Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Miyopluk neden yaygınlaşıyor? Miyopluğun en yaygın görüldüğü Singapur, Hong Kong ve Tayvan gibi ülkelerde, yirmi otuz yıl kadar önce genç erişkinlerin %25 kadarı miyop iken, günümüzde bu oranın yaklaşık %80’ne ulaştığı belirtiliyor. Batılı ülkelerde bu oran %3050 arasında değişmekle birlikte, miyopluğun orada da hızla yayılmakta olduğu görülüyor. Peki, bu gizemli salgına yol açan etmenler ne olabilir? havada olabildiğince çok zaman geçirmekti. Singapur’daki Yong Loo Lin Tıp Okulu uzmanlarından SeangMei Saw önderliğinde 1249 yeniyetme denek üzerinde yapılan araştırma da bu görüşe destek vermekteydi. İyi de, açık havada olmak miyopluğun önüne geçilmesi açısından neden bu denli etkiliydi? Tübingen Üniversitesi’nden Regan Ashby’nin öne sürdüğü bir kurama göre, açık havada ışığın katıksız yoğunluğu bir biçimde gözkürenin büyümesini durdurmaktaydı. Tavuklar üzerinde bir çalışma yapan Ashby, parlak ışığın etkisiyle ağkatmanda, gözde büyümeyi önlediği bilinen, dopamin adlı maddenin daha yüksek düzeylerde üretildiğine tanık oldu. Merce Odak noktası H o u s t o n Kornea Üniversitesi’nden Earl Smith, yalnızca yan görüşü bulanık duruma geGöz tiren mercekler taktığı çukuru maymunların yine de Işık miyop olmaktan kurtuOdak lamadıklarına tanık olnoktası du. Alışılagelmiş gözlük ve mercekler gözün çevresinde aşırı bir düzeltme eğiliminde olduklarından, göz küreMiyopluk konusunda daha önce ortaya atılan görüşler hep merkezi görüşe odaklanırlarken, yan görüşün de bunda önemli bir sinin daha da uzamasına rol oynadığı yönünde kanıtlar var. Işık, ağkatmanın ortasında doğru biçimde odaklı. Ancak kimi kişilerde, yan görüşten gelen ışık yol açıyorlardı. ağkatmanın arkasında odaklanır ve bu durum söz konusu bölgede yakının hafif bulanık olduğu bir görüntüye neden olur. Miyopluğun yıllar geçBu durumun giderilmesi için, göz kürede bir uzama olur. Fovea üzerine düşen ışık artık ağkatmana ulaşamadan odaklanır ve butikçe daha da ilerlemena bağlı olarak göz uzağı göremez. sinin ardında yatan neYüksek eğitimli kişiler arasında miyopluğa çok daha yaygın rast den belki de buydu. lanması, okuma ve benzeri yakın işlerin bu durumu körükleyen en Bu kuram, miyopluğun sağaltımında daha az uygulanan yönbelirgin unsurlardan biri olduğu inancının da çok eskilerden be temlerin neden beklenmedik biçimde başarılı olduklarına da bir ri kabul görmesine yol açtı. açıklama getirebilir. Söz gelimi, korneal refraktif tedavi yöntemi miyopluğa geçici bir çözüm getirme amacıyla tasarlanmıştı. EĞİTİMLİLER VE MİYOPİ Ancak Ohio Eyalet Üniversitesi’nden Jeff Walline, gözün saydam Bu inanca göre, kimi çocukların göz mercekleri yakın nesne katman ya korneasının geçici olarak yeniden biçimlendirilmesi için lere gerektiği gibi odaklanmayı sağlayacak kıvraklıktan, ya da “göz hastanın gözüne bir uyku merceğinin takıldığı ve ertesi gün çımerceği uyumundan” yoksun. Örneğin, küçük puntolu yazılar ha kartıldığı bu yöntemin, gerçekte miyopluğun ilerleme sürecini %50 fifçe bulanık bir görünüm sergilediklerinde, gözküre buna uyum oranında yavaşlattığını ortaya koyuyor. sağlamak amacıyla uzar ve uzağı görememe pahasına yakının daGelgelelim, İrlanda Mater Misericordiae Üniversitesi Hastanesi ha iyi görülebilmesine olanak tanır. danışman göz hekimlerinden Ian Flitcrofttüm kalabalık ortamlarda Bu kuram akla yatkın gelmesine ve eğitimli kişilerle miyop kusursuz görme duyusuna sahip kişilerin bile yan görüşlerinde haluk durumu arasında bir bağlantıya tanık olunmasına karşın, araş fif bir bulanıklık meydana geldiğine dikkat çekiyor ve, “Bir kitatırmacılar okuma ve buna benzer edimlerle miyopluk arasındaki bın ya da bilgisayar ekranının kenarları çevresindeki dünya daha ilintiyi açıkça gözler önüne seren somut bir veriye ulaşamadılar. uzakta ve bulanıktır. Tam tersine, bir pencereden dışarıya uzakDaha da kötüsü, göz merceğindeki uyumsuzluğun giderilmesi yö taki bir görüntüye baktığımızda yan görüşümüzü dolduran odadaki nündeki girişimler da pek başarılı olamadı. nesneler daha yakın ve aynı zamanda bulanık olurlar,” diyor. Araştırmacılar, miyopluğun düzeyinin, ne yakın işlere harcaGenetik açıdan duyarlı bireyler için bu durum miyopluğu tenan zamanla, ne de evin dışında ya da spor yaparak harcanan sü tiklemeye yeterli olabilir. Açık havada geçirilen süre, sırf açıklık re ile ilintili oduğunu gösterdi. bir alana baktığımızda tüm nesneler ağkatmanda net bir görünYakın plan işler miyoplukta belirleyici bir etmen olmadığına tünün elde edilmesine olanak tanıyacak uzaklıkta olduklarından, göre, bedensel antremanlar etkili olabilir mi? Sydney görme duyumuzu olumlu yönde etkiliyor olabilir. Üniversitesi’nden Kathryn Rose, fiziksel açıdan durgun olsa biDurum böyle olunca, tüm bu görüşler kesin bir sonuca ulale, evin dışında geçirilen zamanın görme duyusunu olumlu yön şıncaya dek, miyopun önüne geçilmesinde en güvenli yöntem olade etkilediğini ortaya koydu. bildiğince açık havada kalmak olsa gerek. Öyle ki, sağlıklı gözlere sahip olmanın en önemli koşulu açık Derleyen Rita Urgan “Türkiye’de Devlet Felsefesi” İstanbul Üniversitesi Sosyoloji Bölümünden Emekli Prof. Dr. Cahit Tanyol 24 Ocak Pazartesi günü saat 18:30’da TÜBA İstanbul Ofisinde (İTÜ Eski Maden Fakültesi, Yabancı Diller Yüksek Okulu, Maçkaİstanbul, Tel (0212 219 1660) devlet felsefesi üzerine konferans verecek. U zağı görememe, ya da miyopluğun salt genlerden kaynaklanan bir durum olmadığı açıkça ortada. Araştırmalar çok okumanın miyopluğa yol açtığı yönündeki çok eskilere uzanan inancın da bir geçerliliği olmadığını ortaya koyarken, salgın hastalıklarla ilgili geniş ölçekli çalışmalar da çağdaş yaşam biçemlerinin kimi yönlerinin çocuklarda görme bozukluklarına yol açtığını gözler önüne seriyor. Miyopluğa neden olan unsurlar tam olarak bilinmese de, anatomik özelliği onlarca yıldır biliniyor. Normal gözde mercek ışığı doğrudan ağkatmana, ya da retinaya odaklar ve ağkatman da görüntüyü kaydedip beyne iletir. Oysa, miyoplarda gözküresinin genelde normalden daha uzun olması, gözün arkasındaki ışığa duyarlı ağkatmanı ile önündeki merceğin arasındaki mesafenin de uzamasına neden olur. Sonuçta, uzak nesnelerden gelen ışığın ağkatmanının önünde odaklanmasına bağlı olarak beyne bulanık bir görüntü iletilir. D Işık CBT 1244/8 21 Ocak 2011 oğuBatı farklılaşmasının belirginleştiği alanlardan birisi de “Devlet Bilinci”dir, Devlet otoritesidir. Bu otorite kanunlarda ifadesini bulur. Otoritenin kaynağı bazan üstün bir varlıktır, bazan bir kraldır. Kanunların ortak özelliği yansız olması ve düzeni korumasıdır. Batıda yönetim her zaman bir sınıfın damgasını taşır. Türk Devlet geleneğinde sınıf iktidarı ve sınıf mücadelesi yoktur. Halk ayaklandığı zaman bir sınıftan bir sınıfa iktidar değişmez, padişah (yönetici) değişir. Türk Devlet geleneğinin ikinci özelliği, güzideler (seçkinler) yönetimi olmasıdır. Bunların tabanda temsil ettikleri bir sınıf yoktur. Bizde, soylu olan yalnız devlettir. Bir Devletin değişmezleri ile değişirlerini ayırdetmek gerekir. Bizim Devlet Felsefemizde 3 ana payandayı göz önüne almak gerekir : 1 İlmiyye sınıfı (ulema= Bilim adamları); 2 seyfiyye sınıfı ( kılıç erbabı = ordu); 3 Kalemiyye Sınıfı (bürokratlar). Türkiye’de Devlet hiç bir sınıfın devleti değildir. Hepsinin üzerindedir. Türkiye Cumhuriyeti yapı itibarı ile bir kadro devletidir. Bugün o sarsılmaktadır. Devletin beynini teşkil eden kuvvetler tasfiye edilmeye çalışılmakta ve devletsiz bir iktidar modeline gidilmektedir. Anadolu’nun altında 24 asırlık bir uygarlık vardır. Ankara’da Atatürk’le açılan Dil, Tarih ve Coğrafya Fakültesinin ismindeki bu üç kelime, bugünkü Misakı Milli sınırları içindeki Türkiye’nin köklerini araştırmak için son derece bilinçli bir seçimdir. Biz, ordu Devletiyiz. Toprağımız sancılı bir topraktır. Her önüne gelen sahip çıkmaya çalışmaktadır. Türkiye’de şimdi sorun göründüğü gibi değildir. Türkiye’de bugün doğru ile yanlış değil, yalan ile yanlış tartışılmaktadır. Yanlıştan doğruya gidilebilir ama yalandan doğruya gidilemez. Mustafa Kemal’in dehası birçok şartları bir araya getirip, batıyı yenmiştir. Şimdi batı, Türk Devletinin hala dayandığı ilmiyye, selefiyye ve kalemiyye sınıflarını teker teker tasfiye etmektedir.