17 Haziran 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Tekno Haber NİTROJEN İLE YANGIN SÖNDÜRME YÖNTEMİ Siemens’in uzmanlarından Miguel Coll, nitrojen yardımı ile yangın söndürme yöntemini tanıttı. Bu yöntemde yangın odanın yanmaz bir gaz ile doldurulması sonucu söndürülüyor.. Odanın içindeki oksijen belirli bir oranın altına düştüğü zaman alevler sönüyor. Nitrojen gibi doğal gazlardan yararlanan söndürme sistemleri bu prensibe dayanarak çalışır. Sinorix H2O Gaz sisteminde Siemens bu prensibi su ile birleştiriyor. Burada amaç, eski belge ve kitaplarla dolu arşivler gibi sudan etkilenmemesi gereken mekânlarda çıkan yangınları en az zararla söndürmek. Nitrojen yangını söndürürken su buharı çevre sıcaklığını bu eşiğin altında tutarak sıcak eşyaların yeniden tutuşmasını engelliyor. Aynı zamanda kullanılan su miktarı o kadar azdır ki değerli tarihi belgeler sudan etkilenmez. Bu yöntem Güvenlik Yeniliği Ödülü’nü kazandı. nı verdikleri bir tesis kurdular. Burada Siemens araştırma ekibi geliştirdikleri tuzdan arındırma işlemini elektrik alanı yardımı ile gerçekleştiriyor. Bu sistemin en önemli avantajı çok az miktarda enerjiye ihtiyaç duyması. Bu yeni işlem bir metreküp su için saatte 1.5 kw elektrik tüketiyor. Oysa buharlaşma yönteminde her metreküp su için saatte 10 kw, ters ozmos sisteminde ise saatte 3 kw enerji harcanıyor. DİKKAT ÖLÇÜMÜNDE SİSTEMLER SÜRÜCÜDEN DAHA GÜVENLİ Direksiyon başındaki sürücünün dikkat düzeyini sürücünün kendisinden çok, arabaya yerleştirilmiş bir sistem daha iyi ölçebiliyor. Almanya, Böblingen’deki otomobil üreticisi Daimler’den Eike Schmidt ve ekibi gönüllü denekler üzerinde yürütülen bir çalışmada 4 saat boyunca sürücünün yola konsantre olma düzeyini ölçtü. Sürüşün olabildiğince sıkıcı olması için sürücünün konuşmasına ve radyo dinlemesine izin verilmedi. Her 20 dakikada bir deneklere kendilerini ne kadar uyanık hissettikleri soruldu. Ayrıca deneklerin reaksiyon sürelerini test etmek için, her ses duyduklarında başparmaklarına bağlı olan bir düğmeye basmaları istendi. Dikkat göstergesi olarak her bir sürücünün kalp atışları ve beyin dalga frekansları bu işlemleri yaparken kaydedildi. Dikkat ile ilgili tüm ölçümler 4. saatin sonunda inişe geçerken, son saatte sürücüler, fizyolojik testlerde ölçülenden daha uyanık olduklarını ifade ettiler (Accident Analysis and Prevention, DOI: 10.1016/j.aap.2009.06.007). Schmidt’e göre bu çalışma dikkat ölçen sistemlerin önemini ortaya koyuyor. Schmidt bu konuda şöyle konuşuyor: “Eğer sürücü uyanığım dediği halde, sistem, uyanık olmadığınızı söylüyorsa, sistemin doğruyu söylediğinden emin olabilirsiniz.” 410 USB FLASH SÜRÜCÜ ŞİMDİ DAHA HIZLI... Bellek ürünleri üreticisi Kingston Technology Company, Inc., saniyede 20 MB’ye kadar okuma yazma işlemi yapabilen DataTraveler® 410 USB Flash Sürücüyü piyasaya sürdü. 32 GB’ye kadar değişik kapasite versiyonlarıyla piyasaya sürülen Data Traveller 410 ile daha hızlı dosya transferi yapılırken, şifre uygulaması ile dataların korunması daha da etkilenleştirildi. Daha yüksek okuma ve yazma hızı özelliğiyle Data Traveler 410’u yüksek çözünürlüklü fotoğraflar, geniş boyutlu dökümanlar, sunum dosyaları, müzik, video ve diğer datalar için ideal bir ürün haline getiriyor. Ayrıca, sürücünün içerisinde standart olarak yer alan SecureTraveler yazılımı kullanıcının verilerini korumak amacıyla sürücü içerisinde şifre korumalı bir alan “Privacy Zone” yaratmasını sağlıyor. Kingston’un yüksek kapasiteli 16 ve 32 GB’lik diğer ürünleri DataTraveler I, DataTraveler 101 ve DataTraveler 112’nin saniyede 10 MB’lik okuma yazma hızına oranla, Data Traveler 410 daha da yüksek transfer artışı gösteriyor. Daha detaylı bilgi için www.kingston.com İÇME SUYU İÇİN OTOMATİK KİRLİLİK TESTİ Siemens Corporate Technology’den araştırmacılar içme suyunun içindeki toksik maddelerin varlığını tespit eden tam otomatik bir sistem geliştirdi. Laboratuvar için geliştirilen 100 toksik maddeye duyarlı olan model, su örneklerini 15 dakikada bir madde hızında analiz ediyor. Bu toksik maddelerin içine böcek öldürücüler ve kimyasal silahlar da dahil. Sistemin en can alıcı kısmı özel enzimlerin faaliyetini ölçen biyosensörler. Biyosensörlerin gönderdiği sinyaller elektriksel olarak gönderiliyor. Bu da sistemin hızlı, duyarlı ve sağlam olduğu anlamına geliyor. Şu anda laboratuvar için üretilen modelin ticari olarak üretimi üzerinde çalışmalar yapılıyor. KÜÇÜK ARABA, BÜYÜK GELECEK Riversimple Urban Car (RUC) adı verilen hidrojen arabası, enerjisini hidrojeni oksijen ile birleştiren bir yakıt hücresinden alıyor. Ancak normal olarak hidrojen ile çalışan arabalarda belli başlı üç sorun üreticilerin başını ağrıtmakta. İlk sorun çok pahalı bir element olan platinyum kullanmaları, ikincisi otomobili ileri doğru itecek kadar güce kavuşturulması ve depolanması çok zor olan patlayıcı bir gazdan yararlanmış olmaları. RUC bütün bu sorunların üstesinden gelecek çözümler içeriyor. Bir kere, her bir tekerlek için bir tane olmak kaydıyla dört elektrik motoru kullanıyor. Motorların dördü de fren yapıldığı zaman tekerleklerden enerji topluyor. Böylece boşa gidecek olan enerjinin yarısını geri kazanmış oluyor. Ayrıca diğer hidrojen arabalarının kullandığı 100 kw’lık yakıt hücreleri yerine daha ucuz ve küçük olan 6kw yakıt hücresi kullanıyor. Yakıt tankı 1 kg hidrojen depolayabiliyor ve bu da 320 km’lik bir yolu rahat rahat kat etmesine yetiyor. TAVUK TÜYLERİ İLE HİDROJEN DEPOLAMA Hidrojeni en ucuz şekilde depolamak için yakıt tankının içine tavuk tüyleri koyun. Bir gün bu tüyler, karbon nanotüpler gibi daha pahalı ve ileri teknoloji ürünlerinin yerini alabilir. Hidrojeni tankın içinde depolamak çok zordur, çünkü patlama riski taşır. Bu nedenle bilim insanları zayıf bir bağlantı kurarak hidrojeni stabilize eden malzemelerin peşine düşmüş durumda. Newark’taki Delaware Üniversitesi’nden Richard Wool ve ekibi tavuk tüylerini yakmadan 400 santigrat dereceye kadar ısıtmayı başararak, stabil, gözenekli, karbonize olmuş fiberler elde ettiler. Daha sonra bu malzemeyi 266 dereceye kadar soğuttukları zaman ağırlığının %2’si kadar hidrojen depolayabildiğini tespit ettiler. Bu sonuç Amerikan Enerji Bakanlığı’nın %6.5’lik hedefinin çok uzağında olmakla birlikte, tavuk tüylerinin bol ve ucuz olması büyük avantaj sağlıyor. Wool bu konudaki görüşlerini şöyle dile getiriyor: “Eğer aya gitmek istiyorsanız karbon nanotüplere harcama yapabilirsiniz. Ancak sadece bakkala gidecekseniz daha ucuz bir malzemeye ihtiyaç duyarsınız.” Derleyen: Reyhan Oksay İÇME SUYU ÜRETİMİNDE EKONOMİK YOL Su yeryüzünün %71’ini kapladığı için ilk başta suyun dünyanın her yerinde bol olduğu gibi bir kanı oluşur. Oysa bu doğru değildir, çünkü dünyadaki suyun %97’si içmeye uygun olmayan deniz suyudur. Sonuç olarak, Singapur gibi ülkeler içme suyu olarak arıtılmış deniz suyu kullanırlar. Bugüne dek deniz suyu arıtma tesisleri ya suyu ısıtarak buharlaştırma yönteminden ya da ters ozmos sisteminden yararlanırlar. Bu ikisi de çok büyük miktarda enerji tüketimine yol açar. Tüketilen enerji miktarını azaltmak için Singapur hükümeti bir araştırma ağı ve Su Merkezi adı CBT 1178/ 11 16 Ekim 2009
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle