Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Aylak Bilgi Tahir M. Ceylan Düşünce neden azaldı? •Sokrates düşünceleriyle koca bir kenti ikna edebilirdi, ama bugün en doğru görünen düşünce, kendinin faydasına değilse bir çobanı bile ikna etmemektedir. • Düşünmek doğruyu üretmek içindir, doğruysa bir yönüyle kutsallık taşır ve insan kendini uydurmak için onu ortaya çıkartır, bugün insanın doğruya uymama özgürlüğü vardır •Düşünceler elbiselerin altındadır bugün, insanlar güzel bir elbiseye, güzel bir düşünceden daha çok imrenmektedir. •Şöyle söyleyeyim: Eskiden iyi düşünen bir inek çayırın neresinde otun güzel olduğuna, hangi boğaya iştahının kabardığına ve suyun nerede şırıl şırıl aktığına dair alternatifler üretebilir ve bunlara uygun davranabilir, bunlara uygun davranabileceğini bildiği için de daha çok alternatif üretebilirdi; bugün yirmidört saat boynundan ağılın duvarına bağlı, bağın da bir gün kopacağına ilişkin umudu tümden yitirmiş bulunan ve görevi önündeki samanı yiyip sütü üretmek olan bir ineğin düşüncesi samanı yemeyi reddetmekten başka olabilir bir alternatif üretemez; olabilir alternatif üretemeyeceğini bilen düşünce de üremez.. Bütün düşünceler son durumda var olanı değiştirmek için vardır. Ama bugün sizi dinleyen bir kulak yoksa, var olanı değiştirmek için de eller harekete geçmeyecektir, çünkü eller kulaklara bağlıdır. Hücrede kilitliyseniz, zalim bir capcanlı gardiyan, bir robot gardiyandan iyidir. Çünkü canlının kulaklan sizde, onun ellerini bir gün değiştirebileceğiniz düşüncesini canlandınr. Robotların oysa kulaklan değil programları vardır ve program tuşları sağır kulaklann ellerine bağlıdır. Son yıllarda hücre kapılarını sadece robot gardiyanlar kilitleyip açmaktadır. Köpeklere kişilik testi Köpek sahipleri köpeklerinin kendilerine özgü karakterlere sahip olduklannı söylerler. Bu iddia şimdi bilimsel olarak da kanıtlandı. 78 kopeği test eden psıkolog, sahiplennden dort karakter özelliğirü değerlendıımeleıinı ıstemiş. Hareketlılık ve tembellık, uysallık ve saldırganlık, urkeklik ve soğukkanlılık, zekâ ve bılgisizlık. Daha sonra ise soz konusu karakter ozellikleı iyle ilışkıli olan gorevler verilmiş köpeklere. Omeğin köpeklerden zeki olduklarını, fıncanın altmdaki yıyeceğı bularak kanıtlamaları istenmiş. Test sırasında kopekleri daha once gormeyen kışileı davranışlara gore hayvanlarm karakterlenni belırlemişler. Sonuç olarak bu kişilerin değerlendirmeleri kopek sahipleıüün değeılendirrrıelerıyle ortuşmekte. "Araştırmamız kopeklerın de kışiliklerını yansıtan özelliklere sahip olduklarını gosteriyor" diyoı Gosling. Psikolog aynca karakterlerin ırklara gore farklılık gosterdiğini de kanıtlamış. Buna gore Golden Retriever cinsi her zaman yumuşak başlı olmadığı gibi tum Pitbul kopekleıi de saldnyan değılleı. T exas Üniversitesı 'nden Samuel Gosling, kopek kaıaklerini yansıtan bir test geliş^ tııdı Ndluıe dergısirıde yayımlanan habere gore yontem, insan ve hayvan karakterlerirün daha iyi anlaşümasını sağlayabilecek. Hayvanlar ve insanlar arasmda çok sayıda bedensel benzerlikler vaıdu ama bilim adamlan ruhsaJ benzerlık konusımda oldukça tıtız davranırlar, Orneğin köpek sahipleri köpeklerinin belli başlı karakteı ozellikleıınden soz ettiklerinde eleştırmenler kendi karakterlenni hayvanlara yansıttıklaıınısoylerleı. Goslıng tarafından geliştirüen test köpek ka • İyi düşünceler daha filizlendiği anda başkası tarafından satın alınmaktadır. Dolayısıyla kimse düşüncesini kendi düşüncesi olarak muhafaza edememektedir. Düşünce üretebilecek kafalar büyük şirketlerin ARGE departmanlarındadır. Ben ürettiğm zaman o benim değil anında şirketin düşüncesi olmaktadır. ^^^^^^^^^^^^^ Dolayısıyla sahibi olma zevkini tada"^^"^^^^^^^™ mayacağı bir düşünceyi kimse üretmeye çalışmamaktadır. • Düşünceye para ödedikleri için, şirket sahipleri belli bir yönde düşünce üretmeyi zorunlu kılmaktadır. Bu düşüncelerde genellikle bir robot ileri geri adım atarken nasıl yana da adımlar atmaya başlayabilir tarzında avatasomun allengirlikleriyle ilgili faydacı ve olağan yaratıalıktaki düşüncelerdir. Halbuki düşünce özgür kaldığı ve basitlikten uzaklaştığı zaman olağanüstü ve Tanrısal nitelikte yaratıcı olabilir. Bu anlamda ben Singer'i değil, Kopernik 'i severim. •Doğru düşünceler kadınlardan, olağanüstü düşünceler de erkeklerden çıkarsa, erkekler doğru düşünceyi bilgisayardan edinmektedir, kadınlar da olağanüstü düşünce yerine haklı olarak ona ihtiyaç duyurmayabilecek paraya daha çok prim vermektedir; dolayısıyla düşünceden seks çekildiğinden bu yana ondaki yanlışlıklar ve olağanlıklar artmıştır •Herkes kendinden umudu kesmiş, çocuklarına yatınma yönelmiştir, dünyayı çocuklar yönetmektedir ve çocuklar da daha düşünceye bürünmemiştir. •Hız çok artmıştır, herkes çok para ve hemen aşk peşindedir, halbuki düşünce yavaş bir şeydir, kimse yavaşlayarak aşkta ve para da yaya kalmak niyetinde değildir. •Bugün dünyayı eskiden olduğu gibi bir çok düşüncenin ortak bileşikesi yönetmemektedir; dünya, sahiplerince tek bir düşünce tarafından yonetilmektedir. Bu sahipler dünyayı bir sahibin yaranna en doğru biçimde yönetmektedir. Sahip için haklı olarak sahipliğin sürmesinden başka doğru olamaz. Gerçekler kesinse çeşit çeşit doğrular yersizdir. • Yeryüzünde insanı yok edecek rakip kalmamıştır, halbuki her yükselen canlının bir çöküş yaşaması gerekmektedir. Düşmanı kalmayanlar yok olmak için kendi kendilerinin düşmanı olmalıdırlar. Düşüncesi kalmamış insanlar düşmanlığa en yakın adaydırlar ve kendimizi yok etmek ve bizden sonraki canlılara açılacak yer için evrene lüzumludurlar. tmceylan@superonllne.com 881/4 Yeryüzünde insanı yok edecek rakip kalmamıştır, halbuki her yükselen canlının bir çöküş yaşaması gerekmektedir. Yanardağından fışkıran magmada ağırküre malzemesi yok mu? Havvaii'deki yanardağlarından püsküren lavların ağırkureden malzeme taşımadıklan büdirildi. Yerbiliıncıler arasındakı hararetli tartışmada bir karara vaıüması için bilim adamlan Narure dergisınde buluşacaklar. Dunyadaki bazı yanardagldi ornegin Hawaii adalan, Hint Okyanusu'ndaki Reunion adası ya da tzlanda'daki volkanlar onemli olçude ağırkuredeki magmayla beslenırler. Teonlere göre kızgın madde yer mantosundan mantar biçiminde yukan çıktıktan sonra tıpkı bir ufleç gıbi yerkabuğunu yaıar ve bu sureç esnasmda tektonik levhalann smırlannda volkanlar oluşur. Bunlara da "Hotspots" (kızgın nokta) denir. Yerbilimcüeri arasmda bir süredir bir tarüşma yaşanıyor. Kızgm noktalann kokleri gerçekten de ağırküreye kadar uzarayor mu? Eger öyleyse yanardağ lavlaımm ağırküre malzernesine sahip olduklan belli başlı metalık elementler ve ozel bir izotop bileşimine göre belirlenebilir Araştırmacüar bugüne değin osmiyum maddesini inceleyerek sıcak nokta lavlarırun içindeki ağırküre malzemesinin bir karışımını saptamışlardı. Anders Schersten ve arkadaşları şimdı volfram madeninin belli başlı bir izotopunu araştırdılar Teorilere gore bu izotop agırkuıede yer mantosuna kıyasla daha az bulunur. Ama araştırmacüar buna rağmen Havvaii'deki kayaçlar ve guney Afrika'daki Kimberlit bolgesindeki volfram oranmın yerkabuğu kayacındaki volfram miktaruıdan farklı olmadığını bulmuşlar. Bu bulgudan yola çıkan bılım adamları ağırkurenin, dünyanın oluşumundan sonraki ilk 60 milyon yıl içinde gezegenin diğer kısımlanndan aynldığını düşünüyorlar. Ölçum sonuçlanna gore yapılan diğer bir açıklama ise ağırkurenın çok daha hızlı oluştuğunu dolayısıyla da bugüne değtn sanıldığından çok daha farklı diğer madde bileşirnlerine sahip olmasına dayanıyor. Dişinin yumurtası genç spermaları seçiyor Yumurtalaıını mumkun olduğu kadar genç speımalarla dollenıek istcyen kaıa ayaklı martı (Rıssa tııdactyla), eğer dollenme zamanı gelmemişse, spermalan çiftleşmeden sorııa dışarı atıyor. Çunku yaslı spermalann kalıtesı duşuktur ve embriyoların yaşamuu tchlikeye sokabüırler. Aıaştıımayla ılgılı yazı Proceedıngs of the Royal Socıety Biology Letters dergisinde yayımldiıdı. Dişinm istcnmeyen spermanın dışan atışıyla ılgı fenomen bazı bocek tuılen, belli başlı kıaşlaı vc bazı nıemelılerde bilıni yoıduysa dd bu davıarıış dışınm bııden fazla eı kekle çıftleşmesı halmde gozlernlenmıştı. Oysa kara ayaklı martılaı tek eşlı ve sadık hayvanlaı olarak bilınir ve bu yuzden de tercihleri en iyi eş değil en kalitelı speı ma olabılır dıyoı bıyologlaı Vıyana KonradIjorenz Enstitusu'nden Richazd Wagner, FYansa'daki buyuk bir kaıa ayaklı martı sumsunu ıncelerken, dışı martırun çiftleşmeden yaklaşık olaıak 90 sanıye soma spermalan yuvanm kenanna bıraktığını gozlemlemiş. Bu davranış bıçımı çifîleşrne rıe kadar erken gerçekleşırse o kadar çok tekrarlanıyoıdu Ancak dollenme zarnaıu geldığuıde dışı martılar bu davranışlannı terk ediyorlar Aynca sperma atımını daha az geıçekleştııen dışıleı daha az yumurtluyoı Bılım adamlan uzun sure bedende kalan spermanın zayıfladığını tahmın edıyorlarsa da dışı martıların dollenme zamanuıdan once neden çıftleştıkleıuıı bılernıyoılar. "Belki de bu şekılde erkek martılan yeni sperma uretmeye teşvık edıyoı olabılırleı" dıyoı VVagner Sonuçta seksin diğer bir gorevi de ilişkilerdekı geıılimı duşunnek Ve dışı niditıldr spermalan erkek martılardan gızlı olarak dışan atıyoılaı. Sayfa haberleri: Nilgün Özbaşaran Dede