20 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

BEYİN ARAŞTIRMALARI Cinsellik, eşcinsellik ve beyin Eşcinsellik çocukluktaki deneyimlere mi bağlı, yoksa kısmen de olsa biyolojik mi? Heterdseksüellerde, homoseksüellerde beyinsel aktiviteler ve özellikleri üzerine... Korkut Yaltkaya* / B# p ^ işi ve Erkek beynl" ısımlı yazıB MM mızda krıtık doğum oncesı ev^ ^ rede (ana rahmındekı zamanda) çeşıtlı hormonlarla değışık mıktarlarda karşılaşmanın beyın yapısında değışıklıkler yaparak dışı ve erkek yetenek ve becerılerınde, psıkolojık yapılarında kısaca entelektuel problemlerı çozumleyış şehllerınde farklılıklar oluşturduğunu guncel lıteraturden yararlanarak belırtmıştık Bu yazımızda ıse aynı doğum oncesı etkılerin ureme cinsel davranışlar ve eş seçımınde farklılıklar yapıp yapmadığını ınceleyelım Insanların çoğunluğu heteroseksuel olup sadece karşı cınse ılgı gosterır, bazı kışıler ıse katıksız olarak homoseksueldır, ancak aynı cınsten olan eşlerden etkılenır Bunların arasında da her ıkı cınsten olan kışılerı çekıcı bulan bıseksueller vardır Birçok erkek ve daha az sayıda kadın, temelde heteroseksuel oldukları halde, yaşamları boyunca zaman zaman homoseksuel ılışkılerde de bulunur Bazı toplumlarda, yetışme çağındakı erkeklerde homoseksuel davranış doğal karşılanır ve sonra bu erkekler evlenıp normal heteroseksuel ılışkıye başlar Her ne kadar, bazı hayvanlarda da arada bır homoseksuel ılışkı gorulurse de katıksız homoseksualıte sade ınsanlarda vardır Bazı araştırıcılar, homoseksüalltenln çocukluktaki deneyimlere bağlı olduğunu ozelhkle çocuk ıle annebaba arasındakı ılışkılerden kaynaklandığına ınanırlar Bırkaç yuz homoseksuel uzerınde yapılan bır çalışmada ıse klınısyenlenn ılerı surduklerı gıbı homoseksuellerın baskın ana fıguru veya sılık kışılık yapısında olan, boyun eğen baba fıguru olan aılelerden çıktıklarına daır bır kanıt bulunamadı Bu çalışmaların sonucunda, homoseksualıteyı toplumsal ya da aılevı nedenlerle açıklamanın mumkun olmadığı, homoseksualıtenın hlç olmazsa kısmen biyolojik olarak oluştuğu sonucuna varıldı Oncelen, erkek homoseksualıtesının gonad hormonları sevıyesındekı değışıklığe bağlı olduğu duşunulerek, homo ve heteroseksuellerde kan hormonlarına bakıldı ve farklı bulundu ancak sonradan anlaşıldı kı bu fark, homoseksuellerın çoğunlukla karşılaştıkları daha fazla olan strese bağlıdır Stres androjen sevıyelerınde duşme yapar Nıtekım daha sonraki çalışmalarda tyı uyum sağlamış homoseksuellerın kan androjen sevıyelerının normal olduğu gosterıldı malıdır Ancak doğumdan once olan androjen etkısı o kışının cinsel eğılımını ayarlar Bu bakımdan prenatal (doğum oncesı) androjenısyon beyın yapısını etkıleyerek homoseksualıtenın fızyolojık temelını oluşturabılır Bu etkı cinsel davranışlarda değıl daha çok eş seçımınde kendını gosterır Zaten ınsanlarda, hayvanlarda olduğu gıbı uyulması gereken belırlı kalıpta hareketler orneğı yoktur çıftleşme çok çeşıtlı şekıllerde gerçekleşebılır Bu bakımdan hetero ve homoseksueller arasındakı en onemlı fark eşın cınsıyetının seçımıdır Androjenızasyon (Erkeklık hormonlarının artarak belırleyıcı olması) kadında eş seçmede defemınızasyon (dışılığı engelleme) oluşturup, eş olarak erkek seçme olasılığını azaltır, kadın seçme olasılığını ıse çoğaltır bu durum ınsan dışı fötusu yuksek sevıyede androjene maruz kaldığında oluşur Erkek homoseksüellerin beyinlerı ise ne erkeklığı ne de dışılığı reddeder Buna karşılık dlşl homoseksüeller ıse erkeksıdır ve dışılerı elımıne ederler Blseksueller ıse erkeksıdır ancak dışılerı reddetmezler Buradakı maskulınızasyon (erkekleşme) ve femınızasyon (dışıleme) davranışlarda gorulen etkılerdır Kemırıcı havyan (dışı), beynın gelışımı sırasında androjene maruz bırakılırsa, davranışsal defemınızasyon ve davranışsal maskulınazsyon olur Bu bulguya, dışı cinsel davranışlarını kontrol eden sınırsel devrelerın baskılanması yol açar Androjenlerın beyıne olan bu etkılerı testosteron tarafından gerçekleştırılır Beyın hucrelerının çoğunda aromatase denılen ve hucre ıçıne testosteron molekulu gırdığınde bunu estradıole çevıren bır enzım vardır Boylece androjenın bır komponentı olan testosteron noronların ıçıne gırdığınde estradlole dönuşur ve estradıol de hucre çekırdeğine girip estrogen reseptorlerı ıle bırleşır Bu reseptorler aktıve olup kromozomlarda yenı proteın sentezlerı başlatırlar ve boylece gelışımı etkıleyen fızyolojık ışlevler başlamış olur Bu olay defemınızasyona yol açar Maskulınızasyon ıçın ise bu olayın yanısıra (aromatızasyon), testosteron androjen reseptörlerıne etkisı de gereklıdır Maskulınızasyon olayında ıse hem aromatızasyon hem de testosteronun androjen reseptörlerıne dırekt etkısı soz konusudur Homoseksuel erkeklerın hıpofız bezlerı heteroseksuel erkeklere oranla daha femınızedır Estradıol konsantrasyonu krıtık bır sevıyeye yukselırse hıpofız on lobunu uyarıp yumurtlamayı sağlayan hormonun (LH) salgılanmasına yol açar Bır çalışmada heteroseksuel kadın ve erkekler ıle homoseksuel erkeklere estrogen ınjekte edılmış ve heteroseksuel kadınlarda LH sevıyesının çarpıcı bır şekılde yukseldığı saptanmış erkeklerde ıse onemlı bır artma gorulmemıştır Homoseksuel erkekl.erde ıse LH 3evıyesındekı değışme ıkısı arasında ve orta derecede bulunmuştur Homoseksuel erkeklerdekı LH yukselmesı ıstatıstıksel ola Homoseksüellerin özellikleri Boylece erkek fötuslerde androjen oluşumunun baskılandığı gorulmuştur Streslı annelerden doğan erkek sıçanların genıtel organlarının, erışkın olduklarında daha kuçuk olduğu gorulmuştur Bu hayvanların, kontroller ıle kıyaslandığında kadın seksuel davranışına daha yatkın erkek seksuel davranışına ıse daha az eğılımlı oldukları gorulmuştur Bu belırtılerın yanı sıra prenatal sıtresın, aslında normalde erkeklerde kadınlara göre daha buyuk olan onbeynın gelışmesını etkıledığı ve on beynı kuçulttuğu gorulmuştur Diğer farklılıklar Hayvanlarda cinsel davranışlara etkılı olan doğum oncesı başka nedenler de vardır örneğın ana uterusunu birçok erkek kardeşle paylaşan dışı farelerın sonradan cinsel yaklaşım sırasında erkek gıbı davranmaya (dığer hayvanın ustune bınmeye) eğılım gosterdıklerı daha az erkek kardeşle ana rahmını paylaşanlarda ıse bu turlu erkeksı cinsel davranışların daha az gorulduğu saptanmıştır Belkı de bu dışıler kardeşlerının testosteronu ıle kısmen androjenıze olmaktadır Dığer bır çalışmada da dışı bebeğın ana rahmınde beraberce bulunduğu erkek kardeşlerının sayısına bağlı olarak uç tıp dışılık olduğu ılerı surulmektedir Dışı cenın ana rahmınde ıkı erkek kardeşle veya bır erkek kardeşle beraber bulunabılır ya da aynı rahımde eşlık eden erkek yoktur Bu dışılere 2M 1M ve OM denmekte ve bu farelerın doğumdan sonra olan davranışları hatta cinsel tavırları bırbırınden farklı olmaktadır Androjenık etkı ınsan beynınde şekılsel değışıkllkler de oluşturur örneğın beynın alt kısmında bulunan ve temel fızyolojık ışlevlerı ayarlayan (acıkmak, susamak, beden ısısı duzenlenmesı gıbı) hipotalamus denılen kısımda bulunan onemlı bır merkez (ınterstısıyal nukleus) erkeklerde, kadın ve homoseksuellere oranla daha buyuk ve gelışmıştır Homoseksüellerin sözel yeteneklerl rak onemlı olmakla bırlikte, kadınlarınklndendahaazdır Bu bulguya bakarak, erkek homoseksualıtesının nedenını, tek başına hıpofız bezlerının estrogene olan yanıtındakı farka bağlayamayız Bununla bırlikte bu sonuçlar erkek homoseksuellerın hıpofızlerının (ve dolayısıyla beyınlerının) doğum oncesı gelışım sırasında belırlı bır krıtık evrede daha az androjene maruz kaldığını göstermektedir Dığer bır çalışmada, prenatal stresın erışkınlıkte cinsel davranışı değıştırdığı gosterılmıştır Gebe sıçanlar zaman zaman parlak ışık altında hapsedılıp strese maruz bırakılmış ve bu ışlem annenın adrenal korteksınden stres ıle ilışkıli olarak çıkan steroıd hormonlarını arttırmıştır Doğum öncesl stres Cfnsel aktivlte Androjenler (başlıcası testosteron), cinsel arzu ve aktıvıte ıçın hem kadınlarda hem de erkeklerde etkılıdır Bu basımdan cinsel hormonların aktıvasyonu hem homo hem de heteroseksuellerde aynı ol3072 Homo ve heteroseksuel erkekler bılışsel (kognıtıf) sınamalarda da farkhlık gosterır Homoseksuel erkekler mekânsal ılışkılerın değerlendırıldığı sınamalarda heteroseksuellere oranla daha az becerılıdır Hedefı bulma (nışan alıp atma) sınamalarında da daha az başarılıdırlar, ancak sözel kullanımlarda daha becerılı ve akıcı olmaktadırlar Butun bu şekılsel ve davranışsal belırlenmelere karşın, erışkının cinsel uyumu kesın olarak değışmez değıldır Cinsel tercıhın onceden belirlenmesi guçlu bır eğılım oluşturur ancak biyolojik olarak benzer kışıler, yaşamları boyunca sosyal, dınsel ve ekonomık olarak gudulenıp sonuçta bırbırınden çok farklı cinsel alışkanlıklaredınebılırler, Bır kısım ınsanlar ıçın homoseksualıte ahlak dışıdır diğer bır kısmı ıçın ıse bır ruh hastalığıdır Ancak bu ıkı goruş de profesyonel akıl sağlığı organızasyonları tarafından sağlıklı gorulmemektedır Açıktır kı homoseksueller de, heteroseksueller kadar mutlu ve uyumlu olabılırler Yukarda aktardıklarımız geçerlıyse, homoseksueller de, heteroseksoeller gıbı cinsel uyumlarından (durumlarından) sorumlu değıllerdır (*) Prot Dr, AkdmU ÜnlvanltMl Tıp FakültMl NArotoJl Anabllkn Dah
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle