24 Kasım 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

‘Manevi Mirasım Bilim ve Akıldır!’ “Ben, manevi miras olarak hiçbir ayet, hiçbir dogma, hiçbir kalıplaşmış kural bırakmıyorum. Benim manevi mirasım bilim ve akıldır... Zaman süratle ilerliyor, milletlerin, toplumların, kişilerin mutluluk ve mutsuzluk anlayışları bile değişiyor. Böyle bir dünyada, asla değişmeyecek hükümler getirdiğini iddia etmek, aklın ve bilimin gelişimini inkâr etmek olur... Benim Türk milleti için yapmak istediklerim ve başarmaya çalıştıklarım ortadadır. Benden sonra beni benimsemek isteyenler, bu temel eksen üzerinde akıl ve bilimin rehberliğini kabul ederlerse, manevi mirasçılarım olurlar.” Mustafa Kemal Milli Eğitim Bakanı Dr. Reşit Galip’in sorusuna Mustafa Kemal’in yanıtı. Kaynak: smet Giritli, Kemalist Devrim ve deoloji, .Ü. Yayınları Cumhuriyet BİLİM VE TEKNOLOJİ Sayı: 1249 25 Şubat 2011 İMTİYAZ SAHİBİ Cumhuriyet Vakfı adına Orhan Erinç GENEL YAYIN YÖNETMENİ İbrahim Yıldız YAYIN YÖNETMENİ Orhan Bursalı SORUMLU MÜDÜR Miyase İlknur GÖRSEL YÖNETMEN Tüles Hasdemir Bilim ve Fen Öğrencilerinin Önü Açık mı? Salı günü Bahçeşehir Fen ve Teknoloji Lisesi öğrencilerinin misafiriydim. Her yıl en üst düzeyde 24 seçkin öğrencinin tamamen bursluyatılı olarak alındığı Fen ve Teknoloji Lisesi, aslında, ülkemize seçkin bilim insanı, seçkin insan yetiştiriyor. Hepsi bu okula neden girdiklerinin bilincinde.. Sadece okumuyorlar, projeler yaparak okuyorlar. “Türkiye’de gelecek için umut veren 100 şey” arasına seçilmişler. Evrensel düzeyde gerçekleştirilen robotik yarışmalarına katılıyorlar. Amerika’ya yarışmaya gönderilecek bir robot projesi, orada ‘konteynır’a yüklenmeyi bekliyordu. Daha genç sınıftakiler, yine yarın gerçekleştirilecek FLL yarışmasına (First Lego Ligi) hazırlanıyorlardı.. Projelerden biri ilginçti, protez kullanan bir arkadaşlarının yaşadığı sorundan yola çıkmışlar. Arkadaşları büyüme çağında, bir ayağı büyüyünce, protezli ayak aksama sorunu yaratıyor. Bu sorunu görerek kendini boyca ayarlayabilen bir protez ayak projesi üzerinde kafa yoruyorlar! Fizik şampiyonları çıkartıyorlar.. Bir dizi alanda başarılı etkinliklere imza atıyorlar... (İlginç web siteleri: www.bahcesehir.k12.tr/lise/fen/index.asp) Bu çocukları seviyorum, eğitim kurumlarının kurucusu Enver Yücel, Fen ve Teknoloji Lisesi ve ücretsiz öğrencileriyle ülkeye önemli bir hizmette bulunuyor. Öğrencilerin genellikle orta ve alt gelir kesimlerinden geldiğini de bu arada belirtelim! Öğrencilerle sohbet ettik, akıllı sorular yönelttiler. Sorular arasında “Raslantıların bilimle ilişkisi” bile vardı! Türkiye’nin 2023 düşleri, insanların ve ülkelerin gelecek projeleri, bilim ve teknoloji ile ülke kalkınması ve ekonomi arasındaki ilişkiler... Ve, tartışılan önemli bir soru: Bilim ve teknoloji alanında yetişecek bu çocuklara, Türkiye’de yer ve gelecek var mı? *** Var... Türkiye’de gelişme var. İyi üniversitelerimizde iyi şeyler yapılıyor. Örneğin ODTÜ’de önceki gün “Biyomalzeme ve Doku Mühendisliği Mükemmeliyet Merkezi” açıldı! Yanında da Araştırma ve Uygulama Merkezi... (www.biomat.metu.edu.tr ; www.biyomalzeme.org.tr ) Burada organ tedavilerinde kullanılan biyo malzemelerin yerli teknolojilerle üretimi için bilimsel altyapı amaçlanıyor. Bu malzemelerin yüzde 85’inin ithal edildiğini düşünün.. “Kemik ve kıkırdak, kemik çimentosu, dental malzemeler, eriyebilir kemik plakaları ile yapay deri gibi sert ve yumuşak dokuların tedavisi için gerekli ürünlerin bilimsel altyapısı hazırlanacak..” Bu ve benzeri alanlar için çok iyi uzmanlara, beyinlere gereksinimi var Türkiye’nin... Bu yetenek gerektiren çalışmaların giderek artacağını göreceğiz. Hem ülke gerçekleri dayatıyor hem de ekonomi.. Pek çok sanayici, geçen haftaki gündemde de belirttiğimiz gibi, üretiminin kalitesini daha üst düzeye yükseltmek ve ayrıca yenilikçi olabilmek için AraştırmaGeliştirme çalışmalarını hızlandırıyor! Hayat, dünya, herkesi bilimi ve teknolojiyi öğrenmeye, üretmeye zorluyor. Çünkü bu ayakta kalma sorunudur.. Doğrudan doğruya! *** Gelecek Cuma yeniden birlikte olmak dileğiyle... obursali@cumhuriyet.com.tr http://orhanbursali.blogspot.com/ Hasan Ali Yücel Sempozyumu Bugün ve yarın, kaybedişimizin 50. Yılında, büyük eğitimci ve kültür insanı Hasan Ali Yücel Sempozyumu düzenleniyor. Çok istediğim halde, sempozyuma katılamıyorum! Sempozyumda eğitim, bilim ve kültür politikaları tartışılacak. zmir Ekonomi Üniversitesi’nde gerçekleştirilecek sempozyumun gündemi, konular ve konuşmacılar insanı heyecanlandırıyor! Katılımınızı diliyorum, bu bağlamda iç sayfalarımızda da, Prof. Zeki Arıkan’ın Yücel üzerine güzel yazısını da anımsatıyorum.. Sağlık sayfası VKV Amerikan Hastanesi’nin katkıları ile hazırlanmıştır YAYIMLAYAN Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık A.Ş. İDARE MERKEZİ VE YAZIŞMA ADRESİ Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sokak No: 2 34382 Şişli İstanbul Tel: 0212.3437274 Faks: 0212.3437264 CUMHURİYET REKLAM Tel: 0212.2519874/3437274 Yerel Süreli Yayın BASKI DPC Doğan Medya Tesisleri Hoşdere Yolu 34850 Esenyurt/İstanbul Akciğer kanseri ameliyatında Türk hekimin geliştirdiği yeni teknik .Ü. stanbul Tıp Fakültesi Göğüs Cerrahisi Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. , sol akciğer kanserlerinde lenf bezlerinin kolayca temizlenmesini sağlayan tekniği geliştirdi. Bu teknik, sol akciğer kanserine yakalanan hastaların, sağ akciğer kanseri olan hastalar gibi tedavi edilebilmesini sağlıyor. Tekniğin adı, “sol torakotomi ile paratrakeal lenf nodu diseksiyonu”. Bu yeni teknik, sol akciğer kanserlerinde lenf bezlerinden sistematik örnek almayı ve tam temizlik yapmayı sağlıyor. Ameliyat süresi, ortalama 10 dakika uzayabiliyor. Yılda 1.2 milyon insanın yaşamını yitirmesine yol açan akciğer kanseri, hastaların yaklaşık yüzde 60’ında sağ akciğerinde, yüzde 40’ında ise sol akciğerinde görülüyor. “Sol akciğer kanseri, lenf bezlerine daha fazla sıçrayabilen, hastalığın evresi doğru teşhis edilmezse tam tedavi edilemeyen bir hastalık” diyen Prof. Dr. Toker, “Bu nedenle cerrahi işlem esnasında lenf bezlerinin çıkarılması, inceleme sonucunda hastalığın hangi evrede olduğunun kesin teşhisinin konulması, böylece kemoterapi ve radyoterapi gerekip gerekmediğine karar verilmesi açısından önemli. Ancak kalbin solda bulunma sı ve kalpten çıkan ana damarların da soldan gitmesi nedeniyle sol akciğer kanseri ameliyatlarında lenf bezlerinin tam temizlenmesi ve çıkarılması sağ akciğer kanseri ameliyatlarına göre daha riskli, daha uzun süreli ve daha fazla komplikasyona yol açan ameliyatlardı” diye konuşuyor. Geliştirdiği yeni tekniği bugüne kadar 100’e yakın hastada uygulayarak sol akciğer kanserinin doğru evrelenmesini ve böylece hastaların doğru tedavi almalarını sağladıklarını söyleyen Prof. Dr. Toker, yöntemin uluslararası platformda kabul gördüğünü ve göğüs cerrahları tarafından uygulanmaya başlandığını belirtiyor. Uluslararası göğüs cerrahisi camiasının önde gelen doktorları yeni tekniği şöyle değerlendiriyor: “Bu tekniği kullanmak sol akciğer kanseri ameliyatlarında ciddi fayda sağlıyor.” CBT 1249/ 3 25 Şubat 2011
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle