24 Aralık 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

B İ L İ M D Ü N Y A S I N D A N K I S A H A B E R L E R C alifornia Death Valley'deki Racetrack Playa'da tespit edilen kayan kayalar hâlâ gizemlerini koruyorlar. Kayıtlar, bazılarının ağırlığı 320 kilograma ulaşan kayaların gayet düz olan kuru göl yatağında ilerlediklerini gösteriyor. Dünyanın en yaşanmaz yerlerinden biri olan Death Valley'deki bu kayalar neredeyse yarım yüzyıldır jeologları meşgul ediyor. Son yıllarda muzip turistlerin bazı izlerin başına yeni kayalar eklemesi ise zaten karmaşık olan bu problemi iyice içinden çıkılmaz bir duruma soktu. Bu konu hakkında çok yorum yapıldı ama en popüler fikir, fırtınalardan sonra kaygan bir bataklık haline gelen göl yatağı üzerinde kayaların şiddetli rüzgarın etkisiyle kaydığıydı. Ne var ki tamamen bu şartlar altında yapılan gözlemler kayaların hiçbir şekilde rüzgar etkisiyle kaymadığını ortaya çıkardı. Kayaların kayabilmeleri için ortamın buz tutmuş olması gerekiyor. Göl yatağında erimekte olan kar varken yapılan gözlemler de benzer şonuçlar verdi. Göl yatağında 5 santimetre yüksekliğinde kar suyu biriktiği zaman bunun üzerinde kaymadan yürümek oldukça zor oluyor ama iş kayaların hareketine gelince durum tamamen tersine dönüyor. 25 kilogram ağırlığındaki bir kayayı kıpırdatmak bile mümkün olmuyor. Bunun nedeni bu kayaların dolomit kökenli kireç taşı olmaları ve yüzeylerinin de çok pürüzlü olması (sürtünme katsayıları 0.8, oysa sıradan bir ayakka Ölüm vadisindeki kayan kayalar bının sürtünme katsayısı sadece 0.1). Yanı bu kayaların çamurlu ortamda rüzgar etkisiyle kıpırdamaları mümkün değil. İzlerin ayrıntılı incelemesi kayaların yuvarlanmadıklarını.sadece kaydıklarını ve izlerin de genellikle birbirine paralel olduğunu kesin olarak ortaya çıkardı. Massachussets Amherst College'den John Reıd ve arkadaşları, bu durumun tek mantıklı açıklamasının kayaların alt kısımlarının küçük buz parçacıkları üzerinde birkaç santimetre derinliğindeki suda yüzmeleri olduğunu belirtiyorlar. Bu durumda kayaların altıyla gölün tabanı doğrudan temas halinde olmadığı için rüzgar etkisiyle sürüklenme söz konusu olabiliyor. Şu ana kadar kimse bu kayaları hareket halindeyken görmeyi başaramadı ama Reid'in buz teorisi meteorolojik kayıtlarla da uyum içinde. Reid, kayaları hareket halinde tespit etmek için kışın orada hazır olmak gerektiğini, fakat aşırı soğuk, rüzgar ve nemin kimsenin böyle bir işe kalkışamamasına neden olduğunu söylüyor. Olayı bir kamerayla izlemek için elektronik bir düzenek kurmak gerekecek. Balıktan balığa fark var! Çok sayıda epidemiyolojik çalışma, düzenli balık yiyenlerde kalp kirizi tehlikesinin büyük ölçüde azaldığını gösteriyordu. Ancak Finlı araştırmacılar, ülkenin doğu bölgesindeki erkek nüfusun, büyük ölçüde ve bol miktarda balık tüketmelerine rağmen dünyada en yüksek kalp krızı oranına sahip olduklarını gösterdi. Burada, batı Finlandiya'ya kıyasla iki misli daha çok kalp krizi olayı var. Bu duruma şöyle bir açıklama getiriliyor: Doğu bölgesindeki erkekler ağırlıklı olarak bölgede bulunan çok sayıdaki tatlı gölde tutulan balıkları tüketiyor. Bu balıklarda, kalp krizini önleyici bir yağ faktörü oldugu ileri sürülen Omega 3 yağ asidinden çok az bulunuyor. Ayrıca bu göllerdeki balıklarda haddinden fazla cıva bulundu. Bunlar kalp krizi tehlikesini arttıran faktörler sayılıyor. rough bölgesinde ani çocuk ölümlerinde yüzde 50 azalma meydana geldi. 1991 yılında "back to sleep" sloganı ile sürdürülen ikinci kampanyada annelerden bebeklerini yüzüstü değil sırtüstü yatırmaları istendi. Bu kampanya sonucu aynı bölgede ani bebek ölümü olayının da yaşanmadığı görüldü. Bütün fngiltere'de ise ani bebek ölümleri üçte iki oranında gerıledi.(BMJ) MlT'de çalışan billm adamları tarafından inşa ediliyor. 42 deniz mili (77 km/s) hız yapabilen araba vapurunun yanısıra, aynı şirket, aynı teknikle 260 metre uzunluğunda yük transatlantiği üretme kararı aldı. Gemi 15 metre yüksekliğinde dalgalar arasında bile tam gaz gidebilecek. Hava yastıkları üzerinde kayacak olan geminin sahip olduğu paletler sayesinde, yük indirme bindirme zamanı da 12 günden 46 saate inecek. Denizaltıda milyarlık hazine Hazinenin yeri saptandı Kure ıponya) 228 ton önemli metalle yüklü olduğunu saptadı. Denizaltının yeri Rus teknolojisi ile bulundu. Kurtarma operasyonu değecek: Japon altınlarının tutarı 25 milyar dolar, kurtarma masrafı ise 5 milyar dolar. Japon Denlzaltısı 23 Haziran 1944'te burada battı Hint Okyanusı •O Ikinci Dünya Savaşı sırasında batırılan bir Japon denizaltısında bulunan hazinenin peşine düşüldü. 23 Temmuz 1944 tarihinde Amerikalılar, Japon denizaltısı l52'yi torpillemişler ve denizaltı gümbürdeyerek batmıştı. Japon denızaltısının yeri, yiyecek ve yakıt aldığı Alman denizaltısıyla haberleşmesi sırasında saptanmıştı. Olaydan 51 yıl sonra ABD ile Afrika arasındaki bölgede batan denizaltının peşine düşüldü. Denizaltı 5100 metre derinlikte bulunuyor. Amerikalı Paul Tidvvell bugüne kadar gizli tutulan askeri arşivlerde yaptığı araştırmada, I52'nin son seferinde 109 kişi taşıdığını, 2 ton altın ve Alman savaş sanayii için Ingiliz sağlık makamları, iki bilinçlendirme kampanyası şonucu, genellikle ani bebek ölümü diye bilinen, ancak nedeni tam anlaşılamamış çocuk ölümlerinin sayısında son 10 yıl içinde önemli azalmalar sağladı. llk kampanya 1986 yılında başlamış ve anne babalar minikleri çok kalın giydirmeme vevücut sıcaklığını arttırm a ma k o nusunda uyarılmışlardı. Bu ikaz sonucu kampany anın sürdürüld ü ğ ü Scarbo An) çocuk ölümlerini önlemede başarı Yeni tip hızlı arabalı vapur Isveç Volvo şirketi gelecek yılın so AIDS: Yeni ağırlık merkezi Asya nunda yeni tip bir araba vapuru ile arabaları yarı yarıya daha kısa zamahda denızden Belçıka'ya taşıyacak. 170 metre uzurJuğundaiki araba vapuru Amerikan şirketi FastShip Atlantic ile ABD, Avrupa ve Afrika'da ilk kurbanlarını aldıktan 10 yıl sonra, AİDS hastalığının Hindistan ve diğer bazı Asya ülkelerinde hızla yayıldığı bildiriliyor. HİV enfeksiyon grafiğinin yükselen eğrisi Avrupa'da düz bir çizgi izlemeye başlarken, hasta sayısı sabıtleşır hatta yer yer düşerken, hastalığın ağırltk merkezinin Asya'ya kaydığını belirtiyor, New York Colombia Universitesinde AİDS uzmanı olan David Bloom. Dünya Sağlık Örgütü'nün rakamlarına göre Hındistan'da 80 bin AİDS hastası ve 1,5 milyon virüs bulaşmış insan var. 80 bin fahişe arasında HİV bulaşmış olanların oranı da beş yıl içinde yüzde 1,5 iken şimdi yüzde 53'e yükseldi. Bu gidişle beş yıl sonra hastaların sayısı 1 milyon, virüs bulaşmış insanların sayısı 5 milyon sınırını aşacak. 4495
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle