düşünceler kesinlikle yadırganırdı. Hatta dünyanın bazı bölgelerinde halen yadırganmaktadır yüzünüze bakakalır ve ne dediğinizi anlamazlar bile Oysa bizler bunu kanıksadık. (...) Demek istediğim, sol kanat düşünceleri artık sol kanat olmaktan çıktılar. Çünkü bireyle ve bircyin kişisel haklanyla ilgili bir konu bu: I Iaklar. Adil davranmak. Adalet. Altın Defter basıldıktan sonra insanların bu kitap hakkında 5u veya bu şekilde dııygusal tepkiler göstermeleri beni çok şaşırttı bu da ne kadar kör olabileceğimizi gosterir aslında kitabın kurgusuna, biçimine dikkat etnıek, hatta şöyle bir göz gezdirmekakıllarınabilegelmedi. Şimdisize erkek yazarların yazdığı bir dizi kitap adı sayabilirim, ama kendimi yormayacağım. însanların kadınlara karşı tutumu, erkeklere karşı olan tutumlarının tam tersidir, yani ayna aksi gibi: Erkeklere hiçbir zaman kadın karşıtı denmez. Onun yerine, bilemiyorum, bu adamın sorunları var, kafayı bozmuş ya da zihinsel bir bozukluğu varderler ancak. Ne de olsa kökenleri derinlere dayanan sorunlar, genelde cinsel konularda ortaya çıkar. Oysa ben, biitün bunları kadınların bakış açısın dan gösterdim. Asıl ilginç olan buydu, ancak savaş sloganı olarak kullanıldı bu. Bence kitap o dcnli zengin ve karmaşık ki birçok kişi aynı anda kitabın biitün yünlerine dikkatini veremiyor. Ve bence kitap sizin söz ettiğinizden de karmaşık. Eh, yaşantımızın getirdiği düşünceler karmaşık. Her düşüncenin bir diğeriyle ilintisi var. Düşünceler genelde kümeler içinde yer alırlar, değil mi? Bazı düşünceler de vardır ki diğerleriyle kesinlikle kaynaşamaz. Sözgelimi şu sıralar. 1966'nın komünist Çin'ninde hâkim olan düşünce tipi, ABD'nin güneyinde olanlar için de geçerli olamaz. Böyle bir şeyi düşünemeyizbile. Ama görünüşe bakılırsa, sizin bazı kadın karakterlerinizin erkeklere karşı takındıkları tavır, zencilerin, unları köleleştiren, czen ve onlara hükmeden beyazlar için hisscttiklcrinden pekfarklı değil. Evel, bu, şu son kuşak kadınların "özgür" denen kadınlara dönüşmesinden kaynaklanıyordu. Onların ne derece "özgür" olduklarını tartışmak isC U M H U R İ Y E T K İ T A P S A YI 1 4 7 Kadınlar birbirlerine söyledikleri şeyleri asla herhangi bir erkeğe ya da özel bir erkeğe söylemezler. Kadınsı olmadıklarımn veya buna benzer bir şeyin söylenmesinden korkarlar. Kadın erkek ilşkisi öyle bir girdaptır ki, o konuya ait olmayan duygular içeri "emilir". f ^"^*****w Hiç de değil. Şu doktoru ele alalım sözgelimi, adı neydi? Michael. Onun iki uyarlaması vardı... Ötekisinin adı Paul'dü. O niye sevimsiz geldi size? Bir noktaya kadar harikaydı. Sonra çekip gitti. Erkekler geneldegiderler. Bu onların harika olmasını engellemez. (. .) Erkek çekip gidince mutlaka sevimsiz mi olur yani? (...) Bunu söylemenize şaşırdım. Bence erkek karakterler muhteşemdi. Sanırım bunun nedeni, Michael ve Paul gittiğinde, okurun Anna ve Ella'ya büyük bir acıma ve sevgi duyması... Benim erkek karakterler hakkındaki diişüncem de bundan kaynaklanıyor. (...) Ben içlerinden en çok Paul'u sevdim. O yoğunlaştırılmış bir karakterdi Genel yapı olarak kullandığım "Özgıır Kadınlar" bölümlerine gelince... Bu bölümlerde, geleneksel bir roman ya/.manın bende uyandırdığı ümitsizlığı yansıtmaya çalıştım. Yani aslında bu bölümler, başlı başına bir roman, geleneksel yapıları kullanan bir roman. Kitabın geri kalanı, bu romanın yazınıında kııllanılan materyaldir. Mesajlarım dan biri de buydu. İşte size, herhangi bir kitapçıda bulabileceğiniz alelade bir roman. ( ..) însan yazarken roman yazdığını sanıyor. İşte roman 120.000 sözcüğüyle karşınızda duruyor; eli yüzü düzgün, eleştirmenler de üstüne bir iki lat söylüyor. Oysa romanın ya/ımı sırasında etkili olan karmaşa, basit bir yalana dönüşmüş durumda. Yani iyi ve ortalama bir roman yazmış olııyorsunuz ama ortaya çıkan şey gerçek deneyimdeno kadar uzak olııyor ki... Peki Altın Defter'de, o kısa romanın dışındaki materyalde bu karmaşayı yakaladığınıza inanıyor musunuz ? • En azından, gerçeğe çok daha yakın buluyorum. însan insanlara benzer. Yani bence sandığımız kadar ola ğandışı değiliz. İnsanlara hiç istemediğimiz kadar benziyoruz. Yaşamımız hep aynı tipte insanlarla doludıır. Olaylar ve durumlar için de aynı şey geçerli. Zamanın herhangi bir anı bile yeterince karmaşıktır. Her ne kadar Altın Defter'in başarısız olduğunu düşünsem de onu seviyorum, çünkü en azından yaşanan karmaşayı ucundan eteğindenverebilmiş durumda. • Altın Defter 2 Cilt / Dorts Lesstng I Çevtren :Aslt Çıngıl I Mıtos Yaytnları S A Y F A 9 temiyorum şu anda; önemli olanbu de.ğil. Asıl mesele, kadınların hâlâ vehakli olarak özgürleşmeyc çalışmalarıdır. Ve erkekler, yani bazıları, buna hâlâ direniyorlar. Ama kitapta benim asıl ilgimi çeken, düşüncelerdi. Yeni bir düşüncenin farkına varabilmek için ona biraz uzaktan bakmak gerekir. Demek istediğim. Altın Defter duygusal olaylara uzaktan bakaıı bir kitaptır... Başarısız oldu tabii. Çünkü başarılı olsaydı, insanlar istemediğım halde ona bu denli duygusal yaklaşmazlardı. Bence hiç de başarısız olmadı...» 1 layır, başariM/.. Asıl anıacım, olaylara birkaç adım u/.aktan bakmaktı... Kadınlar bunu okudular , çünkü onların söyleycmcdikleri... Komik,ama amacımbudeğıldi. Belki kitabın bu derece gerçeğe yakın olmasının nedeni budur. Bu da kadınların hiç de dürüst olmadıklarını gosterir... Ya da korkluklarını. • îkisi de aynı şey değil mi? Çünkü kadınlar, birbirlerine söyledikleri şeyleri asla herhangi bir erkeğe ya da özel bir erkeğe söylemezler. Kadınsı olmadıklarımn veya bunt? benzer bir şeyin söylenmesinden korkarlar. (...) Kadınerkek ilişkisi öyle bir girdaptır ki, o konuya ait olmayan duygular bile içeri "emilir". Ağırlığı olan herhangi bir konu derhal ö£ke ya da korkunun içine çekilir. Ama kitabınızdaki erkek karaktcrlerin hepsi de son derece sevimsiz kişiler. »•»•#• * • •