02 Haziran 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

BİLİM DÜNYASINDAN HABERLER mediğimiz bir maddeden oluşabileceğini belirtiyor. Bu bilinmeyen madde için öne sürülen en güçlü aday evrende çokça bulunan ve hızlı bir devinim içinde olan nötrino adındaki zerrecikler. Birçok bilim adamı bu görüşe katılmakla birlikte, görüşü çürütebilecek iki nokta var: Her şeyden önce nötrinoların bir kütlesi olup olmadığı bilinmiyor ikinci ve daha önemli nokta ise, büyük çapta nötrinolardan oluşan bilgisayar evren modelleri bizim bildiğimiz evrenle uyuşmuyor. örneğin, modller galaksilerin son dönemlerde oluştuğu yolunda veriler sunuyor. Oysa ki bunların oluşumu çok eskilere dayanıyor. Sonuçta, bilim adamları kara maddenin bir bölümünün kimsenin görmediği bir madden oluştuğu görüşünü benimsedi. göre, "dünya evrenin merkezi olmaktan çıkıyor. Ayrıca yapısındaki maddeler artık aynı değil. Bilinmeyen malzeme, birbirlnl çok fazla etkilemeyen masif zerrecikler olabilir. Eğer bu tür zerrecikler varsa bunlar kara maddenin ta kendisi demektir." Soruya yanıt bulmaya çalışan bilim adamları araştırmalarını yoğun bir biçimde sürdürürlerken, evrende iri yapılar ve boşluklara rastladılar. Matematiksel veriler, kara maddenin tümünün soğuk olması durumunda bu tür "süperyapıların" var olamayacağını ortaya koyuyor. Buna bağlı olarak en son görüş, kara maddenin hem soğuk ve durağan masif zerreciklerden, hem de sıcak ve devingen nötrinolardan oluşmuş olabileceği. Kimi bilim adamları bu görüşü "çorba yapmaya" benzeterek şiddetle kınıyor. Yine de, astrofiziğin şaşırtıcı evreninde en yalın kuramlar genellikle geçersiz kılındıgından, evrenin reçetesini oluştururken de yalınlıktan söz etmek yersiz olur. Tlme'dan özet RHa Urgan "Son KopernHc Devıiml" adı verilen görüş Kuzeyin muhtesem ısık gösterileri Kuzey kutup bölgelerinde yeşil bir hat veya yakut renkli ışıklı bir alan biçiminde ortaya çıkan auroraların gizemli bir sessizliği var... urora'lardan bahsedildiğini duymuşsunuzdur Gezegenimizin kuzey kutbuna yakın yerlerinde yaşayan kutup ayılarının ve bazen de buralarda bulunan kaşiflerin tanık oldukları muhteş*m ıştk gösterlleıidlr auroralar Fakat eğer Amerika'da yaşasaydınız auroraları görmek için o kadar da kuzeye gitmeniz gerekmeyecekti Bu inanılmaz büyüklükteki ışıklı halkanın merkezi, coğrafyada öğrendiğimiz kutup değil, pusulaların gösterdiği manyetik kutuptur. Dünya, işte bu manyetik kutuptan geçen eksenin etrafında döner, manyetik kutup ise bildiğimiz kuzey kutbu kadar uzaklarda değildir. Auroranın tam bir halka olmayıp oval denilebilecek bir şekle sahip olması, aynı enlem derecesi için Avrupa ve Asya'da Amerika'daki gibi izlenememesine neden oluyor. A.B.D' nin kuzey bölgelerinde auroralar ayda bir hatta bazen daha sık olarak gözleniyor. Avrupa'daki aynı enlem derecesine sahip yerler ise benzer bir şansa sahip değiller. Roma'da sadece üç beş yılda bir gözleniyorlar. Işıklar şehri Parltin de aurora görme şansı Florida kadar az, oysa Paris'le aynı enlemde bulunan Vancouver (Kanada) auroralara her hafta ev sahipliği yapıyor. Tabii, havası kirli bir şehirde yaşıyorsanız ne kadar kuzeyde olursanız olun aurora görme şansınız yok. A.B.D'nin üçte birlik kuzey kısmında, özellikle kırsal alanlarda, bu ışıkların gökyüzünü nasıl süslediklerini görmek mümkün. Aysız, soğuk bir aralık gecesi aurora yakalamak için ideal zamandır. Auroranın elektriksel yapısı, yer manyetik alanının yüklü parçacıklarla uyarılmasıyla oluşmaya başlıyor, 50.000 volt gibi yüksek potansiyeller söz konusu olabillyor. Bir aurora yeşil bir hat şeklinde veya yakut rengindeki bir alan olarak ortaya çıkabilir, bantlar, perdeler veya lekeler şeklinde de belirebilirler Hemen hemen hareketsiz olabilecekleri gibi hafif salınımlar da yapabilirler, ancak bunların yanında çok hızlı şekil değiştirebildikleri de saptandı. Auroraların gizemli bir sessizliği var, bazen ıslığa benzer bir ses çıkardıkları da söyleniyor. Türkiye'de ise auroraların resimleriyle yetinmek zorundayız... A Derteyan: Slnan özeran Afpikalı atalarımızın dünyaya zafer yürüyüsü Afrika'da yapılan son araşfarmalar, ilk insanın atalannın Afrika kökenll olduğu görüşünü kesinleştiriyor. Insan, diğer canlılardan 2,5 milyon yıl önce aynldı ve 50 bln yıl öncede dünyaya yayılmaya başladı... Darvin tarafından savunulan, Afrika'nın insanlığın beşiği olduğu görüşü bugün elde edilen yeni bulgularla neredeyse kesinleşmiş bir olgu olarak kabul ediliyor. * Insan kökenimizin Afrika'da bulunduğuna dair ilk bulgu 1920'lerde Güney Afrika Kap eyaletinde Taung bölgesınde bulunan fosildi. Bu bir insanımsı maymun bebeği, Australopithecus Africanus'tu. * Doğu Afrika'da benzer bir çok fosilin yanısıra ünlu iskelet Lucy'nun bulunması (1974), Afrika kökenimizin büyük kanıtları oldu. Lucy 3 milyon yıl yaşamış Autralopithechus afarensis türündendi. * 1991 de Almanlar Malawi kazılarında 2.3 milyon yıl kadar eskiye giden kemik buldular. Bu A. afarensısin alt çene kemiği idi ancak dişler ilk insanınkilere benziyordu. Ancak bu buluntulara rağmen Afrika'da insanın evriminin bütün halkaları henüz tamamlanmış değil. Alman paleontologların Tanzanya'da başlattıkları yenı kazı çalışmaları ise, bu konuda devrim yapacak yeni bulguları ortaya çıkartacağa benziyor. Almanlar 2,5 milyon yıl önceye tarihlenen bur fosil alanı keşfettiler. Burada domuz ve atların dişlerine rastladılar. Ayrıca başka bir bölgede 4,5 milyon yıllık bir tabaka keşfedildi. Bulgular, insan ve hayvanların Afrika'nın orta kuşağından iklimi yaşama daha uygun olan Doğu Afrika'ya göçüne işaretediyor Bu kurama göre, Güney Afrikalı A. africanus Doğu Afrikaya göçtü Orada 2 milyon yıllık yaşamı sürecinde Homo habilise evrimleşti. Ancak Güney Afrika'da iklimin yenidenyağışlı olmasıyla insansıların geri dönmüş olabileceklerini, orada bulunan 1,6 milyon yıllık homo habilis kalıntıları gösteriyor. * Bunca karışık buluntu ve görüşlerden bugünkü bilgiler ışığında kesin bir gelişme çizgisi çıkarmak gerekirse şu söylenebilir: 2,5 milyon yıl önce Insan cinsi diğer canlılardan aynldı ve bugüne evrimleşmeye başladı. Insanların atası Doğu Afrika'da ortaya çıktı. Bugünkü insanın bir ön cesi sayılan homo erectus un atasının homo habilis değil, A afarensis'e dayanan homo rudolfensis olabilir Yeni bulgulara göre Homo erectus 1,5 milyon yıl önce Afrika'dan Asya ve Avrupa'ya doğru göçe başladı. Heidelberg'te bulunan 600 bin yıllık Heidelberg Insanı göçeden bu Homo erectus'ların devamıydı. Heidelberginsanı da Neandertallerin oncüsüsayılmalı. Avrupa'da Neandertal insanı "yeşerirken", Afrika'da ise modern Insan Homo sapiens gelişmesini tamamlamıştı. Modern insan Afrika'da 100 bin yıl önceye tarihlenmektedir. Bilim adamlarına göre, modern ınsan 50 bin yıl önce de Afrika'dan dünyaya doğru zafer yüruyüşüne başlamıştır... 35*5
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle