Katalog

FİZİK V I YAf AM Ruh, insan ve doğanın özü üzerine Doğanın özü ve evrenin özü aynıdır. Ruh ile bedeni belli bir özü ve duyguyu anlatmak için birbirinden ayrıştırılmış kavramlar olarak görmek gerekir. Tolga Yarman B % u h " genelde "beden" yanısıra du• F ş u n u l e n gızemlı bir kavramdır * ^ ^ " R u h " ıçın kımbılır kaç bın cılt eser yazılmıştır KıtapUKIarda sıra sıra sayılamayacak kadar çok "Spritualizm Ruh Külllyab" mevcuttur Bu yapıtlara gore "ruh" bedenden once de vardır, bedenden sonra da olacaktır Boyle bıryaklaşım esasen "Ideallst felsefenln" ana temasıdır Buna gore once "öz" vardı Sonra "varoluş" gelır Tıpkı "sandalye"nın "marangozun zlhnl"nde ortaya çıkmazdan evvel oluştuğu gıbı Marangoz netıcede tezgahında, zıhnındekı "aandalye öziine" rendesıyle, çekıcıyle "hayatlvet" kazandırmaktadır Ama "aartdalyenln özü" sandalyeden once vardır, sandalyeden sonra da olacaktır Jdeallst felsefenın "artlayıs ı" ozetle budur Klasık, hatta hâlâ çoğunlukla yururluktekı MrıVsavvura" göre "ruh" , boylesı bir ı da "somut" daha da elle tutulabıTsandalyenın govdesıne geçıyor yajjlyenın orneğın yanmasıyla beraber ondan suzulup çıkıyor, kaçıyor.değıldır Hepsı hepW,marangozun zıhnındedır Buna karşılık t (sozunu ettığım) yerleşik tasavvura gore ıln" bir uyesıdır Ortada beden surdurebılmekt ^ ^ ^ ^ ^ e, onun ıçınde yaşamakta, gur^fflPTeden olunce oradan çıkıp uçup gltmekte ve "ruhlar alemlne" donmektedir Buradan, daha sonra belkı başka bir bedene yonelebllmekte ve hıç ölmemektedır Ruh kıtapları bunu kendilerince kanıtlayan deneyler ve kuramlarla doludur Orneğın "ölmek üzere olan hasta" bir bıçımde tartılmakta, tam olduğu sırada hastanın ağırlığının azaldığı (tabıı, sozkonusu sava gore) olçulmektedır Aradakı fark "ruhun ağııiığı" oluvermektedlr "ölmek üzere olan hasta" başında yapılan başka sprıtualızm deneylerınde, hastanın ve onun bulunduğu mekânın fotoğrafları çekılmekte ve ölum anında (yıneleyım, sprıtualızm savına göre), bedenden çıkmış "ruhun fotoğrafı" bulgulanıvermektedlr "Reenkarnasyon" (ruhun ölu bir bedenden çıkıp bir başka bedene geçmesı), başlı başına bir "sprituallzm bahsl" olarak ayrıca karşımıza çıkmaktadır Ulkemızde ve blzımkıne benzer ulkelerde bırçok çocuğun Yeryüzünde, Iklncl hayatlannı sürdurdukleıi; evvelce ne surette öldukleri, ölum, ömegln bir clnayet seseblyle olmuşsa, o cinayeti ayrınbsıyla nasıl hatırladıklan yolundakı beyanları vardır Dığer taraftan, fılmlerden yahut romanlardan, geldıklerınde "masa ayagı vurdurtan" veya "mekandakl bir nesneyt havaya kaydıran" "ruhlar"la "ruh çagırma «eanslan"nı anımsayabıllrız Bütun bunlar acaba ne demek oluyor? Çok açıdan "nazlk" sayılabllecek bu sorulara bırıkımlerımızle cevap vermemiz hep ıstenır £ | bıçımde edındığı "kavrayış araçlanna" hızlıca koşullanıyor, onlara bağlanıyor ve onların "muüak" saydığı "dOnyasına" hapsoluyor Hepımizın zıhınlerımızde bir "anlam dunyası" var Bir yazımda (okur anmsayacaktır), buna değınmıştım "Anlam dünyamız" sınırlı sayıda "temel kavram" a dayanıyor ve bunların çeşıtlı dızılışlerdekı "blrieşImlerlnden" oluşuyor Ortaçağda bir ara her şey, "toprak", "au", "hava", "ataş" terımlerı cinsınden anlaşılmak ıstenırmış Ne kadar ılgınç Ama bugunku bılgılerımız açısından ne kadar yetersız, değıl mı? Inanır mısınız , bir "anlam dünyasının" yeterlı mı yetersız mı olduğundan çök, "butunael" ve "huzurlu" olması onem taşıyor Bıze göre baştan sona yanlış, ama "bOtünaer bir anlam dunyası, "huzurlu" ve gayet "Irtkrarlı" olabılıyor Bunu çok derın "muttaka saglıga kavuşmayı" arayan bir "ya•am rafleksl olarak değerlendırıyorum "Hayatın acılan"; bazen çok kaba saba sayılacak "yorum" ve "kuramlarda" kestirmeden "boğuluverlp" geçıştırılebılıyorsa boyle bir "mekanlzma" hıç gozetılmeksızın doğrularıyanlışları"akademlktezgâhlara" alarak paldır kultur çozumleyıp "yargılamak" ya da "mahkum etmek" dehşetlı bir "duyarsızlık" oluşturuyor Toprak, su, hava ateş eskılerdekı bir anlam dünyasının, "hlssedlşte", bellı kı doyum sağlamış "temel kavramlan" olarak çıkıyor karşımıza Acaba, "hayvanların anlam dünyalan" hangı terimlerden oluşuyor? Onlar da kuşkusuz çevrelerını, bızı, göklerı seyredıyor ve anlam dunyalarını oluşturan bir yığın ışaret algılıyorlar Bakın orneğın kuşların kıtalararası uçuş yollarını, gecelerı yıldızlan nırengı seçerek hıç şaşırmadan kat ettıklerını bılır mısınız'' Her hayvanın oyle ya da böyle ama mutlaka bir anlam dunyası olmalı rak bılirler Hıdrojen atomu, protonun ve elektronun yanısıra, bunların örgutluluğunden doğan "Oat 6zelllkler" taşır Bu "özelllkler" hıdroıen atomunun "karakteıi"dır, sozcugun tam anlamıyla "ruhu'durdenılebılır "Ruh" öyleyse bedenden soyutlanıp somuta burunerek dolaşabılen bir "öz" değıl, "maddenln üst bir örgutlüluğünun" ıfade ettığı "mana"dır Evet ışte sızın "ruhunuz", ustunuzdekı, ıçınlzdekı, organların, molekullerın etın, kemığın fevkalade ozgun dızılışlerının "manasıdır", sızın "karakterlnlzdlr " Bu kavramların hepsı, (yanı ruh mana, karakter) bırbırlerının ozdeşı olarak algılanmalıdır Ne "madde" ust örgutluluk hallerınde, salt madde olduğu ıçın bir "mana" ifade etmezdır Ne de "mana", maddenın "ü«t bir örgüöülük hallnl" tanımlıyor dıye, sırf "maddesel" sanılıp kuçumsenebılırdır Ikısı de değıl1 "Madde" pekalâ "mana" ıfade etmete "Mana" da, dedığım gıbı maddenın hprhangı bir örgutluluk yonla, her nasıl olacaksa) gıderılmek suretiyle insan (ya da hayvan) hayata dönebılır Bunun orneklerı de artık sıkça yaşanıyor, öyle değll mı? Bardak kırılınca da "yaşayan bir anlam" bıtıyor Fark şu kı, Ikıncisı bırıncisıne oranla, anılarda elbette daha çok belırgınleşmış olarak kalıyor "Yaşam" bıtse dahı, ona ılışkın "anlamın" zıhinlerde surmesı, o anlamın yaşamdan soyutlanıp "ruh" olarak kalıcılaşmasına (maalesef) hıç yetmez Diyecekslnlz kı, özellıkle korku filmlerinın konu edındığı yığınla metafızık (fızık otesı) gelışme, sözgelışı Drakula, dırılen mumyalar, Frankeyştan, Fredı ve Kâbusları, vs vs bunların gerçekle hiç ml hiç bir ılgısı yok? Andığım tum korku (ılmlerını ızlerken en çok ne düşunurum bılıyor musunuz7 İnsan beynının neleri nasıl ustelik "gerçekmlf glbl" var ettığım Dığer bir deyışle şu saydıklarım "beynlmlzdekl geroakllkler"dır Bız onları yaşıyoruz Ama, bu bir şey Onların bızım dışırnızdakı dunyada var olan garçeklerı (sahıden) yansıtıp yansıtmadığı Da^ka bir şey1 Kısacası Frankeştayn, Drakula, Fredi'nın herhangı bir kabusu ya da kestirmeden "ruhlar aleml" (umarım benı anlıyorsunuzdur), beynımızın kımı zaman "tantezlk", kımı zaman "olayların ve aalanmızın zoriamasıyla" ya da "görenokle" yer etmış, kımı zaman bızı "Istemleıimlz" ve "özlemlerlmlz" uzantısında^senlığe ya da başka ıstek duzeylerıne taşıyan ama kuşkusuz esrarenglz" bir"lcadı"dır Reenkarnasyon olayı Benım ılgınç bulacağınızayandıgım bir saptamam şu New Yorkta, Pârıste veya Stockholm'de "reenkarnasyon" olayı (daha doğrusu ıddıası) sanırım pek yaşanmıyor Buna karşılık oralarda "UFO" (başka dıınyalardan dunyamıza gelen gok araçları) görulduğune daır ıddıalar sıkça yaşanıyor, bılım dergılerının konusu oluyor Bunun gıbı reenkarnasyon ıddıaları bızım ulkemızın (o da bazı yorelerınde), o arada Hındıstan ve benzeri ulkelerde. gundeme gelıyor Nedır kı buralarda UFO iddıalanna hıç rastlanmıyor1 O halde. (gunumuzde) "UFO" görulduğune daır ıddıaların da, "reenkarnasyonun" da kuvvetlı "küHürel boyuttan" olduğu lyıden lyıye çağrışıyor Oldukten sonra bir sevdığımızın dunyaya tekrar gelebılecek olduğunu yahut ruh olarak yaşamını surdurduğunu duşunmek, tabıı çok ferahlatıcı, anlaşılır ve saygıdeğerdır Bu alandakı her "yönellşl" ayrıca çok "dokunaklı" bulduğumu ve "Insanın güzelllğlnl" dışa vuran şıırsel bir gelışme olarak algıladığımı, ıçtenlıkle belırtmek ıstıyorum Fazla olarak, (yukarıda açıkladığım gıbı) şunu da gerçekten teslım edıyorum "lnançlanmız" bılgı ve anlam dunyamızın "kasnağı" gıbıdır Dunyayı ve evrenı algılamamıza ılışkın "terlmler" değışmedıkçe, "inançlanmız" değışmez lyı kı de öyledır Yerıne yenısı hemen konulamayacak ınançlanmızın. durduk yerde sarsılması hıç sağlıklı değıldır Inançlara asıl bu nedenle ve yurekten sahıp çıkılmalı saygı duyulmalıdır Bununla beraber,bız olsek de "blzl var eden yasalann yaşamaya devam ettlğinl" duşunerek "e*en)lk" aramak bana gore "köklü" ve "ylOHçe" utr değerlendırme oluşturmaktadır "özümüz", çunku "doğanın özünün", genış anlamda da "evrenin özünün" aynıdır Bız olsak da olmasak da o "öz" vardır Bızı yahut bızım gıbılerı var etmeyi sürdurecektlr "Var oluşumuz", "imanın yücellglni" ıdrak ederek, bu öze öz" katmak yonunde olabılse ne kadar "toylu" olur! Doğayla tutarlı olmak Bence "ruh" ve "beden", herhalde bellı bir özlem ve hıssı anlatmak uzere bırbırlerinden ayrıştırılmış kavramlardır Gerçekte sanıldığı gıbı "kopuk" değıllerdır "Ruh", "beden"den soyullanmamak gerekir, çunku ruh bedenın "mana»ıHdır (Olaya tam, "klaslk madded" bir yaklaşımla bakmadığım bırazdan açıklık kazana.caktır) "Blz" otekı her canlı gıbı, (mayamızdakı o muthış kurgu sayesınde) bir bakma "ayaga kaHcmış toprak parçalarıyızdır." Evren bir "e. ner|i yıgmasından" ıbaret değıldır "Madde" sonsuz buyuk galaktık boyutta da, sonsuz kuçuk atomıstık boyutta da nasıl "duzenleneceglne" llışkın "bllglye" sahıptır Bir "protonla" bir "elektron" uzayda "avare" dolaşırken, karşılaştıklarında "hkJroJen atomünu" nasıl meydana getıreceklerını, "yapılanna ylvlenmlş" ola Toprak, su, hava, ateş Heplmlz çevremızı, o arada göklerı ve yıldızlar alemıni "belll lerlmler" cınslnden duşunuyor, anlamaya çalışıyoruz Nispeten eğıtımlı bir beyın, bu terımlerı duraksız sorgulama konusu yapıyor deneysel olarak tartıyor, sınıyor, gerektığınde değıştırıyor, gelıştırıyor ötekı turlu, ınsanoğlu (ıçınde olduğumuz evrede) bir halının "karakteri" olmaktadır Böyle bir açıdan, hıdroıen atomunun, bardağın, televızyonun, fabrıkanın ya da bir robotun ruhuyla, karafatmanın ruhu, mandanın ruhu, yahut Şekspır ın ruhu arasında "yapıtallık" açısından bir (ark gorunmuyor Madde eğer "karafatma" olarak bir araya gelıyorsa, boylece "yücellp" anlam kazanıyordur Karafatma dıkkatle bakacak olursak bızı şaşkınlıklara boğacak kadar karmaşık ve görkemlı bir oluşum sergıler Bızım gormedığımız ve hıç bılmedığımız, henuz yeterlı "duyaıiılığı" gelıştıremedığımız ıçın "karalatmanın dünyaw"dır Bu alanda, sokaktaki ınsana oranla şanslı olan sanatçılardır, ya da genelde sanatsal eğılımlertaşıyanlardır "Mlkl Fare"yı Walt Dısney gıbı yahut "at »Ineğlnl" Rımsky Korsakov gıbı yahut "dalgalan" De Bussy gıbı yahut "kırlan" Van Gogh gıbı yahut "memleketten Inaan manzaralanm" Nâzım Hıkmet gıbı yakalayıp yaşamak (bu dunyaların ılk bakışta ıfade ettığınden) çok başka bir şeydır Bunlar, hemen anlaşılmasa dahı "eeyanın tablatının" yanl "ruhunun1, evet sanatsal ama yıne de bir bakıma somut yanı hıssedılebılıryansmalarıdır Insanı karafatmadan ayıran tek bir ayıraç vardır "İnsan", "madde örgütluğünün" yuce çok gorkemlı doruk bir ereğı gıbıdır Yoksa bızım kalbımızın durup olmemızle, karafatmanın ölmesı veya bir bardağın kırılıp yok olması arasında bir "natür farkı" göremlyorum Nasıl kı bardak yapıştırılıp oncekı ışlev ve göruntusune kavuşturulabılırse, olumu meydana getıren sebep (örneğln elektroşokla veya transplantas 33672