24 Aralık 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

BELGESELLER TV 2 09.50 Belgesel "Çevre Çalışmaları" TV 2 15.20 Belgesel "Vahşi Güney" Yenı Zelanda'da denızaltı dunyası konu edılıyor TV 3 15.50 Belgesel "Volkanlar" Etna volkanı tanıtılıyor TV 3 18.00 Parmak Ucundaki Yaşamlar TGRT 12.30 Sağlık Hattı TGRT 03.45 Belgesel "Kaptan Cousteau" KanalE 17.35 Belgesel "Hayvanların Dunyası" atv 15.30 Belgesel "Uzaklar" Flash TV 15.00 Belgesel "Japonya" Flash TV 15.30 Belgesel "Sigara ve Sağhk" 1 Mapt Cumartesi İLGİNÇ SORULAR Şarap şişesinin mantarı nasıl çıkar? SORU: Blr şarap şişesi alın ve mantarın uzerındekı kâğıdı çıkarın. Sonra şlşenin dibıni sert bir yere (orneğin bır ağaca veya barın kenarına) vurun. Mantar yavaş yavaş çıkmaya başlayacaktır. Bu nasıl oluyor ? YANIT: Şışenın tabanını sert bır yere her vuruşunuzda cam da bır sıkışma dalgası oluşur ve bu dalgalar ca ma belırlı bır kuvvetın etkımesıne neden olurlar, bu dalgalar şışenın ucuna ulaştıklarında mantarda da tıt reşım yaratırlar, mantar bır sure tıtreştıkten sonra durur Aynı tur den dalgalar şarabın ıçınde de yayılırlar ve şarabın ıçınde yayılan bu dalgaların genlıklerı şışenın ağızına doğru artar, zıra kesıt alanı kuçulmektedır Sıkışma dalgaları katılarda (şışede), sıvılardan (şarap) daha hızlı yayılırlar, dolayısıyla şarapta yayılan dalgalar mantara ulaştıklarında mantarın camda yayılan dalgalardan kaynaklanan tıtreşımı durmuş olur Hareket sız duran mantar bu halıyle şarapta yayılan dalgalardan çok kolay etkılenır ve dışarı ıtılır Şarapta yayılan dalgalar, mantar durağan olduğu ıçın fazladan enerjı kay betmezler Şışe tamamen dolu olduğunda bu yontem çok ışe yarar, çunku bu durumda şarapta yayılan dalgalar doğrudan mantara ıletılmış olurlar Tamamen dolu bır şışeyı ters çevırıp dıbıne vurursanız tum şarabın yere dokulmesıne neden olabıhrsınız YANIT: Bu soruyu okuduktan sonra evde aynı şeyı denemeye kalkarsanız temkınlı olun ve şışeyı dıkkatlı sallayın Benım denemem, parmağıma atılan sekız dıkışle sonuçlanmıştı lama olarak 60 yaşına kadar yaşaması gerekır Çunku 18 yaşına ulaşarak, ışın asıl tehhkelı kısmını atlatmıştır YANIT: Çocuklarda olum oranı fazla olduğunda, doğumda belırlenen "bekle nen yaşam suresı", oldukça anlamsız bır ıstatıstıksel buyukluktur Ortaçağda çocuk olumlerının çok olması, hıçbır ınsanın çok uzun yaşamadığı anlamına gelmez, o yıllarda da çok uzun yaşamış bır çok ın san vardı 2 Mart Pazar TV 2 19.20 Oünyanın Öteki Yüzü TV 2 20.25 Belgesel "Erozyon" TV 2 21.25 Cumhurıyet'e Kanat Gerenler TV 3 16.25 Bilim ve Teknoloji TV 3 21.30 Belgesel "Anadolu Medeniyetleri" TRT INT 19.40 Belgesel "Türkiye'nin Dostlan" TGRT 01.15 Belgesel "Kaptan Cousteau" Kanal E 17.35 Hayvanların Dunyası SORU: llk ınsan topluluklarında ıstatistiksel anlamda "beklenen hayat süresı" ortalama 30 yılmış. Bu topluluklarda çocuklardaki ölüm oranı da %50 veya daha yuksekmış. Pekı bu çalışmalarda, beklenen hayat suresı, çocuklardaki olum oranı da ışin ıçine katılarak mı hesap yapılmış ? Yanı ılk ensan topluluklarında yaşayan 18 yaşındakı bır ınsan ıçın beklenen yaşam suresi bu 18 yılın üzerine 12 yıl anlamına mı gelıyor ? YANIT: Beklenen yaşam suresı, "ortalama olarak" bır ınsanın ne kadar yaşaya cağını kestırmek ıçın hesaplandığı ıçın, çocuklardaki olum oranı tabıı kı hesaba katılır Çocukken ölme olasılığı daha yuksek olduğu ıçın, ınsan belırlı bır yaşı geç tıkten sonra, beklenen yaşam suresınden daha uzun yaşayabılme yonunden ıstatıstıksel bır avanta) ele geçırmış olurlar Örneğın çocuklardaki olum oranının %50 olduğu bır toplumda, beklenen yaşam suresı 30 yıl ıse, 18 yaşındakı bırının orta İlkel toplumlarda yaşam süresi SORU: Bizim kızımız, dolunaylı ve fırtınalı bır gecede doğmuştu. Hastanede çalışan doktor ve hemşireler çok yorgundu, çunku o gece çok doğum olmuştu. Daha sonra bıze, dolunaylı gecelerde normalden daha çok doğum olduğunu, hem dolunaylı hem fırtınalı gecelerde ıse sayının lyıce arttığını söylemışlerdı. Bu gerçekten ıstatıstıksel olarak da doğrulanmış bır şey mi ? YANIT: Bu sureklı one surulen bır ıddıadır ama yapılan araştırmalarda, arada hıçbır bağıntı keşfedılmemıştır Fakat doğumlarda, gunler, haftalar ve yıllar ıçınde bazı yığılmalar tespıt edılmıştır Doğumların %60'ı sabah saat 6 00 ıle akşam saat 18 00 arasında gerçekleşmek tedır Hafta ıçı gunlerde doğum oranı, hafta sonu gunlerden bıraz daha fazladır 12 mılyon doğum uzerınde yurutulen bır çalışmada salı / cumartesi oranı 113 olarak tespıt edılmıştır Aynı çalışmada, en çok doğumun Kasım ayında olduğu da tespıt edılmıştır ca, bazı unıversıteler onlem almaya, bazı bılımcıler goruş uretmeye başlamışlardır Hacettepe Unıversıtesı atamalarda puan sıstemıne geçmıştır Duyumlarımıza gore dığer unıversıteler benzer hazırlık ıçındedırler Puan sıstemınde her bılımsel etkınlığe (makale, kıtap, bıldırı, derleme vs) puan verılmekte ve puan, ısımlere dağıtılmaktadır Bellı toplam puanı tutturanlar bellı kadrolara atanabılmektedır Buradakı amaç, savımızda olduğu gıbı, olabıldığınce emeğı geçenlerın ısımlerının yazılmasını sağlamaktır Hacettepe Unıversıtesı "etkınlık başı puanı" ısım sayısına eşıt dağıtmaktadır Aynı unıversıteden Tanyel, CBT dergısınde yayımladığı makaleslnde, ılk uç ısme % 20, % 10 ve % 5 puan ayrılmasını ve kalan puanın ısım sayısına bolunmesını onermektedır Bızler, bunu, ılk dort ısım ıçın duşunuyor, sırasıyla, % 20, 15, 10 ve 5 ek puan verılmesının daha uygun olacağını duşunmekteyız Orneğin 40 puanlı ve yedı ısımlı bır bılım etkınlığınde puan, ısım sırasına gore şoyle dağılacaktır 10 8 , 8 8 , 6 8 , 2 8 2 8 , 2 8 TUBİTAK'ın Uluslararası Bılımsel Yayınları Teşvık Programı'ndan sağlık ala nında destek verdığı araştırmaların ısım sayılarına gore oranı şoyledır 1 ısımlı % 36,2 ısımlı 27 7, uç ısımlı 15 9 ve dort ve yukarı sayıda ısımlı % 20 4 Goruluyor kı, 13 ısımlı araştırma oranı % 80'dır Bu oran YOD'de % 60, YD'de % 36'dır Akademık yukseltılme ve atamalarda nesnel cıddı olçutler aramanın zamanı gelmıştır Bunu aramak ve bulmak, yaz dığımız olumsuzlukları buyuk ölçude onleyecek ve bılımcılerı guduleyecektır Ay rıca, jurı uyelerı, rahatlayacak, bırtakım başkılardan ve vıcdan rahatsızlıklarından kurtulacaklardır Bu alanda Unıversıtelerarası Kurul bır çerçeve onerı sunabılır Tartışılarak yenı, daha eşıtlıkçı onerıler bulunabılır Gecıkmeksızın bır yontem gelıştırılmelıdır Kaynaklar 1 Atamer H TUBİTAK Araştırıcılara Bır Yılda 14 Mılyar Odedı CBT Dergısı Sayı 47? 06 04 1996, Istanbul 2 Tanyel , FC Doçentlık Içın Bır Model CBT Dergısı Sayı 490, 10 08 1996 Dolunaylı gecelerde daha çok doğum olduğu doğru mu? 3 Mart Pazartesl TV 2 21.25 Yerli Belgesel "Boşluğa Dokunmak" TV 311.35 Yerli Belgesel "Kümbetler" TV 313.40 Belgesel "Alo Dünya" Belgeselın bu bolumunde, ruzgâr'ın onemı, ruzgâr sporları, ruzgârın doğa uzerındekı etkısı, guneş ruzgârları anlatılıyor TV 315.10 Belgesel "Dünya Dosyası" Dunyanın çeşıtlı ulkelerınde toplum, doğa, çevre ve sosyal ılışkıler TV 3 20.30 Belgesel "Dağlar ve Yaşam" Bask Bolgesı'nde soyları tükenen akbabalar ve Pırene ayıları gıbı hayvanları koruma çalışmaları Tıp araştırmalarında araştırıcı sayılar üzerine Suna Ömemglu, Meryem Çam, Ulıye Ruso, M Tahır Hatıboğlu ** U 4MartSalı TV 2 17.05 Türkiye'nin Hazineleri TV 2 17.50 Belgesel "Cumhuriyet Çınan" TV 3 11.35 Belgesel "Beş Şehir" 5 Mart Çarşamba TV 2 18.30 Belgesel "Marmara Adalan" TV 3 11.35 Belgesel "Eldeki Hüner" T 319.00 Hayanların Büyüleyen Dunyası TV 3 20.15 Belgesel "Thalassa" Sıdney'de bır pazar gunu. 6 Mart Perşembe TV 2 19.20 Çevre TV 2 20.35 Belgesel "Derindeki Izler" TV 3 12.30 Belgesel "Düş Değil Gerçek" Durban'da maden ışçılerının yaşamı TV 3 13.30 Hayanlar Dunyası 1 TV 3 19.00 Belgesel "Omnl Belgeselde bılım ve teknık konuları ışlenıyor 7 Mart Cuma TV 2 17.10 Türkiye'nin Hazineleri TV 3 15.30 Belgesel "Karadeniz'de Doğan Güçl" TV 315.30 Belgesel "Geleceğimizi Aydınlatanlar" nıversıte, kurum olarak araştırma, eğıtımoğretım ve yayım yapan kurumdur Araştırma, bu kurumda oncelıklı ışlevdır Dığerlerı bunu eksen alarak yapılır Dolayısıyla, unıversıtelerde kı akademık yukseltılmelerde, başta araştırma olmak uzere dığer ışlevler olçut alınır Nıtekım, evrensel kurallar boyle olduğu gıbı, 1919'dan berı her mevzuatta olçutler ufak farklılıklarla boyledır 1981 'den oncekı mevzuatta her evrede kışı "tez" adını taşıyan ozgun bır araştır ma sunmuştur YOK'le tez koşulu, bılım uzmanı ve doktora evrelerınde korun muş, yardımcı doçent, doçent ve profesor olma evrelerınde kaldırılmıştır Kaldı rılan evrelerde genel yayın değerlendırmesı esas alınmıştır Bu yenı anlayış unıversıtelerde yenı sorunlar yaratmıştır Yayının nıtelığı yerını yayın sayısına bırakmıştır Insanlar bırbırıne "yayınların nasıl" sorusu yerıne "kaç yayının var" sorusunu sormaya başlamışlardır Kısacası, nıcelık nıtelığı yenmıştır Ayrıca, "az zamanda çok yayın" anlayışı yerleşmış, sonuçta, kışının anabılım dalıyla ılgılı bılgısı neredeyse unutulmuştur Nıcelığın once goçmesı unıversıtelerde bılım ahlaksızlığını gelıştırmıştır llgısız ve emeksız bır yığın ınsan çalışmalarda yer almaya başlamıştır Bu yuzden çok ısımlı (araştırıcılı) yayınlar alabıldığıne çogal mıştır Bu araştırma, tezın esas alındığı YÖK oncesı donemle, YOK donemındekı makalelerdekı ısım sayılarını saptamak ve tartışmak ıçın yapılmıştır YOK oncesı donem ıçın (YÖD) Istanbul ve Ankara Unıversıtelerı Tıp Fakultelerı, YÖK donemı (YD) ıçın Istanbul, Ankara ve Gazı Unıversıtelerı Tıp Fakultelerı dergılerı ıncelenmıştır Toplam 1734 makale den 818'ı YÖD, 916'sı YD'ye aıttır Makale başına duşen ortalama sayfa sayısı (200 sozcuk bır sayfa) YÖD'de 4 2, YD'de 4 5'tır Isım sayısına gore makale sayısı oranları Isim sayısı 1 2 3 4» YÖK öncesi YÖK dönemi % 22 % 7 % 19 %12 %19 %17 % 40 %64 Sonuç ve Tartışma Makale sayfa sayısı ortalaması ıkı donemde de bırbırıne yakın bulunmuştur Buyuk fark makalelerdekı ısım sayısında gorulmuştur YÖK donemınde sayı % 25 oranında artmıştır En buyuk artış dort ve daha yukarı ısımlerdedır Bu grupta artış % 6'tır Buna karşılık bır ısımlı makale sa yısı YD'de % 22'den % 7'ye ınmıştır Duşuş oranı % 68'dır Ikı ısımlıde % 19 oranı % 12 olmuştur Duşuş % 37'dır Uç ısımlıde oranlar bırbırıne yakındır Dort ve daha çok ısımlı makale oranı YD'de % 40'dan % 64'e yukselmıştır Tez yerıne yayın değerlendırmesının esas alınması, unıversıtelere cıddı yozlaşma ve ahlaksızlık getırmıştır Bunu, bu kurumlarda çalışanlar bılmektedır llgısız, emeksız ve araştırmanın yapıldığı yerden kılometrelerce uzakta oturanların ısımlerı makalelerde yer almaktadır Adının olduğu makalenın başlığını ve konusunu bılmeyen akademısyen sayısı az değıldır Bu gerçeğı dıle getırmenın ve önlem alınmasının zamanı gelmıştır Araştırmamızın sonuçları bu savımızı doğrular nıtelıktedır Kımı bılımcıler çok dalla araştırma yapmanın gereklılığını ılerı surebılırler Bunu yadsıyamayız Ancak, bu denlı farklılığı buna bağlamak başımızı kuma gommektır Belırttığımız olgu gorecelı olarak çoğu kışı tarafından bılınınce ve ışın tadı kaçın Bulgular YÖD'de (1982 oncesı) makale başına duşen ortalama ısım sayılı 3, YD'de 4 tur (*) 67 Aralık 1996, 3. Üniversite Kurultayı'nda sunulmuştur. Izmır. (**) Gazi Unıversıtesi Tıp Fakültesi öğretim uye ve yardımcıları. 519r10
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle