Katalog

J EOLOJI Dedektif gibi yıllarca sürdürdükleri çalışmalar iki Amerikalı bilim adamını, kutsal kitaplarda sözü edilen Büyük Tufan'ın Karadeniz'de, Istanbul Boğazı'nda gerçekleşmiş olabileceği yargısına götürdü Dr. Walter C. Pittman III ve Dr.William B. F. Ryan, Akdeniz sularının Istanbul Boğaz'ından Karadeniz'e olağanüstü bir hacimde boşalmasının Tufan'ı yarattığı görüşündeler... Orhan Bursalı stanbul Boğazı'nın Karadeniz'e açılan yakalarına gitmelı ilk fırsat bulunduğunda. Anadolu Feneri veya Rumeli Feneri'nden aşağılara bakmalı. Ve Nuh Tufanı'nı düşlemeli. Boğaz, Karadeniz'e açılırken dik yamaçlar yapar bugün. Boğaz bir kanyon gibı uzanır. Bundan 7500 yıl önce Boğaz'ın Karadeniz'e açılan ağzı henüz bu kadar geniş değildi. Marmara'nın suları Karadeniz'e dökülmüyordu. Boğaz, Marmara'nın doğal bir iç uzantısı gibiydi. Marmara da bu kadar yüksek değildi. Çünkü Akdeniz'le bugünkü gibi bir su alış verişi yoktu. (Şekil 1c) O zamanlar Anadolu Feneri'nde durup aşağıya baktığınızda, Karadeniz'i 65 metre daha derinlikte göründünüz. Dac bir iç denız gibiydi Karadeniz. Bugünkünden 100 bin kilometre kare daha küçük bir göl. Işte ne olduysa 7500 yıl önce oldu. Insanlık taş devrinin sonlarında yaşıyordu. 10 bin yıl önceki buzul çağı sona ermiş, dünyada sıcaklık yükselmeye ve buzullar erimeye başlamıştı. Bunun sonucu olarak okyanuslarla birlikte Akdeniz'in su düzeyi de 5 metreye kadar yükselmeye başlamıştı. Bu hesaba göre, bütün Anadolu sahillerinin, kara olarak, buzul çağında deniz içinde 5 metre kadar daha uzandığını dü Tufan Karadeniz'de mi yaşandı? Nuh Peygamber böyle bir ortamda ortaya çıkacak, gemisiyle canlıları kurtaracak ve canlı soyunu yeniden başlatacaktı. Bilim adamları, bütün destanları okudular, araştırdılar ve kutsal kitap ve efsanelerde aslında Karadeniz'deki olayın anlatıldığı yargısına vardılar. 4 bin yıllık Gılgamış Destanı 6 gün 7 gece süren afetten söz eder. Rüzgâr'ın doğum yapan bir kadın gibi bağırarak estiğini söyler. Bunun arkasından ise insanlık Tufan içinde boğularak yokolur. Incil'de ise yağmurun 40 gün boyunca yağdığından bahsedilir. VValter Pittman ve VVİIIİam Ryan ile Türkiye'de iken yaptığımız söyleşiye geçelım şimdi... şünmeliyiz. Bu gelişmelerin sonucu Akdeniz'in suları Çanakkale Boğazı'ndan Marmara'ya akacaktı. Şular Istanbul Boğazı'nın kalyon yapısını iyice zorlamaya, daha ötelere akmak içın kendine yollar açmaya başlayacaktı. Zamanı gelince de Niyagara Şelalesi'nin 400 katı bir güçle, suların, 65 metre aşağıdaki Karadeniz'e dökülmeye başladığı hesap ediliyor bugün. (Şekil 1d) Nasıl büyük bir gümbüriü koptuğunu düşünebiliyor insan. Karadeniz'in nasıl da fokurdamaya, su buharı ve sisle kaplanmaya ve çıkan sesin çok geniş bir alana yayılmaya başladığını da düşleyebiliyor insan. Kutsal kitaplar ve efsanelerde Nuh Tufanı konusunda söylenen herşeye uygun bir ortam gerçekleşiyor Karadeniz'de. Tabii en azından Amerikalı bilim adamları VValter Pittman ve VVilliams Ryan böyle düşünüyorlar ve bunu da kanıtladıklarını açıklıyorlar. II teydi. Buz çağında Karadeniz'in seviy< Boğazıçi taban seviyesindeydi. Boğa: bir tatlı su nehri özelliğindeydi. Burad Marmara'ya ve Ege'ye bir nehir kanalı akıyordu. Buz çağı bıttiÇjinde yanı 14 I yıl kadar önce , Akdeniz'in seviyesi yi selmeye başladı. Boğaz sevıyesine ula: ğında tuzlu su Karadeniz'e girdi ve tatlı gölü olan Karadeniz'le aynı seyıyeye g di. Bu hipoteze göre Karadeniz asla E ğaziçi seviyesinin altına düşmedi. 20 I yıl boyunca Baltık buzulları Hazar Den ve Karadeniz'e aktı. Bunların dışarı çıl cağı tek yer Boğaziçiydi. Boğaziçi o , man çok önemli bir nehirdı. Boğaz ve H radeniz ayrı seviyedeydi Soru: Bu hipotez nasıl yıkılma başlandı? Ryan: Rusya'daki bilimsel araştırms bu hipotezin yıkılmasında önemli rol ( nadı. 1980 yıllarında, Karadeniz'deki l tün eskı kıyı şeritlerinin harıtalarının çık tılmış olduğunu gördük. Yukarıda anla ğımız eskı hipoteze aykırı bulgular el edilmişti. Odessa şelfi 100 metre derin te kalmıştı. Bugün 100 metre derinlik kumullar, nehir kanalları ve ince kum t ilunuyor. Bunlar tamamen kıyı özellikle yansıtıyor. Azak Denizi ortasında eskı C nehrınin kanallarını bulduk. Nehirlerde • şayan Gastropodlar bulduk. 100 metreden daha derinlerde plajlf varlığı sorun yaratıyor, eski hipotezle ç; şıyordu. İlginç bir dedektiflilc oykusu Soru: Nuh Tufanı'nın izlerine ilk ne zaman ve nasıl rastladınız? Boğaz ve Karadeniz'e bu ilginiz nereden kaynaklanıyor? Ryan: 25 yıl kadar eskilere dayanıyor bu çalışmanın öyküsü. Pittman ile Alp dağlarının kökeni üzerine araştırmalar yapıyorduk. Balkanlar, Karpatlar Toroslar ilgı alanımız içindeydi. O zaman, odamızda bir sürü harita vardı. Aramızda bir de Ingiliz jeoloğu vardı: John Devvey. Bir yıl önce Akdeniz'de Global Challenger ile deniz araştırmalarına katılmış ve Akdeniz'in Bulgular da doğruluyor Soru: Eski hipotezi yıkan baş hangi gelişmeler oldu? Pittman: Bulgaristan'daki arkadaş rımızdan bir faks aldık. Onlar da sahilleı de yaptıkları araştırmalarda, kıta sah. ğında 110 metre derinlikte eskı sahı1 bulduklarını açıklıyorlardı. Bütün bu gelişmeler bizım düşünceı zin doğru yolda geliştiğini gösteriyon Bulgaristan'da denız içinde bulunan sahiller 9 bin yıllıktı ve Karadeniz'in Boç ziçi ile aynı seviyede olmadığı, Dünya ( nizlerinden tamamen izole bir hayat s düğü ve Boğaziçi'nden de 65 metre dt Olayın böyle olduğu, Karadeniz'de yapılan bilimsel çalışmalarla da doğrulanmış durumda. Yapılan deniz dibi çalışmaları, bugün deniz altında olan bölgelerın tatlı su ve sahil karakterini apaçık ortaya koyuyor. 7500 yıl önce Karadeniz'in daha küçük bir iç deniz olduğu görülüyor. Akdeniz sularının bindırmesıyle, sahıller 100 km kadar sular altında kalacaktı. Sular 150 metre kadar yükselecek, günde 1 km karaya doğru ılerleyecekti. Karadeniz sonuçta yüzde 30 büyüyerek okyanusal bir karakter alacaktı. Bütün tatlı su bitkileri ve hayvanları ölecek ve denizel ortam hükmünü sürdürmeye başlayacaktı. Son btuul devrlndc ulaaılan minlmum global O dönemde Karadeniz'in sahildU l lerinde insanlık taş devrinden kurtulmak üzereydi ve ilk tarım yaşamı başlamıştı. Tufanla birlikte bu önemli yerleşim alanı mahvolacak ve büyük bir göç başlayacakatı. Mannaıa ve Ka/.rtanlı'U. nm bıuul Ca£iKİaU bAlgeMİ kuraklik nadcnlvlr diUrtUkUri mlnlmum İki bilim adamına göre, bu göçle Avrupa'ya gıden Karadenızlı ilkel köylüler, Avrupa'da da ilk tarımı başlatan ve bugünkü uygarlığın öncüleri insanlar olacaktı. PittSon busul (iftı bHiminde man, görüşmemizde, Avrupa'da buxUnn •rlm<M.yl« düny* danlı Mviyeaintn jrâkMİmMİ ilk tarım insanları üzerıne yapılan v* lnttnbul Boft*ii fB^Uyanı Odcaaa aafunlıftuid* ttrıro il# K*r*d*niı'ir İ(H h«İlnd* araştırmaların da bunu doğruladıalanlan * ğını belirtıyor ve " bu insanlar kendi yeni kültürlerini oraya taşıdılar" dıyordu. Yine Tufan'a dönersek: Sahilde yaşayan taş devri sonu Su bMktnııu u£rayar insanları kaçacak delik aradılar. alanlan I Işte kutsal kitaplardaki Nuh Tufanı da buydu. tabanında büyük bir tuz tabakası olduğu nu görmüştük. Bu, havza tabanlarından 1 km derinlliğe kadar uzanıyordu. Elde ettiğimiz örneklerden Akdeniz'in 6 mılyon yıl önce çöl olduğunu gördük. O zamanlar Cebelitarık kapalıyıdı. Afrıka Avrupa bir leşmiştı. Biz üçümüz, bu toplantı sırasında Bulgaristan'ın yerini tartışıyorduk. Bulgaristan, 100 milyon yıl önce acaba neredeydi? Bulgaristan araştırmaları benim sorumluluğum altındaydı ve hazırlığım iyi değildi. John Devvey şaka olarak bana şunu sordu: Akdeniz'in dolması Nuh'un Tufanı mı? Tabii bu olamazdı. Çünkü Akdeniz'in dolması çok eskı zamanlardaydı. İlk Hominid'den (insanın atası) 4 milyon yıl önceydi! Dolayısıyla Nuh Tufanı henüz gerçekleşmiş olamazdı. Pittman, bu iyi bir soru, dedi. Incil'deki tufan belki de gerçekti. Tufan da işte Akdeniz'in dolmasına benzer bir olaydı. Tuzlu suyun birden boşalmasıydı. Tufan yağmurun yağmasıyla olacak olay değildi. Bu alt tarafı bir sel olayı olurdu ve yağmur kesilince de sulan çekilirdi. Burada ise söz konusu çekilmeyen bir tufandı. Rüzgâr ve yağmur geçici, Tufan ise kalıcıydı. Mitolojilere geçecek, bınlerce yıl söylencesi sürecek kadar kalıcı... 20 yıl boyunca bu ihtimal üzerine hep bir şeyler okuduk durduk... Soru: Peki ilk ipucunu nerede yakaladınız? Pittman: İlk ipucunu 1969'da bulduk. Bir Amerikan keşif gezısınde Karadeniz'in diplerinden karotlar aldık. Şunu gördük. Çökel tipinde ani değişmeler vardı. Karot'un altındakiler tatlı su çökelleriydi. Üsttekiler ise Akdeniz Karadeniz'e geidikten sonraki oluşan tuzlu su çökelleriydi. Değışim çok aniydı. C 14 yöntemiyle tarihlendirdik: Kaba bir yaş olarak, bu değişım ±180 yıl yanılmayla 7090 yıl öncesine tarihlendirildi. O sıralarda şu hipotez geçerliydi: Buz çağında Akdeniz 100 metre daha alçaktı. Boğaz ise o tarihte sadece 50 metre derinlik Şekil 1: Karadeniz'in Pltman ve Ryan teorisine göre son 20.000 yıldaki evrimi. Şekil 1a bugünkü durumu bir kesit üzerinde göstermektedir. Şekil 1b son buzul devrinde dünya deniz seviyesinin ulaştığı minimum deniz seviyesini gösterir. Bundan sonra şekil 1c'de gösterildiği gibi çevresinden tecrit edilen Marmara Denizi ve Karadeniz'in seviyeleri çevrenin kurak olması nedeniyle düşmeye devam etmiştir. Bu da Karadeniz'i düşük seviyeli bir göl haline getirmlştir. Ancak buzul devri sonunda buzullar erimeye başlayınca dünya deniz seviyesi yükselmeye başlamış ve şekil 1c'de gösterildiği TÜRKİYE gibi nihayet Boğaz'ın kuzeyindeki barajı da aşarak afet halinde Karadeniz'i doldurmaya başlamış ve Marmara Pemz/ #Ankara sonunda bugünkü haline getirmiştir. Şekil 1d) I..',,.'.•:. Tulandan önce latlı su | RUSYA | Tufandan sonra dolan yerter 5196