16 Haziran 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Bilim Tarihi CBT 1462/27 Mart 2015 14 OOOF OFF LİNE Tanol Türkoğlu [email protected] Hıfzı Veldet Velidedeoğlu Hıfzı Veldet Velidedeoğlu gibi büyük bir hukukçunun bu ülkede yaşamış ve eser vermiş olması, cumhuriyetimizin temel dayanaklarından biridir. 2018 Eylem Planı Hedefleri Kalkınma Bakanlığı’nın 20152018 dönemini kapsayan Bilgi Toplumu Strateji ve Eylem Planı’nda sekiz kategori baz alınarak temel vizyon olan büyüme ve istihdamın nasıl artırılacağı belirlenmiş. Bu hedefleri gerçekleştirmek üzere de 70 aksiyon maddesi oluşturulmuş. Bir önceki yazıda, TÜİK’in yapmış olduğu bir ankete göre katılımcıların %42,8’inin internete gereksinim duymadığı için kullanmadığı, %10’unun ise internet hakkında hiçbir fikrinin olmadığı ifade edilmişti. Allahtan Kalkınma Bakanlığı da böyle düşünmüyor! Bu verilerin de yer aldığı 20152018 Bilgi Toplumu Strateji ve Eylem Planı’nda 2018 hedefleri neredeyse her kategori için dörder tane olacak şekilde belirlenmiş. Bunlardan öne çıkanlar şöyle sıralanabilir: • Bilgi teknolojileri sektörel hedefleri: 520 milyon dolar olan ihracat hacmi 2 milyar dolara, sektörün GSYH’ye oranı %1.27’den %1.76’ya çıkacak. • Genişbant altyapıda hedefler: Genişbant internet erişimi olanların toplam nüfusa oranı %26.5’tan %70’e, fiber internet abone sayısı 645 binden 4 milyona çıkacak. 4G kullanan abone sayısı da 10 milyon olacak. • İstihdam hedefleri: 196 bin kişi ile %1.7 olan BİT uzmanlarının toplam istihdama oranı %2.6 olacak. Önlisans dahil ünivesitelerden mezun olan yetişmiş eleman hacmi de 35 binler düzeyinden 70 bine çıkacak. • BİT teknolojilerinin topluma nüfuzu hedefleri: Son üç ayda internete erişenlerin oranı %48.5’tan %75’e çıkacak. Kadınların internet kullanım oranı %38.8’den %65’e ulaşacak. Genişbant erişim imkanı olan hane oranı %57.2’den %75’e çıkacak. • Bilgi güvenliği ve kullanıcı güveni hedefleri: Güvenli internete özgü eğitim alanların sayısı 40 binden 250 bine çıkacak. Siber olaylara müdahale amacıyla kurulan ekibe sahip kamu kurumu sayısı 2012’de birken 2018’de 200 olacak. • Yenilikçi çözümler için hedefler: Yaşayan laboratuvar uygulama sayısı 2’den 20’ye, coğrafi bilgi sistemi altyapısı tamamlanmış belediyelerin oranı %3ten %30’a çıkacak. • Girişimcilik ve eticaret hedefleri: Internetten alışveriş yapanların oranı %24.1’den %70’e, girişimcilik eğitimi almış bireylerin oranı %6,3’ten, %15’e çıkacak. • eDevlet hedefleri: Internet kullananlar içinde edevlet hizmeti kullananların oranı %41.3’ten %60’a çıkacak. 30 kurum kamu bulutuna dahil edilecek (şu an yok). Bakanlık bu hedeflere ulaşmak için 70 maddelik bir eylem planı hazırlamış. Bunlar içinde en çok iş haliyle Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı ile (15 madde), Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’na düşüyor (7 madde). Bu 70 maddelik liste de tek tek açıklanmış ve tarihlendirilmiş durumda. Öne çıkan bazı maddeler şöyle: Kobiler için bulut programı oluşturma (2016), Fatih Projesi’nde içerik üretiminin teşvik edilmesi(2016), Oyun sektörü stratejisi oluşturma (2016), Fiber erişim destekleme programı oluşturma (2018), Ulusal genişbant stratejisinin oluşturulması (2015), 4G’ye geçiş (2016), Bina içi internet altyapısının zorunlu hale getirilmesi (2015), BİT üniversite müfredatının gözden geçirilmesi (2016), Dijital uçurum endeksi oluşturma (2015), Türkçe dijital içerik ve uygulamarının geliştirilmesi (2016), Internet kafelerinin şartlarının iyileştirilmesi (2015), Siber güvenlik kanununun çıkarılması (2015), Akıllı kentler programı geliştirme (2018), Yeşil bilişim programı geliştirme (2018), ETicaret mevzuatının tamamlanması (2016), Internet girişimciliği destek merkezi oluşturma (2017), Kamu bulut bilişim altyapısının oluşturulması (2018). Geçmiş yıllardaki benzer eylem planı çalışmaları ağır aksak, gecikmeli ya da kısmi olarak gerçekleştirilebilmişti. Umulur ki bu eylem planı tüm hedeflere planlanan zamanlarda erişecek şekilde gerçekleştirilsin ve 2018 Türkiye’si dijital çağı üretim odaklı olarak da yakalamış olsun. Osman Bahadır [email protected] U zun bir süreden beri cumhuriyetimiz büyük bir tehdit altındadır. Çok yönlü olan bu tehdide karşı güçlü bir direniş gösterebilmenin en önde gelen iki koşulu, hem cumhuriyet kavramını, hem de cumhuriyet kurucularını iyi bilmekten ve tanımaktan geçiyor. Çoğu durumda cumhuriyet rejimi için bir parlamenter sistemin ve genel seçim sisteminin varlığı yeterli görülmektedir. Bunlar bir cumhuriyet için elbette temel ve hiçbir şekilde vazgeçilemez yapılardır. Fakat cumhuriyet için yeterli değildir. Çünkü bu iki sistem, cumhuriyetin temeli olan, ulusun özgür iradesinin oluşturulması, yansıtılması ve uygulanmasının araçlarıdır. Ancak bu araçlardan daha önemli olan şey, özgür ve eşit yurttaşlardan oluşan ulusun bireylerinin özgür iradelerinin yaratılması, yansıtılması ve korunmasıdır. Bunun yolu da bilimin, bilimsel düşüncenin ve eğitimin ulus içinde yayılmasından geçer. Ayrıca yurttaşların iradelerinin ortaya çıkmasını sağlayacak özgürlük ve eşitlik hukukunun da kurumsallaşması gerekir. Böylece kendisinin, ulusunun ve doğanın çıkarlarını kavrayacak ve koruyacak bilinçte yurttaşlar yetiştirilmediği takdirde, genel seçim sistemi bir monarkın egemenlik aracı haline de gelebilir. Oysa cumhuriyeti cumhuriyet yapan şey, bütün kurumlarıyla ulusun egemenliğini sağlayan bir sistem olmasıdır. Bizim cumhuriyetimiz eğitimsiz ve çok geri bir imparatorluğun yıkıntıları üzerine kuruldu. Kuramsal yapısıyla en gerçekçi cumhuriyet modellerinden biriydi. Fakat başlangıç koşullarının zayıflığı ve kurucu liderinin erken ölümü, gelişmesini geciktirdi ve bu gecikme, henüz varlığını garanti altına almaya yetecek olgunlaşma düzeyine gelemeden, yıkıcılarının cumhuriyet bünyesinde kuvvet biriktirebilmesine imkan verdi. Hıfzı Veldet Velidedeoğlu (19041992), yaşı gereği cumhuriyetin ilk kurucularından olamadı, ancak daha lise öğrencisiyken 1920’den itibaren Meclis kâtibi olarak çalışmalara katkıda bulundu ve Cumhuriyetin ilanına ve kuruluşuna yakından tanık oldu. 1928 yılında Ankara Hukuk Mektebi’ni bitiren Velidedeoğlu, 1929‘da Hukuk doktorası yapmak üzere Avrupa’ya gönderildi. İsviçre’de Neuchatel Üniversitesi’nden hukuk doktorası derecesi aldı ve daha sonra da Roma’da iki yıl süreyle Hukuk Fakültesi’nde ceza hukuku derslerini izledi ve bu konuda sertifika aldı. 1934’te İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde medeni hukuk doçentliğine atanan Velidedeoğlu, 1942’de profesör ve 1948’de de ordinaryüs profesör oldu. Ord. Prof. Velidedeoğlu’nun beş ciltlik Medeni Hukuk kitabı, 100’e yakın bilimsel makalesi, çeşitli konularda telif eserleri, Almanca ve Fransızca’dan 15 kitap çevirisi ve Avrupa’da çeşitli ülke dergilerinde yayınlanmış makaleleri bulunmaktadır. Ayrıca Nutuk’u günümüz diline çevirerek yayınlamıştır. Almanya Karşılaştırmalı Hukuk Derneği’ne de asli üye seçilmiştir. Ord. Prof. Velidedeoğlu, cumhuriyet hukukunun daha sonraki kuruluş ve gelişme dönemlerinin öncülerindendir. Cumhuriyet yurttaşlarının özgürlük ve eşitlik hukunun geliştirilmesinde hem kuramsal bakımdan, hem de uygulamada önemli görevler üstlenmiş ve hizmetlerde bulunmuştur. Sadece eğitim çalışmalarıyla değil, fakat aynı zamanda yasaların oluşturulması ve ulusun aydınlatılması çabalarıyla da cumhuriyet hukukunun gelişmesinde büyük bir rolü vardır. 1959’da Kat Mülkiyeti Kanunu’nun ön tasarısını hazırlamış ve bu tasarı daha sonra önemli bir değişiklik yapılmadan yasalaşmıştır. 27 Mayıs döneminde Milli Birlik Komitesi tarafından Anayasa Bilim Komisyonu’na seçilmiş ve hazırladığı Anayasa taslağı Komite’ce bastırılmıştır. 1960 yılının sonunda kurulan Kurucu Meclis’e üye seçilen Velidedeoğlu, bu görevi sırasında da redaksiyon komitesinin başkanı olarak 1961 Anayasası’nın kaleme alınmasında doğrudan görev almıştır. Ayrıca 1961 Anayasası’nın başlangıç bölümünün yazılmasında, ülkemizdeki demokratik siyasi ortamın oluşması için kaçınılmaz olan yargı bağımsızlığı ve hakim teminatı gibi ilkelerin belirlenmesinde, Anayasa Mahkemesi’nin, üniversitelerin ve TRT’nin özerkliklerinin yasal teminat altına alınmasında doğrudan katkıları olmuştur. Bu ilkeler bir cumhuriyet rejiminin varlığı ve kalıcılığı için yaşamsal önemdedir. Anayasa’nın her türlü tehdide ve tehlikeye karşı korunmasının halkın bilinçli duyarlılığına emanet edilmiş olması da bu yaklaşımın diğer önemli bir parçasıdır. Prof. Velidedeoğlu, 1942 yılından, vefat ettiği 1992 yılına kadar 50 yıl boyunca her hafta Cumhuriyet gazetesinde hukuki ve siyasi aydınlatıcı yazılar yazdı. Cumhuriyetimizi korumanın ve geliştirmenin en büyük güvencelerinden biri, cumhuriyeti doğru olarak kavramanın yanı sıra, onu kuranların eserlerine ve anılarına da sahip çıkmaktır. Cumhuriyetimizin büyük kurucu hukukçularından Ord. Prof. Hıfzı Veldet Velidedeoğlu’nun tarihsel varlığı ve eserleri de en büyük güvencelerimizden biridir. Büyük cumhuriyet hukukçumuzu ölümünün 23. yılında büyük bir saygıyla anıyoruz.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle