Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Bunları Biliyor Musunuz? kullandı. Bir Mozart otoritesi ve hayranı Albert Einstein bütün Mozart konpozisyonları arasında bu müziği en derinlikli ve en olgun melodi olarak anar. Fakat onun 23 nolu A majör 488 piano koçertosunun da aynı etkiyi yaptığı gösterildi. Bazı araştırıcılar Philip Glass’ın hafif (minimal) müziği ile zamansal mekânsal testlerde bir güçlenme ve epileptiform deşarjlarda pop müzik ardından düzelme görülmediğini bildirdi. Rideout ve ark. Yunan Amerikan müzisyen Yanni’nin müziğinin tempo, strüktür, melodi ve harmoni yönünden Mozart Sonatı’na benzerlik taşıdığını ve aynı etkiyi gösterdiğini ileri sürdüler. Mozart müziğinin etkinliğini sağlayan fizik karakteristiği tayin etmek amacı ile Hughes ve Fino çeşitli müzikleri bir kompüter analizine tabi tutular. Mozart’tan 81, 67 J.C. Bach, 39 Chopin, 148 diğer 55 besteci analizi yaptılar. Mozart müziğinin karakteristiği iki Bach müziği ile uzun süreli periodisite bakımından 1060 derecede (range) uyum gösteriyordu. Bir başka benzerlik belirli notalardaki ortalama üstünlük (power) gösterisi taşımaları, yani G3 (196 Hz) Sol, C5 (5233Hz)la ve B5 (987 Hz) Si ile şekillenen ses titreşimleri göstergeleri. Buna karşılık spatial davranış görevlerinde (tasklar) hiçbir etkisi olmayan Philip Glass’ın minimal (küçük motiflerle yineleyen) müziği ve eski pop müzik ancak çok az uzun süreli periodisite göstermektedir. Böylece Mozart müziği olsun olmasın yüksek derecede uzun süreli periodisite taşıyan müzik beyine yansıyacak (would resonate within the brain) ve nöbet aktivitesini azaltacak ve mekânsal zamansal performansı arttıracaktır. Bu yazıda oldukça ilginç bir konuyu, müzik ve beyin fonksiyonları ilişkisi (özellikle Mozart müziği) ile ilgili bazı araştırma sonuçlarını vermeye çalıştım. Rauscher FH Shaw GL.,KY KN Music and spatial taskperformance Nature 1993;365 611 Rideout BF, Laubach CM EEG corralates of enhanced spatial performance ;a test of generality.Percept Motor skills 1998;86: 512514 Warren JD Variations on the musical brain J. B Soc Med 1999; 92,571 Hughes JR, Daaboul Y Fino H et.al The Mozart effect on epileptiform activity. Clin.Electroencephalogr 1998 ;29.109 19 Rauscher FH ,Shaw GL Levine IJ ,et al Music training causes long term enhancement of preschool Nochildren’s spatial temporal reasoning. Neurol Res 1997;19: 28 Not: Bu yazıyı hazırlarken müzik terimleri ve anlamları konusunda değerli dostum, bir klasik müzik ustası Evin İlyasoğlu’ndan ve beyin fonksiyonları konusunda davranış nörolojisi uzmanı Hakan Gürvit’ten yararlandım. Onlara teşekkür ediyorum. CBT 1465 /17 Nisan 2015 15 Kuzey Kutbu konusunda bilmediklerimiz Dört Kuzey Kutbu vardır. Karasal Kuzey Kutbu gezegenimizin dönüş ekseninde Güney Kutbu’nun tam tamına karşısında yer alan sabit bir coğrafi noktadır; Dünya denen fırıldağın tepe noktasıdır. Kuzey Eğim Kutbu, jeomanyetik alan ile Dünya’nın yüzeyi arasındaki açının 90 derece olduğu, dönmekte olan dev gezegenimizle buluşmak için “eğim yaptığı” noktadır. Kuzey Eğim Kutbu sabit değildir. Bu nokta yalnızca son yüzyılda Kanada’daki bir noktadan 71 derece, Kuzey buz denizinden de 85 derece kuzeye kaydı. Güney Eğim Kutbu da vardır, ama Kuzey Eğim Kutbu bunun tam karşısında olmak zorunda değildir. Halihazırda ikisi arasında 20 dereceyi aşkın bir enlem farkı vardır. Pusulanız kuzeyi gösterdiğinde, manyetik Kuzey Kutbu olarak da bilinen, Kuzey Eğim Kutbu’nu göstermektedir. Jeomanyetik Kuzey Kutbu tümden farklı bir kavramdır ve Dünya’nın jeomanyetik merkezinden geçen düşsel bir çizginin temel alındığı matematiksel örneklerden yola çıkarak hesaplanır. • • • Ruslar bayrak dikmiş olabilirler, ama oraya ilk adım atanlar ABD’li denizaltı tayfasıydı. ABD Deniz Kuvvetleri’ne bağlı Nautilus denizaltısı 1958 yılında Kuzey Kutbu’nun kalın buz örtüsünü denizin altından bir uçtan öbür uca geçmeyi başararak tariksel bir sefer gerçekleştirdi. Frederick Cook Robert Peary Robert E. Peary ise Nautilus denizaltısından yaklaşık elli yıl önce oraya ulaştı. Peary ve arkadaşlarının köpeklerin çektiği kızaklar aracılığıyla Kuzey Kutbu’na ayak bastıkları bu gezi onlara göre oraya yapılan ilk kayda geçmiş geziydi. • • Dördüncü Kuzey Kutbu’na gelince, o da 1953 yılında kurulan Alaska’nın North Pole (Kuzey Kutbu) kenti. Fairbanks bölgesindeki bu kent öteki üç Kuzey Kutbu’nun yüzlerce kilometre güneyinde yer alıyor. Kuzey Kutbu’nda yaşayan Alaskalılar gerçek Kuzey Kutupları’ndan herhangi birinin yakınında yaşamasalar da, yoğun bir hayran kitlesine sahip olan, on parmağında on marifet barındıran ve serüvenden serüvene koşan bir kişi orada yaşıyor. Sözünü ettiğimiz kişi, doğal olarak, 1933 yılında yaratılan ucuz roman kahramanı Doc Savage, ya da Tunç Adam. Üstün güçlere sahip bu bilim adamı 1933 yılından bu yana bir dizi çizgi roman, dergi, radyo programında ve 1975 yılında karasal Kuzey Kutbu yakınlarında yaşadığı deneyimleri konu alan The Fortress of Solitude (Yalnızlık Kalesi) adlı düşük bütçeli bir filmde bile yer aldı. • • ya da üzerinizdeki herhangi bir manyetik şeyi gösterir. • • • •O halde, jeomanyetik Kuzey kimin umu Son yüzyıl içinde jeomanyetik Kuzey Kutbu Grönland’dan Kanada’ya kaydı. runda olabilir ki? Öncelikle aurora olarak da bilinen kuzey ışıklarının izini sürenlerin umurunda olsa gerek. Kuzey ışıklarının en göz kamaştırıcı görüntüleri jeomanyetik Kuzey Kutbu’nu çevreleyen yumurta biçimindeki alanda meydana geliyor. Peary oraya vardığında “tüm bu bölgeyi ve yakınını ABD adına resmen ele geçirdiği” yönünde küstahça bir beyanda bulunduysa da, bu beyanı ciddiye alınmadı. Aradan yüzyıl geçmesine karşın, hangi ülkenin Kuzey Kutbu’nun hangi bölgesine sahip olduğu yönündeki çekişmeler bugün de sürüyor. • Ne var ki, tıp doktoru ve kaşif Frederick Cook da Nisan 1908’de Kuzey Kutbu’na ayak bastığını öne sürüyordu. Daha sonra yapılan araştırmalar her iki iddiaya da gölge düşürdü. Ancak Peary halkla ilişkiler konusunda daha ağır bastığından, günümüzde oraya ilk ayak basan kişinin (muhtemelen) o olduğu inancı çok daha yaygın. • Görünüşe bakılırsa, Savage ile aynı yerde konaklayan Süpermen için kalede bir devre mülk durumu söz konusu • Bu yeni soğuk savaş tümden ticaret ve kaynaklarla ilgili: 2008 yılında A.B.D Yerbilimsel Araştırmalar Merkezi tarafından yapılan bir araştırmaya göre, gezegenimizin henüz su yüzüne çıkarılmamış ve elde edilebilir petrol ve doğal gaz kaynaklarının yüzde 20’si Kuzey Kutbu’nda bulunuyor. Kuzey ışıkları soluk kesici bir görüntü sergileyebilir, ama gerçekten keyifli bir deneyim yaşamak istiyorsanız yanınıza bir pusula alıp manyetik Kuzey Kutbu’na çıkmanızı öneririz. Pusulayı yatay tuttuğunuzda iğnesinde şu üç durumdan birine tanık olunur: iğne ya onu son kullandığınız noktayı işaret eder, ya da gelişigüzel bir noktada durmadan önce yavaşça döner, • • (Süpermen’in yaratıcıları Jerry Siegel ve Joe Shuster doktorun büyük bir hayranı olduklarından birkaç ayrıntıyı ödünç almış olsalar gerek). Bu petrol ve doğal gaz kaynaklarının büyük bir bölümü bir olasılıkla Kuzey Kutbu’nda kıyıları olan ülkelerin 200 deniz mili uzağındaki herkese açık olmayan ekonomi kuşaklarında yer alıyor. Uzmanlardalgaların yaklaşık 4 kilometre altında yer alan gerçek karasal Kuzey Kutbu’ndaki deniz yataklarının, bir olasılıkla, bu kaynaklardan yoksun olduğuna inanıyorlar. Kuzey Kutbu’nun geleceği belirsiz mi? Pek de öyle sayılmaz. Geçen Ağustos ayında NASA bulut örtüsünün kutup bölgesi çevresindeki deniz buzlarının erimesine ne denli bir ivme kazandırdığını ölçmek amacıyla ARISE adlı bir program başlattı. Rita Urgan • • Bir Rus denizaltısının 2007 yılında karasal Kuzey Kutbu’na, Kuzey Buz Denizi’nin dibine, kendi ulusunun bayrağını dikmesi de bölge üzerinde farklı türde bir hak iddia etme girişimiydi.