Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Zümrütten akisler Ani burun akıntısını ne tetikliyor? A. M. C Şengör Otuzdokuzdaki aydınlık 6 Aralık 2002'de Paris Ulusal Doğa Tanhı Muze'sı'nde paleontolojik bir doktora tezının /urısıne seçilmıştim. Beni seçen, müzenın paleontoloji bölümünün yeni müdürü, dünyaca şohretli omurgalı paleontologu Dr. Şevket Şen. lurisine seçildiğim öğrenci ise İTU'den Paris'e transfer olan Nuran Sarıca. juride Şevket'in davet ettiği bir Türk daha var: Sivas Cumhurıyet Univenitesı Antropoloji profesoru Engin Ünay. Nuran, Şevket'in yönetiminde Batı Anadolu havzalarının Üçüncu Zaman çokellerınden topladığı fosiller hakkındakı doktorasını buyuk bır başarıyla savunarak "onur ve /urınin tebriklerini" içeren en yüksek başarı mertebesınde bilim doktoru oldu. Hem Şevket'lebirlikte yaptıkları guzelçalısma, hem Nuran'ın dünyanın en onemlı otoriteleri onünde yaptığı başarılı savunma hem de diğer juri uyesı Engin Hanım 'ın bılgısi ve saygınlığı beni çok mutlu ettı. Aklımdan, bilim dunyasına her şeyleriyle tamamen entegre olmuş bu Turkleri gormek Ataturk'u ne kadar mutlu ederdi diye geçtı. Bu dusuncemi sonra Şevket'e söyledim. Bunun uzerine "Sana bır sey gostereceğim" dedi. Odasına gıdince kutuphanesindeki bilimsel makaleler arasından Ataturk'un ölumünden sadece iki ay sonra yayımlanmış, dünyanın saygın Antropoloji dergilennden Revue Antropologique'den bir ayrı baskı çıkardı Yazarı meşhur antropolog Eugene Pittard. Bu bilimsel dergide yayımlanan makalenin baslığı ise "Antropoloji ve Prehistoryayı destekleyen bir devlet baskanı: Kemâl Ataturk". Bunu görür görmez neredeyse kırk yıl once Hayat Ansıklopetlısı'nin Ataturk'e hasrettığı fotoğraflardan birinde onu Pittard ıle bâsbaşa ğöiterenenstantan^i.hatırjğdınv Ç J ok onemlı bır toplantıya ^davetlısınız Ozene beT zene gıyınmışsınız So guk havddd 20 dakıkalık bır yuruyuşten sonra toplantı salonuna gınyorsunuz Vucudunuz ısmıyor, bıraz rahatlıyorsunuz ve bırden patronunuz karşınızda bıtıvenyor Kendımzden emın nuktch bıı sohbete başlıyorsunuz Ne var kı tam bu sırada burnunuz bozuk bır musluk gıbı dkrridyd başlıyor Aksüık bu ya, evden çıkarken yamnızd merıdıl almayı unutmuşsunuz Işte ınsd rıın bdşmd gelebüecek en tatsız durumlardan bıRurun akıntısını tetıkleyen en onemlı etmenlerden bırı soguk hava Sıcak ıklımlerde yaşdyarıldr bıle burun akıntısın ddn kuı tulamayabüır Çunku acılı yıyecekler de aynı soguk hava gı bı ıslak bu burnun utancını yaşanidmza neden olabüıyor Durup dururken akan burun soğuktan, baharatlı yiyeceklerden, hatta egzersizden etkilenmiş olabilir. tında yatan mekanızma tam olarak bılınmese de, soo^ık algınlıgı veya alerjılerm yol açtığı burun akıntısın ddn çok farklı oldugu bılınıyor Bazı bılım adamlanna gore suçlu soluk alma gıbı ıstemdışrhareketlerı kontrol eden otonomik sınır sıstemı Bu sıstemı bdğlı olan smırlerden bazılan burundakı bezlere kadar ulasır ve "asetükolın" arı venılen bır norotransmıtprden yararlanır Problem çözülüyor Soguk havanın ve baharatlı yıyeceklerın burun dkıntısına nı çın yol açtığı sorusunun yanıtı henuz bılınmıyor Bırkaç cesur bılım adamı bu konunu uzpnne korkusuzca gıttı Sonuçta bu alanda bazı olumlu gelışmeleı yaşanıyor Burnun nıçın du rup duruken aktıgı konusu hala gızemını korurken, bu rahatsız edıcı duı urrıu onleyecek bırkaç çozum gelıştırüdı Burun akıntısının geçmişi Soguk veya acüı yıyeceklerın burun akmtısmd yol açması, tarıhın başldngıcına kadar uzanır Burun hastalıkları uzmanı Dave De Witt'e gore Aztekler bu durumddn yararlanarak soğuk algınlıgını tedavı etme nın yollarını bulmuşlaı Nezle oldukldrı zaman bol mıktarda acılı yıyen Aztekler bu şekılde hasarlı mu kustan kurtulmuşlaı Aslmda bu şekılde ılk "dekonjestdn' ıldcı gelıştırmısler Bınlerce yü sonra bu fenomen tıp kıtaplarına "sogugun yol açtığı rınıt (ıç burun zarının ıltıhabı, bu run nezlesı)" olaıak geçtı Ancak tıp kıtaplarına geçmesı, bu hastalıgın nedenlerının ve tedavısının bulun duğu anlamına gelmemelı Anı burun akrnasının nedenlerı olarak soğuk ve baharatlı yıyeceklerın yanı sı ra egzersız ve stres de tetıkleyıcı oldbüıyor Bunun al 'Ister ınanın ısteı maıuıidyın bız anı akan burunlar ıçın üaç onerıyoruz" dıye konusan New York Unıversıtesı Tıp Fakultesı'nden alerjı uzmanı Clıfford Basset, 'Ipratropıum bromıd denılen ılaç asetılkolıru baskılıyor Bu ılacı a n bır yemek yemeden veya soğuk havaya çıkmaddn 45 dakaka once burund puskurttugunuz zamdn sorun halledılmış oluyor dıyor Bu ılacı deneyenler şımdılık sonuçların çok mernnun Colorado, Vaılden alerjı uzmanı William Silvers a gore bu sorunu pek çok ınsan hastalık olarak gormuyor ve bu nedeıüe tedavı edılebılecegını de hıç duşunmuyor Bu nedenle ınsanlar çozumu kulturel altyapılarma baglı olarak buluyor, kımı burunlarma mendıle yenlprıne sılıyor veya çocuklann yaptıgı gıbı bazüdiı çozumu ıçıne çekmekte buluyor Bdzı bılım adamlan da aynı ozellıgın hayvanlarda da olup olmadıgını aıaştırıyor Bu konudd henuz net bır sonuç alınamddı Çalışmalara fe^& katılamadı Baharatlı yıyeceklerın burunda nıçın akuıtıya yol açtığı da henuz çozulmuş degü Tek büınen, mıdeye baglı olan vagus sınırının otonomik sınır sıstemıne baglı olması Bassett, baharatlı yıyeceklerın pek çok kısıde anı burun akışını tetıkledığını, bu duıumun ozellıkle ydşlılarda daha sık goruldugunu belırtıyor Bassett ayrıca kendısıne başvuran hastaların yuzde 2'sınde ydlmzca bdlidrdtlıların degü her turlu yıyecegın anı burun akmasma yol açtıgına dıkkat çekıyoı Reyhan Oksay New Scıentıst, 21/28 Aralık 2002 Akşam otelime gidince makaleyı okudum. Pittard, Revue Antropologique'in politik konularda yayın yapan bir dergi olmadıgını söyleyerek söze başlıyor. Ama, diyor, zaten bu yazıya konu ettığım insanın politik tarafından bahsetmek niyetinde değilim. Anlatmak ıstediğı, bılime ılgı duyan, onu destekleyen Ataturk. Pittard, sırasıyla Ataturk'un dil ve harf reformunu, Turklerin kokenıne gosterdiği bilimsel ilgiyi ve Anadolu'nun tum geçmısının ıncelenmesine verdiği buyuk destek ve heyecanı anlatıyor. Ataturk'un 1939'da yapılacak Uluslararası Arkeoloji ve Antropolo/ı Kongresini Türkiye'ye davet ettiğıni hatırlatarak, kongrenın kendısine şeref başkanlığı vermeği düşünduğunu, ama Ataturk'un dığer devlet başkanlarının tersine sırf onursal bır unvan ile yetinmeyip bızzat kongrenın çalışmalarına iştirak edeceğinden emin olduklarını soylüyor. Ne yazık ki diyor, olum onu bu zevkten mahrum etti. Ama diyor, kongreye katılanlar bilimlerine benzeri olmayan bir destek veren bu buyük kişinin anısını unutmayacaklardır. Türkiye'ye dondum. Televızyon ve gazetelerde Avrupa Birliği bizı alacak mı almayacak mı tartışmaları. Kimse sormuyor ki, biz Avrupalı olmayı hak ettik mi? Yalvaç'lı Şevket Şen niçin Paris'te şohret oluyor da Turkıye'de olamıyor? Nuran'a Parıs'teki gıbı bır tezi biz niçin yaptıramıyoruz ulkemızde? Nıçın ulusal gelırımiz adam başına yılda ortalama 2000 dolar gibi yüz kızartıcı duzeylerde surunuyor? Yok mu aklımız dünyanın beğeneceği urunlerı yapmağa yetecek? Yok mu bılgımız bunları pazarlayacak? Nerede uluslararası bilim adamlarıyla kendı konularında fikir alısverişi yaparak onlan kendine hayran eden yonetialerimız? Avrupa kapısında dilencı mi olmalıydı Pıttard'ı kendisine hayran bırakan Mustafa Kemâl'in Türkiye'si? Türban mı olmalıydı tartısma konumuz, bilim, teknoloji, san'at, uluslararası ticaret ve sanayi yerine? Karafatmalar gibi mi dolasmalıydı kadınlarımız, kursulerde ders verecek, şirketler yönetecek yerde? Universite musveddelerı mi olmalıydı yuksek oğrenim kurumlarımız? Bilimsel başarımız ticari bir şirketin saydığı atıf sayısına mı bağlanmalıydı, uluslararası oduller ve patentlerle taçlanacak, ulusumuzu refaha taşıyacak yerde? Bizi bu hale getirenlere anıt mezarlar mı dikmeliydık, tarıhten ders alacak yerde? Nerede kaldı Turkıye'yı yonetırken Pıttard'ı kendine hayran bırakan o eleştirel akıl? Nerede? Nerede o 1939'da kalan aydınlık? 825/5 Yâlvaç'lı Şevketü Şen niçin Paris'te şöhret oluyor da Türkiye'de olamıyor? Nuran'a Paris'teki gibi bir tezi biz niçin yaptıramıyoruz