14 Kasım 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

PSIKO LOJI Psikolojik bir savunma: Tutuculuk Iç dengemizi sarsacak her türlü öğreti, davranış, tutku tehlikeli olarak algılanır ve ona karşı direnrlir. Biz bu direnci bazan baskıcılık, bazen dogmatiklik kimi zaman da tutuçuluk olarak görürüz. M. Emin Ceylun* I u yazı ıçınde baskıcılığı otorıtaryeknızmın, tutuculuğu konservatızmın, "karşılığı olarak kullanacağım Her ıkı ıfadenın de, anılan terımlerın tam karşılığı olmadığını bılıyorum Dılbılımcılerın, amacı sınırlı bu yazı ıçın benı hoş goreceklerını umuyorum Karakterıstık bır tutucuyu, geleneksel, kuralcı, zevke karşı (antıhedonıstık), otorıter, cezalandırıcı etnık ozellıklerını abar tan, mılıtarıst, dogmatık, batıl ınançlı ve bılımsel gelışmelere kapalı olarak tanımlayabılırız Bu ozellıkler çoğu kez bır aılenın tum uyelerının paylaştığı nıtelıklerdır Bazılarına gore taklıt, bazılarına gore oğrenme, bazılarına gore de babayla ozdeşım, tutuculuğun tum aılenın ortak davranışı halıne gelmesıne neden olur Tutuculuk, emın olamama ve şuphecılığe karşı gelıştırılmış psikolojik bır savunmadır Bu kışıler, belırsız durumlarla (kesın olmayan, karmaşık, değışken, yenı, sapkın, bıreysel ve adsız) karşılaştıkların da psıkolojık olarak kendılerıne karşı şıddetlı bır tehdıt ve bunaltı hıssederler O nedenle yabancı, yenı ve farklı olan her şeye karşı tahammulsuzluk otomatık bır korunma davranışı halınde belırıverır Korunmanın, bılınmedık, yenı ve farklı olana karşı yapılması ılgınç, fakat anlaşılabılırdır Çunku yenı olana anlayış gostermek, bır sure sonra o yenılıklerı kendı ıçınde de gerçekleştırmek zorunluluğunu getırecektır Halbukı kışıde, ıstenmeyen yaşanmış olaylara karşı kullanılmış bastırmalar nedenıyle ıç denge zaten guç bela tutturulabılmıştır Yenılıkler karşısında, kendınde değışıklıkler yapmaya kalkışmak bu dengede kontrol edılemeyecek yenı bır sarsıntı demektır Böyle bır sarsıntıyı engellemenın on koşulu, kendı ıçı ve dışındakı her yenı ve farklı olana hayır demekten geçer mın dınamığınden kopartıp, basıt, duzenlı ama ılle de guvenlı bır durum ıçıne sokmak ıster Tipık özellikleri )r. VValter Pittman e Dr. VVilliam Ryan röportaj sırasında ağıda bulunduğu kesınlık kazanıyordu 1993 yılında ıse Rus meslektaşlarımızla tak bır çalışma yaptık, Odessa şelfının m uzerınde, Çemobıl'den dokulen rad 'aktıf maddeler uzerıne bır çalışma yapıordu Bu bızım ıçın de buyuk bır fırsattı >kı kıta sahanlığını gormek ıçın denız dınden 24 adet karot aldık Bugunku de' tabanının 1 metre altında eskı kara yuyını bulduk Hâlâ bıtkı koklerı duruyordu Kuruma ıtlakları vardı Tatlı su çokellerı orneklerı jlduk Sahıl plajlarında ruzgar kumulları ılduk Her yerde eskı kara sathında canlı bakası vardı Ortam denızel olduktan ınra çökelmışlerdı Herşey yerlı yerınîydı ve bızım hıpotezı doğruluyordu 3rmal denız geldıkten sonrakı hayvanları ılduk Her derınlıkte karbon 14 yontelyle yaş tayını yaptık Yaş tayınlerı 7090 •rıne 7130 çıkıyordu Boğazıçı'nde ılk ıpru çalışmaları sırasında yapılan araşmalar da 7000 yılını verıyordu Boğazıeskı bır kanyon ozellığındeydı Karadez'e yakın kısmı 2030 metre yukseklığınde dokuntulerden oluşuyordu Su, bu barajı bır aştı mı kanal kazılacak, kanal derınleştıkçe de suyun Karadenız'e do kulme hızı artacaktı. Soru: Bu göç sadece Avrupa'ya mı oldu? Anadolu'dan aşağı da indiler mi? Ryan: Bır kısım çıftçi de Anadolu uzerınden nehırlerı ızleyerek Fırat ve Dıcle deltasına gelıyorlar Mezopotamya'ya yerleşıyorlar Ilk yerleşmelerı de deltalara bataklıklara oluyor Bunlarla bırlıkte Tufan efsanesı de geliyor Mezopotamya'ya Yaratılış öykusu buyuk bır gurultu ıle başlar Bu gurultu Boğaz sularının Karadenız'e boşahrken çıkardığı gurultudur Yukselen sıs vardır, bu, tatlı su ıle tuzlu suyun karışımı sonucu oluşan sıstır Gılgamış Destam'ndakı gu rultu de aynı gurultudur Zaten efsaneler bıraz değıştırılerek her kıtapta aynı ozu korurlar Pittman ve Ryan ıle soyleşı epey uzun surdu Harıtalar açıldı Karadenızlı çıftçılerın "Tufan'dan sonra" Mezopotamya'ya nasıl ınebıleceklerı uzerınde tartışıldı Nehır yatakları ızlendı Tarıhsel verıler, jeoloıık kayıtlar ve tarıhlemeler vs herşey tutuyordu Karadenız'de buyuk bır olay yaşandığı kesındı Boğazıçı şelale gıbı aşağı akmış ve Karadenız 65 metre yukselmıştı Bu da kesındı Pittman ve Ryan Nuh Tufanı'nın ışte boyle ortaya çıktığına ınanıyorlardı Nıçın ınanmasınlar? Bılgıler, verıler bırbırıyle ortuştuğu surece? Yenı bır bılgı ortaya çıktığında ıse o zaman olay yenıden ele alınabılırdı Bılım, kendısını her zaman yanlışlamaya hazırdı Pıttman, hatta, Gılgamış Destanı'nda anlatılan Olum Denizındekı sandalcının Boğazıçı sahıllerınde yaşadığına ınanıyor ayrıca Destanda olum denızınde ınsanları karşı karşıya geçırıyor sandalcı Sandalcının Tufandan etkılenenlerı Boğazdan karşıya geçıren ve Tuna'ya doğru gıtmeye başlayan çıftçılere yardım eden kahraman olduğuna ınanıyor Boğazıçı'nde ters ve duz akıntıları kullanarak, o zamankı durumu goz onune alarak, bunun mumkun olduğunu gosteren bır deney de yapmışlar Sandalcı aşağıdakı ters akıntıya sarkıttığı ağırlıkla sandalı ters yonde goturmeyı başarmışi Işte boyle Gılgamış Destanının, Nuh Tufanı'nın, şu guzelım Boğazıçınde, şu guzelım Karadenız'de yaşanmış olmasını duşunmek hoş bır duygu Şımdı ış kaldı Istanbul'u, Boğazıçı ve Karadenız'ı bu açıdan yenıden "yapılandırmaya" ve turızme açmaya1 Teşekkurler Pittman ve Ryan! Bu konuyla ılgılı yayımlayacağınız kıtabı da merakla beklıyoruz Sevgılı dostum Celal Şengor'e, bu söyleşıyı gerçekleştırmede yaptığı yardımlar dan dolayı teşekkur ederım Soru: Yani Akedeniz suları geliyor, Boğaziçi'ni dolduruyor ve Karadeniz'e yakın yerdeki döküntü toprağı silip süpürüp aşağıya akmaya başlıyordu? mınımıze gore gunde 50100 km kup bır hızla su Karadenız'e dolmaya başlıyordu Karadenız ıse gunde 15 30 santım yukselıyordu Buralarda neolıtık yerleşme yerlerı vardı Karbon yontemlerı ve ağaç halkaları kalıbrasyonu ıle elde edılen tarıhler hep bırbırını tutuyor Buyük göç başladı boylece Taa Almanya'ya kadar 200 yıl suren bır buyuk goç Yenı bır çıftçi kulturu goçuydu bu Bunlar, Avrupa'da nehırlerın, gollerın kenarlarına yerleşıyorlar Bu gol kenarı yerleşmelerı Avrupa ıçın çok yenı bır olay Bu da bu ınsanların, bu kul turlerın Karadenız'den geldıklerının bır goster gesı Tutuculuk ve korkular Pittman: Evet Tah Aşırı tutuculuk, ayrı duşmek, toplum dışı kalmak korkularına karşı da bır tepkıdır Kışı boyle bır korkuya karşı, sıradan, basıt, fakat guvenlı olmayı seçer Tutucu bır kışının davranışlarının, kendı ıçsel gereksınımlerını mınımalıze etmek ve olaylardakı çozumsuzluğe karşı duyulabılecek bunaltıdan olabıldığınce sakınmak temelı uzerıne kurulu olduğu soylenebılır Buna ulaşmak ıçın de, kışı hayatını sadeleştırmek, gelecek yaşamıyla ılgılı seçım yapabıleceğı alternatıf sayısını azaltmak ve entelektuel dunyasını basıtleştırmek ıster Kendı doğruları dışındakı herkese karşı bır uzaklık ve onlarla zorunlu beraberlık durumunda da, onlara karşı dışlayıcı bır tutum ve ınat bır tartışma şeklı gelıştırır Çunku yabancılara yakınlık, onun basıtleştırılmış, alternatıflerı azaltılmış yaşamındakı doğrulann çokme ıhtımalını getırır Bu ıse, o zamana kadar yaşanmış butun bır yaşamın yanlışlanma olasılığını taşıdığı ıçın reddedılmeiıdır Bazı araştırma sonuçlarına gore; tutucu kışılerden bır resım yapılması ıstense, basıt ve şematık fıgurler yaptıkları, lıberallerın ıse tersıne karmaşık ve soyut fıgurlerı tercıh ettıklerı farkedılmıştır Basıtlık ve karmaşıklık tutucularla lıberallerı bırbırınden ayıran temel nıtelıktır Aşın tutucu kışı, tavır olarak kendısıyle uzaktan yakından ılgılı olabılecek her şeyı yaşa Tutuculuğun en tıpık ozellıklerınden bırısı de baskıcılıktır Sıklıkla kendısını, et nık merkezcı duşunce ve geleneksel baskıcı aıle ıdeolojısı olarak gosterır örneğın geleneksel aıle ıdeolojısını alırsak, şu ozellıklerını belırlemek mumkundur 1) Kuvvetlı bır erkek ve baba baskı cılığı, 2) Geleneksel nıtelıkte ve dısıplınde çocuk buyutme, 3) Cınsel tutum ve ılgı lerde bıreyselleşmeye karşı kuvvetlı bır ahlakı sınır koymak, 4) Gelenekselcılık, 5) Baskıya boyun eğdırdığını gosterme, 6) Erkeksılığın ve kadınsılığın abartılması, 7) Hıyerarşı ve dısıplıne sıkı ılgı, 3) Fevrı tavırları sosyal olarak mahkum etmek Erkeksılığı alalım Böyle bır erkeğı, kendı ıç yaşamına ve duşunselhğe yabancı, buna karşı eylemı kuvvetlı bırısı olarak görmek gerekır Onun ıçın kışısel tutkular, oz dısıplın, başkalarının gozuyle başarı, kendıne ve başkalarına karşı duyarsızlık, donup kendıne bakmayı ve kendını anla> mayı reddetme ve mantıkçılık onde gelen şeylerdır Baskıcı tavır, son zamanlarda ıdeolo|ik boyutta açıklanmaktan çok, psıkolojık boyutta ve savunma mekanız malarıyla açıklanmaya başlanmıştır örneğın, belırsızlığe tahammul suzluk, yansıtmacılık, ahlakı değerlerın yıkılmasıyla savunmasız kalma korkularının bu psı kolojık zemının temel taşları olduğu ıddıa edılmektedır Belırlılık ve açıklık, korkulu bır ınsan ıçın vazgeçılmez guvencedır O nedenle baskıcı bırı ıçın kurallara ve dogmalara duşkunluk hayatı önemdedır Kışılerı grup ıçı ve grup dışı dıye ayırmak ve tam ola rak belırlenmış sosyal hıyerarşı savunuculuğu yapmak toplumsal duzenın ve kışısel guvenın korunması ıçın onemlıdır Bütun bu saptamalara rağmen, baskıcılığın psıkolojık temeldekı açıklamaları karmaşıklığını korumaktadır Tutucularda gorulen bır dığer ozellık dogmatikliktir. Dogmatıklığın en belırgın yonu ıse, nısbeten dışa kapalı bır entelektuel organızasyon ıle gerçeklık konusunda yanlış fakat değışmez ınançlara sahıp olmanın yanında, başkalarına ve onların fıkırlerıne karşı tahammulsuz bır otorıtenın varlığını meşru gormektır Bu yaklaşım paranoıd bakışa yakın bır usluptur Dogmatıklığın ana motıvasyonu aracı anksıyetedır Psikolojik ırdelemelerde, bunaltı, paranoya ve kendını reddetme on planda gelır Dogmatık bır kışıde, doğ rular gerçeğın kendısıne gore değıl, başından berı var olan seçımlere, ınan mışlığa ve kendı tarıhınde yaptıklarma sadık kalma, ıdeolojık temellerını koruma, değıştırmeme anlayışına gore belırlenır Gerçek, değıştırıcı, o nedenle de zorlayıcıdır Iç dınamıklerı boyle bır zor lamaya dayanamayacak kışılerın, değışıme dırenmelerı anlaşılabılırdır Her kışının bır ıç dengesı vardır Şu ya da bu yolla onu dırı tutmaya çabalarız Bu dengeyı sarsacak her turlu oğretı davranış, tutku tehlikeli olarak algılanır ve ona karşı dırenılır Bız bu dırencı bazen baskıcılık, bazen dogmatiklik kımı zaman da tutuculuk olarak goruruz Ooç. Dr., Bakırköy Ruh ve Sinır Hastalıkları Hastanesi 5197
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle