24 Aralık 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

GÜNDEM Ne Ülke Be... Yine Eğitim! ‘Manevi Mirasım Bilim ve Akıldır!’ “Ben, manevi miras olarak hiçbir ayet, hiçbir dogma, hiçbir kalıplaşmış kural bırakmıyorum. Benim manevi mirasım bilim ve akıldır... Zaman süratle ilerliyor, milletlerin, toplumların, kişilerin mutluluk ve mutsuzluk anlayışları bile değişiyor. Böyle bir dünyada, asla değişmeyecek hükümler getirdiğini iddia etmek, aklın ve bilimin gelişimini inkâr etmek olur... Benim Türk milleti için yapmak istediklerim ve başarmaya çalıştıklarım ortadadır. Benden sonra beni benimsemek isteyenler, bu temel eksen üzerinde akıl ve bilimin rehberliğini kabul ederlerse, manevi mirasçılarım olurlar.” Mustafa Kemal Milli Eğitim Bakanı Dr. Reşit Galip’in sorusuna Mustafa Kemal’in yanıtı. Kaynak: İsmet Giritli, Kemalist Devrim ve İdeoloji, İ.Ü. Yayınları Cumhuriyet BİLİM VE TEKNOLOJİ Türkiye’nin Haftalık Bilim Haberleri ve Kültürü Dergisi Sayı: 1304 16 Mart 2012 İMTİYAZ SAHİBİ Cumhuriyet Vakfı adına Orhan Erinç GENEL YAYIN YÖNETMENİ İbrahim Yıldız YAYIN YÖNETMENİ Orhan Bursalı SORUMLU MÜDÜR Miyase İlknur GÖRSEL YÖNETMEN Tüles Hasdemir Bu kadar heyecan verici olayı, durmadan, süreklilik içinde yaşıyor olmamız, herhalde bize Allahın lütfudur! Sivas’ta zaman aşımı! Odatv’de 4 tahliye! Gülen (Cemaati) Erdoğan (iktidarı) çatışması! Erdoğan’a Hükümet Darbesi Girişimi! Ve Türkiye’de bütün nesilleri etkileyecek olan eğitimde yeni yasa! Bunlar arasında bizi ilgilendiren şüphesiz ki Eğitim Yasa Tasarısı.. Bu konuda Salı ve Perşembe günleri iki yazı gazetedeki köşemde yayımlandı. Bloğumda bu yazıları izleyebilirsiniz! İki yazı, geçen sayılarda bu köşede yayımlandı.. İç sayfalarımızda tartışmalarda yer verdik.. Bugün de bunu sürdürüyoruz! *** Ankara Barosu Başkanı Metin Feyzioğlu’nun açıklamasında dikkat çekici bir nokta vardı: 4 + 4 + 4 =? Ne yapılıyor, neden yapılıyor?” başlıklı “4 duyuruda soruyor: “İlköğretimin ikinci 4 yıllık kısmı olan ortaokullar ‘farklı program seçenekleri’ görüntüsü altında fiilen meslek okullarına dönüştürülmektedir. * ‘Farklı program seçeneklerinin çocukları hazırladığı meslekler hangileridir? * ‘Farklı program seçeneklerinin tamamı her okulda aynı anda sunulacak mı, yoksa ortaokullar program seçeneklerine göre mi sınıflandırılacak? * Çocuklarımızın daha 10 yaşındayken meslek seçmeye zorlanması mutsuz ve başarısız nesiller yetişmesine yol açmayacak mı? * Dört yıllık ilkokullarla, fiilen mesleki eğitim veren ortaokulların aynı binalarda hizmet vermesi, 610 yaş çocuklarının birlikte okudukları ve fiilen mesleki eğitim gören ortaokul öğrencilerini rol model olarak görmelerine neden olacaktır. Bu durumda ilkokullar da fiilen meslek okullarına dönüşmeyecek midir? * İşletmelerde çalıştırılabilecek çırak oranındaki sınırlamanın kaldırılması, çocukların asıl işgücüne dönüşmesine yol açacaktır (Mesleki Eğitim Kanunu’nun 18. maddesinde yapılmak istenen değişiklik): * Çocukların işe değil okula gitmesi için çağdaş devletler bütün güçlerini seferber etmişken, çocukların gelişmesini engelleyecek ve sömürülmesine yol açacak bu değişikliğin ülkemize ne faydası olacak? * Bütün bunları ve dikkate alınması gereken başka onlarca, yüzlerce konuyu kimler, hangi bilimsel veriler ışığında “düşünmekte”dir?” *** Evet can alıcı sorular bunlar, çünkü milleti ve geleceğimizi ilgilendiriyor.. Feyzioğlu ile görüşmemizde bir endişemizi daha paylaştık: Resmen açılacağı da duyurulan imam hatip ortaokullarının, normal ilkokulların yanında açılmasına ne engel var? Dahası, bir binanın bir kısmı da imam hatip ortaokuluna dönüştürülür! Böylece, ilkokul öğrencilerine rol modeli olarak, dini eğitim alan namaz kılan ortaokul öğrencileri sunulur.. Böylece, çocuklar ana babalarının isteğinden ve yönlendirmesinden tamamen çıkartılır, imam hatipli büyükler bu görevi üstlenlenmiş olur! Bakanlığın bu tür açıklanmamış planları var mı? “Sağlık” sayfası VKV Amerikan Hastanesi’nin, “Bilim Kültür ve Eğitim” sayfası İstanbul Kültür Üniversitesi’nin ve arka sayfa konuları ‘Atılım Üniversitesi’nin katkıları ile hazırlanmıştır. YAYIMLAYAN Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık A.Ş. İDARE MERKEZİ VE YAZIŞMA ADRESİ Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sokak No: 2 34382 Şişli İstanbul Tel: 0212 343 72 74 Faks: 0212 343 72 64 CBT 1304/ 2 16 Mart 2012 CUMHURİYET REKLAM Tel: 0212.2519874/3437274 Yerel Süreli Yayın BASKI DPC Doğan Medya Tesisleri Hoşdere Yolu 34850 Esenyurt/İstanbul Yaşam Bilimleri Eğitiminde Büyük Buluşma Türk Biyokimya Derneği Eğitim Aktiviteleri Kurulu ve İzmir Şubesi, 2930 Mart 2012 tarihlerinde İzmir’de FEBS (Federation of European Biochemical Societies) Eğitim Komitesi’nin düzenlediği eğitim çalıştayına ev sahipliği yapıyor. Benzerleri Avrupa’nın çeşitli ülkelerinde son beş yıldır düzenlenmekte olan çalıştay, ülkemizde ilk kez bu yıl “Trends in Undergraduate Biomolecular Education & Tips for PostGraduate Students and Beyond” adıyla düzenleniyor. Her biri konularında uluslararası yetkinliğe sahip bilim insanları olan FEBS Eğitim Kurulu üyeleriyle doğrudan iletişim kurulabilecek samimi bir eğitim ortamı olarak planlanan çalıştaya ülkemizin tıp, eczacılık, fen, mühendislik, vb fakültelerinin biyokimya ve biyomoleküler alanlar başta olmak üzere ilgili tüm yaşam bilimleri alanlarında lisans ve lisansüstü eğitim veren eğiticiler, genç bilim insanları ve lisans/lisansüstü öğrenciler davetli... Çalıştayla ilgili bilgiler: http://febseducationworkshopizmir.blogspot.com/ İç sayfalarımızda yine eğitimle ilgili yazılarımızdan biri de, Prof. Bahattin Baysal’a ait. Yazıya dikkatinizi çekeriz! Hükümetin hiç gündemine almadığı eğitimde kaliteye bakmalıyız! Baysal’ın yazısında Science’da yayımlanan Finlandiya Deneyimi söz konusu ediliyor. Yazının orijinaline baktık, Baysal’ın çok özet geçtiği başka noktaları da önemli gördük ve aşağıya özetliyoruz: * ABD’li çocukların uluslararası ölçümlerde bilim ve matematikde kötü performansı aileleri ve Obama’yı kaygılandırıyor. OECD’nin öğrenci kalitesini ve sorunlarını araştırdığı PISA sonuçları ilk defa 2000’de yayımlandı. ABD bu araştırmadan hiç yararlanmadı.. Çünkü ABD’liler çok basit bir çözümle mucizevi bir şekilde eğitimi düze çıkartmak istiyor, ama böyle bir basit bir çözüm yok.. * ABD, önce soru sormaya dayalı öğrenme, birlikte problem çözme ve daha ilgi çekici bir müfredatla bu sorunu çözebilir; ama hiç bir yol öğretmenlerin eğitimi ile elde edilecek sonuçlar kadar başarılı olamaz. * Finlandiya son 10 yılda PISA testlerinden en yüksek notu alan ülke ve bu başarıdan çıkartılacak ders çok basit: En iyi ve en zeki öğretmenleri görevlendirin ve bunları yoğun bir eğitimden geçirin.. Öğretme yeteneklerini geliştirmek için de onları özgür bırakın, merkezi otorideten bağımsız kılın. Deslerini hazırlamaları için yeterli zaman tanıyın. Meslektaşlarıyla görüş birliğinde bulunmaları için ortam hazırlayın.. Kendi sınıfları dışındaki öğrencilerle görüşmelerini sağlayın. Finlandiya’da öğretmenler toplumda çok merkezi bir rol oynuyor, genç insanlar öğretmen olmak için can atıyor, aldıkları ücretler ise ulusal ortalama düzeyinde. Finlandiya’da öğretmenlerin mutlaka mastır derecesi olması gerekiyor. Finlandiya’nın bu eğitim ortamını yaratması onlarca yıl aldı, ama şu anda dünyanın en iyi eğitim sistemi orada. Finlandiya 20 başvuru arasından bir tanesini öğretmen eğitimine uygun buluyor! (John E. Burris’in yazısı, It’s the Teachers) Biz hiç Finlandiya’yı tartıştık mı? Ve en başarılı diğer ülkeleri? Gelecek cuma yeniden birlikte olmak dileğiyle.. obursali@cumhuriyet.com.tr http://orhanbursali.blogspot.com FİNLANDİYA’NIN YÜKSEK BAŞARISININ SIRRI
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle