20 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

BİLGİSAYAR DÜNYASI Ejderhalar dünyasında gezinti jderha dunyasını konu alan Sıngapur'dakı mıto lojı parkı turıslerın akın ettığı bır yer halıne geldı Zıyaretçıler Çın destan ve efsanelerındekı ejderha ve aslanların kahramanların parlak renklı dunyasını çok sevdıler 5000 yıllık oyku anlatımı slaytlı tıyatro gosterılerınde yenıden uygulandı ve bınden fazla parlak boyanmış heykel genış alana yayıldı Bu parkta modern teknolojı her şeyı denetlıyor Haw Par VıllaDragon VVorld adı verılen Mıtolojı par kı Çın kulturu tarıhı, efsanesı ve mıtolojısını sunmak ıçın modern eğlence teknolojisı kullanıyor Şovlar yıllar boyu duzınelerce neslın duşunuşu nu buyulemış ve şekıl vermış olan öykuleri anlatarak esk. masalları hayata getırıyor Çınlı olmayanlar ıçin bu kulturel organızasyon Çın tarıhı ve bugun hâlâ yaşayan gelenek ve festıvallerı hakkında bır şeyler oğrenmek ıçın bır fırsat ve hem buyukler E hem kuçukler ıçın buyuk bır eğlence "Tales of Çhına" (Çın oykulerı) bolumunu gezenler olumlu kocasını kurtarması ıçın Golden Temple'ı cesaretlendıren Lady Whıte Snake gıbı kahramanları olan eskı bır ulkede sekız mıtolojık tanrı ve cehennemın on mahkemesinın dünyasında bır bot uzerınde dolaşırlar Toros adı nereden geliyor Baştarafı 9. sayfada buyuk bır olasılıkla aynı kokten turedıklerını pekçok dılde de hatta aynı kelıme olduklarına muhtemel bır açıklama getırmektedır Burada dılın Popper'ın onerdığı dorduncu ışlevının, yanı argumentatıf ( = tartışıcı, ırdeleyıcı) fonksıyonunun (16) tartışma goturmez bır şekılde ortaya çıktığını gormekteyız llkel seyırcımız yanardağın sadece neler yaptığını tasvır etmekle kalmamakta, bunların nasıl ve hattâ nıçın olduğuna da aklınca bır cevap getırmektedır Verılen cevap dağın (ve boğanın) bir tanrının tecellilerl olduğu varsayımından Ibarettır Bu şekılde duz, alçak ve verımlı ovaları "kadın daha doğrusu "anne" olarak goren ılkel ınsan, urkutucu, yapacağı c"nceden kestırılemeyen ve verımsız dağlarda bunun karşıtı olan "erkek" dolayısıyla da"baba" motıfını gorerek etrafındakı cansız âlemı ışlevlerı bırbırınden tamamen farklı ıkı oğeye ayırmış, bu oğelere de en lyı bıldığ> ortamdan benzetmeler yaparak açıklamalar getırmıştır Işte bu ılkel benzetmelere dayanan varsayımlar ılk jeolojık teorılerdır, hatta belkı de ınsanoğlunun ıçınde yaşadığı tum cansız âlem hakkındakı ılk duşuncelerıdır Duşunebıldığını henuz oğrenmemış ınsan daha sonra bu duşuncelerını, tanrıların kendısıne ılham ettığını sandığı daha detaylı mıtolojılere ve dınlere çevırmış, bu mıtolojılerın ve dınlerın duşunebıldiğını duşunmeyı oğrenmış ınsan tarafından gozlem ışığında eleştırılerek gozlemle çelı30710 şen oğelerının ayıklanmasıyla da bılımsel teorıler ortaya çıkmıştır Bılımın ıcadıyla ınsan uygarlığı Batı Anadolu sahıllerınde Tales ve Anaksımander'le ıfk adımlarını atmaya başlamış (17), M ö 7 bın yıldakı ılk adımlardan sonra M ö 6 yuzyılda ılk bllimsel teorllerın gelışmesl sonucu bugun, Çatal Huyuk dekı ılkel çıttçılerın torunları yalnızca 300 küsur nesil sonra, kâınatın ya şı, evrımı ve yapısı hakkında akıllara durgunluk verecek hassasıyette bılgıler edınmeyı başarmışlardır Aklın kontrolunda meydana gelen bu muazzam, bu başdöndurucu gelışme, duşunduğunu duşunebılenlerın eserıdır ve bugun, hâlâ, kendı başına duşunebıldığıne aklı bır turlu ermeyen buyuk bır çoğunluğun tehdıdı altındadır Aklı tahtından ındırmeye çalışanlar, daha öncekı bazı yazılarımda da değınmış olduğum gıbı (18) ınsanoğlunu tekrar mağaralara donmeye, vahşf tabıatın tum acımasızlığı ıle karşı karşıya çaresız bırakmaya yeltenmektedırler Çatal Huyuk ve Mıletos'da, yanı kendı vatanımızın sınırları ıçerısınde, ılk buyuk adımlarını atmış olan ınsan uygarlığını korumak, her duşunduğunu duşunebılen ınsanın gorevıdır Bu savunmanın tek sılâhı da mumkun olduğu kadar çok ınsana duşunebıldiğını oğretmektır Bu yazıya temel olan araştırmada bana yardımcı olanlar 5 dıpnotta bahsettığım yazımda belırtılmışlerdır Daha sonra o yazının eleştırısını yaparak bana yardım edenler arasında ozellıkle O Başkan a A M Dınçol a ve Mıchael Stecklcr e teşekkur ederım 1 Şengor, A M C, 1992 Cumhurıyet Bılım Teknık, sayı 282 ss 1011 Eratosten'in buyuk şohretı genellıkle dunyanın çevresının uzunluğunu şaşılacak bır doğrulukla hesap etmış olmasından kaynaklanır Eratosten In arz çevresini olçmekte kullandığı metot ıçın bkz Berger, H , 1903, Geschıchte der VVıssenschaftlıchen Erdkunde der Grıechen Leıpzıg Veıt&Co ss 407 ve sonrası 2 Ancak Agathemerus un Cografya Eskızı adlı eserınde Eratosten den once Dıkearhos un "Toros Dağları ndan ' bahsettlğı ıma edılmıştır Benım aşağıdakı 5 dıpnotta bahsedılen makalemın 5 dıpnotunda verılen bılgı dışında bkz Wehrlı F 1967, Dikaıarchos, Basel/Stutigart. Schvvabe & Co s 35vess 7879 3 Kıepert. H 1878 Lehrbuch der Alten Geographıe, Berlın, s 72ve73 sahıfedekı 1 dıpnot 4 Eşdeş ( cognate) Aynı kokten çıkmış" takat şımdı değışık dıllerde bulunan kelımeler (bkz Başkan O , 1978, dıl çalışmalarında "etımolojı' ya da koken bılgısı Turk Dılı sayı 319 s 315 Ay nı kokten turemış kelımelere dllbilımde "kökteş denmektedır (bkz Alderson, A D ve Iz, F , 1978, The Oxford EnglıshTurkısh Dıctıonary Oxford Unıv Press s 97 5 Örneğın Abulfeda bkz Reınaud, J T, 1848, Geographıe d Aboulfeda vs Parıs Imprımerıe Natıonale.c II. ss 9192 6 Burada detaylı olarak belgelememe olanak olmayan bu araştırmanın detayları ıçın bkz Şengor A M C , 1992 The Mountaın and the Bull the ongın of the word Taurus as part ot the earlıest tectonıc hypothesıs Zafer Taşlıklıoğlu Armağanı, Arkeolojı ve Sanat Yayınları, Istanbul, c 1 ss 148 Bu yazıda belgelemek olanağını bulamadığım tum bılgıler ıçin okuyucunun bu esere başvurmasını önerırım 7 Eyuboğlu I Z, 1991, Turk Dilinln Etimoloji Sozluğu Istanbul Sosyal Yay (2 Baskı), s 654 8 Tepe ve stupa kökteşliklerı ıçin bkz Eyuboğlu a g e . s 654 9 Yukarıda bahsettlğlm çalışmamda kutsal dağlar ve dığer yuksek yapılar hakkında verılen referanslara ılaveten bkz Mann, U 1988 Uberall ıst Sınaı Oıe heılıgsten Berge der Menschheıt Freıburg ı Br Aurum, Gratzl, K (edıtor) 1990, Dıe Heılıgsten Berge der Welt Graz, Verlag fur Sammler Ayrıca Haas, V, 1982, Hethıtısche Berggötter und hurrıtısche Staındamonen vs Mainz am Rheın, Verlag Ph v Zabern 10 Haas V a g e s 25, ayrıca Anadolu nun arkeolojısl hakkında enfes bır kılavuz ıçın bkz Akurgal, E, 1990, Anadolu Uygarlıkları Istanbul, Net Yay (3 Baskı) 11 Burada th peltek s yerıne kullanılmış tır 12 1965 yılına kadar sürdurulen kazılar daha sonra James Mellaart ın kazı ıznının ıptalıyle durdurulmuş Çatal Huyuk'un eşsız hazınelerı son 27 yıldır kaderlerıne terkedılmıştır1 Bu derece onemlı bır kazı yerının çeyrek yuzyıldan fazla bır zamandan berı terkedılmış bırakılmasına ızın verenlerın yalnız ulkemız kulturune değıl tum ınsanl uygarlığına karşı affedılmesı olanaksız blr suç işlemiş oldukları muhakkaktır 13 Bkz Akurgal a g e s 22 14 Cılâlı Taş Devrı nın boğalarının (Bos prımıgenıus) omuz yukseklıklerı yaklaşık ıkı metre olan bugunku torunlarından çok daha buyuk dev hayvanlar olduğunu okuyucu unutmamahdır 15 Başkan ö , 1976, Dllbilımde yozyorum ışlemi Turk Dılı Araştırma YıllığıBelleten 19751976, ss 6580 16 Popper, K R , 1989, Language and the mındbody problem Conjectures and Refutatı ons da London ve New york Routledge ss 293303 (ılk basılış 1953) 17 Bkz Şengör A M C, 1992, Cumhurıyet Bılım Teknık, sayı 258, ss 1214 18 Bkz Şengor A M C, 1992, Cumhurıyet Bılım Teknık, sayı 256 ss 1213 ve sayı 259 s 17 olojlBÖI. * Avrupa Akademi Oyeti, İTÜ Madm Fak. Je
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle