Katalog

Beyin Araştırmaları YENİ BEYİN KURAMI BeyinNöron Toplulukları Kuramı 20 nu vuıvılın başından ben Noron veya Tek Hucre Doktrmı Norofizyolojı araştırma dunyasına hakım olmuştu Hans Bergerın gelıştırdığı buyuk hucre toplulukkrının aktıvıtesını yansıtan EEG ve sonradan çok onem kazanan uyanlma potansıyellen henur bır fonksiyonel kurama otıtrtulmamıştır Ben bıınu 1. Beynin en önemli yapısal unitesi beyin hücresi (nöron) olmakla biriikte büyuk nöron toplulukhn kompleks fonkstyonlan yönetirler. 2 Beyinm doğal frekanslan aJfa (813 Hz), beta (1830 Hz), theta (48 Hz), gamma (40 Hz), delta (l3Hz) beynin ıçmde rezonans prensibı ile üetişimi sağlarlar. 3. Beymde dağınık ve paralel çahşan alfa, beta, theta, gamma ve delta sıstemlen mevcuttur ve bu sıstemler tum beyın fonksıyonlannı kontrol ederler. 4. Alfa, beta, theta ve dığer frekanslar bır BEYİN ALFABESİ oluştururlar ve süperpozisyon prensibi ile gelişmiş fonkstyonlan ve bilhassa kognitif sureçleri yansthrlar. 5. Bu şekilde tipkı bir telefon şebekesinde olduğu gibi az saytda kodlar ile büyuk sayıda bılgi uretilir ve beyinde iletifim süratlenır 6. Karmaşık bir işlem, ömeğin buyukanne resminin algılanmAsı ve bellek ışlevı bır tek hücre ile değjl beynin değişik bölgelerinde paralel olarak değışık frekanslarda osilasyonlar gösteren büyuk hücre toplulukları tarahndan yapıhr. 7. Yukandaki maddelerin uygulanması ile duyu, algüama ve bellek, fonksiyonlann osilasyonların entegrasyonu ile birbirinden aynlamayacağı görülüyor. Bu da entegrabf nörofizyolojının doğum noktasıdır. denıyorum ve yaymlarımda Shermgton'un doktrmının yenı bır yenı çerçeveye oturtulmasını savunuyorum Taknben 30 maddeden ohışan bu kuramı kısaca şoyle anlatacagım Ben bu kuramın benuz mükemmelıyete erışmış olduğu ıddıasmda değılım, antak aldığım tepkılere gore beym lilevlermm kurallara bağlanması yolunda bır boşkıgu doldurabılecek Klasık beyın kavrammdan bu şekilde uzaklaşmış bulunuyoruz, Demek kı, Sherrmgton doktrınmden uzaklayyoruz Bu du$um.e zmcırı son olarak değışık yayınlarda ve hıtaplarda belırtıldı gelışıyor Ama tum arkadaşldrd ıstedığım gıbı erışemedım Eğitim ile ilgiü çalışmalannız ne durumda? Bıyofizık doktora programına devam eden 1012 doktora ogrencısı var Bunlar gonullu ve tarklı dısıplınlerden gelıyorlar Derslerıme devam eden bır norolojı ve bır de psıkıyatrı doçentı ve değısık dallardan uzmanlar var Derslerımız sureklı karşılıklı etkıleşımle geçıyor ve hepımız ıçın çok cazıp oluyor, beraber ogrenıyoruz Teorık payla şım dışında bu arkadaşlar deneme serılerını yurutuyor Doktora oğrenulerımın ıstek ve merakı arttı Aralık ayında kıtabın çatısı ve "ıçındekıler" ortaya çıktı "Braın Body Mınd" Incorporatıon Fsychophysıologıcal and Physıcal Koundatıons" olatak (Beyın Vucut Zıhın Butunlesme.sı Psıkofızyolojık ve Fızıksel Temeller) Oğrenulerıme tasla gı sundum, beğendıler ve bırçok onerılerde bulun dular Son geçen dört yıldaki gelışmelen anlatbnız. tlende ne olur? Bunlar hetn bırbırıne bağlı hem de bırbırle rınden bagımsız konular Ben bu kadar sıkıntı ıçınde laboratuvarları bır araya getırdım, doktora programtnı çok sayıda ogrencı ile yola çıkardım, uluslararası orgdiıudsyoııları hazırladıın, bır dun ya kongresmı Turkıye'ye getırdım Her gun bılım sel gucu artan bır merkezı gelıştırdım Bu merkezın artık ya TUBITAK'a baglı bır enstıtuye donuşmesı, ya da bır mukemmelıyet merkezı olarak destek verılmesı gerekır Turkıye'de bunu yapacak parasal guç vardır, çunku ıstedığım parasdl destek çok mutevazıdır TUBITAK, unıver sıte, YOK bu konuları halledebılecek guçtedır Gelıştırılen beyın kuramı hıç degılse 20 30 yıl eskımeden kalabılecektır Norobılımler lıteraturunde bır sure kalıcı bır yerımız oldugunu zannedıyorum, çunku osılatıf beyın kavramının onemı yenı anlaşılmakta, bu konuda yayınlar çığ gıbı artmaktadır Bundan sonrakı safha artık benım ozgun araştırmam ıçın degıl, Turkıye'de belırlı bır eğılı mın ortaya çıkması bakımmdan onemlıdır Yetıştırdıgım buyuk sayıda bır ogrencı grubu Turkı ye'de veya yurtdısıııda ogretım uyesı olarak çalış maktadır Almanya'dakı son yetıştırdıgım ogrencı lerden bır tanesının bırkaç gun evvel Japonya'ya mısafır profesor olarak çagırıldıgını oğrendım Bunlar çok onemlı Benım gıbı çalışan meslektaşlarıma ve bızım merkezımıze Turkıye'dekı bılımsel kuruluşlar des tek veremezse Turkıye'de norobılımler de uluslararası soz sahıbı bır ekolun bunca çabasına yazık olur Sayın Bursalı, 17 Temmuz 2004 tarıhınde Cumhurıyet Bılım Teknık'te çıkan son ılgınç makalenıze degınıyorum Istanbul Teknık Unıver sıtesı'nın Celal Şengör'un kıymetlı çalışmalarına hak ettıgı destegı vermesını unıversıte rektorlerını ve yonetımını kutlamak gerekır Btlkı, ITU nun bu modelme eğılmek, bu ba^ka kurumlara da nasıl uy gulanabılır dıye duşunmek gerekır, çunku butun umversıteler aynı mevzuat ile yonetılıyor Ayrıca YOK'un bılımsel kanıtlanmış merkez lere ozen gostererek dogrudan doğruya verebıleceğı torba kadroların bulunması zorunludur dıye duşunuyorum Boyle bır mekanızmanın ışletılmesı sadece bızım merkezın degıl Turkıye de bulunan butun ustun bılımsel varlık gostermış merkezler ıçın geçerlıdır Bu söyleşinın sonunda gençlere öğüdünüz var mı? bir Beyin dinamik bir sistemdir ve dinamizm diğer organlarında da vardır; beyin bütiin sinir sistemini ve buna bağlı bütün organlar ile etkileşim içindedir, bu etkileşimi ve beyinin kendi fonksiyonel aktivitesini yansıtan elektrik sinyalleri çok daha hızlı ve karmaşıktır. Dınamığı (oscıllatory braın dynamıcs) kavrasılatıf Beyın mı 1970 başlarında Kalılornıya'da Berkeley Unıversıtesınde VValter Freeman ve gene aynı yıltarda Hacettepe Unıversıtesı'nde Erol Başar grubu tarafından araştırmalar ve orıjınal kıtaplarda kullanıldı 1970 ile 1976 yılları arasında Prof Ihsan Doğramacı'nın buyuk ılgı ve desteğı ile kurulan laboratuvarlar dunya standartlarının oldukça ustunde ıdı 0 yıllarda TUBITAK'ın devamlı desteğı, ama en çok benımle çahşan genç arkadaşlarımın emsalsız çalışmaları ve ıdeallerı bu gelışmeyı sağladı 197O'lı yıllardan bu yana kullandığım tarıf şudur Beyın dınamık bır sistemdir, çunku beynin fonksiyonel konumları (algılama, duygulama ve duşunme, ayrıca tum organların kontrolü) her an değışım göstermektedır Bu dınamık çalışma, vucudun dığer organlarında da vardır Ancak beyın butun sınır sıstemını ve buna bağlı butun organlar ile etkileşim ıçınde olduğundan, bu etkileşimi ve beynin kendı fonksiyonel aktıvıtesını yansıtan elektrik sinyalleri çok daha hızlı ve karmaşıktır Kalbın rıtmık fonksıyonları 1 Hz, duz kasların (dolayısı ile damarlar mıde ve bağırsak gıbı organların) rıtmık aktıvıtelerı bır dakıkaya kadar duşer Beynin elektrıksel aktıvıtesı ıse 2000 Hz'e kadar çıkabılır Kuçuk beynin Lord Adrian zamanından ben bılınen 250 Hz'lık bır spontane aktıvıtesı vardır Kuçuk beyın buyuk beynı kontrol veya denetım altında tuttuğu veya hataları çok hızlı duzeltme fonksıyonu olduğu ıçın daha hızlı çalışması gerektığı varsayımı mevcuttur Hareketın nedenlerı hakkında bılgı vermeksızın bır cısmın hareketını tanımlayan mekanığın kapsamı "Kınematık", hareketın sonuçlarının ıncelendığı alan ıse "Kınetık" olarak ısımlendırılır Bu ıkı kapsam "Dınamık" tanımı altında bırleşır Osilatif Beyin D ınamıgı ı • W • O BÜYÜK BİLİMCİLERİN TUTUMU Newton yalnızca gezegenlerın hareketlerını tanımlamakla ılgılenmedı, aynı zamanda gezegenler arası çekımın mekanığını . de bulmak ıstedı Galıleı sadece saatlerın osılasyonlarını gözlemlemekle kalmadı, aynı zamanda onların mekanızmaları, örneğın yerçekımı hakkında bılgı edınmek ıstedı Eınsteın, Brovvn hareketınde partıkullerın ızledığı yolun tanımlanması ile olduğu gıbı Brovvn hareketının nedenlerının çözumlenmesı ile ılgılendı Bız dınamık kavramını kullanırken sadece EEG osılasyonlarının veya uyanlma potansıyellerının zamansal ozellıklerını tanımlamıyoruz, aynı zamanda bu sınyallerın nedenlerını ve ılıntılı fonksıyonlannı açıklamaya çalışıyoruz Bunun ıçın, çeşıtlı beyın yapılarına ılışkın anatomı bılgısı, hucre özellıklerı, onların fonksıyonu ve değışık sınır hucresı topluluklarından kaynaklanan sınyallerın özellıklerının bılınmesı önem taşır EEG nın norofızyolojık bazı analıtık fonksıyonlarla tanımlanmasını ele aldığımızda ıse EEGBeyın Dınamığı söz konusudur Butun bunlara gore, beyın sadece belırlı tıp dallannın, zıhın ve psıkolojının sorumluluk alanı olmaktan çıkmakta Çağdaş bılım dunyasında, tıp bılımlerının teknık dallarla ve ayrıca davranışsal bılımlerle ılışkı ıçınde bulunduğu öngörulmektedır Şunu vurgulamak ıstıyorum Başlatmış oldu Sayfayi çevrrinız 910/15 28 Ajjustos 2004