13 Haziran 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

TartışmaEditöre Mektup bilimsel yayınlar ve akademik unvanlar Türkiye'de yapılan ve "Science Citation lndex'de (SCI) yer alan yayınların sayısı son 20 yıl içinde yirmi kat artmıştır. Türkiye, bilimsel yayınlanndaki artış bakımından dünyada birinci ülke konumundadır. Çeşitli vesilelerle vurguladığım gibi bu hızlı artış Cumhuriyet üniversitelerinin büyük başarısım simgeler. değerin anaindeks'de yer alan (6) uluslararası derginin etki faktörlerinden daha yüksek olduğu görülüyor. SCI'de son (15) yılda taranan çeşitli bilim dallarmdaki dergiler için de bu durunı geçerlidir. GenişletilmişSCrde yayımlanan makalelerin bilimsel yaymları yozlaştırdığı görüşü tümden yanlıştır. Her bilim adamı çalışmasını, önce, en tanınmış, ençok okunan, etki faktörü en yüksek dergide yayımlamak ister. Etki faktörü 2nin üstündeki dergilerde, sunulan makalelerin % 75'i geri çevriliyor. Bilim adamı, elbette, makalesini dünya bilimine duyurmak için, genişletilmişSCI'de yer alan dergilerde yayımladan doğruya ulaşamadığı bir gerçektir. Özellile tıp bilimlerinde yurtiçinde nitelikli dergilerin yayın yaptıkları biliniyor. Bu dergilerin editörleri, dergilerini SCI'de yer alanlar arasına sokmalıdır. 1999 yılında Hindistan'da yayımlanan (47) derginin SCI'de yer aldığı biliniyor (Kay.3). Hepsinin etki faktörü 0.6'nın altında. Anlaşılan bilimsel çalışmalar bakımından ileri ve egemen durumunda olan batı dünyasının bilim adamları kendi dergilerinden başkalarını pek okumuyor. Bu durum gelişmekte olan ülkelerin bir talihsizliği. Ancak, özellikle son (15) yılda Asya ülkelerinin araştırıcıları deneysel bilimlerde önceliği yakalamış durumda. Batıııın bu bugünkü üstünlüğü bir süre sonra önemini yitirecektir. Yeni bir dengenin kurulacağı anlaşılıyor. Burada başka bir noktayı da belirtmenin yararlı olacağını sanıyorum. Bilimde yapılan küçük büyük bir katkı bilim dünyasında er veya geç yankı uyandırır. Tipik bir örnek vereceğim: Ankara arasında yer alan "Turkish Journal of Veterinary and Animal Sciences" 2001 yılında genişletilmişSCI'de (Focus) sisteme girmiştir. Başlıca Anadolu ve Trakya'nın yerel konularını işleyen makalelerin "üniversal düzeyde" önemsiz görülmedikleri anlaşılıyor. Türk toplumu için sosyoekonomik ve biyolojik koııularda yararlı olan birçok araştırma alanmın, örneğin aile içi evliliklerde orlaya çıkan sendromların ve çeşitli yerel sorunların SCI'de yer alan profesyonel dergilerde yayımlanabileceği kuşkusuzdur. Yerel istatiksel nitelikteki çalışmalann ise daha çok Sağlık Bakanlığı araştırma enstitüleri tarafından yapılıp yayımlanması yararlı olur. Sağlık hilimlerindeki bu tür çalışmaların uzmanlık tezi konuları arasında yer alması bilimsel araştırmaları yozlaştırır! Özellikle sağlık bilimlerinin çeşitli anabilim dallarında, doçentlik için sunulan yayınlarda, etik bakımından kusurlu davranışlar, yurtdışı yayınların değerlendirilmesinde olumsuz etkiler yapıyor. Bilimsel araştırmalarda katkısı T ürkiye'de üretilen bilimsel yayın sayılarında gözlenen hızlı artış doğal olarak, bu yayınların niteliği ve düzeyi üzerindeki tartışmaları da gündeme getirmiştir. Bu konudaki görüşlerimi 15 Mayıs 2004 tarihli Cumhuriyet Bilim Teknik'te ayrınülı olarak yayımladığım için burada yenilemek istemiyorum. Sayın Prof. Dr. Altan Onat'ın CBT'de yayımlanan "Bilimsel Yayınlar ve Akademik Terfiler" başlıklı yazısı, yayın sayılarındaki arlışları giderek önleyecek görüşlerin ağırlık kazanmaya başladığını belirtiyor. Bu konuda ilk olumsuz yaklaşım, kendileri bilimsel yayın üretememiş mühendislerden geldi. Teknoloji üreten ve patent sayısını arttıran projelerin öne alınması ileri sürülüyor. Profesyonel olmayanlar için aldatıcı bir yaklaşım! Bir kere kimsenin teknoloji üreten projeleri önlediği yok. Genellikle üzerinde durulmayan bir gerçeği açıklamak istiyorum. Masraflarını öderseniz, materyel bilimlerde, hemen her bilimsel çalışma için patent ofıs tarafından bir numara verilebilir. Önemli olan, alınan bir patentin bir teknoloji üretiminde kullanılmasıdır. Yurtiçi dergilerde yayımlanan makalelere akademik terfılerde kredi puanı verilmesi önerisi de, bilimsel yayın sayısını kısıtlayıcı bir sonuç doğuracağı için yararlı bir çözüm olamaz. GENİŞLETİLMİŞ SCI DERGİLERİ Bilgisayar, internet ve iletişim teknolojisındeki büyük ilerlemeler, dünyadaki bilimsel çalışmaların hızla yayılmasını sağladı. İndekslere geçen bilimsel yayınlar ve bunlara yapılan atıflar, değerlendirme ve sıralamalarda önemli bir yer tutuyor. Bu konuda en geniş taramalar SCI tarafından yapılıyor. 1990lardan sonra anaSCI'de taranan dergilerin sayısı büyük ölçülerde artırıldı ve istatistik sonuçlar genişletilmişSCI olarak yayımlanmaya başladı. Merkezi ABD'nin Filadelfıya şehrinde bulunan enstitü, istatistik sonuçları ayrı disketlerde yayımlayıp saltığı için bunların birleştirilmesi söz konusu değil. Sonuçta tüm yayınlar internette bütün bilim adamlarının görüşüne sunuluyor. Bu nedenle yapılan ayrımın önemi kalmamıştır. GenişletilmişSCI'de yer alan "Turkish Journal of Chemistry" adh TÜBİTAK dergisi'nin 2003 yılında "etki (impact) faktörü' 0.450'ye yükseldi. Bu ma yoluna gidecek, çok daha kolay yolu izleyerek yurtiçi dergilere göndermemeye çalışacaktır. Bu durumu yönetmeliğin bir kusuru değil, yerinde atılmış bir adım olarak görüyorum. Fen Fakültesi Dergisinde 1952 yılında "polimerik peroksitler" üzerinde yaptığım bir yayına, 2002 yılında Almanya'nın çok lanınmış "Macromolecular Chemistry and Physics" dergisinde referans verilmiştir (Kay.4). Yayınların SCI'de taranan dergilerde yazılması, Türkiye'de üretilen araştırmaların dünya bilim literatürüne kolayca ulaşması bakımından büyük önem taşır. olmayan adayların ınakalelerde yazar olarak yer alması, isim sıralamalarında yapılan yapay değişiklikler yayınların değerini gölgeliyor. Hekimlik gibi önemli sorumluluklar taşıyan bir nıesleği yürüten araştırıcılarm mesleki çalışmalar ile akademik araştırmalara ayıracakları zamanı ve enerjiyi daha dengeli kıırmaları gerektiği söylenebilir. Prof. Dr. Bahattin Baysal TÜRKİYE'DE DERGİLER Kasım 2001'de yapılmış bir incelemeye göre Türkiye'de 2000 yılında (2515) dergi yayımlanmıştır (Kay.l). Ayni yıl yayımlanan üniversite dergileri sayısı (172), TÜBİTAK dergileri (12), akademik dergi sayısı ise 644'dür. Akademik dergiler içinde sağlık bilimlerinde (187), teknik bilimlerde (66), matematik ve fen bilimlerinde (17) dergi yayımlanıyor (Kay.2). Bu gruplarda ve çeşitli alanlarda yayımlanan bilimsel dergiler için büyük emek ve para harcandığı kuşkusuzdur. SCI'de yer almayan dergilerde yayımlanan makalelerin bilim dünyasına doğru TÛRKİYE İÇİN ARAŞTIRMALAR Sayın Profesör Onat'ın SCI'de yer alan dergilerdeki yaymları ele alarak "toplumumuz için önem taşıyacak araştırmalar için motivasyonu söndürmekte olduğu, üniversal düzeydeki önemi az görülebilecek bir araştırmanın, toplumumuzun sosyoekonomik ve biyolojik konumu açısmdan son derece önemli olduğunu belirten görüşlerine de katılmıyorum. TÜBİTAK'ın yayımladığı (12) dergi Kaynaklar: TİİBA Şeref Üyesi (1) BuliMit Yılmaz, Turkıye'deki kıtap ve Dergı llretimı Üzerinde Niceliksel Bir Değerlcndirme, Ankara (2001). (2) Nazmı Kozak, Türkiye Akademik Dcr gıler Rehberı, "Referred and Non referred Journals A Cuıde to Publishing Opportunities ın Tıırkey, Turhan Kıtabevı, Ankara (2001). (3) 21. Yuzyılda Bilimsel Yayıncılık : Hedeller ve Yaklaşımlar, TUBITAKSempozyumu Yayını, Ankara 2001. 910/20 28 Aflustos 2004
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle